- 14 Aralık 2013
- 8.314
- 6.284
- Konu Sahibi vargasabreu
- #1
Ankara’daki ‘Gezi’ eylemleri sırasında gözaltına alınıp, emniyet aracında polislerin tacizine uğradığı için suç duyurusunda bulunan Eylem Karadağ olayında savcı şu gerekçeyle takipsizlik verdi: İffetli kadının beyanı esas ama, o olayı başka yere çekmeye çalışıyor!
27 Haziran 2013 tarihindeki Gezi eylemleri sırasında, Dikmen’de Eylem Karadağ ve D.K. isimli çocuk gözaltına alındı. Karadağ daha sonra, gözaltına alınınca konulduğu ‘Akrep’ denilen emniyet aracında, görevli polislerin cinsel tacizine maruz kaldığı iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. Karadağ’ın avukatlarının savcılığa verdiği dilekçede, şu iddialar yer aldı:
‘BEKÂRDIN DEĞİL Mİ?’
“Müvekkili yakalayan birden fazla polis, araca bindirmeden önce cinsel saldırıda bulunmuş ve Eylem’i araç içine fırlatmışlardır. Araçta elleri kelepçelenmiştir. Araçtaki polislerin ‘Amirim’ olarak hitap ettiği bir polisin, ‘A... koyun bunların, ezin, altınıza alın’ demesiyle diğer polisler Eylem’i sıkıştırmış, cinsel saldırıyı sürdürmüştür. Müvekkil sigara ve su içme gibi tekliflerini kabul etmediğinde de aynı polisin ‘Şerefsiz bunlar, vatan haini, erkeksiz bırakmayacaksın bunları, sen bekârdın değil mi?’ gibi ifadelerle hakaret ve tehditleri sürmüştür.”
DAVAYA GEREK YOK
Yapılan suç duyurusu üzerine savcılık, 10 polis hakkında ‘cinsel taciz, görevi kötüye kullanma, tehdit ve hakaret’ suçlarından soruşturma başlattı. Şüpheli polisler, suçlamaları kabul etmedi. Savcılık soruşturmayı tamamlayarak verdiği takipsizlik kararında, Yargıtay içtihatlarında cinsel saldırı suçlarında kadının beyanın esas alındığının altını çizerek, özetle şu değerlendirmeyi yaptı:
İFFET ESAS AMA...
“Cinsel saldırı suçlarında mağdurenin saptanabilen başka bir amacı bulunmadığı, ifadeleri çelişkili olmadığı durumlarda, kendi iffetine zarar verecek şekilde yalan söylemeyeceği değerlendirilerek, şüpheli yerine onun ifadesine itibar edileceği hususları önemle vurgulanmaktadır.”
... O İNANDIRICI DEĞİL
“Ancak, müştekinin, Gezi olayları olarak isimlendirilen ve şiddet eylemlerine dönüşen gösterilerden biri olan Dikmen Caddesi’ndeki izinsiz gösteriler sırasında yakalandığı, polislere karşı cinsel içerikli suçlayıcı beyanlarda bulunarak savunmaya dönük olarak olayı başka yöne çekmeye çalıştığı, ifadesinin bu nedenle samimi tutarlı ve inandırıcı kabul edilemeyeceği değerlendirilmiştir.”
EYLEMİ KABUL ETTİ
Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, Eylem Karadağ’ın avukatları, takipsizlik kararına 12 Mayıs tarihinde itiraz etti. İtiraz başvurusunda, “Kendisini suçtan kurtarmak için taciz iddiasını gündeme getirdi” değerlendirmesine şöyle tepki gösterildi: “Eylem Karadağ, gözaltına alınmış ve eyleme katıldığını kabul etmiştir. Suçtan kurtulmak ya da olayı başka yöne çekmek için kendisine karşı suç işlendiğini beyan etmesine ihtiyaç yoktur. Bu bakımdan savcılığın kurduğu bağlantı ve yürüttüğü mantık tamamen hatalıdır.”
http://m.ilerihaber.org/kadin-gezici-olunca-iffet-carpitma-oldu/15695/
27 Haziran 2013 tarihindeki Gezi eylemleri sırasında, Dikmen’de Eylem Karadağ ve D.K. isimli çocuk gözaltına alındı. Karadağ daha sonra, gözaltına alınınca konulduğu ‘Akrep’ denilen emniyet aracında, görevli polislerin cinsel tacizine maruz kaldığı iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. Karadağ’ın avukatlarının savcılığa verdiği dilekçede, şu iddialar yer aldı:
‘BEKÂRDIN DEĞİL Mİ?’
“Müvekkili yakalayan birden fazla polis, araca bindirmeden önce cinsel saldırıda bulunmuş ve Eylem’i araç içine fırlatmışlardır. Araçta elleri kelepçelenmiştir. Araçtaki polislerin ‘Amirim’ olarak hitap ettiği bir polisin, ‘A... koyun bunların, ezin, altınıza alın’ demesiyle diğer polisler Eylem’i sıkıştırmış, cinsel saldırıyı sürdürmüştür. Müvekkil sigara ve su içme gibi tekliflerini kabul etmediğinde de aynı polisin ‘Şerefsiz bunlar, vatan haini, erkeksiz bırakmayacaksın bunları, sen bekârdın değil mi?’ gibi ifadelerle hakaret ve tehditleri sürmüştür.”
DAVAYA GEREK YOK
Yapılan suç duyurusu üzerine savcılık, 10 polis hakkında ‘cinsel taciz, görevi kötüye kullanma, tehdit ve hakaret’ suçlarından soruşturma başlattı. Şüpheli polisler, suçlamaları kabul etmedi. Savcılık soruşturmayı tamamlayarak verdiği takipsizlik kararında, Yargıtay içtihatlarında cinsel saldırı suçlarında kadının beyanın esas alındığının altını çizerek, özetle şu değerlendirmeyi yaptı:
İFFET ESAS AMA...
“Cinsel saldırı suçlarında mağdurenin saptanabilen başka bir amacı bulunmadığı, ifadeleri çelişkili olmadığı durumlarda, kendi iffetine zarar verecek şekilde yalan söylemeyeceği değerlendirilerek, şüpheli yerine onun ifadesine itibar edileceği hususları önemle vurgulanmaktadır.”
... O İNANDIRICI DEĞİL
“Ancak, müştekinin, Gezi olayları olarak isimlendirilen ve şiddet eylemlerine dönüşen gösterilerden biri olan Dikmen Caddesi’ndeki izinsiz gösteriler sırasında yakalandığı, polislere karşı cinsel içerikli suçlayıcı beyanlarda bulunarak savunmaya dönük olarak olayı başka yöne çekmeye çalıştığı, ifadesinin bu nedenle samimi tutarlı ve inandırıcı kabul edilemeyeceği değerlendirilmiştir.”
EYLEMİ KABUL ETTİ
Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, Eylem Karadağ’ın avukatları, takipsizlik kararına 12 Mayıs tarihinde itiraz etti. İtiraz başvurusunda, “Kendisini suçtan kurtarmak için taciz iddiasını gündeme getirdi” değerlendirmesine şöyle tepki gösterildi: “Eylem Karadağ, gözaltına alınmış ve eyleme katıldığını kabul etmiştir. Suçtan kurtulmak ya da olayı başka yöne çekmek için kendisine karşı suç işlendiğini beyan etmesine ihtiyaç yoktur. Bu bakımdan savcılığın kurduğu bağlantı ve yürüttüğü mantık tamamen hatalıdır.”
http://m.ilerihaber.org/kadin-gezici-olunca-iffet-carpitma-oldu/15695/