• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

kendinize acımayın

melisdeniz

ıkı erkek annesı :)
Kayıtlı Üye
5 Kasım 2009
17.131
11
208
Diğer
Beklentileriniz var ve onları beklerken beyaz atlı prensini bekleyen aptal prenses gibi kendinizi kulenize kapatmış talihsizliğinize acıyorsunuz. Kendinize acıyorsunuz.

Bunalımınızın dibini görmediniz mi hâlâ?

Göğsümde garip bir ağrı var geçmek bilmiyor birilerinin yükü binmiş gibi üzerine. Hayatın size getireceklerini beklerken kaçırdıklarınızda cabası.

Gecenin karanlığında, kalabalığın içinde bir yüzüm, tek farkı gözüm gökyüzünde. Aceleyle ayın önünden kaçan bir bulutu izliyorum. Koyu lacivert daha koyusu nasıl olabilirse, içinde göz kamaştıran mehtap. Biliyorum ki aslında göz kamaştırmıyor, beni yanıltan gözlerim.

Kafamda hep aynı soru var, aynı tanım ve onun karşı tezi.

Sevmek nedir?

Bazen katlanmak, bazen geri çekilmek, çoğu zaman kabul etmek, çoğu zaman da kabul edilmemek.

Aklın yolu birken o yola sırtını verip bakalım nereye gidecek diyebilmek. Sonunda da hüsranı yaşamak.

Bazen kaçmak ama çoğunlukla susmak.

Özlemek, hem de susamışçasına.

Bazen var olmak bazen de var olduğu halde yok olmak. Hayalet olup göğsüne saplanan sözleri sineye çekmek. Hayalet olmak...
Hayalet sevgili...

Hem hiçbiri, hem hepsi, hem daha fazlası. Hiçbir tanım, fikir ya da his yetmiyor kafamdakini anlatmaya.

Birisinin çıkıp bana; “Sevmek” iki nokta üst üste dedikten sonra koşullarına rağmen sonuçları yer ve zamana göre değişmeyen evrensel bir tanım yapsa huzur içinde bırakabilirim tüm dünyayı. Sonra formüldeki bilinenleri yerine koyar bilinmeyenleri umursamazdım.

Paradoks kafamda genişlemeye devam ederken şok dalgasının toprakta yayılması gibi hızla, aklımı kaybetmemek için karşı tezi hatırlıyorum.

“Sevmenin bir tanımı olsaydı bu kadar çok tanımı olmazdı”

Son günlerde kafamın içinde çok fazla kalıyorum. Mağara adamı sendromu diyorum buna. Sizce deliriyor muyum ya da delirtiliyor muyum?

Kadınlar yazmak kadar kolay olsaydı keşke. Hayat daha yaşanılabilir olurdu...
alıntıdırra.s
 
Beklentileriniz var ve onları beklerken beyaz atlı prensini bekleyen aptal prenses gibi kendinizi kulenize kapatmış talihsizliğinize acıyorsunuz. Kendinize acıyorsunuz.

Bunalımınızın dibini görmediniz mi hâlâ?

Göğsümde garip bir ağrı var geçmek bilmiyor birilerinin yükü binmiş gibi üzerine. Hayatın size getireceklerini beklerken kaçırdıklarınızda cabası.

Gecenin karanlığında, kalabalığın içinde bir yüzüm, tek farkı gözüm gökyüzünde. Aceleyle ayın önünden kaçan bir bulutu izliyorum. Koyu lacivert daha koyusu nasıl olabilirse, içinde göz kamaştıran mehtap. Biliyorum ki aslında göz kamaştırmıyor, beni yanıltan gözlerim.

Kafamda hep aynı soru var, aynı tanım ve onun karşı tezi.

Sevmek nedir?

Bazen katlanmak, bazen geri çekilmek, çoğu zaman kabul etmek, çoğu zaman da kabul edilmemek.

Aklın yolu birken o yola sırtını verip bakalım nereye gidecek diyebilmek. Sonunda da hüsranı yaşamak.

Bazen kaçmak ama çoğunlukla susmak.

Özlemek, hem de susamışçasına.

Bazen var olmak bazen de var olduğu halde yok olmak. Hayalet olup göğsüne saplanan sözleri sineye çekmek. Hayalet olmak...
Hayalet sevgili...

Hem hiçbiri, hem hepsi, hem daha fazlası. Hiçbir tanım, fikir ya da his yetmiyor kafamdakini anlatmaya.

Birisinin çıkıp bana; “Sevmek” iki nokta üst üste dedikten sonra koşullarına rağmen sonuçları yer ve zamana göre değişmeyen evrensel bir tanım yapsa huzur içinde bırakabilirim tüm dünyayı. Sonra formüldeki bilinenleri yerine koyar bilinmeyenleri umursamazdım.

Paradoks kafamda genişlemeye devam ederken şok dalgasının toprakta yayılması gibi hızla, aklımı kaybetmemek için karşı tezi hatırlıyorum.

“Sevmenin bir tanımı olsaydı bu kadar çok tanımı olmazdı”

Son günlerde kafamın içinde çok fazla kalıyorum. Mağara adamı sendromu diyorum buna. Sizce deliriyor muyum ya da delirtiliyor muyum?

Kadınlar yazmak kadar kolay olsaydı keşke. Hayat daha yaşanılabilir olurdu...
alıntıdırra.s
canım merhaba senin bunalım takılanlardansın galiba cannın sıkılıyor dertli gibisin neyin var anlatta bi yorumda ben yazıyım:26:
 
Son düzenleme:
Back