Irlanda'da ay yildiz sembolü

roseaysegul

Guru
Kayıtlı Üye
20 Ocak 2008
395
3
50
Lozan'da bizimle alâkali muzakereler yapilirken Yahya Kemal de orada imis. Avrupali butun delege ve temsilciler bizim aleyhimize oy verirken, sadece Irlanda temsilcisi her oylamada bizim lehimize parmak kaldiriyormus. Bu durum sairimizin dikkatini cekmis ve bir firsatini bulup kendisine; 'Herkes bizim aleyhimizdeyken, siz her seferinde lehimize oy kullaniyorsunuz; bunu nicin yapiyorsunuz?' diye sormus. Irlandali Yahya Kemal'in yuzune soyle bir bakmis ve; 'Boyle yapmaya mecburum. Benim gibi her Irlandali da buna mecburdur. Biz bir yandan aclik ve kitliktan kirilip, bir yandan salgin hastalikla bogusurken (1845-1849) diger Avrupalilardan hicbir yardim ve destek gormedik. Ama sizin Osmanli dedeleriniz, yardim olarak hem para hem de gemiler dolusu erzak gonderdiler. O zor gunlerde bize insanca, dostca uzanan eli asla unutamayiz. Siz her zaman desteklenmeye lâyik bir milletsiniz; bunu cok iyi hak ediyorsunuz!' diye cevap vermis
Irlanda'yi kasip kavuran kitlik doneminde, Osmanli Devleti'nin yaptigi nakdî ve aynî yardimin hatirasina gectigimiz mayis ayinda Dublin'e yetmis mil uzakliktaki Drogheda sehrinde toren yapilarak, o doneme ait tarihî bir binaya sukran plâketi asildi.
Tarihî bilgi ve belgelere gore iki milyon Irlandalinin goc etmesine ve olumune sebep olan aclik ve kitlik felâketi sirasinda Sultan Abdulmecid, Irlanda halkina on bin sterlin yardimda bulunmak istedigini bildirir. Fakat kendi topraklarina dâhil bulunan bu bolgeye sadece iki bin sterlin vermeyi kararlastiran Ingiltere Kralicesi Victoria, Istanbul'daki buyukelcisi vasitasiyla, Sultan'in teklifine karsi cikar ve neticede Osmanli bagisi bin sterline iner. Sultan Abdulmecid bunun uzerine Irlanda'ya tahil yuklu bes gemi gonderir. Fakat Ingilizlerin Dublin Limani'na sokmadiklari erzak dolu yardim gemileri, yuklerini Drogheda Limani'na bosaltir (1847). Bu donemde Ingiltere ve kita Avrupasi sanayi devriminin getirdigi refah ve zenginlik icinde olduklari hâlde Irlanda'ya yardim etmezken, Osmanli'nin hem maddî sikinti icerisinde, hem de cok uzak bir cografyada olmasina ragmen insanî yardimda bulunmasi burada dikkat edilmesi gereken onemli hususlardan biridir.

alinti
 
Iste, bu hâdisenin hatirasina Drogheda Belediyesi'nce yaptirilan sukran plâketi, 150 yil once Turk gemicilerin misafir edildigi eski belediye sarayinin duvarina (simdiki Westcourt Oteli) cakildi. Duzenlenen torende konusan Irlanda Buyukelcimiz Taner Baytok, hâdiseyi The Threshold dergisinde, Thomas P. O'Neill imzasiyla 1957 yilinda yayimlanmis yazidan ogrendigini soyledi.
Baytok, Irlanda asilzâdelerinin padisaha gonderdikleri ve hâlen Topkapi Sarayi Muzesi arsivinde muhafaza edilen tesekkur mektubunun da bu Osmanli yardimini dogruladigini belirtti. Mektupta soyle deniyordu: "Asagida imzalari bulunan biz Irlanda asilzâdeleri, beyefendileri ve sâkinleri, Majesteleri tarafindan, aci ceken, kederli Irlanda halkina gosterilen comert hayirseverlik ve alâkaya en derin minnetlerimizi saygiyla takdim eder ve onlar adina Majesteleri tarafindan Irlanda halkinin ihtiyaclarini karsilamak ve acisini dindirmek uzere comertce yapilan bin sterlinlik bagis icin tesekkurlerimizi arz ederiz."
Kralice Victoria'nin, kendi topraklarina dâhil bir bolgeden yukselen cok âcil yardim cagrisina karsi yapilmak istenen nakdî yardimi engellemesi ve bunu onda bire dusurmesi ibret verici bir vakaydi. (Maalesef dunyanin baska yerlerinde gunumuzde de benzer hâdiselere rastlamaktayiz. ) Buna karsilik Osmanli Sultani'nin, siyasî surtusmeleri ve nakliye gucluklerini de goze alarak, dort bin kilometre uzaga tahil yuklu gemiler gondermesi, buyuk bir âlicenaplik ornegiydi. Buyukelcimiz Baytok, Avrupa'da demokratiklesme ve insan haklari konusunda haksiz tenkitlere mârûz kaldigimiz bir sirada gerceklesen bu sukran plâketi torenini, Turklerin insan sevgisinin, muhtaclara ve aci cekenlere nasil yardima kostugunun delili olarak degerlendiriyordu. Irlanda halkinin kadirsinas jesti Turk kamuoyunda bir moral tesir saglayacakti.
Drogheda'nin Belediye baskani Alderman Frank Goddfrey de, sehir ambleminin Osmanli hilâl ve yildizi oldugunu hatirlatarak "Sukran plâketimiz, iki ulke insanlarinin dostluk sembolu olacaktir, umidindeyim. Dostumuz Turkiye'yi en kisa surede Avrupa Birligi icinde gormek istiyoruz." dedi. Kitlik ve Aclik Muzesi muduru de, Turk halkina ve Osmanli Devleti'ne minnettar olduklarini vurguladi.
Arsivlerimize bas vurunca, hem Irlanda asilzâdelerinin tesekkur mektubuna, hem de Ingiliz Buyukelciligi' nin o zaman gonderdikleri tesekkur belgesine ulasildi. Bizler icin ve gecmisimiz acisindan iftihar vesilesi bu belgelerin dunyaya duyurulmasi da, bilhassa ulkemiz aleyhine bazi olumsuzluklarin yasandigi su gunlerde cok muhim olsa gerek...
"Geceyarisi Ekspresi" ve "Musa Dagi" gibi asilsiz filmlerle ulkemize iftirada bulunanlara karsi verilecek en guzel cevap, bu hâdisenin belgesel bir film hâline getirilip dostlugun nasil olmasi gerektigini dunya kamuoyuna duyurmaktir. Boyle bir film, tarihî bir hakikati aciklamaktan baska, gelecekte kurulacak dostluk ve munasebetlerin hangi temeller uzerinde sekilleneceginin de bir gostergesi olacaktir.
 
valla bilmiyordum eline sağlık paylaşımın için teşekkürler a.s.

bazılarımıza geçmedi malesef dedelerimizin kanı niye bilmiyorum bırakın dışarı vermeyi birbirimizle paylaşamaz olduk senağlama

çok güzel konu çok geride kalmış herkes öğrensin benim gibi sengözlerimebaksanab
 
valla bilmiyordum eline sağlık paylaşımın için teşekkürler a.s.

bazılarımıza geçmedi malesef dedelerimizin kanı niye bilmiyorum bırakın dışarı vermeyi birbirimizle paylaşamaz olduk senağlama

çok güzel konu çok geride kalmış herkes öğrensin benim gibi sengözlerimebaksanab

maalesef oyle canim
 
'Boyle yapmaya mecburum. Benim gibi her Irlandali da buna mecburdur. Biz bir yandan aclik ve kitliktan kirilip, bir yandan salgin hastalikla bogusurken (1845-1849) diger Avrupalilardan hicbir yardim ve destek gormedik. Ama sizin Osmanli dedeleriniz, yardim olarak hem para hem de gemiler dolusu erzak gonderdiler. O zor gunlerde bize insanca, dostca uzanan eli asla unutamayiz. Siz her zaman desteklenmeye lâyik bir milletsiniz; bunu cok iyi hak ediyorsunuz!' diye cevap vermis

işte budur...
Sözün bittiği yer..
Öyle şanlı öyle kutlu bir tarihimiz var ki
Aslında öyle güçlü bir milletiz ki
Allahın izni ile yapamayacağımız hiçbir şey yok...
Lakin bu kudreti keşfedemiyoruz,batıya olan hayranlığımızdan önümüzü güzelliklerimizi göremiyoruz
yanıyorum buna..
Ukraynada okurken Osmanlı ya ait ne destanlara ne eserlere şahit oldum
bir yandan sevindim bir yandan içim cız etti
Ne olur tarihimize KENDıMıZE sahip çıkalım ne olur..
Paylaşım için teşekkürler can
 
Biz büyük ve erdemli bir milletiz ancak bu huyumuzu bir çok nedenle hep içimizdeki mualifler tarafından engellenmiş. TBMM açılmadan önce başlayan başka devletlere hayran olma ve onların yönetimlerini ülkemize getirme istek ve çabası sonuçlarında dünyaya örnek huy ve adetlerimiz bize töre adetler olarak yansıtılmış. Sonrasında ise savaşlarda bazı generallerimiz çarlık Rusyası için çalışmış bazıları da fransızlar için, ingilizler için. Bu çalışmalarını Büyük Ülkemiz için yapsalarmış bu ülke 4 katı daha müreffeh olurdu. Ama bunu beceremedikleri ve dinimizin kuralları zor geldiği için ya sosyalist olmuşlar yada bilmem ne. Ama zararın neresinden dönülse kardır diyerekten iş daha işten geçmeden bu ülke için çalışanları bulmak ve çalıştırmak daha önemli.
Bu vesile ile ROSEAYŞEGUL sana emeklerin için teşekkür ederim
 
X