• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Davranış Bozuklukları kızlar oğlum hayırdan anlamıyor.çıldırmamak elde değil.

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.

SEHER YILDIZI

Nirvana
Kayıtlı Üye
19 Temmuz 2007
4.177
5.314
773
merhaba kızlar. nerden nasıl başlasam bilmiyorum. 3 yaşını yeni bitirmiş bir oğlum var. o iki aylıkken çalışmaya başladım. oğluma annem kardeşim ablam bakıyor. kalabalık bi aile ve ilk torun. babam tam bir torun aşığı. yok bu kelime hafif kaldı. öyle bi sevgi görmedim hayatımda. yediği yemeğinden yattığı yorganın kalınlığına kadar bakar babam. kimse laf söyleyemez kimse kızamaz. her akşam mutlaka bi kavgamız vardır babamla. öte git desek babamla kavga ediyoruz ki kalabalık bi aile olduğumuz için herkes bi yorum yapsa her akşamımız curcuna içinde geçiyor.
neye yok desem itiraz ediliyor. terbiye için erken olduğunu onun hiç birşeyden anlamayacağını onun sadece sevgiye ihtiyacı olduğunu düşünüyor.
mesele anıl öyle iyi kullanıyor ki bunu ben bir şeye yok dediysem biliyoki ben olmazsam iki teyze bi dede anane dayı baba var. her birini dolaşıyo biri olmazsa diğerine mutlaka yaptırıyo istediklerini.
hayır kelimesi onun için işlemiyor.
dün yanıma geldi ablamla. markete uğradık ama giderken bak oyuncak almayacağım param yok dedim tamam söz istemeyeceğim dedi(yeni taşındığımız evin önünde oyuncakçı var ve hergün harp edip yenilip bişiyler alıyorum) markete girer girmez kucağını doldurdu gitar araba su tabancası hayır dedim aldı kendini yere attı ağlamasından nefesi kesildi. millete rezil oldum dayanamadım su tabancası aldım. oynadı filan. evde oynamayacağım diye söz verdi. içeri girdi tutturdu su koy millete sıkıyım. anıl olmaz anıl olmaz nefesim gitti anlatmaktan.yok anlamıyor herkes bi yorum yapıyor hırçınlaştıkça çığrından çıktı en son yüzüme saldırdı cırmaladı sonra ben sinir krizi halinde aldım tbancayı kırdım bu delirdi kolumu bi ısırdıki derilerim kavladı mosmor oldu zor kurtardım kolumu. iki saat ağlama krizi geçirdikten sonra yoruldu. ilk defa içleri gitsede evdekiler çok yorum yapmadı. tabi ben allak pullak. bi yandan vicdan azabı bi yandan sinir halim kalmadı. ne yapacağım ne edeceğim bilmiyorum. aileme defalarca anlattım yok yine aynı . en çok babam destekçi. ,
kızınca eline vurunca içim eriyor ama ısırdığında kendini kurtarmak için eline vurmam lazım yada burnunu sıkmam o zaman bırakabiiyo ağzını açıyor. karışık oldu anlatamadım derdimi ama eğer hepsini okursanız yardım edin bana...
 
neden her akşam birlikte olduğumuzu sorarsanız iki hafta öncesine kadar anneme yakın oturuyodum anıldan dolayı. her akşam babam anılı görene kadar eve gidemiyoduk. kızıyor küsüyor. torununu ondan ayırdığımı düşünüyor. falan filan.
şimdi taşındım bu sefer uzak olduğu için görmeden gidemiyoruz. bide durağa kadar arabayla bırakırım gitmeyin diyor falan filan.
 
Merhaba bu konuda yazılacak o kadar çok şey var ki nereden başlasam bilemedim. Aslında yaşananların sebebini kendiniz dile getirmişsiniz, malesef çocuklar çok kullanır her dediğine evet diyen kişileri. Siz bugün bu konuda eğitim vermeye çalışsanız, yarın dedesi vs. bu kurallara uymayacağı için çocuk da haliyle yeni kurallara asla alışamayacaktır. Öncelikle bunu çözmeniz lazım, siz ne kural koyarsanız çevrenizdeki kişilerin de aynı kurallara uyması lazım. Bunu nasıl çözeceğiniz de size kalmış.

Şimdi markette olması gerekeni yazıyorum.

Markete girmeden anılla sözleştiniz ve oyuncak almayacağım dedi. Ama markete girer girmez oyuncak, su tabancısını doldurdu kucağına. Bir kez hayır dediniz ve anıl sizi orada deniyor, eğer alırsanız ''hayır'' ''dönüşebilen bir evet'' aslında onun için. Ama eğer oradan gerçekten almadan çıksaydınız o tabancayı, anıla ''ağlayabilirsin'' deseydiniz ve bir daha ki sefere markete onsuz gitme cezası verseydiniz anıl başarılı bilir ''hayır eğitimi'' almış olacaktı. Unutmayın eğer bir kez hayır ağzınızdan çıktıysa o asla evet e dönüşmemeli. Son olarak, size vurduğunda bir kez de eline vurmak veya vurma yerine vur, diyin. Isır diyin. O anda yüzündeki şaşkınlığı görün. Ve vurmayı bırakıp bırakmadığını buraya yazın lütfen ben de teorik bilgimi test edeyim. Şimdilik aklıma bunlar geldi, sorularınız varsa ben buralardayım. Sevgiler...
 
Merhaba bu konuda yazılacak o kadar çok şey var ki nereden başlasam bilemedim. Aslında yaşananların sebebini kendiniz dile getirmişsiniz, malesef çocuklar çok kullanır her dediğine evet diyen kişileri. Siz bugün bu konuda eğitim vermeye çalışsanız, yarın dedesi vs. bu kurallara uymayacağı için çocuk da haliyle yeni kurallara asla alışamayacaktır. Öncelikle bunu çözmeniz lazım, siz ne kural koyarsanız çevrenizdeki kişilerin de aynı kurallara uyması lazım. Bunu nasıl çözeceğiniz de size kalmış.

Şimdi markette olması gerekeni yazıyorum.

Markete girmeden anılla sözleştiniz ve oyuncak almayacağım dedi. Ama markete girer girmez oyuncak, su tabancısını doldurdu kucağına. Bir kez hayır dediniz ve anıl sizi orada deniyor, eğer alırsanız ''hayır'' ''dönüşebilen bir evet'' aslında onun için. Ama eğer oradan gerçekten almadan çıksaydınız o tabancayı, anıla ''ağlayabilirsin'' deseydiniz ve bir daha ki sefere markete onsuz gitme cezası verseydiniz anıl başarılı bilir ''hayır eğitimi'' almış olacaktı. Unutmayın eğer bir kez hayır ağzınızdan çıktıysa o asla evet e dönüşmemeli. Son olarak, size vurduğunda bir kez de eline vurmak veya vurma yerine vur, diyin. Isır diyin. O anda yüzündeki şaşkınlığı görün. Ve vurmayı bırakıp bırakmadığını buraya yazın lütfen ben de teorik bilgimi test edeyim. Şimdilik aklıma bunlar geldi, sorularınız varsa ben buralardayım. Sevgiler...

ilk önce bilgilerin için çok teşekkür ediyorum.
ailem ilk defa yani özellikle babam ilk defa üzerime yürümeden bana bağırıp çağırmadan dinledi o gün. dişlerini sıktı içi gitti ama sustu.anıl duymadan söylendi sonradan.
ben hep diyorum bu kişi illaki ben olmayabilirim ama kim ne derse desin ikinci kişi müdehale etmesin. bu sefer saygısız anne babaya karşı gelen oluyorum. tek çocuk benim miymiş gibi. aslında yanlışlarının yeni yeni farkına vardılar ama bakalım bundan sonra ne olcak.
market konusuna gelince anıl ayda hemen hemen iki kere boğaz enfeksiyonu geçirip her seferinde en az 4 5 gün gece gündüz 40 41 e varan ateşle yatan bi çocuk. çok çekiyo bundan çok canı yanıyor. yemeden içmeden kesiliyor. market günü tamda bunun bittiği yeni yeni kendine geldiği bi gündü. ağlarken içim gitti. hasta diye kıyamadım.
biz şimdi oturduğumuz eve yeni taşındık ve hemen evimizin yanında oyuncakçı var. tam önünden geçiyoruz. o market mevzusuna kadar bir iki akşam uğramadan geçememiştik evimize. o günden sonra 3 4 akşamdır önünden geçiyoruz şunu al bunu al diyo. bende markette sen beni dinlemedin beni üzdün o yüzden almayacağım diyorum. oda tamam ya tamam alma diyor ve giriyoruz evimize. yiyecek bişiyler istedi akşam bende babaya söleyelim gelirken alsın dedim. anıl da yok şimdi almasın paramız bitti ya(market olayından dolayı)olunca alırız dedi. ilk defa böyle bişiy dedi. farkında aslında herşeyin. bu anlattıklarımın hiç biri anılın suçu değil. 8 10 kişilik bi ailede yere oturma başımın üstüne otur tarzında bi sevgi ilgi ile büyüdü, her istediği altın tepside sunuluyo. şimdi birden çocuğa U dönüşü yap diyoruz.
mesela ordan burdan duyduğu bazı argo kelimeleri söylediğinde ilk dillenirken söylemesi hoşumuza gidiyodu gülüyoduk. ama şimdi bi laf söylüyo ve tepki ile karşılaşınca ama eskiden gülüyodunn diyo.
yani kökten bi çözüm lazım bize. yavrumun hiç bi suçu yok yani.
dediklerini deneyeceğim. teşekkür ediyorum.
 
O halde köklü çözümler için size bir çocuk gelişimi uzmanı adayı olarak Elizabeth Pantley in yazmış olduğu ''Çocuğunuzla İşbirliği Yapabilme'' adlı kitabı önereyim. Gerçekten çok güzel ve eğlenceli dille yazılmış bir kitap, aldığınıza pişman olmazsınız.
 
O halde köklü çözümler için size bir çocuk gelişimi uzmanı adayı olarak Elizabeth Pantley in yazmış olduğu ''Çocuğunuzla İşbirliği Yapabilme'' adlı kitabı önereyim. Gerçekten çok güzel ve eğlenceli dille yazılmış bir kitap, aldığınıza pişman olmazsınız.

Tamam teşekkür ediyorum. alacağım. ilginiz için sağolun.
 
şu bizlerin büyükleri yok mu..... '' herşeyi biz eniyisini biliriz'' demeleri.... en başta onlara otoritenizi koyun...'' bizim eğitimimiz bu '' demeyi başarın... sonrada çocukla doğru iletişim kurmanın yollarını araştırın...'' hayır'' dönemlerini nasıl atlatabilirsiniz araştırın... ben yine herzamanki gibi hayranı olduğum ve söylediklerini uygulayıpta çocuğum üzerinde olumlu sonuçlar aldığım SABİHA PAKTUNA'nın kitaplarını acilen edinin derim... face'tede takip edersen inan bana kendininde çocuğununda nasıl değiştiğini göreceksin... annelik, hiçte bilinen yöntemlerle değilmiş yani...face'te annelik akademiside var önerebileceğim... ama en önce sanırım büyüklerinize '' hayır'' demeyi başarın... bol şans................
 
dışardan yorum yapmak kolaydır hayır demeyi bilin her dediğini yapmayın bırakın ağlasın kimin büyük olduğunu bilsin çocuğu olmayan insanların yorumlarına bayılıyorum özellikle feci atıp tutuyorlar her çocuk bir olmaz ki ben çocuğuma düzen kurdum diye hava atanlarıda tanıyorum bi bakıyorum zaten sakin yapılı bir çocuk ne düzeni benim oğlum hiperaktif yerinde duramıyor inatçı dediği yapılmayınca deliriyor ama buna engel olmak öyle kolay değil denedim ağlasın dedim 3 saat ağladı sesi kısıldı ter içinde kaldı ama gene vazgeçmedi inadından normal hali çok neşeli eğlenceli zeki bir çocuk bişey istediği zaman deliriyor ben annesiyim nazı geçiyor bana başkalarına o kadar yapamıyor uzmandan yardım istemeyi düşünüyorum ama bana gülen şöye yap böyle yap diyen herkese tek bişey söylüyorum çocuğunuz olunca görüşelim ...
 
KALABALIK AİLE VE ÇOCUK KABUSSSSSS
bende kalabalık evde hiperaktif bir çocuğu dizginlemeye çalışanlardanım ve demoulas'a bire bir katılıyorum.ayrıca kitaplar, üzmanlar hepsi hikaye. siz anlayıp yapmaya çalışsanız bile büyüklere bunu anlatmanız topal deve hendek atlatmaktan beter.hele o curcuna ve kıyamet faslı hepsinden beter. çocuk bağırır bi yandan istediğini elde etmek için, büyükler susmaz bi yandan hangisine laf anlatacağınızı şaşırırsınız, oda yetmiyomuş gibi bide üzerine "biz sizi böylemi büyüttük" gibi sağma sapan laflar gelir cinnete ramak kalmıştır.
saa tek bir tavsiyem var seher yıldızı piyasada ebeveyn cdleri var. büyüklere kitap okutamazsın okusalarda sallamazlar. bu sebeple o cd 'leri tavsiye ederim. çünkü cd'lerde çocunuz şunu yapıyosa bunu yapın gibi yönlendirmeler değil kısa canlandırmalı hikayeler bulunuyor. örneğin küçüklüğünde hayırı kabul etmeyen çocuğun büyüdüğünde başına gelebilecek en büyük sorunlar gibi.bu cd leri o büyüklerin bulunduğu ortamda aç ve sonundada mutlaka yorum yap hani onlar der ya ellerin kırılsın diye sende onlara atıfta bulun bu sonuca sebep olanların vicdanı sızlasın gibi :34: en azından büyüklerle başa çıkmayı başarabilirsen onları devreden çıkarabilirsin. sonrasıysa Allah sabır versin :1:
 
Merhaba bu konuda yazılacak o kadar çok şey var ki nereden başlasam bilemedim. Aslında yaşananların sebebini kendiniz dile getirmişsiniz, malesef çocuklar çok kullanır her dediğine evet diyen kişileri. Siz bugün bu konuda eğitim vermeye çalışsanız, yarın dedesi vs. bu kurallara uymayacağı için çocuk da haliyle yeni kurallara asla alışamayacaktır. Öncelikle bunu çözmeniz lazım, siz ne kural koyarsanız çevrenizdeki kişilerin de aynı kurallara uyması lazım. Bunu nasıl çözeceğiniz de size kalmış.

Şimdi markette olması gerekeni yazıyorum.

Markete girmeden anılla sözleştiniz ve oyuncak almayacağım dedi. Ama markete girer girmez oyuncak, su tabancısını doldurdu kucağına. Bir kez hayır dediniz ve anıl sizi orada deniyor, eğer alırsanız ''hayır'' ''dönüşebilen bir evet'' aslında onun için. Ama eğer oradan gerçekten almadan çıksaydınız o tabancayı, anıla ''ağlayabilirsin'' deseydiniz ve bir daha ki sefere markete onsuz gitme cezası verseydiniz anıl başarılı bilir ''hayır eğitimi'' almış olacaktı. Unutmayın eğer bir kez hayır ağzınızdan çıktıysa o asla evet e dönüşmemeli. Son olarak, size vurduğunda bir kez de eline vurmak veya vurma yerine vur, diyin. Isır diyin. O anda yüzündeki şaşkınlığı görün. Ve vurmayı bırakıp bırakmadığını buraya yazın lütfen ben de teorik bilgimi test edeyim. Şimdilik aklıma bunlar geldi, sorularınız varsa ben buralardayım. Sevgiler...


çok güzel anlatmışsın. çok teşekürler...bizde de aynı problem var markete giderken tmm diyo orda insanlardan da güç bularaktan bi ağlıyo bi çırpınıyo sanki çocuğa kötü bi şey yaptık. oyuncağı almadan çıkıyoruz tmm da eve alcak oldupum şeyide unutup alamıyorum. o şekilde çıkıyorz. ondan sonra bir ağlama,bir hıklama türlü türlü sesler sinirlerim bozuluyo acaba çocuğa üzüntüden bi şey mi oldu diye...velhasıl ailecek kendimizden geçiyoruz. en iyisi onu toplumdan uzaklaştırıp babası alışverişe gidiyo bende evde ona bakıyorum....:18:
 
ben yaklaşık 1 yıldır eşimin asker olması nedeniyle ayrı evde bile otursam kayınvalidem ve ailemle aynı memleketteyim,oğlum yeni 2 yaşına basdı ve tam herşeyi öğrenme kavrama ve uygulama çağında ben hep otoriteden yanayım ve hayır kelimesini elimden geldiğince evete çevirmemeye çalışıyorum bnm oğlum hiperaktif sayılırmı bilmiorum ama hiç oturmayan tv izlemeyen çizgifilme bile bakmayan sadece bnmle dolanan çocuk önceleri çekmeceleri falan karıştırıyordu ben bi kaç kere uyardım yapma oğlum dokunulmaz die ama dinlemedi yine tüm çekmeceler dışarda sonra tabi kızarak halletmeye ve otoritemi takınmaya başladım,ben bide oğlumun ağlayınca ardından kendini kusdurma gibi olayıyla karşı karşıyayım ama kus diorum umurumda değil beni etkilemicek diorum artık bunu biraz azalttı ama tam anlamıyla geçmedi bu huyu,ben bunlarla uğraşırken arada annane gelio bi onu görüyo bağıra çağıra şımarma değil de huysuzluk arsızlık her dediğini yaptırma gibi bi durum oluyo sinir oluyorum,hem kayınvalidemgile hem annemlere aynısını yapıyo yüz bulduğu içinm bende onları evime sokmaya korkar oldum yapmayın diorum her dediğini
yaparsanız byle sizede banada rahatlık vermez diorum ama yok beni tınlayan yok başım ağrıyo sinirlerim bozuluyo sesinden 2 laf edemiorum sürekli insanlardan bnm ona vermediğim şeyleri isteyerek benim kurallarımı bozmaya çalışıyo ve bozuluyoda bende büyüklerime saygısızlık olmasın die sesimi çıkarmıyorum ama iyi halt etmişim,bunu canı gönülden sylüyorum aileyi çok karıştırmican o anda kızdıysan çocuğuna kızıcaksın gerekire ellerine vurucan içileri acıyamaz annenin acıdığı kadar ben şimdi oğlum yanlış bişeyler yapıp bağırıp çağırınca onlarda olsa azarlayıp kızıyorum bu nedenden ötürü beni kötü anne kabul edip konuşmasada kayın pederim onu ilgilindirmeyeceğini bilmesi gerek herkez bence yerini bilmeli zamanında otoritesiyle evlatlarını ip gibi yapmış efendi çocuklar büyütmüş bir adam olarak torununu terörist gibi yetiştirmesi mantık dışı ben müsade etmiorum kurallarım çiğnenemez cefasını biz çekioruz çünkü,bi şekilde arkadaşım ailene kurallarının olduğunu ve çiğnenmemesi gerektiğini göster örneklerle göster yaşadığın sıkıntıları görmelerini sağla tartışarak değil çünkü yasaklarsan cazip gelio hep :20:
 
ben yaklaşık 1 yıldır eşimin asker olması nedeniyle ayrı evde bile otursam kayınvalidem ve ailemle aynı memleketteyim,oğlum yeni 2 yaşına basdı ve tam herşeyi öğrenme kavrama ve uygulama çağında ben hep otoriteden yanayım ve hayır kelimesini elimden geldiğince evete çevirmemeye çalışıyorum bnm oğlum hiperaktif sayılırmı bilmiorum ama hiç oturmayan tv izlemeyen çizgifilme bile bakmayan sadece bnmle dolanan çocuk önceleri çekmeceleri falan karıştırıyordu ben bi kaç kere uyardım yapma oğlum dokunulmaz die ama dinlemedi yine tüm çekmeceler dışarda sonra tabi kızarak halletmeye ve otoritemi takınmaya başladım,ben bide oğlumun ağlayınca ardından kendini kusdurma gibi olayıyla karşı karşıyayım ama kus diorum umurumda değil beni etkilemicek diorum artık bunu biraz azalttı ama tam anlamıyla geçmedi bu huyu,ben bunlarla uğraşırken arada annane gelio bi onu görüyo bağıra çağıra şımarma değil de huysuzluk arsızlık her dediğini yaptırma gibi bi durum oluyo sinir oluyorum,hem kayınvalidemgile hem annemlere aynısını yapıyo yüz bulduğu içinm bende onları evime sokmaya korkar oldum yapmayın diorum her dediğini
yaparsanız byle sizede banada rahatlık vermez diorum ama yok beni tınlayan yok başım ağrıyo sinirlerim bozuluyo sesinden 2 laf edemiorum sürekli insanlardan bnm ona vermediğim şeyleri isteyerek benim kurallarımı bozmaya çalışıyo ve bozuluyoda bende büyüklerime saygısızlık olmasın die sesimi çıkarmıyorum ama iyi halt etmişim,bunu canı gönülden sylüyorum aileyi çok karıştırmican o anda kızdıysan çocuğuna kızıcaksın gerekire ellerine vurucan içileri acıyamaz annenin acıdığı kadar ben şimdi oğlum yanlış bişeyler yapıp bağırıp çağırınca onlarda olsa azarlayıp kızıyorum bu nedenden ötürü beni kötü anne kabul edip konuşmasada kayın pederim onu ilgilindirmeyeceğini bilmesi gerek herkez bence yerini bilmeli zamanında otoritesiyle evlatlarını ip gibi yapmış efendi çocuklar büyütmüş bir adam olarak torununu terörist gibi yetiştirmesi mantık dışı ben müsade etmiorum kurallarım çiğnenemez cefasını biz çekioruz çünkü,bi şekilde arkadaşım ailene kurallarının olduğunu ve çiğnenmemesi gerektiğini göster örneklerle göster yaşadığın sıkıntıları görmelerini sağla tartışarak değil çünkü yasaklarsan cazip gelio hep :20:

Olay 1.Daha dün buna benzer bir olay başımıza geldi.İyisi mi iki örnek olay yazayım,bekarım kendim yorum yapamam.Olayları olduğu gibi aktarıyorum.Gerisi yorumlayacaklara kalmış..
Misafiriz misafir olduğumuz kişi bir anneanne ,anne çalışıyor torun var.
Gitti TV'yi açmaya çalıştı.Anneanne ''cıs'' dedi tınlayan yok. ''Olmaz'' dedi tınlayan yok.Eline vurdu dayak atacakmış gibi bir jest yaptı çocuk da bastı çığlığı.
Annem de ''inatlaşma inatlaşırsan dikkatini daha çok TV'ye çekersin.'' dedi.Aynı anda teyzesi geldi çocuğun eline gırgırı tutuşturdu:Çocuk TV'yi unuttu.

Olay 2.
Üvey ablamlar bayramda bize gelmişlerdi.Normal ev düzenlerinde çocuğa kola yasak.
Çocuk dedesinden rica etti.Gözünün içine bakıyor.Ablam direkt ''olmaz''diye atladı.Dedesi de kıyamadı ama evladı ve torununun arasında kaldı.
Annem araya girdi bu sefer:''O onun torunu o da onun dedesi.Terbiyeyi,kuralını kendi evinde ver.'' Zaten bayramdan bayrama geliyorlardı.Çocuk dedesini istismar edemezdi.Ablam da hak verdi bunun üzerine.

Olay 3.
O kadar uysal hatta annesinden korkan bir çocuktum.Ona rağmen annemin çorap giymeme inadıma dayanamayarak ayaklarıma bir kez vurması.O olmuş.
Okulda giderken giymeme rağmen evde çorap giymeyişim üniversiteye gidene kadar devam etti.
 
merhaba kızlar. Nerden nasıl başlasam bilmiyorum. 3 yaşını yeni bitirmiş bir oğlum var. O iki aylıkken çalışmaya başladım. Oğluma annem kardeşim ablam bakıyor. Kalabalık bi aile ve ilk torun. Babam tam bir torun aşığı. Yok bu kelime hafif kaldı. öyle bi sevgi görmedim hayatımda. Yediği yemeğinden yattığı yorganın kalınlığına kadar bakar babam. Kimse laf söyleyemez kimse kızamaz. Her akşam mutlaka bi kavgamız vardır babamla. öte git desek babamla kavga ediyoruz ki kalabalık bi aile olduğumuz için herkes bi yorum yapsa her akşamımız curcuna içinde geçiyor.
Neye yok desem itiraz ediliyor. Terbiye için erken olduğunu onun hiç birşeyden anlamayacağını onun sadece sevgiye ihtiyacı olduğunu düşünüyor.
Mesele anıl öyle iyi kullanıyor ki bunu ben bir şeye yok dediysem biliyoki ben olmazsam iki teyze bi dede anane dayı baba var. Her birini dolaşıyo biri olmazsa diğerine mutlaka yaptırıyo istediklerini.
Hayır kelimesi onun için işlemiyor.
Dün yanıma geldi ablamla. Markete uğradık ama giderken bak oyuncak almayacağım param yok dedim tamam söz istemeyeceğim dedi(yeni taşındığımız evin önünde oyuncakçı var ve hergün harp edip yenilip bişiyler alıyorum) markete girer girmez kucağını doldurdu gitar araba su tabancası hayır dedim aldı kendini yere attı ağlamasından nefesi kesildi. Millete rezil oldum dayanamadım su tabancası aldım. Oynadı filan. Evde oynamayacağım diye söz verdi. Içeri girdi tutturdu su koy millete sıkıyım. Anıl olmaz anıl olmaz nefesim gitti anlatmaktan.yok anlamıyor herkes bi yorum yapıyor hırçınlaştıkça çığrından çıktı en son yüzüme saldırdı cırmaladı sonra ben sinir krizi halinde aldım tbancayı kırdım bu delirdi kolumu bi ısırdıki derilerim kavladı mosmor oldu zor kurtardım kolumu. Iki saat ağlama krizi geçirdikten sonra yoruldu. Ilk defa içleri gitsede evdekiler çok yorum yapmadı. Tabi ben allak pullak. Bi yandan vicdan azabı bi yandan sinir halim kalmadı. Ne yapacağım ne edeceğim bilmiyorum. Aileme defalarca anlattım yok yine aynı . En çok babam destekçi. ,
kızınca eline vurunca içim eriyor ama ısırdığında kendini kurtarmak için eline vurmam lazım yada burnunu sıkmam o zaman bırakabiiyo ağzını açıyor. Karışık oldu anlatamadım derdimi ama eğer hepsini okursanız yardım edin bana...



aynı sorun bizdede var çalıştığım için 2,5 yaşında ki oğluma babanne bakıyor ne istese yapıyorlar benim sözüm asla evde oğluma geçmiyor 1 haftadır babayı ve beni istemiyor evde kalmıyor babaannesinde kalacakmış her akşam ağlama krizleri her akşam bir olayımız var...
Ben derimki en azından kendi ailen ağırlığını bi şekilde koyabilirsin gerekirse bir defalık oğlunun iyiliği için kalplerini kır ama ben ne yapayım kayınvalidemler ve burunlarında asla kıl aldırmıyorlar ne kadar değiştirmek için yırtınıyorsam da olmuyor gene bildiklerini yapıyorlar eğer benim ailem böyle olsaydı kesin onlara neler yapardım bene ama kaynana olunca olmuyor offfffff :43::43:
 
Bende bu aralar bu durumdan muzdaribimm..
Annemle aynı binaya taşındım..
Oğlum hep annemle
Eve getiremiyorum gelmek istemiyor
Beni dinlemiyor babasını dinlemiyor..
Hiç bişeye ikna edemiyoruzz ananesi her dediğini yapıyor
Anneme defalarca yapma dedimm ilgilenme her dediği olmasınn kıyamıyor..
Çok kafama takıyordum ama artık bıraktımm
Zorlamıyorum yoksa sinirleniyorumm..
Oğlum çok sakin öyle yaramazlık yapim dışarda illa bişi istiyimm ya da hırçın felan öyle bi çocuk değil..
Ama inatçı..
Anane düşkünü..
Artık büyüdükçe bırakır umuduylaa bekliyorumm..
 
Geçenlerde duydum, çocuk gelişiminde "terrible two" yani "berbat iki" diye bir dönem varmış. 2 yaşındaki çocuklarda inatlaşma, hırçınlık, sebepsiz ağlama vs. gibi davranışlar oluyormuş. 2 yaş civarı çocuğunuz varsa internetten bir araştırın derim. Böylece yalnız olmadığınızı, bu yaşta çocuğu olan herkesin aynı şeyleri yaşadığını görüp siz de rahatlarsınız :34:
 
Back