• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

İkinci Yeni

Cizirti

Hala muhterem , pek muhterem
Kayıtlı Üye
20 Temmuz 2008
6.558
13.524
773
Diğer
hemcinslerim bu konu başlığı altında ikinci yenicilerin şiirlerini paylaşsak nasıl olur ?
hemen ikinci yeni nedir kısa bir bilgi vereyim vikipediadan

İkinci Yeni, 1950'li yıllarda Edip Cansever, İlhan Berk, Cemal Süreya, Turgut Uyar, Sezai Karakoç, Ece Ayhan ve Ülkü Tamer gibi şairlerin başını çektiği bir şiir ve edebiyat akımı.
Garipçiler ve 1940 Toplumcu Gercekçi Kuşağı'nın etkilerinin yoğun olarak hissedildiği bir dönemde ortaya çıkmıştır. İsim babası Muzaffer İlhan Erdost'tur. Akımın öncü şairi Ece Ayhan'a göre ise az kullanılan adıyla 'Sivil Şiir'dir.
İkinci Yeni'nin doğuşunu sağlayan kitap ise Cemal Süreya'nın Üvercinka'sıdır.
İlk örnekleri 1951-1959 tarihleri arasında Pazar Postası gazetesinde yayımlanmıştır. Gazete aynı zamanda İkinci Yeni şiirine beşiklik de etmiştir.
Türk şiirinde değişik imge, çağrışım ve soyutlamalarla yeni bir söyleyiş bulma amacında olan bir akımdı.
Ortak ozellikleri; dilin alışılmış kalıplarını yıkmak, sözdizimini zorlamak, değiştirmek ya da bozmak oldu.
Şiirde hayal gücüne ve duyguya ağırlik verdiler. Bireyin yalnızlığı, sıkıntıları, çevreye uyumsuzlukları gibi temaları sıklıkla işlediler. Söylemek istediklerini soyut bir dille anlatmaya çabaladılar. Amaçları verilmek istenilen duyguyu anlatmaktan ziyade hissettirmektir.
 
Açılmamış bir şarap şişesiydim
Ki öyle kaldım
Acımı köpürtmedim
İçime sağdım
Gözyaşlarımı göstermedim
Ki sildim
Özgürlüğüm beni tutsak düşürdü
Başaramadım
İçimde kara kara bulutlar sallandı
Ki sallandılar
Dışarı yağamadım
Ve yenildim ve sustum..

/ edip cansever
 
Evet
Dün akşam evinin önünden geçtim
İçim hem kimsesizdi hem kalabalık
Bu demektir ki sevgisiz düşünemiyorum sevdayı
Bana söz ver yarın akşam
Göze al her şeyi yeni baştan konuşmayı.

Edip Cansever
 
Hayatın kutlu olsun sevgilim
Ki sana değişe değişe aktım
Kimi zaman bir japon gibi uykusuz kaldım
-Uykusuz kalır mı onlar bilmem aslında-
Sevgilim sevgilim
Bir orman gibi çoğal aramızda
Şehirden bir çocuk olarak şurda burda
Bir sabuntozu markasında köpürerek
Çınarın tutsaklığını
Ve menekşenin tutsaklığını
Ve menekşenin sevincini yaşa
Sevgilim sevgilim
Hüzüne yer var hayatımızda

/ turgut uyar
 
Umduğun inceliğe inmiyorsa söz,
Çekil suskunluğun tüneklerine;
Ucuz etme anlamı...
Böyle zamanlarda insan
Çokluk yalnız kalmalı...
Sevgisiz seslerle çevren çiğ,
Uysan uzaklaşırsın kendi özünden,
Dirensen günün karanlık...
Bu yüzdendir gecelerin güzelliği,
Geceler aydınlık
Al getir kendi derinliklerine,
Ufuksuz sularda duran gemini...
Getir ki sabaha çok var...
Hem bakarsın gecelerin koynundan
Bir 'bilen' çıkar...

Şükrü Erbaş
 
Sen yarım kalmış bir aşkın kaçınılmaz sürgünü,
Katlanan, göğsündeki kayaya; Sen orda şimdi bir hüznü köpürt,
Ben bir çocuğa su vereyim burda.
Ben ki kiracıyım bir acıya.
Sen imzalarsın sabah akşam defterini bensizliğin,
Bense kanla öderim kirasını kaldığım evin.
Bir takvimi tersten açardık, eğer isteseydin...

____Metin Altıok
 
Yarın gece gideceğim bu kentten
Bir ırmağa yolcuyum sular çekiyor beni
Yüreğimden başka taşıyacak yüküm yok
Sayılmazsa göğsümden düşen kuş ölüleri

Sözüm yok işte yüzüm işte akşam
Sesimde anıların sessizliği

İçimde acıyla yürüyorum yolları
Çoktandır yolumu ayırdığım bu kentten
Yorulsam da bir daha binmem o trenlere
Kimse karşılamasın istasyonlarda beni

Kuşsuz bir kent gizli uzayan saçlarımda
Aşktan ve anılardan bir avuç külüm şimdi
Ardımda usulca akan küçücük sular
Bir onlar uğurluyor varacağım ırmağa

Sözüm yok işte yüzüm işte akşam
Sesimde anıların sessizliği

Sonunda bir soru gibi kaldım yine kendimle
Kentin kırık aynasında eksildikçe düşlerim
Söyle benim ömrüm bu kente uğradı mı
Sahi ben hiç ömrümü kendime yaşadım mı

Haydar Ergülen
 
“Mutsuzluktan söz etmek istiyorum
Dikey ve yatay mutsuzluktan
Mükemmel mutsuzluğundan insansoyunun
sevgim acıyor.”

Turgut Uyar
 
ey kimse yok!..ey bir mavinin unutulmasından
arta kalan!..
ey sen var mısın?
ey olma!..
ah, yağmur başlayacak
ah, yağmur başlayacak
ah, yağmur başlayacak
ah, yağmur başlayacak
ah, yağmur başlayacak
ah, yağmur başlayacak
ah, yağmur başlayacak

gece olsa da sussam...


turgut uyar
 
Ilık süt gibiydin
Sen , uf uff..


Benim ağzımda bir zehir vardı ,
Beni bu dünyaya ağzımda ,
Hoh ,
Bu zehirle bıraktığında
Ben senin kötü olduğunu ,
Senin kötü olduğunu
Anlamamak için ,
Çok çalıştım..


Benim seninle ilgili
Bildim her şey bir
Yalandı. Buna çalıştım..
Tersinden bir adaletsizliği
Anlamam gerekti benim ,
Ve ben
Hoh ,
Ben bunun için bir Afrikalı gibi çalıştım..

Ilık süt gibi ,
Ilık süt gibi olduğun ,
Hooohhh ,
Benim uydurmamdı..

BİRHAN KESKİN
 
Bir tek gece vardır insanın hayatında..
Ömür boyu sürer nöbeti..
Bu da öyleydi..
İyi ol..
Sağ ol..
Uzak ol..
Ama bir daha görme beni..

Murathan Mungan
 
Ben seni yalansız
Bahar gibi sevdim.
Sevgi adınaydı
Milis beraberliğimiz.
Sabahtan akşama
Günü tarar örerdik
Ve kedileri
İkimiz de çok severdik.

Metin Altıok
 
Biz kadınız, bilmeden seviyoruz bu kedileri
Seviyoruz, bir sevilme içgüdüsüyle
Bu bizim yüzümüzde ufacık çizgiler oluyor - acaba?
Evet, çok değil konuşurken düzeltiyoruz
Orayı burayı topluyoruz, yeriyse çocuklarımızı öpüyoruz
Ama biliyorsunuz ki gene de
Hepimiz, işte hepimiz
Bitmenin, tükenmenin yorgunluğu içinde.

Gözler mi? Tavana dikili, hayır, pencereye
Yağmalar, sürgünler, yangınlar içinde
Çünkü bu boşluk; tüneller, çukurlar, kapkacak ağızları
Mağaralar, denizler, gökyüzleri değil de
Bu boşluk, o bir türlü dolduramadığımız, o
Orman, dağ, kısacası evrenle.

Biz bu lavanta kokularını bilmeden taşıyoruz
Biz bu tavana bilmeden eski rengine boyuyoruz
Bu bizim terliklerimizde ufacık güller oluyor - acaba?
Evet, çok değil, onları bilmeden hoşa gideriyoruz
Sormayın, ama sormayın, bilmeden aralık tutuyoruz kapılarımızı
Bilmeden bekliyoruz, bilmeden uyuyoruz sabahlara değin
Kim bilir, belki de biz
Tanrısıyız en olunmaz şeylerin.

Bu bizim en düzenli hareketimiz: olmak
Asılıp kalmışız sokak fenerlerine
Asılıp kalmışız öyle, görenler bizi görüyor
Görenler bizi görüyor ve gidip geliyoruz dikkatle
Doğrusu, niye saklayalım, hepimiz bunu yapıyoruz
Ama biz yaşıyorken de bunu yapıyoruz sadece
Cansız
Ve gidip geliyoruz dikkatle.

Biz bu kendimizi boşuna soruyoruz kendimize
Boşuna asıyoruz onları, boşuna öldürüyoruz
Bu bizim gözlerimizden ufacık şeyler geçiyor - acaba?
Evet, çok değil, bakışırken düzeltiyoruz
Biz ne garip şeyleriz ki; doluyuz, bazıyız, avuntuluyuz
Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: yaşamak
Ben biliyorum, yalan mı, siz de biliyorsunuz.


Edip Cansever
 
Back