- 24 Ağustos 2009
- 1.972
- 10
- 48
Bora Aksu, Atıl Kutoğlu, Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Özlem Süer gibi adını daha çok duyduğumuz 13 tasarımcı İstanbul Moda Haftası’nın (IFW) programının “baba modacıları”. 25-28 Ağustos tarihleri arasında, İTÜ Taşkışla Binası’nda düzenlenecek IFW’de iki de karma defile yapılacak. İlkinde Gül Ağış, Zeynep Tosun ve Zeynep Erdoğan var. İkinci karmada ise Niyazi Erdoğan, Necla Güvenç, Tuvana Büyükçınar ve Rana-Berna Canok 2011 ilkbahar-yaz koleksiyonlarını sergileyecek.
Bir dahaki IFW’de solo defile yapmayı hayal eden, ikinci karma ekibi hem 12 kombinden oluşacak ilkbahar-yaz defilelerini hem de bu sonbaharın koleksiyonlarını anlattılar bize.
Organik kumaşlarla sıra dışı formlar
Necla Güvenç
-Astarına kadar her şeyin organik olduğu kıyafetler tasarlıyorum. Tasarımlarımda bambu, ipek, pamuk, doğal elyaf
ve keten kumaşlar kullanıyorum.
2011 ilkbahar-yaz koleksiyonum adını Latincede “bitmeyen zaman” anlamına gelen Aeon’dan alan koleksiyonumun esin kaynağı, kadın filozof Hypatia. Hypatia İskenderiye Kütüphanesi’nin de kurucusu. İskenderiye Kütüphanesi’nin yangınından yola çıkarak sarı, gri ve beji kullandım. Koleksiyonda denim ve vejater deriye de yer verdim.
Sonbahar-kış koleksiyonum “Hide&Seek” adını taşıyor. Doğadan esinlenerek oluşturdum. Organik kumaşlarla sıra dışı formlar ve kalıplar yarattım.
Metal aksesuarlarla süslenen deri kıyafetler
Berna Canok-Aslında heykeltıraşım. İkiz kardeşim Rana ile birlikte hazırladığımız 2011 ilkbahar-yaz koleksiyonumuz “Yürüyen Heykeller” benim heykel geçmişimin modayla buluşması. Heykelde kullanılan kıtık malzemesinden şapka yaptım. Aksesuarlarda zincirlere ağırlık verdim. Hindistan’dan getirdiğimiz toz pembe, ekru, karamel renklerdeki ketenlerle oluşturduk koleksiyonumuzu. Ketenin mat dokusuna feminenlik katmak için parlak ipekler seçtik.
-“Güz Mesajları” adlı 2010-2011
kış koleksiyonumuz için Hindistan’daki yapraklarından ilham aldık. Süet ve derinin, drape, fırfır, fiyonk ve pili ile buluştuğu koleksiyonda pudra, gri ve bej ön planda. Deri ceketlerle farklı düğmeleri ve metal aksesuarları kombinledik. Aynen yazın olduğu gibi sonbahar-kış tasarımlarımızda da ketenleri kullandık. Çünkü moda sektöründe artık yaz ve kış kumaşlarında bir ayrım kalmadı.
“Denimden şalvar tasarladım”
Niyazi Erdoğan
-IFW’de tek erkek sokak modası kerasyonu yapan tasarımcı ben olacağım. Koleksiyonumun adı Piksel. Spordan daha şık bir görüntü yakalamaya çalıştım. Yani Piksel janti bir koleksiyon oldu. Zıtlıklardan oluşuyor.
Mat ve parlak, şeffafla opak bir araya geldi. 1950’leri anımsatıyor kıyafetlerim. Sadri Alışık, Muzaffer Tema, Marlon Brando’yu imaj olarak seçtim.
-Kış koleksiyonumun adı “Ayna”. İlham kaynağım dedemdi. Onun zamanından bugüne gelen kıyafetleri günümüze uyarlamaya çalıştım. Mesela denimden hazırlanan şalvarlar tasarladım.
“Kış koleksiyonu için ilk defa siyahın ağırlıkta olduğu tasarımlar yaptım“
Tuvana Büyükçınar
-Daha önceki koleksiyonlarımda Hint kumaşlarını, Çin dokumalarını ve Fransız dantellerini kullandım. 2011 ilkbahar-yaz koleksiyonum A’dan Z’ye kendi kültürümüzle ortaya çıktı. Koleksiyonun adı “Zamana Karşı Keşif”. Koleksiyonumun ana malzemesi kutnu kumaşı. Padişahların kaftanlarının dikildiği bir kumaş kutnu. Çok görkemli. İhtişamı seviyorum. Unutulmuş kutnu kumaşını modernize ederek yeniden yorumladım. Defilede modeller elbiselerin altına çarık giyecek. Koleksiyonuma safran sarısı rengi hakim.
-Kış koleksiyonum “Creme de la Creme”de Fransız dantelleriyle romantik bir hava yakaladım. Hayatımda ilk kez siyah ağırlıklı tasarımlar yaptım. Uçuk pembe ve pudra tonlarından vazgeçmeden ama. Uçuşan ipekler, volan ve tüller, bedeni saran korseler tasarladım.
Selma Durduran/Milliyet
Bir dahaki IFW’de solo defile yapmayı hayal eden, ikinci karma ekibi hem 12 kombinden oluşacak ilkbahar-yaz defilelerini hem de bu sonbaharın koleksiyonlarını anlattılar bize.
Organik kumaşlarla sıra dışı formlar
Necla Güvenç
-Astarına kadar her şeyin organik olduğu kıyafetler tasarlıyorum. Tasarımlarımda bambu, ipek, pamuk, doğal elyaf
ve keten kumaşlar kullanıyorum.
2011 ilkbahar-yaz koleksiyonum adını Latincede “bitmeyen zaman” anlamına gelen Aeon’dan alan koleksiyonumun esin kaynağı, kadın filozof Hypatia. Hypatia İskenderiye Kütüphanesi’nin de kurucusu. İskenderiye Kütüphanesi’nin yangınından yola çıkarak sarı, gri ve beji kullandım. Koleksiyonda denim ve vejater deriye de yer verdim.
Sonbahar-kış koleksiyonum “Hide&Seek” adını taşıyor. Doğadan esinlenerek oluşturdum. Organik kumaşlarla sıra dışı formlar ve kalıplar yarattım.
Metal aksesuarlarla süslenen deri kıyafetler
Berna Canok-Aslında heykeltıraşım. İkiz kardeşim Rana ile birlikte hazırladığımız 2011 ilkbahar-yaz koleksiyonumuz “Yürüyen Heykeller” benim heykel geçmişimin modayla buluşması. Heykelde kullanılan kıtık malzemesinden şapka yaptım. Aksesuarlarda zincirlere ağırlık verdim. Hindistan’dan getirdiğimiz toz pembe, ekru, karamel renklerdeki ketenlerle oluşturduk koleksiyonumuzu. Ketenin mat dokusuna feminenlik katmak için parlak ipekler seçtik.
-“Güz Mesajları” adlı 2010-2011
kış koleksiyonumuz için Hindistan’daki yapraklarından ilham aldık. Süet ve derinin, drape, fırfır, fiyonk ve pili ile buluştuğu koleksiyonda pudra, gri ve bej ön planda. Deri ceketlerle farklı düğmeleri ve metal aksesuarları kombinledik. Aynen yazın olduğu gibi sonbahar-kış tasarımlarımızda da ketenleri kullandık. Çünkü moda sektöründe artık yaz ve kış kumaşlarında bir ayrım kalmadı.
“Denimden şalvar tasarladım”
Niyazi Erdoğan
-IFW’de tek erkek sokak modası kerasyonu yapan tasarımcı ben olacağım. Koleksiyonumun adı Piksel. Spordan daha şık bir görüntü yakalamaya çalıştım. Yani Piksel janti bir koleksiyon oldu. Zıtlıklardan oluşuyor.
Mat ve parlak, şeffafla opak bir araya geldi. 1950’leri anımsatıyor kıyafetlerim. Sadri Alışık, Muzaffer Tema, Marlon Brando’yu imaj olarak seçtim.
-Kış koleksiyonumun adı “Ayna”. İlham kaynağım dedemdi. Onun zamanından bugüne gelen kıyafetleri günümüze uyarlamaya çalıştım. Mesela denimden hazırlanan şalvarlar tasarladım.
“Kış koleksiyonu için ilk defa siyahın ağırlıkta olduğu tasarımlar yaptım“
Tuvana Büyükçınar
-Daha önceki koleksiyonlarımda Hint kumaşlarını, Çin dokumalarını ve Fransız dantellerini kullandım. 2011 ilkbahar-yaz koleksiyonum A’dan Z’ye kendi kültürümüzle ortaya çıktı. Koleksiyonun adı “Zamana Karşı Keşif”. Koleksiyonumun ana malzemesi kutnu kumaşı. Padişahların kaftanlarının dikildiği bir kumaş kutnu. Çok görkemli. İhtişamı seviyorum. Unutulmuş kutnu kumaşını modernize ederek yeniden yorumladım. Defilede modeller elbiselerin altına çarık giyecek. Koleksiyonuma safran sarısı rengi hakim.
-Kış koleksiyonum “Creme de la Creme”de Fransız dantelleriyle romantik bir hava yakaladım. Hayatımda ilk kez siyah ağırlıklı tasarımlar yaptım. Uçuk pembe ve pudra tonlarından vazgeçmeden ama. Uçuşan ipekler, volan ve tüller, bedeni saran korseler tasarladım.
Selma Durduran/Milliyet
