İlber ortaylı: Türkiye'yi cahiller yönetiyor

ema1

Hayat, sen plan yaparken başına gelenlerdlr
Pro Üye
10 Ağustos 2009
26.100
18.286
Tarih profesörü İlber
Ortaylı, milletvekillerinin
çoğunun avukat ve
müteahhit olduğunu ve
bunun tesadüf olmadığını
vurgulayarak ‘O yüzden
hukuk ve inşaat işleri iyi
yürüyor herhalde!’ diyor.
‘Cahil’ tanımından
siyasiler de payını alıyor.
Ortaylı, ‘Türkiye’yi cahiller
yönetiyor, ama görgü
ayrı bir şey. Herkes âlim
olmadığına göre cahiller
de yönetir. Burada nispeti
fazladır’ diyor.
27 Ağustos 2016 Cumartes
Tarih profesörü İlber
Ortaylı’yla Kadıköy
Kütüphanesi’nde
buluşuyoruz. Odaya
girdiğim andan itibaren
tatlı huysuzluğu başlıyor.
“Merhaba” bile demeden
“Ne soracaksınız bana”
diyor. Anlayacağınız,
dakika bir gol bir.
Önümüzdeki dakikalar
içinse tedirginim. Ama
öncelikle söyleşi sonrasını
anlatmak istiyorum.
Sohbetimiz bittikten
sonra Kadıköy’den
Beşiktaş’a geçmek için
beraber vapura biniyoruz.
Öyle bir ilgi var ki İlber
Ortaylı’ya! Sanki Tarkan
bindi vapura! “E, ben
milletin hocasıyım”
diyerek karşılıyor
durumu.
Vapurun üst katındaki
açık alanda oturuyoruz.
İnsanlar etrafımıza
geliyorlar. Vapur adeta
açıkhava soru sahnesine
dönüşüyor. Herkes
“Hocam” diye başlıyor
söze. Rüzgâr bir yandan,
sorular bir yandan
esiyor... Çırağan Sarayı’nı
görüyoruz. Genç delikanlı
“Hocam Ak Saray mı
güzel, yoksa bu saray mı”
diye soruyor. İlber Ortaylı
da hafiften tersleyerek
“Ne bileyim evladım Ak
Saray’ı görmedim ki”
diyor.
Ben de sohbetimizde
daha önce de kadınlara
yönelik fırçalarına çokca
şahit olduğumdan
“Kadınlara gareziniz mi
var” diye soruyorum.
Yazma diyor yanıtı.
Yazmıyorum. Vapurdaki
kadınlara “Bu gazeteci
bana kadınlara garezin
mi var diye soruyor, sizce
var mı?” diye soruyor.
Halk, Hoca’yı seviyor:
“Hayır Hocam yok öyle bir
şey” diyorlar. Ortaylı,
bana dönüp “Senin değil
halkın sesi önemli” diye
yapıştırıyor cevabı. Önceki
gece televizyon
programında kendisine
yöneltilen
“Pensilvanya’ya gittiniz
mi” sorusuna
sinirlenmişti Ortaylı, ben
de bu soru yağmuru
arasında “Peki demokrasi
nöbetine gittiniz mi?”
diye soruyorum, “İşim
vardı gitmedim, dişim
ağrıyordu” diyor.
Söyleşinin başına
dönecek olursa sohbeti
İlber Ortaylı şöyle
başlatıyor:
İlber Ortaylı: Evet ne
soracaksınız bana?
- Ceren Çıplak: İlk olarak
‘Nasılsınız’ desem?
İ.O: Biliyor musun hırs çok
kötü bir şey. Hepinizde
hırs var. Mutlu olmaya
çalışın, yaptığınız iş iyi
olduğu için okusunlar.
Genel yayın yönetmeni
olayım diye gazeteci
olunmaz. Bunu unutma.
- Türkiye’de kadın olmak
her alanda daha fazla
mücadele gerektiriyor, o
kadar baskı ve şiddet var
ki...
Hiç baskı, şiddet yok. Evet
bir kısımda var, ama
diğer kısım da çok
şımarık. Türkiye’deki bazı
kadınlar çok şımarık. “Ayy
bu memlekette
yaşanmaz” diyorlar.
- Sizce bu memlekette
yaşanmaz mı?
Yaşanmaz, ama şu anda
yaşanmaz.
- Neden yaşanmaz? Çok
mu ‘cahil' var?
Herkes âlim olmadığına
göre...
- Peki, Türkiye’yi cahiller
mi yönetiyor?
Türkiye’yi zaten cahiller
yönetiyor, ama görgü
ayrı bir şey. Herkes âlim
olmadığına göre cahiller
de yönetir. Bütün
dünyada bu böyledir.
Burada nispeti fazladır.
Bir de çok cüretkâr burası.
- Politikacılar mı
cüretkâr?
Evet, iktidarı da
muhalefeti de çok
cüretkâr. Bilmeden çok
cüretkâr oluyorlar.
Darbede bile gördük cahil
olduklarını.
- En son ne zaman
gittiniz Beyoğlu’na?
Beyoğlu artık Laleli-
Merter karışımı mı?
Entelektüel takım artık
Beyoğlu’nda tur atmaz.
Onun için bu normal.
Şimdi Araplar geziyor en
çok. Kaliteyi düşüren
enterasan bir kalabalık
var Beyoğlu’nda.
Bombalar patlıyor,
insanlar gitmiyor ama
Anadolu’dan gelen
gençlerin gözü pek, iki
gün gitmeseler üçüncü
gün giderler.
- Peki, genel anlamda
giyim kuşamda bir
değişim görüyor
musunuz?
İyi bir değişim var.
Konfeksiyon, tekstil
sanayimiz iyice gelişti.
Ben 50’leri 60’ları bilirim,
altını üstünü
uyduramazlardı, ama
şimdi ucuz mal satılıyor.
En ucuz ayakkabının, en
ucuz elbisenin bile bir
albenisi var. Millet renk
uyumunu öğrenmeye
başladı. Merter’deki
mağazaya git 40 TL’ye
giyinir çıkarsın.
İnsanlarımız değişti. Nesil
değişti. Artık insanlar
kapalı ailelerde
evlenmiyorlar. Alevi -
Sünninin kendi içinde
evlenme dönemi bitti.
- Aslında pek bitmedi...
Bitti şekerim. En azından
Erzincan’ın Alevisi başka
bir şehrin Alevisi ile
evlenebiliyor. Çarpıklık da
bitti. İnsanların
birdenbire boyu posu
uzadı. Coğrafyada yerini
bilmediği bir adamın
çocuğu olarak dünyaya
geliniyor artık. O yüzden
ırkımız da güzelleşti.
Türkler güzelleşti. Gelişti.
- Peki kültürü gelişti mi?
Bu, çok güzel bir soru.
Kültür gelişmedi. Türkler,
ağzını açmasın. İstanbul
Türkçesi kayboldu.
İnsanlara Türkçenin diş
öncesinde söylendiğini
öğretemedik. Gidiyor Ajda
Pekkan’a özeniyor. Ajda
Pekkan’ı
küçümsemiyorum ama
Türkçe öyle olmamalı.
- Zeki Müren gibi mi
konuşalım?
Evet, bal gibi de öyle
konuşacaksınız. Zeki
Müren Bursalıdır ve
Türkçe konuşurdu.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…