Herkese merhaba, sizlerle iki yıl önce yaptırdığım kaş ekimi maceramı paylaşmak istiyorum. Ben yaptırmaya karar verdiğim zaman yeterli bilgi bulamamıştım belki sizlere yardımcı olur.
Öncelikle ben bu işlemi yaptıralı iki buçuk yıl kadar oldu ve her detayı ayrıntısıyla hatırlamayabilirim ancak yine de yaptırmayı düşünene faydası olur diye düşünüyorum.
Özellikle hamileliklerimden sonra hormonal da olduğunu düşündüğüm sebeplerden her iki kaşımda da büyük oranda seyrelme olmuştu. Bunun üzerine microblading yaptırdım iki kez. Ancak cildimin yağlı olması sebebiyle neredeyse altı ay sonra hiçbir şey yaptırmamış gibi eski görüntüme dönüyordum. Üstelik yaptırdığım işlemler kaşlarımın daha da seyrelmesine sebep oluyordu. Ben de kalıcı bir çözüm arayışına girdim ve kaş ektirmeye karar verdim.
Bu konuyla ilgili araştırmaya giriştiğimde de ne internette ne de yatıranların deneyimleri ile ilgili sitelerde fazlaca bir bilgiye rastlamadım. Ben de kendi iç güdülerime güvenmeye karar verdim ve Ataşehir'de bir estetik hastanesiyle görüşmeye gittim. Orada görüştüğüm bayan bana bunun çok yaygın bir operasyon olmadığını ,kaşlarımın tam olarak kaş gibi görünmeyebileceğini, hafif sert ve düzensiz olabileceğini ve tam olarak oturmasının bir yıl sonra olacağını anlattı. Ben de riskleri kabul ederek operasyon randevusunu aldım.
Öncelikle saçınızın arkasından hiç de küçük sayılamayacak bir alandan alım yapıyorlar o sebeple bir müddet saçınızın o kısmını saklamak zorunda kalacağınızı bilin. Bu arada benim saçım oldukça ince telli ve yumuşaktır o sebeple kaşlarım da fırça gibi olmadı. Saçınız sert ve kalın telli ise kaşlarınız da o derece sert olacaktır. Bunu göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim.
operasyon günü saçımın arkası tıraşlandıktan sonra beni bir odaya aldılar ve hem kaş bölgeme hem de saç alınacak tıraşlı bölgeye lokal anestezi için iğne yaptılar. Lokal anestezi işleminin oldukça acı verici bir işlem olduğunu belirteyim. Daha sonra bir alet yardımıyla saçımın arkasından topladıkları kıl köklerini tek tek ayırarak açtıkları kanallara yerleştirdiler. Bu işlemleri yapan üç adet bayan vardı. Muayene için gittiğimde beni işlem hakkında bilgilendiren doktor sadece gelip işlemi kontrol etti onun dışında işleme herhangi bir müdahalesi olmadı.
Bütün bu işlemlerin tamamı aşağı yukarı üç üç buçuk saat kadar sürüyor. Daha sonra saçımın arkasını ve kaşlarımı uygun şekilde bandajladılar ve biraz dinlendikten sonra taburcu oldum. Bu işlemler sırasında yanımda kimse yoktu, dönüşte de araba kullanarak eve yalnız geldim. Ancak bunları sizin için yapacak birinin yanınızda olması daha iyi olabilir.
Gelelim iyileşme sürecine. Bir defa işlemden hemen sonra gözlerinizin ve yüzünüzün şişeceğini ve göz altlarınızın uzun bir süre mor kalacağını bilin . Öyle oldum üç gün sonra işe döndüm yok. En az 15 gün evden çıkamaz halde olacaksınız. Kaşlarınız kabuklanacak ve üstünde sarı bir tabaka oluşacak. Onun tamamen kuruyup dökülmesi on günü geçiyor ve o görüntüyle evden çıkmak hoş olmuyor. İyileştikten sonra bir süre yine kaşsız dolaşıyorsunuz. Çıkanların bir kısmı dökülüyor ancak üç ay içinde yeniden çıkmaya başlıyor ve yavaş yavaş kaş görüntüsüne ulaşıyorlar.
Bugün operasyonun üzerinden iki buçuk yıl kadar süre geçirmiş olarak bayağı kaşım olduğunu söyleyebilirim. Tabii ki normal bir kaş kadar yoğun değil ancak eski haline göre oldukça iyi.Dediğim gibi benim saçlarım ince telli olduğu için kaşlarım da oldukça doğal duruyor. Hafif kalkmalar ve sağa sola kaçanlar var ama onları da kaş jelleriyle sabitleyerek düzenli bir görünüm sağlayabiliyorum. Kaşlar çıktıktan bir süre sonra uzamaya başlıyor ve düzenli olrak keserek şekil vermeniz gerekiyor. Ancak oturduktan sonra kaş alımı yapabiliyorsunuz ve aldığınız kaşların yerine yenisi de çıkıyor. Ama benim gibi neredeyse kaşsızsanız zaten almaya da gerek duymuyorsunuz.
Sonuç olarak size tavsiyem şudur ki eğer hiç kaşınız yok gibiyse bir miktar acıyı göze alarak yaptırırsanız kesinlikle eski halinizden iyi olacaktır. Ancak çok kolay bir işlem olmadığını da bilin. Ama zaten kaşınız varsa daha kalın ve estetik olması açısından göze alınacak bir işlem olmadığını düşünüyorum. Belki zaman içinde yöntemler gelişmiş ve daha kolaylaşmış olabilir veya merkezden merkeze de değişiyor olabilir. Artık orasını araştırmak da size kalıyor.
Öncelikle ben bu işlemi yaptıralı iki buçuk yıl kadar oldu ve her detayı ayrıntısıyla hatırlamayabilirim ancak yine de yaptırmayı düşünene faydası olur diye düşünüyorum.
Özellikle hamileliklerimden sonra hormonal da olduğunu düşündüğüm sebeplerden her iki kaşımda da büyük oranda seyrelme olmuştu. Bunun üzerine microblading yaptırdım iki kez. Ancak cildimin yağlı olması sebebiyle neredeyse altı ay sonra hiçbir şey yaptırmamış gibi eski görüntüme dönüyordum. Üstelik yaptırdığım işlemler kaşlarımın daha da seyrelmesine sebep oluyordu. Ben de kalıcı bir çözüm arayışına girdim ve kaş ektirmeye karar verdim.
Bu konuyla ilgili araştırmaya giriştiğimde de ne internette ne de yatıranların deneyimleri ile ilgili sitelerde fazlaca bir bilgiye rastlamadım. Ben de kendi iç güdülerime güvenmeye karar verdim ve Ataşehir'de bir estetik hastanesiyle görüşmeye gittim. Orada görüştüğüm bayan bana bunun çok yaygın bir operasyon olmadığını ,kaşlarımın tam olarak kaş gibi görünmeyebileceğini, hafif sert ve düzensiz olabileceğini ve tam olarak oturmasının bir yıl sonra olacağını anlattı. Ben de riskleri kabul ederek operasyon randevusunu aldım.
Öncelikle saçınızın arkasından hiç de küçük sayılamayacak bir alandan alım yapıyorlar o sebeple bir müddet saçınızın o kısmını saklamak zorunda kalacağınızı bilin. Bu arada benim saçım oldukça ince telli ve yumuşaktır o sebeple kaşlarım da fırça gibi olmadı. Saçınız sert ve kalın telli ise kaşlarınız da o derece sert olacaktır. Bunu göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim.
operasyon günü saçımın arkası tıraşlandıktan sonra beni bir odaya aldılar ve hem kaş bölgeme hem de saç alınacak tıraşlı bölgeye lokal anestezi için iğne yaptılar. Lokal anestezi işleminin oldukça acı verici bir işlem olduğunu belirteyim. Daha sonra bir alet yardımıyla saçımın arkasından topladıkları kıl köklerini tek tek ayırarak açtıkları kanallara yerleştirdiler. Bu işlemleri yapan üç adet bayan vardı. Muayene için gittiğimde beni işlem hakkında bilgilendiren doktor sadece gelip işlemi kontrol etti onun dışında işleme herhangi bir müdahalesi olmadı.
Bütün bu işlemlerin tamamı aşağı yukarı üç üç buçuk saat kadar sürüyor. Daha sonra saçımın arkasını ve kaşlarımı uygun şekilde bandajladılar ve biraz dinlendikten sonra taburcu oldum. Bu işlemler sırasında yanımda kimse yoktu, dönüşte de araba kullanarak eve yalnız geldim. Ancak bunları sizin için yapacak birinin yanınızda olması daha iyi olabilir.
Gelelim iyileşme sürecine. Bir defa işlemden hemen sonra gözlerinizin ve yüzünüzün şişeceğini ve göz altlarınızın uzun bir süre mor kalacağını bilin . Öyle oldum üç gün sonra işe döndüm yok. En az 15 gün evden çıkamaz halde olacaksınız. Kaşlarınız kabuklanacak ve üstünde sarı bir tabaka oluşacak. Onun tamamen kuruyup dökülmesi on günü geçiyor ve o görüntüyle evden çıkmak hoş olmuyor. İyileştikten sonra bir süre yine kaşsız dolaşıyorsunuz. Çıkanların bir kısmı dökülüyor ancak üç ay içinde yeniden çıkmaya başlıyor ve yavaş yavaş kaş görüntüsüne ulaşıyorlar.
Bugün operasyonun üzerinden iki buçuk yıl kadar süre geçirmiş olarak bayağı kaşım olduğunu söyleyebilirim. Tabii ki normal bir kaş kadar yoğun değil ancak eski haline göre oldukça iyi.Dediğim gibi benim saçlarım ince telli olduğu için kaşlarım da oldukça doğal duruyor. Hafif kalkmalar ve sağa sola kaçanlar var ama onları da kaş jelleriyle sabitleyerek düzenli bir görünüm sağlayabiliyorum. Kaşlar çıktıktan bir süre sonra uzamaya başlıyor ve düzenli olrak keserek şekil vermeniz gerekiyor. Ancak oturduktan sonra kaş alımı yapabiliyorsunuz ve aldığınız kaşların yerine yenisi de çıkıyor. Ama benim gibi neredeyse kaşsızsanız zaten almaya da gerek duymuyorsunuz.
Sonuç olarak size tavsiyem şudur ki eğer hiç kaşınız yok gibiyse bir miktar acıyı göze alarak yaptırırsanız kesinlikle eski halinizden iyi olacaktır. Ancak çok kolay bir işlem olmadığını da bilin. Ama zaten kaşınız varsa daha kalın ve estetik olması açısından göze alınacak bir işlem olmadığını düşünüyorum. Belki zaman içinde yöntemler gelişmiş ve daha kolaylaşmış olabilir veya merkezden merkeze de değişiyor olabilir. Artık orasını araştırmak da size kalıyor.
