- 16 Ağustos 2010
- 292.953
- 602.707
- 43
Kornea naklinin birinci nedeni olarak gösterilen keratokonus hastalığı, korneanın sivrileşip incelmesi sonucu oluşan bir göz hastalığı. Erken dönemde rutin muayene ile teşhis edilemeyen keratokonus sık sık göz tembelliği ile karıştırılır.
Türkiye’de en sık Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz sahillerinde rastlandığı belirtilen keratokonus hastalığı, özellikle sıcağın, tozun ve alerjenlerin yoğun bulunduğu coğrafyalarda sıkça görülür.
Korneanın öne doğru sivrileşip incelmesi sonucu ortaya çıkan ve kornea naklinin en çok yapıldığı hastalıklar arasında yer alan kerato konusun oluşmasında hem genetik, hem de çevresel faktörler rol oynuyor. Özellikle kardeşlerinde keratokonus bulunan kişiler aynı hastalık için incelenmesi gerekir.
Hastalar Hastalığının Farkında Değil
11- 12 yaş civarında olup bir gözünde astigmat bulunan ve görmesi artırılamayan çocuklara çoğu kez göz tembelliği teşhisi konulur. Ancak bu hastaların çoğunun sonradan keratokonus olduğu ortaya çıkar. Hastalık erken dönemde rutin muayeneyle teşhis edilemediği için teşhiste özel topografik cihazlar gerekir. Hastanın korneasının çıplak gözle fark edilecek kadar sivri olması, ancak kornea nakline gerek duyulan ilerlemiş dönemde olur. Teşhis için özel tetkik gerekmesi nedeniyle çok sayıda hasta hastalığının farkında olmadan yaşar.
Artık Keratokonus Hastalığını Durdurabilmek Mümkün
Özellikle genç hastalarda eğer hastanın yaşı 25’in altında ise keratokonus hastalığının çok ilerlediğini biliyoruz. Bu nedenle bu hastalarda eğer hastalık erken teşhis edilebilirse hastalığı ilerlemeden durdurabilmek mümkün. CCL tedavisi damla anestezisi ile yapılıyor. Riboflavin (B2) vitamininin 30 dakika boyunca 3 dakika arayla göze damlatılması ve arkasından uygulanan 5-10 dakika süreli ultraviyole ışığı tatbiki ile kornea tabakasının güçlenmesi sağlanıyor. Bu tedavide başarı oranımız yüzde 100’e yakındır.
Keratokonusda Lensle Hastaların Yüzde 90ında Görme Artırılabiliyor
Şimdiye kadar kullanılan sert kontakt lensler dışında, kullanımı kolay hibrit yapıdaki lenslerle de hastaların yüzde 90’ının görme kalitelerini artırmaları mümkün olabilir. Çeşitli nedenlerle kontakt lens kullanamayan hastalarda görmeyi artırmak için cerrahi uygulama gerekebilir.
Intralase ile Halka Tedavisi 2 Dakikada Yapılabiliyor
Kornea içine damla anestezi ile Femtosaniye lazerle saniyeler içerisinde açılan kanallara kornea içi halkalar (Intacs, Keraring, Ferrara) yerleştirilir. Bu halkalar mevcut refraktif kusuru azaltarak daha iyi bir görüş ve kornea şeklini düzelterek gözlük veya kontakt lens gerekirse daha iyi uyum sağlar. Bu ameliyatın bir farklılığı da gerekli durumlarda halkaların çıkarılabilmesidir.
Intralase yöntemiyle kanallar kusursuza yakın ve hiç ağrı sızı oluşturmadan yaklaşık 10 saniye gibi kısa bir sürede açılabilir. Halkalar yaklaşık 2 dakika gibi kısa bir sürede yerleştirerek ameliyat tamamlanır.
Göz içi kontakt lensler göz numarası çok yüksek olan hastalarda uyguladığımız diğer bir yöntemdir. Fakat en etkili yöntem CCL ve diğer görme tedavilerinin bir veya birkaçının beraber uygulandığı kombine tedavidir.
ALINTIDIR...
Türkiye’de en sık Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz sahillerinde rastlandığı belirtilen keratokonus hastalığı, özellikle sıcağın, tozun ve alerjenlerin yoğun bulunduğu coğrafyalarda sıkça görülür.
Korneanın öne doğru sivrileşip incelmesi sonucu ortaya çıkan ve kornea naklinin en çok yapıldığı hastalıklar arasında yer alan kerato konusun oluşmasında hem genetik, hem de çevresel faktörler rol oynuyor. Özellikle kardeşlerinde keratokonus bulunan kişiler aynı hastalık için incelenmesi gerekir.
Hastalar Hastalığının Farkında Değil
11- 12 yaş civarında olup bir gözünde astigmat bulunan ve görmesi artırılamayan çocuklara çoğu kez göz tembelliği teşhisi konulur. Ancak bu hastaların çoğunun sonradan keratokonus olduğu ortaya çıkar. Hastalık erken dönemde rutin muayeneyle teşhis edilemediği için teşhiste özel topografik cihazlar gerekir. Hastanın korneasının çıplak gözle fark edilecek kadar sivri olması, ancak kornea nakline gerek duyulan ilerlemiş dönemde olur. Teşhis için özel tetkik gerekmesi nedeniyle çok sayıda hasta hastalığının farkında olmadan yaşar.
Artık Keratokonus Hastalığını Durdurabilmek Mümkün
Özellikle genç hastalarda eğer hastanın yaşı 25’in altında ise keratokonus hastalığının çok ilerlediğini biliyoruz. Bu nedenle bu hastalarda eğer hastalık erken teşhis edilebilirse hastalığı ilerlemeden durdurabilmek mümkün. CCL tedavisi damla anestezisi ile yapılıyor. Riboflavin (B2) vitamininin 30 dakika boyunca 3 dakika arayla göze damlatılması ve arkasından uygulanan 5-10 dakika süreli ultraviyole ışığı tatbiki ile kornea tabakasının güçlenmesi sağlanıyor. Bu tedavide başarı oranımız yüzde 100’e yakındır.
Keratokonusda Lensle Hastaların Yüzde 90ında Görme Artırılabiliyor
Şimdiye kadar kullanılan sert kontakt lensler dışında, kullanımı kolay hibrit yapıdaki lenslerle de hastaların yüzde 90’ının görme kalitelerini artırmaları mümkün olabilir. Çeşitli nedenlerle kontakt lens kullanamayan hastalarda görmeyi artırmak için cerrahi uygulama gerekebilir.
Intralase ile Halka Tedavisi 2 Dakikada Yapılabiliyor
Kornea içine damla anestezi ile Femtosaniye lazerle saniyeler içerisinde açılan kanallara kornea içi halkalar (Intacs, Keraring, Ferrara) yerleştirilir. Bu halkalar mevcut refraktif kusuru azaltarak daha iyi bir görüş ve kornea şeklini düzelterek gözlük veya kontakt lens gerekirse daha iyi uyum sağlar. Bu ameliyatın bir farklılığı da gerekli durumlarda halkaların çıkarılabilmesidir.
Intralase yöntemiyle kanallar kusursuza yakın ve hiç ağrı sızı oluşturmadan yaklaşık 10 saniye gibi kısa bir sürede açılabilir. Halkalar yaklaşık 2 dakika gibi kısa bir sürede yerleştirerek ameliyat tamamlanır.
Göz içi kontakt lensler göz numarası çok yüksek olan hastalarda uyguladığımız diğer bir yöntemdir. Fakat en etkili yöntem CCL ve diğer görme tedavilerinin bir veya birkaçının beraber uygulandığı kombine tedavidir.
ALINTIDIR...