- 17 Kasım 2014
- 1.665
- 1.020
-
- Konu Sahibi onlygodcanjudgeme
- #61
Şu an yazacaklarım , OKULUNU BİTİRMEDEN , MESLEĞİNİ ELİNE ALMADAN EVLENMEK İÇİN ACELE EDEN TÜM ARKADAŞLARIMA ÖRNEK OLSUN. Evet aşk gerçekten gözünüzü kör ediyor , evlenmek için salak gibi can atıyorsunuz. Ne saçmalık ama. Bekle bi okulun bitsin mesleğini al eline sonra evlen değil mi ? Yok hayır olur mu illa kocanın eline bakılacak illa ona 3 kuruş harcayınca hesap verilmek zorunda olacak. Ben çalışmıyorum evet , 21 yaşındayım lise son seneyide okumadım ( salaklığımdan ) . Üstelik lise de okul takımında voleybol oynuyor çokta başarılıydım. Büyük Klüplerle görüşüp sonrasında böyle devam etmek istiyordum. Üniversitedede beden eğitimi ve spor bölümü hedefimdi! Neyse.. Eşimle tanıştım lisede ve son seneyi okumadım bıraktım bir süre sonra da evlendik. Şu an kendime o kadar kızıyorum ki.. Ahh keşke seneler öncesine gidip etrafımı ailemi dinleseydim... Şeker hastasıyım ilaç iğne masrafım oluyor aylık. Eşimin kendi işi. Bugün ev işlerine yardım etmemesi konusunda mesajlaşıyorduk. Ben ilk mesajı attım , artık çok yoruluyorum evi süpürsen arada bana çok yardımın olur vs gibisinden. bende ev geçindiriyorum kolay mı para kazanmak vs gibi laflar etti. Bende niye başıma kakıyorsun herşeyi makyaj malzemesi mi alıyorum kıyafetler mi alıyorum sürekli dedim. Evlendiğimiz günden beri hastanedeyiz yakınıyor muyum ? Dedi. Bende sen spora gidiyorsun arkadaşlarınla görüşüyorsun sosyal hayatın var birde bana bak biz bir hayatı 2 kişi paylaşmıyoruz senin hayatın ayrı benimkisi ayrı dedim. Ve bana ne dedi biliyor musunuz? Aylık şahsi masraflarımızı bir yazalım bakalım seninkiyle benim aramda ne kadar fark çıkacak dedi! Her konuyu neden paraya getiriyorsun çalışmak istediğimde izin mi verdin dedim. Çünkü hayatta herşey para , parasız olmuyor dedi. Yazamadım hiç birşey... Ona neden kızacağım ki ne diyeceğim.. Çok utandım çok kırıldım çok üzüldüm. Kendime kızıyorum keşke okusaydım diyorum ama keşke demek yetmiyor bazen... Çok üzgünüm şuanda...
hadi evlendin meslek sahibi olmadan
neden çocuk yaptın?
hayat şimdi onun için de zor.
bazı arkadaşlar bile bile lades diyor.
Hatanızı fark etmeniz güzel bunun için bişiler yapabilirsiniz. Ama burda sizi okuyup evlenicem okumayacağım diyenlerin ders alacağını hiç sanmıyorum. Onlara göre onların sevgilisi mükemmel asla bir şeyi başına kakmaz onların rüya gibi herkesin gıptayla kıskanarak baktığı bi ilişkileri var
Şu mesajın linkini kopyalayayımda 18inde 20sinde evlenicem diye konu açanların okuması için kullanayım..
Üniversiteyi bitirdim iyi bir işim var , fena sayılmayacak bir gelirim. Ve çok aşık olduğum bir adam..
Ama hala bile öyle gözümü korkutuyor ki evlilik..
Sanki ne yaparsam yapayım biraz eksik kalıcak gibi , daha çok çalışıp daha iyi şeyler yapıp sonra bunları düşünmeliymişim gibi..
Lisede sözde aşkımdan öldüğüm bir lise aşkım vardı :) bıraksalar bende okulu falan bırakıp evlenicem.. Annem kendini parçalıyor babam desen öyle. Sonra birgün babama tak etti. Topla eşyalrını dedi. Topla git o aile ile yaşa. Ama sakın düştüğünde ağlama çünkü bu senin seçimin dedi. Napıyorsun oksit sen dedim :) çok şükür toplandım derslerime asıldım üniversite okudum, mezun oldum vs..
Ama akside olabilirdi..
Çünkü insan o yaşta herşeyi yapabiliyor. Deli cesareti misali..
Hiç birşey için geç olmamalı ama ? Mutlaka dışardan liseyi bitirin. Sonrada sınava hazırlanıp üniversiteye gidin (örgün gitme imkanınız varsa kesinlikle seçiminiz o olsun. İmkan yoksa açıköğretim düşünün).
Ve çalışın mutlaka..
İhtiyacınız olduğu için değil , size /ruh halinize iyi geleceği için..
Çünkü bunların farkında olmanız , bunları kendinize dert etmeniz bile ne denli zeki bir insan olduğunuzu gösterir.
Bence çıkın içinde bulunduğunuz durumdan.
Kendinize inanın / güvenin.
Nispet yapmaya çalışmıyorum olacaktı oBakın gerek reel gerek sanal konu açıldıkça söylüyorum ki
'Erken ya da geç evlilik yoktur' 'Doğru ya da yanlış evlilik vardır'
Öyle olsa 30 undan sonra evlenen çiftlerde boşanma görülmez değil mi?
Şahsen daha 17 yaşımı doldurmadan evlendim. Kızımın 40 ı çıktığı gün doğumgünümdü o gün reşit oldum yani doğum yaptığımda kanunen reşit değildim.
Ilk oy kullanmaya kucağımda bebişimle gittim. Şuan da daha 19 yaşındayım.Ama 2.5 yıllık evliyim. Ve yine ama mutluyum çok şükür.Okulumu da okuyorum hiçbirşeydn de geri kalmıyorum.
Ha nispet yapmaya çalışıyorum şurada. Uzun lafın kısası diyeceğim o ki 'Has ayı dan mamul bir adamla 40 yaşında da evlenseniz mutsuz, adam gibi bir adamla küçük yaşta da evlenseniz mutlu olursunuz'
Mutlu olmanıza çok sevindim..Bakın gerek reel gerek sanal konu açıldıkça söylüyorum ki
'Erken ya da geç evlilik yoktur' 'Doğru ya da yanlış evlilik vardır'
Öyle olsa 30 undan sonra evlenen çiftlerde boşanma görülmez değil mi?
Şahsen daha 17 yaşımı doldurmadan evlendim. Kızımın 40 ı çıktığı gün doğumgünümdü o gün reşit oldum yani doğum yaptığımda kanunen reşit değildim.
Ilk oy kullanmaya kucağımda bebişimle gittim. Şuan da daha 19 yaşındayım.Ama 2.5 yıllık evliyim. Ve yine ama mutluyum çok şükür.Okulumu da okuyorum hiçbirşeydn de geri kalmıyorum.
Ha nispet yapmaya çalışıyorum şurada. Uzun lafın kısası diyeceğim o ki 'Has ayı dan mamul bir adamla 40 yaşında da evlenseniz mutsuz, adam gibi bir adamla küçük yaşta da evlenseniz mutlu olursunuz'
Mutlu olmanıza çok sevindim..
Ama kimse beni 17 yaşını doldurmamış bir çocuğun evliliğini istediği kadar mutlu olsun doğru olduğuna inandıramaz.. 18 yaşında olmadan anne olmuşsunuz. Daha çocukken çocugunuz olmuş.. 19 yaşındasınız ve daha çocukluk döneminiz yeni bitmiş daha yeni genç olmaya başlamışsınız..
Dediğim gibi mutlu olmanıza çok sevindim asla dediklerimi aksi yada kınama gibi düşünmeyin.
Ama ben 17 yaşında annemin babamın izni olmadan dışarı cıkamıyacak kadar çocuktum. Bir çocuğun sorumluluğunu almak ne demek ? Ben 18 yaşımda hala babamın dizinde uzanıp film izleyen bir çocuktum ne demek çocuk sahibi olmak.
Yani aklım almıyor.
İçim almıyor.
Okulda üniforma giymesi gereken çocukların gelinlik giymesini doğru bulamam.
Kendi ayaklarınızın üzerinde durmadan yapılan her evlilik yanlıştır. Çünkü neden biliyormusunuz ? Genel olarak yzıyorum ; Eşi çok iyi biri olabilir İlla sizi dövmesi aldatması gerekmez. Başına sağlık problemi ölüm gibi şeylerde gelebilir. Ve ozaman çocugunu alıp ailesinin yanına dönmek zorunda kalır.. Ozaman o çocuğa kendi annanesi dedesi bile olsa kimse annesi babası gibi bakamaz.
Eşi bir gün bir kadına aşık olup çekip gidebilir ; dediğim gibi hayat bu.
Sakat kalabilir hem çocuk hem eşine bakmak zorunda kalabilir ; kader bu.
Şimdi bir yerde kendi ayakları üzerinde durabilen kimseye muhtaç olmadan ailesine sahip çıkn kadın varken diğer yanda eğitimini yarıda bırakmış , çalışmamış , iş hyatında bir yerlere gelmemiş bir kadını mı doğru bulmalıyım.. Bu işin maddi yönü , birde manevi olan kısmı var.
Ben 17 yaşında arkadaşlarımla gezerdim ,
Ben 17 yaşında aileme hesap verirdim ,
Ben 17 yaşında ne meslek seçmem gerektiğini düşünürdüm,
Ben 17 yaşında annem babam "büyüyünce anlıcaksın" diye bazı konularda ambargo koydugunda ne zaman büyüyeceğim diye isyan ederdim.
Herkes bunu yapmak zorunda mı ? Evet zorunda.. Çocuklr çocukluğunu yaşamalı..
Çünkü alıntıladığınız mesajımda kendimden bir örnek vermiştim ya ozamanlar herkesin kara dediği şey size ak gelebiliyor. Bariz hata olan bir seçimi yapabiliyorsunuz.
Çünkü insanların ozaman ne denli kötü olabileceğini bilmiyorsunuz. Hayatta neyle karşılacabileceğinizi bilmiyorsunuz. Karşılaşırsanızda nasıl savaşacağınızı bilmiyorsunuz..
Bu dediklerim tamamen genelleme kesinlikle sizin kendi örneğinize yanıt değil. Fikrimin neden böyle olduğuna açıklamadır.
Her kadın önce kendi ayakları üzerinde durabilmeli.. Herkes sizin kadar şanslı olmayabilir. Kötü bir koca ile evlenip kötü bir evlilik yaptığı zaman cocuğunu kendi sırtında taşıyabilmek yerine başkalarının sırtına yük etmemeli.. Ve bunun içinde önce her kadın okusun yada okumasın ama bir meslek sahibi olsun..
Çünkü hayat ; "benim kocam yapmazlar"dan / "aldatıldım , şiddet gördüm , bebeğimle nereye gideceğim"lere çok ani geçebilir..
Allah ağzınızın tadını bozmasın..
Şu söylediklerinize tamamen katılıyorum keşke her aNne kızına bunu aşılasa küçükten. Kendi ayaklarının üstübde duran güçlü kadınlar olmalıyız. Hayat bunu gerektiriyor, hayat müşterektir demek bile lüks artık. Öyle zaman geliyor ki hayatın tüm yükünü kadın tek başına sırtlanıyor.o yüzden kadınlar kendi gelecwğini güvenceye almadan evlilik hayatına geçmemeliler diye düşünüyorum.Mutlu olmanıza çok sevindim..
Ama kimse beni 17 yaşını doldurmamış bir çocuğun evliliğini istediği kadar mutlu olsun doğru olduğuna inandıramaz.. 18 yaşında olmadan anne olmuşsunuz. Daha çocukken çocugunuz olmuş.. 19 yaşındasınız ve daha çocukluk döneminiz yeni bitmiş daha yeni genç olmaya başlamışsınız..
Dediğim gibi mutlu olmanıza çok sevindim asla dediklerimi aksi yada kınama gibi düşünmeyin.
Ama ben 17 yaşında annemin babamın izni olmadan dışarı cıkamıyacak kadar çocuktum. Bir çocuğun sorumluluğunu almak ne demek ? Ben 18 yaşımda hala babamın dizinde uzanıp film izleyen bir çocuktum ne demek çocuk sahibi olmak.
Yani aklım almıyor.
İçim almıyor.
Okulda üniforma giymesi gereken çocukların gelinlik giymesini doğru bulamam.
Kendi ayaklarınızın üzerinde durmadan yapılan her evlilik yanlıştır. Çünkü neden biliyormusunuz ? Genel olarak yzıyorum ; Eşi çok iyi biri olabilir İlla sizi dövmesi aldatması gerekmez. Başına sağlık problemi ölüm gibi şeylerde gelebilir. Ve ozaman çocugunu alıp ailesinin yanına dönmek zorunda kalır.. Ozaman o çocuğa kendi annanesi dedesi bile olsa kimse annesi babası gibi bakamaz.
Eşi bir gün bir kadına aşık olup çekip gidebilir ; dediğim gibi hayat bu.
Sakat kalabilir hem çocuk hem eşine bakmak zorunda kalabilir ; kader bu.
Şimdi bir yerde kendi ayakları üzerinde durabilen kimseye muhtaç olmadan ailesine sahip çıkn kadın varken diğer yanda eğitimini yarıda bırakmış , çalışmamış , iş hyatında bir yerlere gelmemiş bir kadını mı doğru bulmalıyım.. Bu işin maddi yönü , birde manevi olan kısmı var.
Ben 17 yaşında arkadaşlarımla gezerdim ,
Ben 17 yaşında aileme hesap verirdim ,
Ben 17 yaşında ne meslek seçmem gerektiğini düşünürdüm,
Ben 17 yaşında annem babam "büyüyünce anlıcaksın" diye bazı konularda ambargo koydugunda ne zaman büyüyeceğim diye isyan ederdim.
Herkes bunu yapmak zorunda mı ? Evet zorunda.. Çocuklr çocukluğunu yaşamalı..
Çünkü alıntıladığınız mesajımda kendimden bir örnek vermiştim ya ozamanlar herkesin kara dediği şey size ak gelebiliyor. Bariz hata olan bir seçimi yapabiliyorsunuz.
Çünkü insanların ozaman ne denli kötü olabileceğini bilmiyorsunuz. Hayatta neyle karşılacabileceğinizi bilmiyorsunuz. Karşılaşırsanızda nasıl savaşacağınızı bilmiyorsunuz..
Bu dediklerim tamamen genelleme kesinlikle sizin kendi örneğinize yanıt değil. Fikrimin neden böyle olduğuna açıklamadır.
Her kadın önce kendi ayakları üzerinde durabilmeli.. Herkes sizin kadar şanslı olmayabilir. Kötü bir koca ile evlenip kötü bir evlilik yaptığı zaman cocuğunu kendi sırtında taşıyabilmek yerine başkalarının sırtına yük etmemeli.. Ve bunun içinde önce her kadın okusun yada okumasın ama bir meslek sahibi olsun..
Çünkü hayat ; "benim kocam yapmazlar"dan / "aldatıldım , şiddet gördüm , bebeğimle nereye gideceğim"lere çok ani geçebilir..
Allah ağzınızın tadını bozmasın..
Şu an yazacaklarım , OKULUNU BİTİRMEDEN , MESLEĞİNİ ELİNE ALMADAN EVLENMEK İÇİN ACELE EDEN TÜM ARKADAŞLARIMA ÖRNEK OLSUN. Evet aşk gerçekten gözünüzü kör ediyor , evlenmek için salak gibi can atıyorsunuz. Ne saçmalık ama. Bekle bi okulun bitsin mesleğini al eline sonra evlen değil mi ? Yok hayır olur mu illa kocanın eline bakılacak illa ona 3 kuruş harcayınca hesap verilmek zorunda olacak. Ben çalışmıyorum evet , 21 yaşındayım lise son seneyide okumadım ( salaklığımdan ) . Üstelik lise de okul takımında voleybol oynuyor çokta başarılıydım. Büyük Klüplerle görüşüp sonrasında böyle devam etmek istiyordum. Üniversitedede beden eğitimi ve spor bölümü hedefimdi! Neyse.. Eşimle tanıştım lisede ve son seneyi okumadım bıraktım bir süre sonra da evlendik. Şu an kendime o kadar kızıyorum ki.. Ahh keşke seneler öncesine gidip etrafımı ailemi dinleseydim... Şeker hastasıyım ilaç iğne masrafım oluyor aylık. Eşimin kendi işi. Bugün ev işlerine yardım etmemesi konusunda mesajlaşıyorduk. Ben ilk mesajı attım , artık çok yoruluyorum evi süpürsen arada bana çok yardımın olur vs gibisinden. bende ev geçindiriyorum kolay mı para kazanmak vs gibi laflar etti. Bende niye başıma kakıyorsun herşeyi makyaj malzemesi mi alıyorum kıyafetler mi alıyorum sürekli dedim. Evlendiğimiz günden beri hastanedeyiz yakınıyor muyum ? Dedi. Bende sen spora gidiyorsun arkadaşlarınla görüşüyorsun sosyal hayatın var birde bana bak biz bir hayatı 2 kişi paylaşmıyoruz senin hayatın ayrı benimkisi ayrı dedim. Ve bana ne dedi biliyor musunuz? Aylık şahsi masraflarımızı bir yazalım bakalım seninkiyle benim aramda ne kadar fark çıkacak dedi! Her konuyu neden paraya getiriyorsun çalışmak istediğimde izin mi verdin dedim. Çünkü hayatta herşey para , parasız olmuyor dedi. Yazamadım hiç birşey... Ona neden kızacağım ki ne diyeceğim.. Çok utandım çok kırıldım çok üzüldüm. Kendime kızıyorum keşke okusaydım diyorum ama keşke demek yetmiyor bazen... Çok üzgünüm şuanda...
Allah yardımcın olsun en ihtiyacın olan zamanda eşinin yaptıkları çok ayıp am hiç ağlayıp üzülme.bebeğini kucağına almana az kalmış Allah sağlıkla kucağına almayı nasip etsin şimdi olmasa doğum yapıca lahusa zamnında dahda çok yüklenip seni üzecekti herşeyin hayırlısı olsun.şimdi ailenizin yanına mı ?gideceksiniz ne yapacaksınız?Şu an yazacaklarım , OKULUNU BİTİRMEDEN , MESLEĞİNİ ELİNE ALMADAN EVLENMEK İÇİN ACELE EDEN TÜM ARKADAŞLARIMA ÖRNEK OLSUN. Evet aşk gerçekten gözünüzü kör ediyor , evlenmek için salak gibi can atıyorsunuz. Ne saçmalık ama. Bekle bi okulun bitsin mesleğini al eline sonra evlen değil mi ? Yok hayır olur mu illa kocanın eline bakılacak illa ona 3 kuruş harcayınca hesap verilmek zorunda olacak. Ben çalışmıyorum evet , 21 yaşındayım lise son seneyide okumadım ( salaklığımdan ) . Üstelik lise de okul takımında voleybol oynuyor çokta başarılıydım. Büyük Klüplerle görüşüp sonrasında böyle devam etmek istiyordum. Üniversitedede beden eğitimi ve spor bölümü hedefimdi! Neyse.. Eşimle tanıştım lisede ve son seneyi okumadım bıraktım bir süre sonra da evlendik. Şu an kendime o kadar kızıyorum ki.. Ahh keşke seneler öncesine gidip etrafımı ailemi dinleseydim... Şeker hastasıyım ilaç iğne masrafım oluyor aylık. Eşimin kendi işi. Bugün ev işlerine yardım etmemesi konusunda mesajlaşıyorduk. Ben ilk mesajı attım , artık çok yoruluyorum evi süpürsen arada bana çok yardımın olur vs gibisinden. bende ev geçindiriyorum kolay mı para kazanmak vs gibi laflar etti. Bende niye başıma kakıyorsun herşeyi makyaj malzemesi mi alıyorum kıyafetler mi alıyorum sürekli dedim. Evlendiğimiz günden beri hastanedeyiz yakınıyor muyum ? Dedi. Bende sen spora gidiyorsun arkadaşlarınla görüşüyorsun sosyal hayatın var birde bana bak biz bir hayatı 2 kişi paylaşmıyoruz senin hayatın ayrı benimkisi ayrı dedim. Ve bana ne dedi biliyor musunuz? Aylık şahsi masraflarımızı bir yazalım bakalım seninkiyle benim aramda ne kadar fark çıkacak dedi! Her konuyu neden paraya getiriyorsun çalışmak istediğimde izin mi verdin dedim. Çünkü hayatta herşey para , parasız olmuyor dedi. Yazamadım hiç birşey... Ona neden kızacağım ki ne diyeceğim.. Çok utandım çok kırıldım çok üzüldüm. Kendime kızıyorum keşke okusaydım diyorum ama keşke demek yetmiyor bazen... Çok üzgünüm şuanda...