Kılıçdaroğlu: Darbe yapıldıysa millete yapıldı

17 Ocak 2014 17:00 (Son güncelleme 17 Ocak 2014 17:06)
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Darbe yapıldıysa bu millete darbe yapıldı, bu milletin kesesine, cebine darbe yapıldı" dedi.



Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kazım Karabekir Spor Salonu'nda gerçekleştirilen aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, temiz ve onurlu bir Türkiye'yi yeniden inşa edeceklerini, çocuklara güzel bir ülke bırakacaklarını söyledi.
Son günlerde yaşanan olayları herkesin hüzünle, kaygı duyarak izlediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:


"Ne olacak bu memleketin hali diyoruz? Unutmayın bu memleket büyük bir memlekettir. Bu memleketin kurucuları büyük insanlardır, kurtarıcıları yüce insanlardır. Onlar bize acı ve gözyaşı içinde güzel bir Türkiye bıraktılar. Biz çocuklarımıza güleryüzle, çok daha güzel Türkiye'yi bırakmak için yola çıktık. Bunun mücadelesini yapıyoruz ve bunun için çalışacağız. Türkiye'nin içinde bulunduğu koşulları biliyorsunuz. Asla ve asla umudumuzu yitirmeyeceğiz. Biz büyük bir ülkeyiz, karanlıktan çıkmasını biliriz."

"Darbe yapıldıysa bu millete darbe yapıldı"

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Kadın elinin değdiği her yer güzel olur. Onu hepimiz biliyoruz, Karaman'ı temizleyecek. Bana bir kutunun içinde bir elmas verdi. İçinde 4,5 milyon dolar yoktu. O kutunun içinde 700 bin liralık saat de yoktu. Ama o kutunun içinde Karaman köylüsünün, çiftçisinin alın terini simgeleyen elması vardı. Siyasetçinin cebini doldurma görevi yoktur, ama Türkiye'de siyasetçi halkı unutuyor, din iman edebiyatı yapıyor, cebini dolduruyor. Milyar dolarlar çıkıyor ortaya ve milletin önüne çıkıp; 'bize karşı darbe yapıldı' diyor. Ne darbesi ya... Biraz da millete darbe yapılsın bari. 4,5 milyon doları götürün dağıtın millete, her eve verin bakalım. Niye yapmıyorsunuz? Çocukları zengin oldu, 7 göbeği zengin oldu, köşeyi döndüler. Şimdi 'darbe yapıldı bize' diyorlar. Darbe yapıldıysa bu millete darbe yapıldı, bu milletin kesesine, cebine darbe yapıldı. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı yendi. Beni çok eleştirebilirler. Kızabilirler de ama şunu söyleyemezler; Kemal Kılıçdaroğlu kul hakkı yedi' diyemezler. Biz Türkiye'ye temiz siyaseti vadediyoruz. Güzel bir siyaset vadediyoruz. Herkesin mutlu olduğu bir Türkiye'yi vadediyoruz. Kavganın, dövüşün olmadığı, siyasetçilerin birbirleriyle halka hizmet yolunda yarıştıkları Türkiye'yi vadediyoruz. Kendi cebini dolduran siyasetçiyi değil halkın cebini dolduran siyasetçiyi, bir geleneği vadediyoruz. Biz 90 yıllık geleneğimizle güzel bir Türkiye vadediyoruz."

"Sayın Cumhurbaşkanı samimi olarak çaba gösteriyor"
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "HSYK konusunun Anayasa değişikliğiyle çözülmesi gerektiği, iktidar ve muhalefetin bu konuda uzlaşabileceği" yönündeki açıklamalarıyla ilgili soru üzerine, "HSYK yasa teklifinin Anayasa'ya aykırı olduğunu hepimiz biliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı da biliyor, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Anayasa Komisyonu Başkanı da biliyor, parlamenterler de biliyor" diye konuştu.

Teklifin baştan geri çekilmesini ve Anayasa değişikliği için TBMM Başkanı'nın çağrı yapmasını istediklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Ancak Adalet ve Kalkınma Partisi bunu benimsemedi, teklifi görüştü ve komisyondan geçirdi. Bu nedenle biz Adalet ve Kalkınma Partisinin samimiyetine inanmıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı, samimi olarak çaba gösteriyor, yasal olanı gösteriyor bize. Türkiye'de hakimlerin tarafsızlığı, bağımsızlığı konusundaki duyarlılığını her seferinde dile getiriyor. Görünen tablo şu; Adalet ve Kalkınma Partisi bu sözcüklere karşı kulaklarını tıkamış görünüyor."

Kılıçdaroğlu, savcıların yerinin değiştirilmesiyle ilgili başka bir soru üzerine, şöyle konuştu:

"Aslında sayın Bozdağ, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu ile ilgili olarak bir suçlama yapmıştı; 'geçmişte başka bir görüşün egemenliğindeydi, şimdi başka bir görüşün egemenliğinde' diye. Demek ki; bunlar gerçekçi değilmiş. İstedikleri değişiklikleri pekala yapabiliyorlar. Yaptılar da ama ahlaki olarak şöyle bir sorunumuz var; rüşvet ve yolsuzluk olaylarının ayyuka çıktığı, polislerin rüşvet ve yolsuzluk olaylarını izlediği, savcıların soruşturma açtığı bir ortamda sizlerin HSYK'da değişiklik yaparak, rüşvet ve yolsuzluğu engellemeniz doğru değildir. İktidar böyle bir tutum içinde. O nedenle hepimiz kaygıyla izliyoruz. Rüşvetin ve yolsuzluğun toplumu çürüteceğini biliyoruz. Kangren olan bu sorunu, toplumun gündeminden çekip alacak olanın da yargı olduğunu biliyoruz. Siyaset, yargının üzerinde baskı kurup, rüşveti ve yolsuzluğu meşrulaştırma çabası içine girerse; bundan Türkiye kaybeder, hepimiz kaybederiz. Türkiye'nin saygınlığı büyük ölçüde zedelenmiş olur. Bu duyarlılığı, bu vesileyle ifade etmiş olalım."

Kaynak: http://www.aa.com.tr/tr/haberler/275829--darbe-yapildiysa-millete-yapildi

Kilicdaroglu dogru soyluyor. AKP sivil darbe yapiyor bu ulkede. Normalde elinde sadece yasama hakki olmasi gerekiirken yargi ve yurutmeyi de kendine baglayarak butun kuvvetleri tek elde toplamaya ugrasiyor. Zaten uygulamada var olagelmisti, gezi'deki polisin uygulamalari yurutmeyi ellerine gecirdiklerinin bir gostergesi idi, hic bir polis memuru olenlerin, gozu cikanlarin yuzunden ceza almadi, tam tersine odullendirilmislerdi. Polis destan yazdi diyerek pohpohlanmislardi. Istedikleri yargi mensubunu gorevden alip. istedikleri sorusturmayi durdurabiliyorlar, istediklerinin ustundeki tutuklama kararini kaldirtip, istediklerini de rahatca iceri atabiliyorlar. Simdi yaptiklari sadece bunu legalize etmek... HSYK yi ellerine gecirerek hakimleri, savcilari ve bilumum yargiyi istedikleri gibi yonetebilmek, kendileri aleyhine dava acilabilmesini onlemek. Yani Cumhuriyetin teminati, denetim mekanizmasini yok ederek kurumlarin birbirini denetleyebilme ozelligini kaldiriyorlar, bagimsiz ne yargi, ne anayasa mahkemesi birakiyorlar, butun gucu tek elde topluyorlar. Padisahliga benzer bir yonetim sekli getiriyorlar. Bunun adi darbedir. Tarihe de ilk defa, bunca askeri darbeden sonra, sivil darbe olarak gececektir. Yonetim seklimiz Cumhuriyetten Mutlak Monarsiye geciyor, herkese hayirli olsun.

darbe yapılmak için gece gündüz dua eden bir kesim var bu ülkde. yok devrim yok özgürlük yok ağaçların yerleri değiştiriliyor darbe yapalım aa" ülkede savaş çıktı polis sivillerin başını hedef alıyor" diye savaş muhabirliği yapan tiyatro oyuncularını da gördü bu millet.


tamam uzlaşalım ne istiyorsunuz denildiği zaman da 1) 3. köprü yapılmasın

2) kanalistanbul projesi iptal edilsin


3)3. havalimanı yapılmasın diyen ve sanki Avrupa devletlerinin elçileri gibi

konuşan militanlarda gördü bu millet haftalarca tvlerde o yüzden zamanında darbeye alkış tutanların şu anda darbe için çaba sarf

eden bazı yargı elemanlarını partilerinde görmekten memnun olmalırı da ayrı bir çelişkidir. amaaan millet ne de olsa görüyor artık eskisi gibi bilgiye ulaşmak zor değil herkes okusun araştırsın .

2 ay önce cumhuriyetle kanlı bıçaklı yazılar yazan zaman şimdi ortak manşet atıyor.ister oy versinler ister vermesinler millet kimi kendine yakın buluyorsa ona atar oyunu bu kadar basit.