İş Görüşmelerinde Sorulmaması Gereken 3 Soru

Bir iş görüşmesine gitmenin ne kadar stresli ve heyecanlı olduğunu hepimiz biliyoruz. Hele ki çok istediğimiz bir şirket bizi iş görüşmesine çağırmışsa, heyecanımız daha da katlanır. Önce ne giyileceği düşünülür, CV yeniden gözden geçirilir, saça – başa çeki düzen verilir. Hatta neler konuşacağımıza bile önceden karar veririz. Genellikle de bu konuşacaklarımızı, görüşme sırasında unuturuz. Elbette dikkat etmeniz gereken en önemli nokta, bu heyecan ve stres nedeniyle, iş görüşmesinde saçmalamamak!

Yapacağınız iş görüşmesinde ağzınıza almamanız gereken bazı cümleler olduğunu, artık biliyorsunuz. Konuşmanıza çok dikkat etmeniz gerekiyor. Çünkü sizinle iş görüşmesini gerçekleştirecek olan insan kaynakları yetkilileri konuşmanızdan, sizinle ilgili birçok bilgiyi ediniyor. Bu konuda kendinizi geliştirmenizde kesinlikle fayda var. İş görüşmelerinde olumsuz sonuca yol açan konuşmaları birçok yerde görebilirsiniz. Bu konu üzerine yapılan birçok araştırma da var.

Eğer çok istediğiniz bir iş için görüşmeye gidecekseniz, yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen bilgilere göre sormamanız gereken 3 soru bulunuyor. Şimdi sizlerle bu soruları paylaşacağız.

SORU: 1 Şirketiniz Tam Olarak Ne Yapıyor?
Bir iş görüşmesine gittiğiniz zaman bu soruyu soruyorsanız, görüşme baştan bitti demektir. Daha görüşmeye gittiğiniz şirketin ne iş yaptığını bilmiyorsanız, o şirkete faydalı da olamazsınız. Çalışmak için başvurduğunuz şirket hakkında bilginiz mutlaka olmalıdır. Karşı tarafa, “iş görüşmesine hazırlıksız geldim” imajı vermek istemiyorsanız, şirketi tanımalı, iş faaliyetleri hakkında araştırma yapmalısınız.

Yaptığınız iş başvurularını bilinçli olarak yapmanız gerekiyor. Şirkete, yetenekleriniz doğrultusunda ne katacağınızı anlatabilmeniz için öncelikle şirketi tanımalısınız. Ayrıca ne iş yaptığını bilmediğiniz bir şirkette, hangi pozisyonda çalışarak başarılı olacağınızı düşünüyorsunuz? Mutlu bir iş hayatınız olsun istiyorsanız, iş başvurunuzu yaparken şirketlerin yaptıkları işler hakkında bilgi sahibi olmanız gerekiyor. Sizin için en uygun olan alanda faaliyet gösteren şirketleri seçerek başvurunuzu yapmalısınız. Daha sonra bu şirketler tarafından görüşmeye çağrıldığınız zaman, onlara yeteneklerinizle şirkete neler katabileceğinizi kolayca anlatabilirsiniz.

SORU: 2 Haftada Kaç Saat Çalışmam Gerekiyor?
Önceliklerinizi ortaya koyan bir sorudur. Aynı zamanda o iş için en iyi seçenek olmadığınız hissini de yaratmaktadır. Ama sizin hedefiniz, “o iş için en iyi seçeneğin kendiniz olduğunu” ispat etmektir. Unutmamanız gereken bir diğer konu ise başarılı bir iş hayatı için sahip olmanız gereken yetenekler arasında, iyi bir zaman yöneticisi olmanız da yer alıyor. Eğer bu soruyu soruyorsanız, zamanınızı iyi bir şekilde yönetemediğiniz izlenimi de yaratmış olursunuz.

Çalışma hayatında, öncelikli olarak üzerinize düşen görev, işi en iyi şekilde yerine getirmektedir. İş görüşmesinde de bunu insan kaynakları yetkilisine aktarmanız gerekiyor. Çalışma saati dışında işi layıkıyla yerine getireceğinizi hissettirmelisiniz. Ama çalışma saatlerini sorarsanız, gerektiği kadar çalışmaya niyetiniz olduğu izlenimini vereceksiniz. Bir işveren için de pek hoş karşılanmayan çalışan tipi olursunuz. Bu durumu mesaisini doldurmaya çalışan boş bir çalışana, sınıfı geçmek için minimum notu yeterli gören öğrenciye benzetebiliriz.

SORU: 3 Maaşıma Zammı Ne Zaman Alırım?
Son derece olumsuz sonuçlar doğuran bir sorudur. İşte en önemli şeyin, para olduğu; sizin için en önemli motivasyonun para olduğu izlenimi yaratırsınız. Oysaki bir işveren için maaş zammı, iş performansıyla doğru orantılıdır. Herhangi bir duygusallık barındırmaz ve siz istediğiniz için yapılmaz. Ne kadar ekmek o kadar köfte mantığıyla, eğer işinizi iyi bir performansla yapıyor, şirkete bir şeyler katıyor ve başarılı ilişkileriniz nedeniyle parmakla gösteriliyorsanız, maaş zammını alırsınız.

Ücret artışı, sergilediğiniz iş performansı ve işe bağlılık sonucunda sağlanmaktadır. İşyeri için faydalı olmanız, ortamın düzenini bozmamanız, saygın bir çalışan olmanız ve özveriyle yapmanız gereken işleri yerine getirmeniz, bir ödül olarak maaş artışı demektir.