- 12 Temmuz 2006
- 35.012
- 30.365
- 60
Ayda KAYAR ; Ağaçlar yapraklarını döküp, soğuk hava iyice kendini gösterse de yemyeşil bir köşede oturup, sıcak hayaller kurmak hiç de zor değil. Bahçenizin bir bölümünü ya da balkonunuzu kapatarak bir kış bahçesi düzenleyebilirsiniz. Dileğinizce döşeyeceğiniz bu bölümde ister kitap okuyun, ister hayallere dalın.
Alüminyumdan, PVC’ye ve ahşaba kadar uzanan profiller, soğuk günlerde çiçeklerle bezeli yemyeşil bir ortamı yaşayabileceğiniz kış bahçelerini oluşturmak için çeşitli olanaklar sağlıyor. Kış bahçelerindeki bitkiler genellikle tropik olanlardan seçilse de, ısıyı ayarlayıp doğru bakımı yaparak istediğinizi yetiştirebilirsiniz. Kış bahçelerinin dekorasyonunda ilk tercihler ahşap ve bambu. Ancak metal ya da plastik de bu mekanlarda kullanılabilir. English Gardens Peyzaj Planlama Şirketi’nin İngiliz sahibi Chevrel Traher’in bilgileriyle kış bahçesi oluşturmanın püf noktalarını görelim.
Bitki uyurken sıcağı sevmez
Bir kış bahçesi oluşturmak için yapmanız gereken ilk şey, ışığın nereden geldiğine dikkat etmek. Bahçenizin en bol ışık alan yeri ya da en çok ışık alan balkonunuz kış bahçesi olmaya aday. Güneye bakan bölümler ideal. Işık bitkiler için çok gerekli olsa da Chevrel Traher, bu bölümlerin öncelikle insan için düzenlendiğini unutmamız gerektiğini söylüyor. Burada oturup, keyif yapabilmek için kış bahçeniz en az 18-20 derece ısıda olmalı. Ancak insanın oturacağı yerde bazı bitkileri yaşatmak çok zor.
Unutmadan, kış bahçeniz kesinlikle açılır kapanır şekilde yapılmalı. Çünkü güneye bakan bir balkonu, dışarıyla çok az temas sağlayacak şekilde sabit camlarla kapatırsanız, yazın içerisi 50 derece olabilir. O zaman da burada ne oturabilir, ne de bitki yetiştirebilirsiniz. Bir de, kış bahçeleri geceleri normal ısıya bırakılmalı yani ortam soğuk olmalı. Çünkü ışıkla yaşayan bitkiler, gece uyurken sıcaktan rahatsız oluyor.
Bahçe ya da balkonu kapatırken profillerin ince ve camların bol olmasına özen gösterin. Traher, kış bahçesi üstten ışık almıyorsa, yan yüzeylerden gelen ışıkların önemini anlatıyor. Dikey camdan bir metre içeri gittiğinizde ışığınızın yarısı da gidiyor. Bitkiniz iki metre içerdeyse, gelen ışığın ancak dörtte birinden faydalanıyor. Yani saksınızı bir metre daha içeri çektiğinizde çiçekleriniz size küsebilir.
Bu arada tabii ki güney illerinde yaşayanlar kış bahçesi oluşturmak açısından daha şanslı. Çünkü iklim farklılığı nedeniyle orada gün ışığını daha uzun süre alıyorsunuz. Güneşli günler de kuzeyden fazla. Bu arada kış bahçenizde ışık tek taraftan geliyorsa, bitkilerin rutin olarak çevrilmesi lazım. Çünkü onlar daima yaşam için gerek döndükleri ışığa dönecekler. Eğer çevirmezseniz, kısa sürede gövdeleri deforme olabilir.
Steril toprak almayı unutmayın
Kapalı mekanda yetiştireceğiniz bitkiler için toprak özenle seçilmeli. Bahçe ve balkonlar için alınan topraklardan böcek ya da örümcek çıkması pek şaşırtıcı değil. Ama bunları kapalı bir mekanda görmek istemeyiz. Bu nedenle fırınlanarak, bütün böcekleri öldürülmüş ve sterilize edilmiş toprak almak gerekiyor. İkinci önemli nokta ise toprağın hafifliği: Çeşitli maddeler katılarak hafifleştirilmiş topraklar hem saksıların rahat taşınmasını hem de oksijen dolaşımını kolaylaştırıyor. Traher, ağır toprağın sulandığı zaman içindeki oksijenin çok azaldığına dikkat çekiyor.
Saksılardaki toprağı her yıl değiştirmek gerektiğine ilişkin inancımız aslında doğru değil. Traher, gübre ve vitaminle beslenen toprağın yenilenmesine gerek olmadığını söylüyor. Ancak bitkinizin kökleri saksının üstünden görülmeye başladıysa o zaman saksıyı değiştirmeniz gerek. Tabii bu arada toprak da yenilenecek.
Bitkilerin nemlendirilmesi de önemli. Çok yüksek nem isteyen bitkilerin bulunduğu bir kış bahçesinde rahatsız olabileceğiniz için bitki seçiminde bir uzmana başvurmanızda yarar var.
Plastik saksı rahatlığı
Traher, kapalı alandaki bitkilerin ortalığı kirletmemesi için plastik saksı öneriyor. Rahatça temizlenen altı delik plastik saksıları dileğinize göre dekoratif bir başka saksının içine yerleştirebilirsiniz.
Bitkinin yetişmesinde saksının niteliği çok da önemli değil. Evet, toprak saksılar nefes alıyor ama suyu emip, mineralleri de azaltıyorlar. Bu sırada tuzlar da dışarı gidiyor. Tuz demişken; kapalı alanda yetiştirdiğiniz saksılardaki toprağın üzeri bazen bembeyaz tuz olur. Traher, bunun bitkiye çok zarar vermediğini ancak temizlenmediği zaman önce yosun, sonra mantar, en sonunda böcek üreteceğini söylüyor.
Bu arada bitkileri sulamanın da püf noktası var. Özellikle İstanbul’da flor, klor ve Ph oranı çok yüksek şehir suyunu bir gün bekletmek gerekiyor. Ayrıca 20 derece ısıya alışık bitkiye musluktan akan soğuk suyu vermek şoka neden oluyor. İdeali, bekletilmiş ılık su.
Dekorasyonda ahşap,bambu ve çiçekli kumaşlar
Burada bitkiler olacağına göre su da her zaman var olacak. Zemin döşemesi buna göre seçilmeli. Seramik ya da mermerin yanı sıra cotta ve tik ağacı gibi doğal ya da doğala yakın ürünler denenebilir.
Kış bahçenizde sımsıcak bir ortam yaratmak için önerimiz ahşap ile bambu ve benzeri materyallerden sandalye ve sehpalar. Ama alüminyum ya da canlı renklerdeki plastik mobilyaları da tercih edebilirsiniz. Eğer geniş bir kış bahçeniz varsa fazla büyük olmayan bir masayı ve iki kişilik kanepeleri de tercih edebilirsiniz. Tabii ki bunların üzerinde tercihen pamuklu kumaştan çiçekli ya da canlı renklerin birleştiği minderler şart.
Aydınlatmaya dikkat
Kış bahçelerinde aydınlatma da çok önemli. Bitkilerinize yönelik bir aydınlatma yapacaksanız, farklı ışıkları bir arada yayan ve bitkilerin beslenmesini sağlayan ampul türlerini tercih etmelisiniz. Eğer bitkilerinizin yeterince günışığı aldığını düşünüyorsanız, aydınlatma sadece hava karardıktan sonra kış bahçesinde oturmak için gerekli. Bu durumda beğendiğiniz bir aydınlatma elemanında istediğiniz ampulü kullanabilirsiniz. Tek dikkat edeceğiniz şey, aydınlatma kaynağının çiçeklere yakın olmaması. Saksıların tam ortasına yerleştireceğiniz bir masa üstü lamba, yaydığı ısıyla çiçeklerinizin yanmasına neden olabilir.
Otomatik sulama sistemi de var
Bir kış bahçeniz ve keyifle yetiştirdiğiniz saksılarca çiçeğiniz var. Ama tatile gideceksiniz. Bunun da kolayı var. Otomatik sulama sistemleri şehir dışında gözünüzün arkada kalmanızı engelliyor.
Tatile giderken en çok kullanılan sistem "komşuya anahtar bırakma" ise pek önerilmiyor. Çünkü yaşanan deneyimler, komşuların belki de çok beslemek adına bitkilere çok su vererek, ölümüne neden olmaları.
Kaynak: Hürriyet
Alüminyumdan, PVC’ye ve ahşaba kadar uzanan profiller, soğuk günlerde çiçeklerle bezeli yemyeşil bir ortamı yaşayabileceğiniz kış bahçelerini oluşturmak için çeşitli olanaklar sağlıyor. Kış bahçelerindeki bitkiler genellikle tropik olanlardan seçilse de, ısıyı ayarlayıp doğru bakımı yaparak istediğinizi yetiştirebilirsiniz. Kış bahçelerinin dekorasyonunda ilk tercihler ahşap ve bambu. Ancak metal ya da plastik de bu mekanlarda kullanılabilir. English Gardens Peyzaj Planlama Şirketi’nin İngiliz sahibi Chevrel Traher’in bilgileriyle kış bahçesi oluşturmanın püf noktalarını görelim.
Bitki uyurken sıcağı sevmez
Bir kış bahçesi oluşturmak için yapmanız gereken ilk şey, ışığın nereden geldiğine dikkat etmek. Bahçenizin en bol ışık alan yeri ya da en çok ışık alan balkonunuz kış bahçesi olmaya aday. Güneye bakan bölümler ideal. Işık bitkiler için çok gerekli olsa da Chevrel Traher, bu bölümlerin öncelikle insan için düzenlendiğini unutmamız gerektiğini söylüyor. Burada oturup, keyif yapabilmek için kış bahçeniz en az 18-20 derece ısıda olmalı. Ancak insanın oturacağı yerde bazı bitkileri yaşatmak çok zor.
Unutmadan, kış bahçeniz kesinlikle açılır kapanır şekilde yapılmalı. Çünkü güneye bakan bir balkonu, dışarıyla çok az temas sağlayacak şekilde sabit camlarla kapatırsanız, yazın içerisi 50 derece olabilir. O zaman da burada ne oturabilir, ne de bitki yetiştirebilirsiniz. Bir de, kış bahçeleri geceleri normal ısıya bırakılmalı yani ortam soğuk olmalı. Çünkü ışıkla yaşayan bitkiler, gece uyurken sıcaktan rahatsız oluyor.
Bahçe ya da balkonu kapatırken profillerin ince ve camların bol olmasına özen gösterin. Traher, kış bahçesi üstten ışık almıyorsa, yan yüzeylerden gelen ışıkların önemini anlatıyor. Dikey camdan bir metre içeri gittiğinizde ışığınızın yarısı da gidiyor. Bitkiniz iki metre içerdeyse, gelen ışığın ancak dörtte birinden faydalanıyor. Yani saksınızı bir metre daha içeri çektiğinizde çiçekleriniz size küsebilir.
Bu arada tabii ki güney illerinde yaşayanlar kış bahçesi oluşturmak açısından daha şanslı. Çünkü iklim farklılığı nedeniyle orada gün ışığını daha uzun süre alıyorsunuz. Güneşli günler de kuzeyden fazla. Bu arada kış bahçenizde ışık tek taraftan geliyorsa, bitkilerin rutin olarak çevrilmesi lazım. Çünkü onlar daima yaşam için gerek döndükleri ışığa dönecekler. Eğer çevirmezseniz, kısa sürede gövdeleri deforme olabilir.
Steril toprak almayı unutmayın
Kapalı mekanda yetiştireceğiniz bitkiler için toprak özenle seçilmeli. Bahçe ve balkonlar için alınan topraklardan böcek ya da örümcek çıkması pek şaşırtıcı değil. Ama bunları kapalı bir mekanda görmek istemeyiz. Bu nedenle fırınlanarak, bütün böcekleri öldürülmüş ve sterilize edilmiş toprak almak gerekiyor. İkinci önemli nokta ise toprağın hafifliği: Çeşitli maddeler katılarak hafifleştirilmiş topraklar hem saksıların rahat taşınmasını hem de oksijen dolaşımını kolaylaştırıyor. Traher, ağır toprağın sulandığı zaman içindeki oksijenin çok azaldığına dikkat çekiyor.
Saksılardaki toprağı her yıl değiştirmek gerektiğine ilişkin inancımız aslında doğru değil. Traher, gübre ve vitaminle beslenen toprağın yenilenmesine gerek olmadığını söylüyor. Ancak bitkinizin kökleri saksının üstünden görülmeye başladıysa o zaman saksıyı değiştirmeniz gerek. Tabii bu arada toprak da yenilenecek.
Bitkilerin nemlendirilmesi de önemli. Çok yüksek nem isteyen bitkilerin bulunduğu bir kış bahçesinde rahatsız olabileceğiniz için bitki seçiminde bir uzmana başvurmanızda yarar var.
Plastik saksı rahatlığı
Traher, kapalı alandaki bitkilerin ortalığı kirletmemesi için plastik saksı öneriyor. Rahatça temizlenen altı delik plastik saksıları dileğinize göre dekoratif bir başka saksının içine yerleştirebilirsiniz.
Bitkinin yetişmesinde saksının niteliği çok da önemli değil. Evet, toprak saksılar nefes alıyor ama suyu emip, mineralleri de azaltıyorlar. Bu sırada tuzlar da dışarı gidiyor. Tuz demişken; kapalı alanda yetiştirdiğiniz saksılardaki toprağın üzeri bazen bembeyaz tuz olur. Traher, bunun bitkiye çok zarar vermediğini ancak temizlenmediği zaman önce yosun, sonra mantar, en sonunda böcek üreteceğini söylüyor.
Bu arada bitkileri sulamanın da püf noktası var. Özellikle İstanbul’da flor, klor ve Ph oranı çok yüksek şehir suyunu bir gün bekletmek gerekiyor. Ayrıca 20 derece ısıya alışık bitkiye musluktan akan soğuk suyu vermek şoka neden oluyor. İdeali, bekletilmiş ılık su.
Dekorasyonda ahşap,bambu ve çiçekli kumaşlar
Burada bitkiler olacağına göre su da her zaman var olacak. Zemin döşemesi buna göre seçilmeli. Seramik ya da mermerin yanı sıra cotta ve tik ağacı gibi doğal ya da doğala yakın ürünler denenebilir.
Kış bahçenizde sımsıcak bir ortam yaratmak için önerimiz ahşap ile bambu ve benzeri materyallerden sandalye ve sehpalar. Ama alüminyum ya da canlı renklerdeki plastik mobilyaları da tercih edebilirsiniz. Eğer geniş bir kış bahçeniz varsa fazla büyük olmayan bir masayı ve iki kişilik kanepeleri de tercih edebilirsiniz. Tabii ki bunların üzerinde tercihen pamuklu kumaştan çiçekli ya da canlı renklerin birleştiği minderler şart.
Aydınlatmaya dikkat
Kış bahçelerinde aydınlatma da çok önemli. Bitkilerinize yönelik bir aydınlatma yapacaksanız, farklı ışıkları bir arada yayan ve bitkilerin beslenmesini sağlayan ampul türlerini tercih etmelisiniz. Eğer bitkilerinizin yeterince günışığı aldığını düşünüyorsanız, aydınlatma sadece hava karardıktan sonra kış bahçesinde oturmak için gerekli. Bu durumda beğendiğiniz bir aydınlatma elemanında istediğiniz ampulü kullanabilirsiniz. Tek dikkat edeceğiniz şey, aydınlatma kaynağının çiçeklere yakın olmaması. Saksıların tam ortasına yerleştireceğiniz bir masa üstü lamba, yaydığı ısıyla çiçeklerinizin yanmasına neden olabilir.
Otomatik sulama sistemi de var
Bir kış bahçeniz ve keyifle yetiştirdiğiniz saksılarca çiçeğiniz var. Ama tatile gideceksiniz. Bunun da kolayı var. Otomatik sulama sistemleri şehir dışında gözünüzün arkada kalmanızı engelliyor.
Tatile giderken en çok kullanılan sistem "komşuya anahtar bırakma" ise pek önerilmiyor. Çünkü yaşanan deneyimler, komşuların belki de çok beslemek adına bitkilere çok su vererek, ölümüne neden olmaları.
Kaynak: Hürriyet