- 16 Ağustos 2010
- 293.105
- 603.059
- 43
İşyerinde çalışma şartlarından kaynaklanan kimi sorunlar, ruh sağlığını olumsuz etkileyebiliyor. İş hayatı ile özel hayatta, yöneticiler ve çalışma arkadaşları arasında kurulacak dengeli ilişki ve doğru iletişim, stresle başa çıkmada etkili olabiliyor.
Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu’nun girişimi ile 1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim, "Dünya Ruh Sağlığı Günü" olarak kutlanıyor. Öncelikli hedefi ruh sağlığı konusunda kamu bilinci oluşturmak ve bu süreçte ruhsal bozukluklara karşı koruyucu çalışmaların ve tedavi hizmetlerinin tanıtılmasını ön plana çıkarmak olan Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılki teması “işyerinde ruh sağlığı” olarak belirlendi.
Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, günümüzde işyerindeki çalışma şartlarından kaynaklanan başta depresyon, stres, kaygı olmak üzere çeşitli psikolojik sorunlar ortaya çıktığını belirterek “Bu tür sorunlar yaşamadığını düşünen insanlar bile zaman zaman çalışma ortamının olumsuz etkilerinden uzaklaşmak ihtiyacı duymaktadır” dedi.
Psikolog Öztekin, çalışma ortamında ruh sağlığınızı korumak için yapılacaklar konusunda önemli tavsiyelerde bulundu:
Çalışma zamanını en uygun şekilde kullanabilmek: İşini çok sevmek, aşırı sorumluluk duygusu, bulunduğu konumu sağlamlaştırmak, kendini ispat etmek gibi birçok sebeplerden dolayı uzun süreli çalışma ya da zamanın iyi kullanılamaması bitkinlik, yorgunluk, tükenmişlik hissi, depresif duygu durumu gibi sorunlar oluşturabilir. Çalışan kişi zamanı kontrol edebilmeli ve uygun şekilde yönetebilmelidir. Tabii bunu yapabilmek içinde çalışma şartlarının uygun olması, bu özgürlüğe sahip olunması gerekir.
Çalışanlarla sağlıklı iletişim kurmak: İşyerindeki herkesle çok iyi iletişiminiz olmayabilir. Ancak, çalışma ortamı içerisinde birlikte iş yapmaktan, serbest zamanlarınızda sohbet etmekten hoşlanacağınız, güvenebileceğiniz, sorunlarını paylaşabileceğiniz, dışarıda birlikte olabileceğiniz arkadaşlarınızla aynı çalışma ortamında olmanız size iyi gelecektir.
Yönetici-çalışan ilişkisi: Çalışılan işyerinin yöneticisi konumundaki işyeri sahibi, patron, müdür gibi yöneticilerle ilişkinizin özellikleri sizin ruh sağlığınızı etkiler. Yöneticinin, çalışanların düşünce ve fikirlerine saygı göstermesi, desteklemesi, yeri geldiğinde alt-üst ilişkisi gözetmeden iltifat etmesi, olumlu geri bildirimlerde bulunması, çalışanda kendisine değer verildiği hissini oluşturur. Çalışan da yöneticisine daha fazla değer verir ve güvenir. Mutluluk duygusu artar.
Çalışma yaşamı-duygusal yaşam ilişkisi: Özel hayatınızda sağlayamadığınız duygusal ihtiyaçlarınızı profesyonel çalışma ortamında almaya çalışmak mutsuzluğa yol açabilir. Çünkü çalışma ortamı duygusal ihtiyaçların karşılanmasını sağlayan bir yapı değildir. Aile ve sosyal yaşamdan farklı bir özellik gösterir.
Özel hayatın duygusal yaşama etkisi: Özel hayatınızdaki sorunlarınızla ilgili olumsuz duygu ve düşüncelerle işinize giderseniz işyerinde “bugün iyi görünmüyorsun, bir şeyin mi var, hasta mısın” gibi sorulara muhatap olabilirsiniz. Gün boyunca mutsuz ve verimsiz bir şekilde çalışmaktansa iş ortamını, dikkatinizi işinize yoğunlaştırarak ve arkadaşlarınızla kısa paylaşımlarda bulunarak dışarıdaki sorunlarınızdan kurtulabileceğiniz bir ortama çevirebilirsiniz.
Açık ve net olun: İstekleriniz, beklentiniz, yapıp yapamayacaklarınız, kabulleriniz, onaylamadığınız konularda net olun. Uygun ortam ve zamanda bunları dile getirin. Açık bir şekilde dile getirmediğinizde beni anlamıyorlar duygusuna kapılabilirsiniz ya da içinizde biriktirdiğiniz olumsuz duygu ve düşünceler uygun olmayan bir zamanda aşırı tepkiler şeklinde ortaya çıkabilir.
Aşırı hırs yorar ve yıpratır: Rekabet ortamının oluştuğu iş yaşamında rekabet geliştirici ve motivasyonu arttırıcı bir rol oynasa da dozunu aşan bir rekabet, diğer insanların değerini düşürmeye çalışan tavırlar, iş ortamındaki dengeleri bozan aşırı hırslı tutumlar iş ortamında huzursuzluğa sebep olur. Huzursuz ortam ve bozulan ilişkiler de kişiyi mutsuz eder.
İşyeri psikoloğu: Çalışma ortamlarında psikolojik ve sosyal iyilik halini korumak ve güçlendirmek için “işyeri psikoloğu”na ihtiyaç duyulabilmektedir. İşyerlerinde mutlu ve verimli çalışanların olması hem “ülke kalkınması”nda katma değer sağlar, hem de “toplum ruh sağlığı korunması” alanında kazanım sağlar.
Kurumsal destek: Çalışılan kurumdaki genel psikososyal problemlerin ölçümlenerek çalışanlara stres ile baş etme / stres azaltma eğitim seminerleri, çalışanların kurum içi sorunları aktarabileceği ve çözümlerin önerilebileceği toplantılar yapmak, çalışanlara psikolojik destek sağlama açısından son derece etkili yöntemlerdir.
Ruh Sağlığı-Beden sağlığı dengesini korumak: Ruh sağlığı beden sağlığından uzak tutulamaz. Özellikle fiziki olarak uygun olmayan ortamlarda ve ofis ortamında oturarak ve hareketsiz çalışılan durumlarda beden sağlığının olumsuz etkilendiği bilinmektedir. Dışarıda yapacağınız düzenli spor ve işyerinde yapacağınız basit egzersizlerle çalışma ortamınızda hem beden sağlığınızı ve hem de ruh sağlığınızı korumak daha kolay olacaktır.
Kaynak:habertürk
Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu’nun girişimi ile 1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim, "Dünya Ruh Sağlığı Günü" olarak kutlanıyor. Öncelikli hedefi ruh sağlığı konusunda kamu bilinci oluşturmak ve bu süreçte ruhsal bozukluklara karşı koruyucu çalışmaların ve tedavi hizmetlerinin tanıtılmasını ön plana çıkarmak olan Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılki teması “işyerinde ruh sağlığı” olarak belirlendi.
Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, günümüzde işyerindeki çalışma şartlarından kaynaklanan başta depresyon, stres, kaygı olmak üzere çeşitli psikolojik sorunlar ortaya çıktığını belirterek “Bu tür sorunlar yaşamadığını düşünen insanlar bile zaman zaman çalışma ortamının olumsuz etkilerinden uzaklaşmak ihtiyacı duymaktadır” dedi.
Psikolog Öztekin, çalışma ortamında ruh sağlığınızı korumak için yapılacaklar konusunda önemli tavsiyelerde bulundu:
Çalışma zamanını en uygun şekilde kullanabilmek: İşini çok sevmek, aşırı sorumluluk duygusu, bulunduğu konumu sağlamlaştırmak, kendini ispat etmek gibi birçok sebeplerden dolayı uzun süreli çalışma ya da zamanın iyi kullanılamaması bitkinlik, yorgunluk, tükenmişlik hissi, depresif duygu durumu gibi sorunlar oluşturabilir. Çalışan kişi zamanı kontrol edebilmeli ve uygun şekilde yönetebilmelidir. Tabii bunu yapabilmek içinde çalışma şartlarının uygun olması, bu özgürlüğe sahip olunması gerekir.
Çalışanlarla sağlıklı iletişim kurmak: İşyerindeki herkesle çok iyi iletişiminiz olmayabilir. Ancak, çalışma ortamı içerisinde birlikte iş yapmaktan, serbest zamanlarınızda sohbet etmekten hoşlanacağınız, güvenebileceğiniz, sorunlarını paylaşabileceğiniz, dışarıda birlikte olabileceğiniz arkadaşlarınızla aynı çalışma ortamında olmanız size iyi gelecektir.
Yönetici-çalışan ilişkisi: Çalışılan işyerinin yöneticisi konumundaki işyeri sahibi, patron, müdür gibi yöneticilerle ilişkinizin özellikleri sizin ruh sağlığınızı etkiler. Yöneticinin, çalışanların düşünce ve fikirlerine saygı göstermesi, desteklemesi, yeri geldiğinde alt-üst ilişkisi gözetmeden iltifat etmesi, olumlu geri bildirimlerde bulunması, çalışanda kendisine değer verildiği hissini oluşturur. Çalışan da yöneticisine daha fazla değer verir ve güvenir. Mutluluk duygusu artar.
Çalışma yaşamı-duygusal yaşam ilişkisi: Özel hayatınızda sağlayamadığınız duygusal ihtiyaçlarınızı profesyonel çalışma ortamında almaya çalışmak mutsuzluğa yol açabilir. Çünkü çalışma ortamı duygusal ihtiyaçların karşılanmasını sağlayan bir yapı değildir. Aile ve sosyal yaşamdan farklı bir özellik gösterir.
Özel hayatın duygusal yaşama etkisi: Özel hayatınızdaki sorunlarınızla ilgili olumsuz duygu ve düşüncelerle işinize giderseniz işyerinde “bugün iyi görünmüyorsun, bir şeyin mi var, hasta mısın” gibi sorulara muhatap olabilirsiniz. Gün boyunca mutsuz ve verimsiz bir şekilde çalışmaktansa iş ortamını, dikkatinizi işinize yoğunlaştırarak ve arkadaşlarınızla kısa paylaşımlarda bulunarak dışarıdaki sorunlarınızdan kurtulabileceğiniz bir ortama çevirebilirsiniz.
Açık ve net olun: İstekleriniz, beklentiniz, yapıp yapamayacaklarınız, kabulleriniz, onaylamadığınız konularda net olun. Uygun ortam ve zamanda bunları dile getirin. Açık bir şekilde dile getirmediğinizde beni anlamıyorlar duygusuna kapılabilirsiniz ya da içinizde biriktirdiğiniz olumsuz duygu ve düşünceler uygun olmayan bir zamanda aşırı tepkiler şeklinde ortaya çıkabilir.
Aşırı hırs yorar ve yıpratır: Rekabet ortamının oluştuğu iş yaşamında rekabet geliştirici ve motivasyonu arttırıcı bir rol oynasa da dozunu aşan bir rekabet, diğer insanların değerini düşürmeye çalışan tavırlar, iş ortamındaki dengeleri bozan aşırı hırslı tutumlar iş ortamında huzursuzluğa sebep olur. Huzursuz ortam ve bozulan ilişkiler de kişiyi mutsuz eder.
İşyeri psikoloğu: Çalışma ortamlarında psikolojik ve sosyal iyilik halini korumak ve güçlendirmek için “işyeri psikoloğu”na ihtiyaç duyulabilmektedir. İşyerlerinde mutlu ve verimli çalışanların olması hem “ülke kalkınması”nda katma değer sağlar, hem de “toplum ruh sağlığı korunması” alanında kazanım sağlar.
Kurumsal destek: Çalışılan kurumdaki genel psikososyal problemlerin ölçümlenerek çalışanlara stres ile baş etme / stres azaltma eğitim seminerleri, çalışanların kurum içi sorunları aktarabileceği ve çözümlerin önerilebileceği toplantılar yapmak, çalışanlara psikolojik destek sağlama açısından son derece etkili yöntemlerdir.
Ruh Sağlığı-Beden sağlığı dengesini korumak: Ruh sağlığı beden sağlığından uzak tutulamaz. Özellikle fiziki olarak uygun olmayan ortamlarda ve ofis ortamında oturarak ve hareketsiz çalışılan durumlarda beden sağlığının olumsuz etkilendiği bilinmektedir. Dışarıda yapacağınız düzenli spor ve işyerinde yapacağınız basit egzersizlerle çalışma ortamınızda hem beden sağlığınızı ve hem de ruh sağlığınızı korumak daha kolay olacaktır.
Kaynak:habertürk