Medyada Olmayan Soma Gerçekleri !

insan canının bedava olduğu bir ülkede bu söylenenlere sasırmadım
nasıl vicdanları rahat uyuyolar ya oraya denetim için gönderilen o asalaklar şimdi nasıl yasayabiliyolar
yalan yanlıs usulune uygundur belgesini sunan bunca insanın ölümüne sebep olan herkesin Allah cezasını verecektir ha bu dünyada ha öbür dünyada.
bide işletme sahibi ne dese beğenirsiniz ? yasam odası surdaydı buraya tasıyacaktık bu olay 3 ay sonra olsaydı böyle olmazdı
tabi canım o da haklı. Kazalar geliyorum tedbirini al diyo dimi !!!
haftada üç-dört gününü ayırıp yasam odanı tasıyabilirdin
tabi senin üç günün çok kıymetli. İşçiler oyalanmasın habire kömür çıkarsın böyle kazalar oluncada ihmalimiz yok !
kazadır adı üstünde olur diyolar Almanya gibi büyük ülkelerde bu işi yapıo kaza denilen sey onlarda da geçerli değil mi
orda neden kaza olmuyo burda oluyo ? bunun cvbnı veren işletme sahibi bu işin muhatabı bu sorunun cvbnı versin hepsinin elini öperim ben.
 
Erdoğan'ı zor duruma sokan bakanlık raporu

Soma'daki maden kazasıyla ilgili Başbakan Erdoğan'ın "kaza bu işin doğasında var" sözleri tartışılırken, Çalışma Bakanlığı'nın hazırladığı rapor bunun tam tersini söyledi. Raporda iş sağlığı ve güvenliği vurgusu dikkat çekildi..

Başbakan Erdoğan Soma 'daki maden faciasının ardından "Bunlar olağan şeyler.. Literatürde iş kazası diye kavram var yapısında fıtratında bunlar var.. Hiç kaza olmayacak diye bir şey madenlerde yok.." demişti. Ancak Çalışma Bakanlığı 'nın hazırladığı rapor dikkat çekici. Raporda "Kazaların doğal sonuç olarak kabul edilmesi iş sağlığı ve güvenliği açısından büyük bir tehdittir" ifadelerine yer verildi.
 


Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik Soma'da14 kişiyle en çok kaybı veren İzmir'in Kınık İlçesine bağlı Köseler Mahallesi'ne gitti. Bakan Çelik burada işçilerden duydukları karşısında çok şaşırdı.

İşçiler Bakan Çelik'e şok iddialarda bulundu. Çelik ise "Allah Allah, bunları bir not alsanız ya. Yani sizin yüzünüz yanıyor muydu, tavanlardan mı sıcak geliyordu. O zaman yangın aşağıdan çıktı demek ki. Çok farklı bir şey bu" dedi.


Beraberinde İzmir Valisi Mustafa Toprak ve bakanlık yetkilileriyle, saat 16.00'da bir süre önce mahalleye dönüştürülen Köseler Köyü"ne gelen Bakan Faruk Çelik, maden kazasında ölenlerin evlerini tek tek ziyaret edip, 'başsağlığı' dileğinde bulundu.

Bakan Çelik, madende yaşamını yitiren işçilerden Selahattin Kayrak'ın evini ziyareti sırasında sitemle karşılaştı. Kayrak'ın üvey ağabeyi Mustafa Ali Bilir'in sitemi üzerine Bakan Çelik, "Türkiye'nin yüreğini yaktı bu olay. 76 milyon insanın kalbi sizin için çarpıyor" dedi.

Bunun üzerine Bakan Çelik'in sözünü kesen Bilir, "Bakanım orası öyle de, yıllardan beri hep, 'Halledeceğiz, gözünün yaşına bakmayacağız' deniyor. 3-4 sene önce tedbirler alınsaydı da bu olay yaşanmasıydı daha iyi değil miydi? Biz ekmek değil, ana-baba istiyoruz. Arkamızda destek istiyoruz. Her şey olup bittikten sonra bizi yönetenler, 'halledeceğiz' diyor. Sadece sizin hükümet değil. Gelen hükümetler aynı. Mesela Zonguldak'ta olan faciada da 'gözünün yaşına bakmayacağız' dendi. Hep aynı şeyler. Bu acıları, Türkiye olarak hep yaşacak mıyız? Kimsenin gözünün yaşına bakılmasın. Gereği neyse yapılsın. Ama Türkiye'de gerçekten biz bunları yaşıyoruz. Rüşvetle de her şey halloluyor bazı yerlerde" dedi.

İŞÇİLERDEN ŞOK İDDİA

Bakan Faruk Çelik, taziye ziyaretinin ardından Köseler Camisi'nde ikindi namazını kıldı. Bakan Çelik, namazın ardından tekrar köylülerle bir araya gelip, bir süre sohbet etti. Madende 2.5 yıldır çalışan 23 yaşındaki Mustafa Gülenç, olaydan sonra kurtarma çalışmasına katıldığını söyleyip ciddi iddialarda bulundu. Gülenç ve madendeki çalışma arkadaşları, "İki üç haftadan beri yerin altından sıcak kömür çıkıyordu, ama ilgilenen olmadı. Üretim durdurulmadı. Kömür ayakta kızışma yapıyordu. Olaydan, 2 hafta önce bunu hissettik. Emniyetçilerde gelip görüyordu. Emniyetçi gelip, 'boşaltın burayı' diyordu. Üretim amiri ise 'üretim devam edecek' diyordu. Yani ihmal amirlerde" dedi.

Bakan Çelik ise bu iddialar karşısında, "Allah Allah, bunları bir not alsanız ya. Yani sizin yüzünüz yanıyor muydu, tavanlardan mı sıcak geliyordu. O zaman yangın aşağıdan çıktı demek ki. Çok farklı bir şey bu" dedi. Beraberindekilerin "Olayın rengi değişiyor" dediği Bakan Çelik, işçileri dinleyip bir takım sorular sordu. Bakan Çelik ve beraberindekiler daha sonra mahalleden ayrıldı.
 
Bu da felaketin Av.Selçuk Kozağaçlı tarafından anlatıldığı video.Gerçekler çok acı çok.

[video=vimeo;95581349]http://vimeo.com/95581349[/video]
 
Bunu da buraya ekleyelim de belki iki kisi dusunmeye baslar, biz ne sacmaliyoruz diye...Bu arada helal olsun...

Asil siyaset bu zamanlarda yapilmali ama nerde...
"Soma faciası üzerinden siyaset yapmayın diyerek atar yapan, “yedirmeyiz” tatavasına başlayan tek hücrelileredir lafım.
İki gündür içim şişti lan salaklıklarınızı okumaktan sağda solda… Bak dostum, Bilal’e anlatır gibi anlatayım...
Denetimi bizzat devletin sorumluluğunda olan bir maden sahasında bağıra bağıra bir felaket geliyorsa Bakkallar Odası'na mı sesleneceğiz? Dedebaşıspor yönetimini mi istifaya davet edeceğiz?
Bizzat o iktidarın milletvekilleri Soma'da madenci ölümleriyle ilgili soruşturma önergesini sırf muhalefet önerdi diye reddediyor; yetmiyor Şamil Tayyar efendi "muhalefet boş işlerle gündem meşgul ediyor" diye gülüp geçiyorsa, başbakan o gün Meclis’te bırakın Soma’yı S harfi bile geçmedi diyerek alenen yalan söylüyorsa…
Aynı patavatsız zatın "ölmek madencinin kaderinde var" sözü orta yerde asılı duruyorsa... Hepimizle dalga geçer gibi 100-150 sene önce olmuş olaylardan örnekler verip kazayı sadece kaderle açıklıyorsa…
Bir bakan vakti zamanında "madenciler güzel öldüler" demişse ve bu laf çivi gibi aklımıza çakılmışsa...
Mevcut Enerji Bakanı sanki karpuzdan bahseder gibi "şu kadar tane ölü var" gibi ruhsuz kere ruhsuz bir açıklama yapıyorsa...
İktidar yakaları "tam Gezi olaylarının yıldönümü yaklaşırken gerçekleşen bu olayın zamanlaması manidar" gibi insanlıktan istifa anlamına gelen utanılası tweetler atıyorsa...
Başbakanlık müşaviri hızını alamayıp protestocu gence tekme tokat girişiyorsa…
Bakanların övgülerine mazhar olmuş en güvenlisi diye bahsedilmiş bir madende sıfır güvenlik önlemiyle çalışılıyorsa ve daha içeride kaç can olduğu bile tam olarak bilinemiyorsa ve maalesef aslında en önemli konu patronların para kazanma hırsıysa...
Vatandaşın canı paragöz işletmelere devlet tarafından peşkeş çekiliyorsa…
Pardon hocam, biz siyaset yapmayalım da halay mı çekelim???
Hızlı tren faciası olur, "siyaset yapmayın"
Tersane işçileri birer ikişer ölür, "siyaset yapmayın"
Reyhanlı'da onlarca can sizin iki elinize bulaştırdığınız Suriye politikanızın kurbanı olur, "siyaset yapmayın"
Dere yatağına yapılmış TOKİ evlerini su basar, insanlar ölür, "siyaset yapmayın"
Mühimmat deposunda patlama olur, askerlerimiz güvenlik önlemleri alınmadığı için ölür, "siyaset yapmayın"
Pardon hocam, bütün bunların sorumlusu kimse sen onu söyle biz ona yüklenelim. Taşımacılar Kooperatifi mi, Minibüsçüler Odası mı? Bir söyle Allah aşkına...
Hükümet yıpranıyormuş... Yıpransın hocam, yıpransın… Hükümet dediğin şey pamuklara sarılıp sarmalanacak, öpüp koklanacak bebek midir??
Yıpransın ki, bundan sonra böyle olaylar olmaması ve dolayısıyla yıpranmaması için gerekli önlemleri alsın, sorumlular bu işten tereyağından kıl çeker gibi sıyrılamayacağını bilsin.
Sen aman hükümeti yıpratmayın dedikçe; bir boka derman olmuyorsun…
Ülken adına da, işçiler adına da, dolayısıyla kendi adına da iyilik yapmış olmuyorsun...
Çok ümidim yok ama azıcık yalama işinden kafanı kaldırıp bir temiz hava çek ciğerine, bir silkelen belki bu kadar saçmalamazsın…
-ÇARŞI- ‪#‎çArşı‬"
 
Bu da felaketin Av.Selçuk Kozağaçlı tarafından anlatıldığı video.Gerçekler çok acı çok.

[video=vimeo;95581349]http://vimeo.com/95581349[/video]

Canım şuan şok içindeyim. Avukat basın toplantısı düzenlemiş. Şimdi televizyonda gösteririliyor. Kolları sargılı fena halde şiddet görmüşler. Gerçek sayılar bu size gösterilenler değil. Orada dönen işler çok farklı. Hepsini yakında ortaya dökeceğiz. Ayrıca avukatlık işlemleri için kimseden ücret almayacağız. İsteyen her madenci ailesinin hakkını savunacağız diye konuştu. Dün arkadaşım face hesabından paylaşmış. Çocuğunun bakıcısı Somalıymış. Orada ailesinden haber alıyormuş. Televizyonlarda gösterilenlere inanmayın, sayılar doğru değil, ölen madencileri sırf insanlar daha fazla tepki göstermesin diye maskelerle sanki yaralıymış gibi madenden çıkarttılar demiş. Madenciler yandığı için tanınmayacak hale gelmişler içeride çıkartamıyorlarmış.
 

Canım benim abim Somada oturuyor.Kendisi anlatıyor nasıl oldugunu orasını..
Allah nasip ederse yarın şehitliği ziyaret edeceğim en azından belki vefat eden işçilerimizin ailelerine soramasam da orada birebir yaşayanlara soracağım orada asıl olanları bize tv de gösterilenleri değil !!

He birde aklıma ne geldi biliyor musun? Abim olayın 3.günü öğrencisinin babasının mezarı başındaydı taziye için.Abdest alarak gitmişler diğer öğretmen arkadaşlarıyla ama cenaze namazı kılınmamış inançları gereği ama ne farkeder değil mi bizler için ?? Söyleyeyim istedim.
 

Ölen herkes sünni müslüman olmak zorunda. BB öyle olmasını istiyor çünkü.

Cenazenin sahibi ben hristiyanım veya aleviyim diyebilir mi bunların iktidarında?

Ne acıklı bir durumda ülke.
 
somada yaşayan bir arkadaşım ölü sayısının 301 değil 450 olduğunu söyledi. Ayrıca yangın hala devam ediyormuş. Ceset kokuları geliyor dedi. Allahım ne acı bi ölüm. Kim hak eder böyle ölmeyi. Buna sebep olanlar size söylenecek söz bulamıyorum.hoş söylesek ne fayda.sizyaptınız yapacağınızı.oturup seyredin eserinizi.
 
weiss daha ilk gün 600 ölü demişti.ben weissin söylediklerine inanıyorum
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…