tam böylesi bir zamanda eşimle karşılaşıp ona aşık olup kendimi bulutların üstünde bulmuştum. Şu söze inanırım;Ne ara bu hale geldim bilmiyorum. Önceden hep gülen, kolayca samimi olan heyecanlanan, üzülen, mutlu olan kısacası duyguları olan biriydim. Şimdi bakıyorum kalbim hiç birşey için atmıyor sanki. Hissetmiyorum hiç birşeyi.
Mutlu oluyorum, ama önceden mutlu olduğumda, en ufak şeylerde bile kelebekler gibi uçardım. Şimdi mutluluklarım küçük bir gülümsemeden, belli belirsiz bir kahkahadan ibaret, sönük.
Üzüldüğüm zamanlar da oluyor elbet ama, hayırlısı deyip yoluma devam ediyorum. Önceden kalp kırıklarım olurdu, çözümler arardım. Problemler güç verirdi bana.
Şimdi herşey çok farklı, hiç bir kişi, hiç bir dost, hiç bir olay beni mutlu etmiyor. Sanki kalbimin yerinde kocaman bir taş kütlesi var gibi. Büyümek mi bunun adı? İçimdeki küçük kız terk mi etti beni? Ben böyle olmayı hiç istemedim. Neden böyle oldu?
Kimseyi sevemiyorum, kimseye yakın olamıyorum.. Nemrut soğuk biri haline geldim... Ben eski beni çok özledim...
Çok güzelmiş..Karanlığın en koyu hali aydınlığımın başlangıcıdır.
tam böylesi bir zamanda eşimle karşılaşıp ona aşık olup kendimi bulutların üstünde bulmuştum. Şu söze inanırım;
Ey karanlık! Karar kararabildiğin kadar.Karanlığın en koyu hali aydınlığımın başlangıcıdır.
klasik olacak fakat bende böyle umuyordum.Yani gerek görmüyordum.Evlenmeyi veya birisine aşık olmayı.Gereksiz gereksiz gereksiz.. Bakın benim karanlığım eşimle aydınlandı.Hani illa ki evlilik konusu demiyorum.Mutluluk illa ki eşle olmaz kariyerle olur derslerde başarıyla olur anneye hayırlı evlat ile olur.Bence bu geçici bi dönem.Belki daha yapmadığınız şeyleri yapmanız gerekiyor. Belki kısa bi uzaklaşma.Belki biraz özlenme ve özleme.Ne bileyim belki kendinizden biraz uzaklaşma.Ama bu durumun geçici olduğunu tekrar söylüyorum.Yeter ki içinizde kaybolmayın. Yada dibe vurun iyice arabeske bağlayın.İçinizdeki tüm bu hisleri dışarı vurun.Tertemiz olun. Yazıp yazıp yakardım ben defterlerimi hep.Ben artık inanmıyorum, birinin benim kalbimi attırabileceğine, yaralarımı iyileştirebileceğine. Ne bileyim, sanki gerek de yokmuş gibi geliyor. Duyguları alınmış bir biyolojik canlı gibiyim. Ne hiçbirşey yeterince üzüyor, ne hiçbirşey yeterince mutlu ediyor.
klasik olacak fakat bende böyle umuyordum.Yani gerek görmüyordum.Evlenmeyi veya birisine aşık olmayı.Gereksiz gereksiz gereksiz.. Bakın benim karanlığım eşimle aydınlandı.Hani illa ki evlilik konusu demiyorum.Mutluluk illa ki eşle olmaz kariyerle olur derslerde başarıyla olur anneye hayırlı evlat ile olur.Bence bu geçici bi dönem.Belki daha yapmadığınız şeyleri yapmanız gerekiyor. Belki kısa bi uzaklaşma.Belki biraz özlenme ve özleme.Ne bileyim belki kendinizden biraz uzaklaşma.Ama bu durumun geçici olduğunu tekrar söylüyorum.Yeter ki içinizde kaybolmayın. Yada dibe vurun iyice arabeske bağlayın.İçinizdeki tüm bu hisleri dışarı vurun.Tertemiz olun. Yazıp yazıp yakardım ben defterlerimi hep.
oluyor bazen bir durağanlık. Nasıl üretkenlik oluyorsa durağanlıkta olacak ki birikecek duygular. Hiçbir şey üretemiyorum desenizde kendimden biliyorum zamanı gelince akacak kelimeler. Sadece bu dönemi kayıpsız atlatın yeter.Ben depresif hallerimi de çok severdim.En iyi malzeme o zamanlardan gelirdi bende de.yazamıyorum bile artık. önceden yazardım, yazdıklarımla ödü bile almışlığım var hatta. ama artık kalmi elime aldığımda sanki yine o hissizliğe dönüyorum. blog yazayım diyorum sayfayı açtığımda amaannn diyorum. anlatmak dertleşmek hepsi ama hepsi boş gibi sanki. size o kadar özendim ki anlatamam...
acaba rutinlik olabilir mi?Aslında depresif de değilim işin ilginci de o :) spora gidiyorum kendime bakıyorum, hayatım çok düzenli, aile ilişkilerim de öyle. sorun benim duygularımın yok olmuş olması
Bu hale gelmendeki etken nedir ?Ne ara bu hale geldim bilmiyorum. Önceden hep gülen, kolayca samimi olan heyecanlanan, üzülen, mutlu olan kısacası duyguları olan biriydim. Şimdi bakıyorum kalbim hiç birşey için atmıyor sanki. Hissetmiyorum hiç birşeyi.
Mutlu oluyorum, ama önceden mutlu olduğumda, en ufak şeylerde bile kelebekler gibi uçardım. Şimdi mutluluklarım küçük bir gülümsemeden, belli belirsiz bir kahkahadan ibaret, sönük.
Üzüldüğüm zamanlar da oluyor elbet ama, hayırlısı deyip yoluma devam ediyorum. Önceden kalp kırıklarım olurdu, çözümler arardım. Problemler güç verirdi bana.
Şimdi herşey çok farklı, hiç bir kişi, hiç bir dost, hiç bir olay beni mutlu etmiyor. Sanki kalbimin yerinde kocaman bir taş kütlesi var gibi. Büyümek mi bunun adı? İçimdeki küçük kız terk mi etti beni? Ben böyle olmayı hiç istemedim. Neden böyle oldu?
Kimseyi sevemiyorum, kimseye yakın olamıyorum.. Nemrut soğuk biri haline geldim... Ben eski beni çok özledim...
acaba rutinlik olabilir mi?
Bu hale gelmendeki etken nedir ?
tanıştığım insanlarla önce çok samimi olur onu çözmeye çalışırım tanıdıkça notunu verir ona göre hareket ederim asla kendimi kasmam ya da yapmacık olamam . Bu metodu dene bir deinsanlara olan güvenimi kaybettim sanırım
tanıştığım insanlarla önce çok samimi olur onu çözmeye çalışırım tanıdıkça notunu verir ona göre hareket ederim asla kendimi kasmam ya da yapmacık olamam . Bu metodu dene bir de
Alemsin valla. Durumun yumurta mı tavuktan çıkar tavuk mu yumurtadan çıkara dönmüşşöyle birşey oluyor bende, ben niye onu tanımaya çalışıyorum onlar beni tanısın diye düşünüyorum. belki anlamsız ama kendimi kasmayınca durum bu oluyor :)
Alemsin valla. Durumun yumurta mı tavuktan çıkar tavuk mu yumurtadan çıkara dönmüşkız millet filozof mu samimiyet kurmadan seni tanısın
İlk bikac cumleni okurken vende ayni seyi dusundum yasin kac bilmiyorun ama buyumesende olgunlasiyosun tercihlerinde begenilerinde ve mutluluklaruni bile secici davraniyosun zaten buyudukcede gercek hayati goruyosun cevrwn de olup bitenin farkindasin bu yuzden bole bazen bendede oluyokaramsarlasiyorum cevremdeki insanlar olse bile aglagcaak bi damla gozyasim olmuyoNe ara bu hale geldim bilmiyorum. Önceden hep gülen, kolayca samimi olan heyecanlanan, üzülen, mutlu olan kısacası duyguları olan biriydim. Şimdi bakıyorum kalbim hiç birşey için atmıyor sanki. Hissetmiyorum hiç birşeyi.
Mutlu oluyorum, ama önceden mutlu olduğumda, en ufak şeylerde bile kelebekler gibi uçardım. Şimdi mutluluklarım küçük bir gülümsemeden, belli belirsiz bir kahkahadan ibaret, sönük.
Üzüldüğüm zamanlar da oluyor elbet ama, hayırlısı deyip yoluma devam ediyorum. Önceden kalp kırıklarım olurdu, çözümler arardım. Problemler güç verirdi bana.
Şimdi herşey çok farklı, hiç bir kişi, hiç bir dost, hiç bir olay beni mutlu etmiyor. Sanki kalbimin yerinde kocaman bir taş kütlesi var gibi. Büyümek mi bunun adı? İçimdeki küçük kız terk mi etti beni? Ben böyle olmayı hiç istemedim. Neden böyle oldu?
Kimseyi sevemiyorum, kimseye yakın olamıyorum.. Nemrut soğuk biri haline geldim... Ben eski beni çok özledim...