Kedi her hastalığı iyileştirirmiş ama sahibini çok severse :)

zumzumrut

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
4 Mayıs 2007
712
3
96
Kedi her hastalığı iyileştirirmiş ama sahibini çok severse!

En güzel an hastane odasından eve dönüştür! Yine öyle oldu! Eve geldim ve baş köşeye kuruldum... Gazetede bir ilan kafama takıldı! Terkedilmiş bir köpeğe sıcak bir aile aranıyordu. "Tamam" dedim, "İşte o benim aradığım köpek. Üstelik Golden Retriever." Hani her şeyi anlayan, yapan köpek. Bizim gelin Esra telefonla irtibat sağlarken bir yandan kırılganlığını açıkça belli ediyor. Bizim hanım Sevinç'in torunum diye sevdiği Cash'ı ikinci plana atacağımı düşünüyor. Oysa ben Cash'ı seviyorum da.. O kadar çok korkuyorum ki.. Çünkü bizim torun Rot Weiler dedikleri çok sempatik biri! Üstelik Esra-Mesut'a öyle bağlı ki. Ben bu itin gözünde sanki ikinci sınıf vatandaşım. Dört kişilik Kanat ailesine beşinci kişi gelecek tartışmasında kapı çat çaldı. Gelen bizim teyze kızı Meltem ve damat Erkan! Bizim yeni damat veteriner... Yani hayvan doktoru. (Kendisi onkoloji konusunda da eğitim alıyor!..) "Damat" dedim, "Bir it almaya karar verdim." "Köpek alma kedi al "dedi.... Ve şaşkın bakışlarım arasında inanılmaz bir yorum yaptı; "Kanseri yenmek istiyorsan kendine bir kedi al." "Hadi canım sen de" dedim. Bu kez yeğen Cem atıldı; "Ama enişte" dedi, "Ben Almanya'da mağazada çalışırken yaşlı kadınlar kedi kılından yapılmış kemerler satın alırlardı." Öyle bir bakmışım ki!.. Cem suçlu gibi cevapladı; "Kedi kılından yapılan kemerler romatizma olan insanları iyileştirir." Konuya nokta koydum. Doktordan bu olayı anlatmasını istedim. O da anlattı. Birinci şart; alacağın kedi seni inanılmaz sevecek. Kedi seni sevmezse sonuç yok! "Vay be" dedim. "Şu nankör kedilere kendimizi nasıl sevdireceğiz?" "Doktor" devam etti; "Sahibini çok seven kedi onun hasta olduğunu hisseder. Sahibinin neresi ağrıyorsa oraya gider yatar. Patileri ile masaj yapar gibi davranır. İşte o anda biyoenerji denilen güç devreye girer. Kedi tüyleri ile hastalığı alıp çeker." Karşımda konuşan Erkan Morgül bir bilimadamı. Üstelik tıp doktoru... "Tamam doktor" dedim. "Şu kedi meselesini de düşüneceğim! İşte o anda boynuma sevgiyle dolanan bir çift el. Üstelik "miyav" diyor. Döndüm baktım karım Sevinç!.. Efendim lafı uzattık... Konuya geleyim. Geçen hafta yazımıza bir nokta koyduk. Dedik ki "Yedinci ameliyata gidiyorum. Benim için dua edin!" Aynen öyle oldu. Dualarınızla ameliyata gittim. Doğan Sarıbeyoğlu (Kolon), Karaciğer (Ali Emre), Akciğer (Şükrü Dilege) derken bu kez bir böbreği de Sevgili Prof. Dr. Tarık Esen'e kaptırdık! Hatırlarsanız şu CEA yükseliyor, canım da sıkılıyor diye yazmıştım ya... Hani yaşanan hayat, hayaller değil diye bir felsefe yapmıştım ya. İşte o günlerde kardeşim gibi sevdiğim Amerikan Hastanesi'nin en seçkin cerrahı Şenol Carıllı'nın kapısını çaldım. Dedim ki "Galiba ben yine kanser oldum!" Sevgili Şenol çok iyi bir cerrah. Benim yüzümden de çok iyi bir onkolog (kanser uzmanı) oldu. "Öyleyse araştırmaya devam" dedi. Cerrahpaşa'da TÜBİTAK'tan getirilen özel ilacı astronot gibi özel kıyafet giyen bir hemşire koluma enjekte etti. Vücudumda kanser mikrobu varsa sarı bir nokta şeklinde yakalanacaktı. Sadece iki küçük nokta bulundu. Prof.Dr. Merim Sönmezoğlu "Bu işten bir şey çıkmaz" dedi. Ama kanserimi bulma konusunda kararlı olan Prof. Dr. İzzet Rozaner biyopsi yaptı. İlk ameliyatımda içeride kalan iplerin oluşturduğu kemikleşmiş bir kütleyi delip geçmek için darbeli matkap bile kullandı. Sonuç temiz! Fakat CEA tehlike sınırı olan 10 barajını aşmış 20 barajına takılmıştı. Bu kez Prof. Dr. Dursun Buğra'nın kapısını çaldım. Testler, MR'lar... Sevimli kanserim bulunamıyordu. Çapa'da senato denilen 30 kişilik profesör grubu, tüm raporları incelediler ve sonuçları açıkladılar; "Git tatil yap."

kazım kanat


alıntı
 
yazı gercekten cok guzel..moralım bozuk oldugunda kedımı oksamak yetıyor..butun negatıf enerjımı alıyor ve anında ıcımı huzur kaplıyor..evde kedımız oldugu ıcın cok sanslıyız..bırazcıkta az tuy dokse :)
 
ben kedilerim olmasa nasıl baş ederdim bu kadar stresle bilmiyorum.sinirli veya üzgün olduğum zamanlarda eşim yanıma kedilerimizi getiriyor ve anında herşeyi unutup gülmeye başlıyorum,inanılmaz bir şey,çok güzel,iyiki varlara.s
 
BEN DE KEDİ AŞIĞIYIM.Ama evde beslememe eşim izin vermiyor.Kediler çok şirinler...Onlara nankör idyenlere KAPAK OLSUN..
 
Benimde kedim var(evcil hayvanlar kısmında fotoları var)Normalde kendi sepetinde uyur..Asla kalkmaz ama ne zaman ev halkından biri grip olsun Tırmık yumuşacık tüyleriyle yorganın altına girer ayaklarımızın üstüne yatar..Eğer hastalığımız soğuk algınlığıyla ilgili diilse asla yanımızdan ayrılmaz wc bile gelir çıkana kadar kapıda bekler..Elimden bişi gelmio ama yanındayım desteğim sana der gibi davranır..Onu seviyorum
 
ilginç çok sasırdım benim pamuk kızımda benim göbüşüme bacaklarıma masaj gibi hareketler yapmayı cok seviyo bende sanıyorum tombiş tombişim hosuna gidiyo beni mıncıklamak hakikaten yaraları yalamayıda seviyo ne kadar engel olsamda buu yapmaya calısıo hem bilirsinizddir kedi beslemek sunnetmiş e var demekki bunda bi hayır hayvan sevmek çok güzel ama hayvanında sizi sevmesi bambaşkaaa
 
kesinlikle katiliyorum..kansere iyi geliyormu bilmiyorum ama can sıkıntısına,moral bozukluguna birebirler..o mirlamalari bile yetiyor..
 
bende katılıyorum benimde bir kedim var çok yaramaz ,şuanda bile benimle oyun oynamak için elimi ayağımı tırmalıyor.çanım sıkın oldupundaiyada hasta olduğumda gelip yanıma kıvrılır ve kendini okşamam müsade sder.çünkü normelde benim kız çok hırçın pek sevdirmez kendini
 
2001'de Hepatit B geçirmiştim. Evde yatmam gerekiyordu, o sırada bahçemizde bir kedi yavrulamıştı. O yavrulardan biri benimle evdeki diğer insanlardan daha çok ilgileniyordu. Bahçeye ne zaman çıksam başkalarının yanına gelmeyen hayvan benim yanıma gelip bana sürünüyordu. Sadece benimle oynuyordu. Başkalarına karşı huysuzdu, başkası sevmeye kalksa sinirleniyordu. Ne zaman bahçede otursam hep kucağıma çıkıp karnıma sürünüyordu. Kısa sürede ayağa kalktım ve kısa sürede tahlillerim negatif çıkmaya başladı. Tabi o kedi benim için çok ayrı oldu. Daha sonra birdenbire ortadan kayboldu. Uzun bir süre gelmeyince ben artık öldüğünü sandım. meğer halam onu başka bir yere bırakmış. Bunu yeni öğrendim. Çok üzüldüm tabii.Kaybolduğu günden beri sokakta gördüğüm bütün kedilerde onun gibi sevimlilik ve akıllılık arıyorum. Ama onun yeri apayrı. Avatarım bile ona benziyor.

Yani uzun lafın kısası, kediler yalnız kanseri değil bütün hastalıkları da iyileştiriyorlar.
 
offf ya şimdi bulutumu (bu arada bulut evimizin direği siyam cinsi kedimiz)sevesim geldi. yalnıca bişey demek istiyorum kediler için nankör diyenler yanılıyo.kedilere nankör denmesinin tek sebebi; köpekler gibi yat yat kalk kalk getir götür otur komutlarını dinlememesi yani daha özgür ruhlu olmaları. bu yüzden insanlar söz geçiremediğine nankör der. asla ve asla bulutum için nankör diyemem. verdiğim sevgiyi kat be kat almışımdır. hiç unutmam eşimle tartıştık ağlıyorum. kucağıma geldi ve göz yaşlarımı yalamaya başladı. öyle bi içim coştuki daha çok ağlamaya başladım. ben nasıl nankör diyebilirim. ben ona sevgi verdim o vermedimi? ki bende kedi sever biri değildim bulutu alana kadar. illa köpek olucaktı. ama şu an inan kedileri çok sever oldum. ama işin bioenerji ve hastalık tedavi edici tarafını bilmiyodum. zümrüt cüm sana çok çok teşekkür ederim arkadaşım paylaşımın için . sayende şu an kendimi daha şanslı hissediyom.
TEŞEKKÜRLERRRRR
 
:
BEN DE KEDİ AŞIĞIYIM.Ama evde beslememe eşim izin vermiyor.Kediler çok şirinler...Onlara nankör idyenlere KAPAK OLSUN..

inan benim eşimde kedileri hiç ama hiç sevmezdi. taki kızım rahatsızlanıp ona arkadaş olsun diye eve bir canlı alalım diyene kadar. evimizde balıklarımız tospişlerimiz olmasına rağmen bende dahil ona dokunup sarılabilecek bir hayvan isterdim hep. ama aklımın ucundan bile geçmezdi kedi almak. kızım bize vesile oldu. haa sakın yanlış anlaşılmasın kızıma oyuncak olsun stresini onunla atsın yani ne yaparsa yapsın diye almadık. ve bu konuda çok hassasım. eğer bi hayvana bakamicaksanız bu sadece yemek ve sudan ibaret değil sevgiyle bakamicaksanız alınmaması gerekir. neyse işte sen çok istiyosan al bence eşinde zamanla kabullenicektir:) inan eşin sevmek istemese dahi o kendini sevdiricek emin ol buna ::dance:
inş. seninde bigün kedişin olur. isim annesi ben olcam bak.:lepi::teytey:
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…