İki öğünlü beslenmenin en doğal yeme şekli olduğunu belirten İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, ramazanda iki öğüne alışan kişilerin aynen devam etmelerini önerdi. Karatay ayrıca "Bir dilim baklava yenebilir, oturup kıtlıktan çıkmış gibi yemeyin" uyarısında bulundu
En doğal beslenmenin iki öğünlü beslenme tarzı olduğunu hatırlatan İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, ne yazık ki son yüzyılda halkta 'aç kalacağım' korkusu nedeniyle çok fazla yemek tüketmeye başladığına dikkat çekti.
İnsan vücudunun açlığa dayanmaya programlandığını dile getiren Prof. Dr. Karatay, vücuttaki hormonal dengelerin durumu ayarladığını belirterek konuyla ilgili şunları söyledi:
'YAPAY GIDALAR SADECE DOYMA HİSSİ VERİR'
“Ramazanın yanı sıra, günlük hayatta da bol su içilmesi gerekiyor. Bunun yanında vücuda sağlıklı yağ girmesi lazım. Siz yine bazı yapay gıdalarla bunu vücudunuza soktuğunuz zaman 'doydum' sanıyorsunuz. Ancak vücut, esas istediği temel, doğal gıdayı almıyor. O yüzden devamlı acıkıyorsunuz. Sık sık yedikçe de doyamazsınız.”
BAKLAVADAN UZAK DURUN
"Bayram ziyaretlerine gidildiği zaman baklavaları da tıka basa yemeyin. Ancak bir dilim baklava yenebilir, oturup kıtlıktan çıkmış gibi yemeyin. 'Doyamayacağım' korkusu beyinde var zaten. Şeker yediğimiz zaman acıkırız. Gazlı, şekerli içecekler içtiğimiz zaman, çikolata ve ekmek yediğimiz zaman acıkırız. Neden? Bu artık bilimsel olarak gösterildi. Vücudumuzun hormonal dengesi alt üst oluyor. Kilo almak demek yağlanma demektir. Vücutta yağlanma yapan da insülin hormonudur. Bu hormon vücutta yağları, karaciğerden başlayarak depo eder."
İLK KAHVALTIYA DİKKAT!
“Ramazan Bayramı'nda, bir ay aradan sonra yapılacak ilk kahvaltıda, köy tereyağında 2-3 yumurtayla, içine un konulmadan hazırlanan omlet veya menemenin tüketilebilir. Onun yanında avuç içi büyüklüğünde peynirle, 15-20 adet zeytin yenilebilir. Yanında Allah ne verdiyse, domates, biber, salatalık, yeşillik olabilir. Onun yanında da bir bardak taze kırılmış ceviz içi ama ekmekkesinlikle yok. İşte o zaman bütün günü tok ve dinç geçirebilirsiniz. Çay, şekersiz olmak şartıyla istenildiği kadar içilebilir. Şekersiz Türk kahvesi istediğiniz kadar içebilirsiniz. Bol bol su içilecek, şekerli içecekler, kolalar içilmeyecek.”
PASTÖRİZE YUMURTALAR TEHLİKELİ
“Bir de esas dikkat edeceğimiz en önemli noktalardan biri de bu otellerdeki açık büfeler. Açık büfeler en sağlıksız yiyeceklerle doludur. Onun için 'bol' diye gidip 4-5 tabağı doldurmak olmaz. Yani seçici olunacak. İnsanlar otellerde gidip yumurtalarını kendileri kırdırtacaklar, hazır omlet yemeyecekler. Çünkü otelde doğal taze yumurta değil, pastörize yumurta kullanılıyor. İşte o tehlikeli."
'MEYVE VE SEBZELERİ GÜVENİLİR YERDEN ALIN'
"Meyve ve sebzelere sıkılanlar tarım ilacı değil, zehirdir. Neden zehir diyoruz? O ilacı, zehri sıkanların kıyafetleri nasıl? Maskeleri, gözlükleri ve çok korunaklı kıyafetleri var. Peki o halde, nasıl sıkabilirsin bunu o meyve ve sebzelerin üzerine? Limit diye bir şey yok. Zehrin limiti olmaz. Bu insan vücuduna girmeyecek. Onun için meyve ve sebzeler de ya kişinin kendisi tarafından doğal yetiştirilecek ya da güvenilir yerlerden alınacak."