neden mendil taşıyoruz
On beşinci yüzyılda Fransız denizciler, doğu denizlerine yaptıkları
keşiflerden, hafif ve ketenden yapılmış büyük bez parçalan ile döndüler. Bu
bez parçalarını, tarlada çalışan Çinli işçiler başlarını güneşten korumak
için kullanırken görmüşlerdi. Moda meraklısı Fransız kadınlar bu bez
parçalarından hemen etkilendiler ve onlara başı koruyan veya kaplayan
anlamında 'couvrechef adını verdiler.
Bezler Manş denizini aşıp İngiltere'ye geçtiklerinde, İngilizce 'baş örtüsü'
anlamına gelen 'kerchief adını aldılar. Ancak uygulamada bu bez parçaları
güneş çıkana kadar (ki İngiltere'de epey beklemek gerekiyordu) elde
taşındıkları için 'el baş Örtüsü' anlamında 'handkerchief diye anılmaya
başladılar. Yani bugün asıl amacı burnumuzu silmek olan mendilin
başlangıçtaki görevi başı güneşten korumaktı.
Aslında üst sınıf Fransız kadınların Çin'de pirinç tarımı ile uğraşan işçi
kadınlar gibi başlarını güneşten korumak için bez parçalarına ihtiyaçları
yoktu. Onların bu işi gören şemsiyeleri vardı.
Zaten eski resim ve eserlerden de bu bezlerin hiçbir zaman başa örtülmediği,
devamlı elde taşındığı, taşınırken sallandığı, arada sırada da manidar bir
şekilde yere düşürüldüğü anlaşılıyor. 1500'lü yıllarda Avrupa'da ipekten
yapılmış ve köşeleri altın veya gümüşle işlenmiş mendiller neredeyse bir
sanat eseri değerine ulaşmışlardı.
Peki, Çinlilerin başlarını güneşten korumak için kullandıkları bu bez
parçalan ne zaman insanların burunlarını silme aracı oldular? Bunun için
tarihte insanların burunlarını nasıl temizlediklerini de bilmek gerekiyor.
Ortaçağ'da insanlar burunlarını kuvvetli bir şekilde havaya hınkırarak
temizliyorlardı. Daha sonra burunlarını en yakında en müsait ne varsa
örneğin ceketlerinin kollarına siliyorlardı.
Daha eskilere gidildiğinde Romalıların da sıcakta terlerini silmek ve
burunlarını temizlemek için bez parçalan taşıdıklarını biliyoruz ama onların
bu adeti imparatorlukları ile birlikte yok olup gitmişti.
On altıncı yüzyılda insanları, burunlarını havaya boşaltmak değil de
ceketlerinin kollarına silmek rahatsız etmeye başladı. Bunu nezakete
sığmayan kaba bir davranış biçimi olarak algılayan toplumda, bu amaçla
mendil kullanımı teşvik edilir oldu. Böylece mendil yüzyıllar boyu buruna
hafif ve nazik bir şekilde temas ettirilerek, burnun sadece dışını temiz
tutmak amacı ile kullanıldı.
On dokuzuncu yüzyılda ilerleyen teknoloji ile beraber havadaki bakterilerin
farkına varılmaya başlandı. Makine kullanarak ucuz kumaşlar da üretilince
yüzyıllar boyu nezaket sembolü olan mendil, sonunda her sınıftan insanın
yanından ayırmadığı, burnunu rahatça temizlediği, sağlık için gerekli, çok
önemli bir giysi parçası haline geldi.