Kitabn Hayatmzdaki nemi

vicdan

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
20 Kasım 2006
1.098
26
116
Diğer


Kitap: emir, buyruk, hüküm, içtihat, varılan yol, gidilen iz, sebep, sonuç, sonuçtan durum çıkarma…

Kitap: düşünce fikir, konuşma, akıl, izan, aydınlık, nur, gündüz, zaman, nizam, yön, pusula, maziden atiye menzil.

Kitap: görme, bakma, hissetme, uyarma, dokunma, hatalardan rücu etme.

Kitap: ram olma, gönüle sürur, huzur, refah, saadet, iyilik, hoşgörü…

Kitap: bilgi, öğrenme, öğretme, gelişme, geliştirme, sorma, soruşturma, anlama, anlatma, kavrama.

Kitap: dost, arkadaş, muhabbet eden, sevgi, seven, mutluluk, tebessüm, mütebessüm

Kitap: ruh, beden, mahsul, toprağın teri, filiz tohumu, yemiş.

Kitap: çağ, teknoloji, yenilik, ufuklar…

Kitap: eskiyi düşünme, yeniyi bulma, geleceği görme.

Kitap: iyilik, güzellik, biçim, zarafet.

Kitap: uyum, uzlaşma, anlaşma, antlaşma, barış.

Kitap: şefkat, merhamet, nedamet.

Kitap: feragat, fedakârlık, feraset.

Kitap: aziz, muhterem, muazzez, mükerrem…

Kitap: konak, kapı, anahtar, kilit…

Kitap: üstünlük, ayrıcalık, imtiyazlık…

Kitap: farklılık, saygınlık, onurluluk…

Kitap: cehaletin, yarasaların, baykuşların tedirginliği.

Kitap: canilerin, katillerin, sapıkların; korkulu rüyası: fermanı.

Kitap: insanlığın gereği.

Tüm bu sebep, düşünce ve fikirlerden dolayı mutlaka ama mutlaka okunmalı. Nasıl ve ne şekilde olacağı ihtiyaç sahiplerine, okurlarına (hastalarına bağlı)

Hastaları iyi edecek, kendine getirecek odur.

Kitapsız insan; şaşkın, biçare ne yazık ki avaredir. O olmazsa insan boştur.

ÇÜNKÜ KİTAP BİR İHTİYAÇTIR.​
 

Nobel ödüllü Portekizli yazar José Saramago, “Okumak her zaman azınlık içindi, her zaman da öyle olacak” dedi, ülkesini şaşırttı. Biz de yazarlarımıza kitap okumanın bir “azınlık eylemi” olup olmadığını sorduk

Murathan Mungan

Kitap okumak keşfedilen ve keşfettirilen bir şey

Saramago’nun bu sözleri hangi bağlamda söylediğini bilemem. Dolayısıyla söyleyeceklerimin ona değil, ortaya konan soruna bir cevap niteliğinde olduğunun bilinmesini isterim.
Olgularla, doğruları karıştırmamak gerekir. Azınlık-çoğunluk ayrımı mutlak değerler düzeyinde yapılabilir mi? Dünya nüfusu göz önüne alındığında, okuma oranının her yerde düşük olduğu öteden beri bilinen bir gerçektir; ama anladığım kadarıyla Portekiz Kültür Bakanlığı’nın girişimi de bu yüzden zaten. Kitap okumak, zaten bir “boş zaman özgürlüğü” değil midir? Hani Marx’ın önemle üzerinde durduğu, eşitsizliğiyle ünlü şu “Boş zaman!..” Kimileri hiç çalışmazken, kimilerinin günde on beş saat çalışmak zorunda olduğu sınıflı toplumlarda insanlara kitaba ayırmaları gereken zaman, ne yolla hatırlatılabilir?
Açlık sorunuyla boğuşan Afrika’nın, Asya’nın kimi ülkelerinde okuma alışkanlığının istatistiki bir karşılığı olabilir mi? Bütçesinde askeri harcamalarla, eğitim harcamaları arasında büyük uçurumlar bulunan; geçmişi kitap yasakları, kitap yakmalarıyla ünlü olan, eğitim müfredatı çocukluktan başlayarak insanı okumaktan soğutmak üzerine kurulu ülkelerde okuma alışkanlığının varlığı-yokluğu üzerine sağlam veriler çatılabilir mi?
Günümüzde görüntü teknolojisinin oyuncaklı gereçlerinin, insanları “okumak” yerine daha zahmetsiz bir yol olan “seyretmeye” yönlendirdiği bilinen bir gerçek. İnsanın kendine ayırdığı zamanı değerlendirmesinde “kitap okuma”nın bu anlamda rakipleri çoğaldı, ama gerçeğin tümü bu kadar mıdır?
İnsanoğlunun “homo ludens” olduğuna inanıyorsanız, onun çocukluktan başlayarak kitap okumaya özendirilebileceğine, yönlendirilebileceğine inanabilirsiniz.
Dahası, “Reklamlar” çağına inanıyorsanız, buna da inanabilirsiniz. Değeri olmayan şeylerden reklam ve manipülasyon yoluyla “değer” yaratılan bir çağda, “kitap” kendi değerini hatırlatmaya çalışıyor yalnızca. Unutmamalı ki, kitap okumak da, keşfedilen ve keşfettirilen bir şeydir. Konunun üzerine dört koldan gitmek gerekir.

Yaşar Kemal

Büyük bir kesim kitap düşmanı!

Evet, kitap okumak bir azınlık eylemidir. Herkes kitap okumaz; hoşuna gitmez, canı sıkılır... Ama öte yandan, yazarları mutlu edebilecek kadar okur da var dünyada. Fakat uğraşılsa, insanlar okumayı bırakmaz. Türkiye’de niçin az kitap okunuyor? Çünkü okur yazar sayısı da az. Bu ülkenin büyük bir kısmı, politika olarak kitap düşmanı. Ne kadar kitap varsa yakıyorlar, ne kadar yazar varsa hapsediyorlar!

Elif Şafak


Yanlış ve tehlikeli bir sav

Bugün okumanın sadece belli bir elit kesim için olduğu savı, premodern toplumda hayli geçerli olan İncil’i (ya da Kuran’ı) okuma ve anlamlandırma yetkisinin sadece din adamlarına ait olduğu savı kadar yanlış ve tehlikelidir. Herkesten okumayı sevmelerini beklemek doğru olmayabilir, ama okuma özgürlüğünü, hakkını ve alışkanlığını toplumun her kesimine istisnasız yaymaya çalışmak, bence uğrunda mücadele edilmesi gereken bir fikirdir.

Adalet Ağaoğlu

Zorlarsanız büsbütün kaçarlar!

Bu görüş, üzerinde durulmaya değer. Çünkü bizde okurun çok az olmasından ileri gelmiş bir baskı var. Ama bir bakıyorsunuz ki kitaplar da hiç olmadığı kadar çok satış gösteriyor. Tamamen tişört seçer gibi marka seçiliyor ve ne reklam edilirse ona koşuluyor. Bu kadar kitabı satın alan herkesin tümü iyi okur değil bence. Ve onlardan bunu bekleyemeyiz. Çünkü Saramago’nun söylediği gibi, eğer zorlarsanız, büsbütün kaçarlar. Çünkü kendisini okumaya hazır hissetmesi lazım. Ancak kendi isteği varsa, merak içinde gelişmişse iyi bir sonuç alır. Zorlarsanız tişörtten bıkıp atar gibi olur... Bazıları futbola nasıl meraklıdır, evde tutamazsınız; okur da böyle okursa sahici okur olabilir.

İnci Aral


Kitap okumak için edebiyat altyapısı gerek

Haklı buluyorum Saramago’yu. Çünkü kitap okumak asgari bir edebiyat altyapısı gerektirir; okuduğunu anlamayı, ondan zevk almayı... Günümüzün eğitim sistemleri içinde bunun pek yeri yok gibi. Çünkü insanlar çabuk tüketilen, orta zekâlar için sunulan zevklere ve eğlencelere şartlandırılıyor. Bu ihmalin biraz da kasıtlı olduğunu düşünüyorum. Öte yandan, derinlik olarak ucuz kitapların, bu çok az eğitim görmüş kitleye pazarlanması için taktikler geliştiriliyor. Ama bu insanları değiştirecek nitelikte kitaplar değil onlar...

Orhan Pamuk

Demek ki daha çok okumamız gerekiyor!

Saramago, okumanın bir çeşit direniş olarak görüldüğü bir kültürden geliyor. Benim kuşak, ama daha çok benden önceki kuşak, okumaya atfedilen bu özel anlamı iyi bilir.
Saramago’nun azınlıklardan kastettiği, okumanın toplumun içindeki küçük bir kesim tarafından yapılan bir iş olduğunu hatırlatmak. Voltaire’den beri insanoğlunun seçkinleri, küçük bir azınlık okuyor, düşünüyor. Keşke ütopyaların dillendirdiği hayallerimiz gerçek olsa da herkes okusa.
Bu arada okuma işini 'azınlık’ işi olduğu için itibarlı görmek de yanıltıcı. Azınlık ile itibarı ilişkilendirdiğine göre Portekiz’de azınlığın yaptığı bir işi yapmak şerefli bir şey. Biz daha oraya gelemedik. Azınlık durumunda kalmak hepimizin bildiği gibi bizde alçakça bir şey. Demek ki, daha çok okumamız gerekiyor.

Hasan Ali Toptaş

Saramago’ya katılıyorum!

Saramago’nun sözlerine tamamıyla katılıyorum. Herkes okumak zorunda değil. Okur olmak da yazmak kadar uğraş isteyen, çileli bir iş. “Okur sayısı azaldı” diye düzenlenen kampanyaların ve bu tür kaygıların çok uzağında biriyim. Okumak da yazmak da kişisel uğraşlar; kimseyi zorlayamayız.

 
yazarların söylediklerinin çoğu doğru.birde insan sıkıntılı olduğundada kitap okuyası gelmiyor,ben kendimden pay biçiyorum .aklımı bişeye takıyorsam yada canım sıkıldıysa,üzüldüysem vs.kafam dağılsın diye kitap okumak isterim ama nerde sadece gözlerim okur hiiiç bişi anlamam çünkü aklım beni üzen şeyler üzerinde yoğunlaşmıştır.vee bizde türk vatandaşı olarak bizi inçiten,üzen,gecim sıkıntısı olduğu sürece ve kitaplarda çok pahalı olduğu sürece malesef kitap okuma azalırda azda olur.
 
kitap okuma alışkanlığım vardı ama lise hayatıma başladığımdan beri aksatmaya başladım toparlanmam gerek ve konuşmamın daha iyi olması için bol bol okumam lazım ...
 
Nobel ödüllü Portekizli yazar José Saramago, “Okumak her zaman azınlık içindi, her zaman da öyle olacak” dedi, ülkesini şaşırttı.

İçinde bulunduğum sosyal çevreye göre değerlendirdiğimde José Saramago"nun sözüne katılıyorum elbette.
Okumak her zaman azınlık içindi, umarım en kısa zamanda azınlık için olmaktan çıkar.
 

kulıtta sana katılıyorum, kesınlıkle azınlık ıcın bunu cok uzulerek farkedıyorum sureklı olarak, kendı arkadaslarıma sureklı olarak tavsıye edıp kıtap okutuyorum ama herkese ulaşmamız ımkansız
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…