- 1 Mart 2014
- 1.313
- 2.573
45 sayfa boyunca her senaryo konuşulmuş tartışılmıştır mutlaka. Konu sahibi, size kendi tecrübelerimden yola çıkarak vermek istediğim örnekler var, ana fikre vakıf olursunuz diye umuyorum;
-Orta okul ve lise yıllarında kızlardan çok erkeklerle arkadaşlık kurduğum için daha 1 kere erkek arkadaşım olmamasına rağmen hakkımda "servis alanında filancayla öpüşürken görülmüş" vs gibi laflar dolanmaya başladı. Lafın kaynağı kim? Arkadaşlarımdan birine platonik aşk besleyen bir kız.
-Üniversiteye başladığım sene ilk etapta uyku düzenine alışmam zaman aldı. Uykumu alamazsam çok nemrut olurum. Üstüne bir de gözlerim morarır. Yeni etiketim= esrarkeş. Mal bulamayınca sinirli oluyor. Peki ben bunu nasıl öğrendim? Başka bölümden 3-4 kişilik bir grup gelip bana torbacı sorunca. Hayatımda esrar görmemiş insanım.
-Yine üniversitede öğrenci evimde büyük ırk köpeklerim vardı. Ailem sağolsun oldukça rahat bir öğrencilik hayatım oldu, para sıkıntım şu bu olmadı hiç. Fakat etrafta dolaşan muhabbet = köpekleri dövüştürüyor, ondan parası çok.
Demem o ki insanları yaftalamak inanılmaz kolay. Bakın bu anlattıklarım aklıma gelmeyen binlerce benzer şeyden 1-2 tanesi.
Yine yorumlarınızda "kardeşim benden hiçbir şey saklamaz, en iyi ben tanırım onu " demişsiniz. Haklı olduğunuz muhakkak. Ancak insanlar bulundukları ortama göre davranışlarını değiştiriyorlar. Misal benim eşimin de ablası var. Geçenlerde bir muhabbetimizde bekarken eşimin ona çektirdiği cefaları anlattı şok oldum. Yemek seçmeler, kıyafete karışmalar, sözlüsü ile görüşmesine laf etmeler. Kızcağıza gecenin bir yarıları ayrı yemek yaptırmalar. Cidden kulaklarıma inanamadım desem yeridir, ben bir tek gün ne yemek seçtiğini gördüm ne giydiğime laf ettiğini. Nazı geçmek böyle bir şey herhalde, çünkü biliyor ki aynı muameleyi bana yapsa kavga çıkacak. Benim yanımda farklı, ablasının, annesinin yanında farklı davranıyor.
Demem o ki belki aynı muhabbetleri kardeşiniz de duydu, kızla konuyu görüştüler aralarında hallettiler. Sizin bildiğinize göre kardeşinizin gemileri yakması lazım ama aşk bu, bell mi olur? Şimdi siz bunu gündeme getirdiniz diyelim, kardeşinizin öfkesini üzerinize çekeceksiniz. Gözünüzle görüp şahit olmamışsınız anladığım kadarıyla, kardeşinizi korumak adına yaptığınız hamle belki kardeşilik ilişkinizi zedeleyecek. Hiç alakanız olmasa bile adınız kıskanç görümceye çıkacak.
Velev ki kız hakkında söylenenler doğru olsun. Gençliğimizde hepimiz irili ufaklı hatalar yaptık, şimdi dönüp baktığımızda hepsi bir tecrübe bir hayat görüşü olarak döndü bize. Şahsi fikrim kalbinizi karartmayın, kıza soğuk da davranmayın. İnsanın kumaşı kendini belli eder, ruhu kötü olan zaten davranışıyla bir yerden açık verir, kimse sonsuza kadar rol yapamaz. Hiç içiniz rahat etmiyorsa, madem şu an yakın bir ilişkiniz de var, baş başa bir kahve içmeye davet edin gelin hanımı. İncitmeden bu duyduklarınızı konuşun. Zaten gerek vücut dili gerek tepkileri size gerçeği söyleyecektir, ben inanıyorum ki yolcu ederken bağrınıza sımsıkı basıp sarılarak göndereceksiniz.
-Orta okul ve lise yıllarında kızlardan çok erkeklerle arkadaşlık kurduğum için daha 1 kere erkek arkadaşım olmamasına rağmen hakkımda "servis alanında filancayla öpüşürken görülmüş" vs gibi laflar dolanmaya başladı. Lafın kaynağı kim? Arkadaşlarımdan birine platonik aşk besleyen bir kız.
-Üniversiteye başladığım sene ilk etapta uyku düzenine alışmam zaman aldı. Uykumu alamazsam çok nemrut olurum. Üstüne bir de gözlerim morarır. Yeni etiketim= esrarkeş. Mal bulamayınca sinirli oluyor. Peki ben bunu nasıl öğrendim? Başka bölümden 3-4 kişilik bir grup gelip bana torbacı sorunca. Hayatımda esrar görmemiş insanım.
-Yine üniversitede öğrenci evimde büyük ırk köpeklerim vardı. Ailem sağolsun oldukça rahat bir öğrencilik hayatım oldu, para sıkıntım şu bu olmadı hiç. Fakat etrafta dolaşan muhabbet = köpekleri dövüştürüyor, ondan parası çok.
Demem o ki insanları yaftalamak inanılmaz kolay. Bakın bu anlattıklarım aklıma gelmeyen binlerce benzer şeyden 1-2 tanesi.
Yine yorumlarınızda "kardeşim benden hiçbir şey saklamaz, en iyi ben tanırım onu " demişsiniz. Haklı olduğunuz muhakkak. Ancak insanlar bulundukları ortama göre davranışlarını değiştiriyorlar. Misal benim eşimin de ablası var. Geçenlerde bir muhabbetimizde bekarken eşimin ona çektirdiği cefaları anlattı şok oldum. Yemek seçmeler, kıyafete karışmalar, sözlüsü ile görüşmesine laf etmeler. Kızcağıza gecenin bir yarıları ayrı yemek yaptırmalar. Cidden kulaklarıma inanamadım desem yeridir, ben bir tek gün ne yemek seçtiğini gördüm ne giydiğime laf ettiğini. Nazı geçmek böyle bir şey herhalde, çünkü biliyor ki aynı muameleyi bana yapsa kavga çıkacak. Benim yanımda farklı, ablasının, annesinin yanında farklı davranıyor.
Demem o ki belki aynı muhabbetleri kardeşiniz de duydu, kızla konuyu görüştüler aralarında hallettiler. Sizin bildiğinize göre kardeşinizin gemileri yakması lazım ama aşk bu, bell mi olur? Şimdi siz bunu gündeme getirdiniz diyelim, kardeşinizin öfkesini üzerinize çekeceksiniz. Gözünüzle görüp şahit olmamışsınız anladığım kadarıyla, kardeşinizi korumak adına yaptığınız hamle belki kardeşilik ilişkinizi zedeleyecek. Hiç alakanız olmasa bile adınız kıskanç görümceye çıkacak.
Velev ki kız hakkında söylenenler doğru olsun. Gençliğimizde hepimiz irili ufaklı hatalar yaptık, şimdi dönüp baktığımızda hepsi bir tecrübe bir hayat görüşü olarak döndü bize. Şahsi fikrim kalbinizi karartmayın, kıza soğuk da davranmayın. İnsanın kumaşı kendini belli eder, ruhu kötü olan zaten davranışıyla bir yerden açık verir, kimse sonsuza kadar rol yapamaz. Hiç içiniz rahat etmiyorsa, madem şu an yakın bir ilişkiniz de var, baş başa bir kahve içmeye davet edin gelin hanımı. İncitmeden bu duyduklarınızı konuşun. Zaten gerek vücut dili gerek tepkileri size gerçeği söyleyecektir, ben inanıyorum ki yolcu ederken bağrınıza sımsıkı basıp sarılarak göndereceksiniz.