"IŞİD’e direkt karşı çıkamıyor hükümet, korkuyor"
inPaylaşın
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’daki bombalı saldırı sonrası bürokratların görevden alınmasının yeterli olmadığını savunarak, Başbakan Ahmet Davutoğlu’na “İki bakanı da derhal görevden al. Kendini bir kanıtla ya. ‘Ben bu ülkenin başbakanıyım’ de, kanıtla kendini” çağrısında bulundu.
Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek’in haberine göre Kılıçdaroğlu, Gaziantep’e giderken uçakta yaptığı açıklamada şu mesajları verdi:
“Bürokratların görevden alınması yeterli değil. Bu işin siyasi sorumlusunun istifa etmesi lazım. Bütün demokrasilerde böyledir. Demokrasilerden vazgeçtim. Suudi Arabistan’da da böyledir. Hac izdihamında ilgili bakanı, valiyi Kral görevden aldı. Letonya’ya bakıyorsunuz bir alışveriş merkezinin çatısı çöktü. İnsanlar öldü diye bakanlar istifa etti. Bu bakanların da ayrılması lazım. Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamı yaşanıyor. Kamuoyunun tepkisi var. ‘İzin verirseniz biz görevden ayrılalım, yerimize başka arkadaşlar gelsin’ deme nezaketini göstermeleri lazım. Kendiliğinden yapmalılar... Sayın Davutoğlu’na ‘Eğer kendileri ayrılmıyorlarsa siz azledin’ dedim. ‘Efendim her olayda istifa mı ettirilecek.’ Her olayda değil ama bu olayda istifa etmeleri gerekiyor.
Olayın vahametinin farkındalar mı? Farkındalar. Davutoğlu’nun soruşturma açması lazım ama açtığı soruşturma tamamen bürokrata yönelik bir soruşturma. Çünkü bakana bağlı biri, bakanı denetleyemez. Davutoğlu işin farkında bile değil. Ben bunu telaffuz ettikten sonra şimdi Cumhurbaşkanı DDK’yı çalıştırıyor. Araştıracaklar da ne olacak? Hiçbir önlemin alınmadığı gayet açık. Bu açıdan İçişleri Bakanı ve gülümseyen Adalet Bakanı’nın istifa etmesi gerekiyor. Müfettişler neyi soruşturacaklar, yıllarını denetime ayırmış biri olarak söylüyorum. Kusur var mı yok mu? Kusur var zaten.
“Bunların Türkiye’de yuvalandıkları iller biliniyor”
Türkiye’nin Ortadoğu politikasının tamamen değişmesi lazım. Değişmediği zaman bu tür olaylar her zaman Türkiye’de olacaktır. IŞİD’e direkt karşı çıkamıyor hükümet, korkuyor. Bunların Türkiye’de yuvalandıkları iller biliniyor, internet siteleri belli. Osmanlı Ocakları ile acaba bunların arasında bir bağlantı var mıdır yok mudur onun da araştırılması lazım.
“Silahlar döndü”
Başbakan’a ben olsaydım şu soruyu sorardım: Siz Suriye’ye silahı hangi gerekçeyle gönderdiniz? Silah gönderdiniz, o silahlar Türkiye’yi vurdu. Biz bunu seslendirdiğimiz zaman uyumsuz bir lider olarak gösterildik. Siyaset dili doğru olmayan bir lider olarak onlar tarafından gösterildik. Ama biz öyle değiliz, biz doğruları söylüyoruz. Davutoğlu’nun iradesini kullanması lazım. Bakın son olayda bile Cumhurbaşkanı’na sordum, istişareden sonra hareket ettiğini söyledi. Yani benim iradem yok, bu o anlama gelir. Sen Başbakansın, biraz ondan kurtul, daha bağımsız hareket et. İki bakanı da derhal görevden al. Kendini bir kanıtla ya. Ben bu ülkenin başbakanıyım de, kanıtla kendini.”
"Sedat Peker’in mitingi AKP’den habersiz olmaz"
“(Sedat Peker olayı hakkında) Savcı görevini yapmadı. Eğer benim uyarım ya da gündeme getirmem üzerine soruşturma açtıysa benim o savcıyla ilgili düşüncem değişmedi. O savcı gerçek anlamda bir Cumhuriyet savcısı değil. Aslında valinin bilgisi dahilinde yapılan bir miting. İzin alıyorsunuz. Valilerin AKP’den habersiz böyle bir izin vereceğini hiç düşünmüyorum. AKP olunca vali de kaymakam da izin verir. Hükümetin de haberi ve bilgisi vardı.”
"Saygı duruşundaki protesto ayrışmanın resmi"
CHP lideri, Konya’daki milli maçta yaşanan ‘yuhalama’ olayıyla ilgili ise şöyle dedi: “Ayrışan Türkiye’nin fotoğrafı. Ayrışmayı 13 yılda aşama aşama AKP hayata geçirdi. Nitekim tribünlerde bu sloganları atanlar da protestoları yapanlar da AKP’nin kendi mensupları. Davutoğlu karanfil bırakıyor ama onlar bir saygı duruşunda bile bulunmak istemiyorlar, protesto ediyorlar. Davutoğlu onlara ne diyecek merak ediyorum. Onları eleştirecek mi, ‘Toplumu bu kadar ayrıştıranlar bizden değildir’ diyebilecek mi? O zaman derim ki ‘Davutoğlu siyasette gerçekten farklı bir üslup getirmek istiyor.”
“Konyalı devlete laf söyletmez”
Ak Parti Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu ise “Tabii ki ölen vatandaşımız bizim için çok değerli. Ama Konyalı, belki onların o hale gelmesine, olayın o hale gelmesine sebep olan kökü dışarıda olan, kardeşi kardeşe kırdırmak isteyenleri protesto ediyordu. Konyalı devletine laf söyletmez” dedi.