Kozmetik şirketi The Body Shop'un sahibi Roddick:
'Kozmetik süper model yapmaz, köle olmayın' :lepi:
Kozmetik şirketi The Body Shop'un sahibi Anıta Roddıck'e göre servet insanları yozlaştırıp kalbini katılaştırıyor. Zenginlik, cömert olabilmek ve yardım için kullanılmalı. Roddıck, gittiği her ülkeden koku, sabun, losyon ve krem formüllerini, kocakarı reçetelerini toplayarak bunları endüstri koşullarında kozmetik olarak üretmiş. Bugün 50 ülkede, her 0.4 saniyede bir ürün satıyor. Kozmetiğin yaşlanmayı engelleyemeyeceği, selülitleri azaltmayacağı ve insanları süper model yapmayacağını belirten Roddıck, 'çok tehlikeli kozmetik endüstrisine karşı' herkesi birleşmeye çağırıyor. "Genç kızların önce beyni, sonra bedenleri, sonra da cüzdanları kozmetik şirketlerinin kölesi oluyor ve bunu yıkmak için bir devrim gerekiyor" diyor
Şirketlerin karakterlerinin çoğu kez tepedeki yöneticilerce belirlendiği savunulur. The Body Shop, kurucusunu yansıtan markalara mükemmel bir örnek oluşturuyor. Türkiye'ye The Body Shop'un birinci yıl dönümünü kutlamak için gelen Anita Roddick, katıldığı tüm toplantılarda iş yaşamı ve markasından çok, ilkelerden ve sosyal sorumluluktan söz etti. Bilgi Üniversitesi'nde CNN Türk'ün canlı yayınında öğrencilerle, kadın emeğini değerlendirmek için kurulan Mor Kağıt Atölyesi'nde her yaştan kadınla sohbet etti ve herkesin kalbini kazanmayı başardı.
Anita Roddick, sıradan bir yatırımcıya benzemeyen, servetin insanları yozlaştırdığını, kalbini katılaştırdığını ve karanlık kıldığını savunan bir iş kadını. Roddick'e göre zenginlik cömert olabilmek ve insanlara yardım edebilmek için kullanılmalı. Başarılı bir iş kadını olmak için çılgın bir İskoçla evlenip, seyahat etmek gerektiğini söyleyen Roddick, gittiği her ülkede doğum, düğün ve cenaze törenlerini izlemeye ve buralarda kullanılan koku, sabun, losyon ve kremlerin formüllerini elde etmeye çalışmış. İş yaşamını can sıkıcı olarak niteleyen Roddick, 1976 yılında iki kızını büyütürken kendisine bir iş kurma hayaliyle yola çıktığında, yatırımcı ruhunu kanalize edebileceği en iyi alanın kozmetik olduğunu hissetmiş. Okuduğu kitaplardan ve seyahatlerinden elde ettiği doğal formülleri, kocakarı reçetelerini bir araya getirerek kendi dükkânında bu ürünleri satmayı planlayarak kredi almak üzere iki çocuğuyla birlikte bir bankaya gitmiş. Ancak, müdür kendisini yeterince güvenilir bulmadığı için, kredi talebi reddedilmiş.
62 yaşındaki süper anneanne
Ertesi gün kocasıyla ve bu kez daha ciddi iş kıyafetleri içinde gittiğinde, aynı müdürden almayı başardığı 4 bin pound borçla ilk dükkânını açmayı başarmış. The Body Shop, bugün 1900 satış noktasıyla, 50 ülkede, her 0.4 saniyede bir ürün satan dev bir kuruluş durumunda.
The Body Shop, Anita Roddick'in sevgili yavrusu; müşterileri, komşuları; dış dünya da kendi ailesi gibi. Dünyayı, hayvanları, çevreyi, kadınları, el sanatlarını, kültürleri korumak için sürekli yeni insiyatifler yaratmaya, olanları desteklemeye çalışıyor.
Roddick 62 yaşında bir süper anneanne. Renkli, sevimli, canlı, taşıdığı İtalyan kanını sürekli ortaya koyan sıcakkanlı bir kadın. Yaşlanmayı kabullenmekten başka bir çare olmadığını, ancak her yaşta hoş olunabileceğini savunan Anita Roddick, yüzündeki mimik çizgileriyle, renkli giysileriyle unutulamayacak bir karakter. Doğduğu günden beri bir aktivist olduğunu, eylemsiz bir hayatın çekilmeyeceğini düşünüyor ve her fırsatta sisteme kafa tutuyor.
'Kozmetik süper model yapmaz'
"Biz aslında bir iletişim şirketiyiz, aynı zamanda ürünlerimiz de var" diyen Roddick, ürün geliştirirken, pazarlarken, hep aynı ilkeler çerçevesinde çalışmaya özen gösteriyor. Kozmetik sanayisinin yaşlanmayı engelleyemeyeceği, selülitleri azaltmayacağı ve insanları süper modeller haline getiremeyeceğini savunuyor. Kozmetik endüstrisinin çok tehlikeli olduğunu, her şeyden önce kadınların kendilerine karşı olan yaklaşımlarını etkilediğini ve özgüvenlerini azalttığını düşünüyor.
Kozmetike karşı devrim çağrısı
Her yaştan, her ırktan, her bedendeki kadınlara oldukları gibi davranmaları çağrısında bulunuyor. Herkesi kozmetik endüstrisine karşı birleşmeye çağıran Roddick, özellikler genç kızların geleceği açısından bunun çok önemli olduğunu söylüyor. "Genç kızların önce beyni, sonra bedenleri, sonra da cüzdanları kozmetik şirketlerinin kölesi oluyor ve bunu yıkmak için devrim gerekiyor" şeklinde bir manifestoyla tavrını belirliyor.Kozmetik sanayisinin içinde olup, ona karşı çıkmak bir ikilem gibi görünse de, Roddick güzellik ürünleriyle yalnızca cildin temizlenebileceği, ışıltısının artabileceği ve dış etkenlerden korunabileceği vaadi verilebileceği, bunun dışında hiçbir önermenin doğru olmadığını savunuyor. İnsanlık tarihinde binlerce formül olduğunu, kremlerin etken maddelerinin doğada, hatta evin arka bahçesindeki bitkilerde var olduğunu söylüyor. Kozmetik sanayisinin ürün geliştirken hayvanlarla deney yapmasına karşı çıkan Roddick, kendilerinin kısa bir süre içinde tarihe karışacaklarını ümit eden rakiplerini şaşırttıklarını ve dikkatlerini çekmeyi başardıklarının altını çiziyor. İngiltere'deki mağazalarında 4 milyon imza toplayarak yasayı değiştirdiklerini gururla anlatıyor.
'Kozmetik süper model yapmaz, köle olmayın' :lepi:
Kozmetik şirketi The Body Shop'un sahibi Anıta Roddıck'e göre servet insanları yozlaştırıp kalbini katılaştırıyor. Zenginlik, cömert olabilmek ve yardım için kullanılmalı. Roddıck, gittiği her ülkeden koku, sabun, losyon ve krem formüllerini, kocakarı reçetelerini toplayarak bunları endüstri koşullarında kozmetik olarak üretmiş. Bugün 50 ülkede, her 0.4 saniyede bir ürün satıyor. Kozmetiğin yaşlanmayı engelleyemeyeceği, selülitleri azaltmayacağı ve insanları süper model yapmayacağını belirten Roddıck, 'çok tehlikeli kozmetik endüstrisine karşı' herkesi birleşmeye çağırıyor. "Genç kızların önce beyni, sonra bedenleri, sonra da cüzdanları kozmetik şirketlerinin kölesi oluyor ve bunu yıkmak için bir devrim gerekiyor" diyor
Şirketlerin karakterlerinin çoğu kez tepedeki yöneticilerce belirlendiği savunulur. The Body Shop, kurucusunu yansıtan markalara mükemmel bir örnek oluşturuyor. Türkiye'ye The Body Shop'un birinci yıl dönümünü kutlamak için gelen Anita Roddick, katıldığı tüm toplantılarda iş yaşamı ve markasından çok, ilkelerden ve sosyal sorumluluktan söz etti. Bilgi Üniversitesi'nde CNN Türk'ün canlı yayınında öğrencilerle, kadın emeğini değerlendirmek için kurulan Mor Kağıt Atölyesi'nde her yaştan kadınla sohbet etti ve herkesin kalbini kazanmayı başardı.
Anita Roddick, sıradan bir yatırımcıya benzemeyen, servetin insanları yozlaştırdığını, kalbini katılaştırdığını ve karanlık kıldığını savunan bir iş kadını. Roddick'e göre zenginlik cömert olabilmek ve insanlara yardım edebilmek için kullanılmalı. Başarılı bir iş kadını olmak için çılgın bir İskoçla evlenip, seyahat etmek gerektiğini söyleyen Roddick, gittiği her ülkede doğum, düğün ve cenaze törenlerini izlemeye ve buralarda kullanılan koku, sabun, losyon ve kremlerin formüllerini elde etmeye çalışmış. İş yaşamını can sıkıcı olarak niteleyen Roddick, 1976 yılında iki kızını büyütürken kendisine bir iş kurma hayaliyle yola çıktığında, yatırımcı ruhunu kanalize edebileceği en iyi alanın kozmetik olduğunu hissetmiş. Okuduğu kitaplardan ve seyahatlerinden elde ettiği doğal formülleri, kocakarı reçetelerini bir araya getirerek kendi dükkânında bu ürünleri satmayı planlayarak kredi almak üzere iki çocuğuyla birlikte bir bankaya gitmiş. Ancak, müdür kendisini yeterince güvenilir bulmadığı için, kredi talebi reddedilmiş.
62 yaşındaki süper anneanne
Ertesi gün kocasıyla ve bu kez daha ciddi iş kıyafetleri içinde gittiğinde, aynı müdürden almayı başardığı 4 bin pound borçla ilk dükkânını açmayı başarmış. The Body Shop, bugün 1900 satış noktasıyla, 50 ülkede, her 0.4 saniyede bir ürün satan dev bir kuruluş durumunda.
The Body Shop, Anita Roddick'in sevgili yavrusu; müşterileri, komşuları; dış dünya da kendi ailesi gibi. Dünyayı, hayvanları, çevreyi, kadınları, el sanatlarını, kültürleri korumak için sürekli yeni insiyatifler yaratmaya, olanları desteklemeye çalışıyor.
Roddick 62 yaşında bir süper anneanne. Renkli, sevimli, canlı, taşıdığı İtalyan kanını sürekli ortaya koyan sıcakkanlı bir kadın. Yaşlanmayı kabullenmekten başka bir çare olmadığını, ancak her yaşta hoş olunabileceğini savunan Anita Roddick, yüzündeki mimik çizgileriyle, renkli giysileriyle unutulamayacak bir karakter. Doğduğu günden beri bir aktivist olduğunu, eylemsiz bir hayatın çekilmeyeceğini düşünüyor ve her fırsatta sisteme kafa tutuyor.
'Kozmetik süper model yapmaz'
"Biz aslında bir iletişim şirketiyiz, aynı zamanda ürünlerimiz de var" diyen Roddick, ürün geliştirirken, pazarlarken, hep aynı ilkeler çerçevesinde çalışmaya özen gösteriyor. Kozmetik sanayisinin yaşlanmayı engelleyemeyeceği, selülitleri azaltmayacağı ve insanları süper modeller haline getiremeyeceğini savunuyor. Kozmetik endüstrisinin çok tehlikeli olduğunu, her şeyden önce kadınların kendilerine karşı olan yaklaşımlarını etkilediğini ve özgüvenlerini azalttığını düşünüyor.
Kozmetike karşı devrim çağrısı
Her yaştan, her ırktan, her bedendeki kadınlara oldukları gibi davranmaları çağrısında bulunuyor. Herkesi kozmetik endüstrisine karşı birleşmeye çağıran Roddick, özellikler genç kızların geleceği açısından bunun çok önemli olduğunu söylüyor. "Genç kızların önce beyni, sonra bedenleri, sonra da cüzdanları kozmetik şirketlerinin kölesi oluyor ve bunu yıkmak için devrim gerekiyor" şeklinde bir manifestoyla tavrını belirliyor.Kozmetik sanayisinin içinde olup, ona karşı çıkmak bir ikilem gibi görünse de, Roddick güzellik ürünleriyle yalnızca cildin temizlenebileceği, ışıltısının artabileceği ve dış etkenlerden korunabileceği vaadi verilebileceği, bunun dışında hiçbir önermenin doğru olmadığını savunuyor. İnsanlık tarihinde binlerce formül olduğunu, kremlerin etken maddelerinin doğada, hatta evin arka bahçesindeki bitkilerde var olduğunu söylüyor. Kozmetik sanayisinin ürün geliştirken hayvanlarla deney yapmasına karşı çıkan Roddick, kendilerinin kısa bir süre içinde tarihe karışacaklarını ümit eden rakiplerini şaşırttıklarını ve dikkatlerini çekmeyi başardıklarının altını çiziyor. İngiltere'deki mağazalarında 4 milyon imza toplayarak yasayı değiştirdiklerini gururla anlatıyor.