- 1 Ocak 2013
- 560
- 609
- 31
-
- Konu Sahibi losinggame
- #1
merhaba güzel kadınlar, umarım hepiniz iyisinizdir. Artık gitgide yakın çevremizden Covid haberleri aldığımız şu günlerde umarım hepiniz sağlıklısınızdır, hasta olanlar ise hafif atlatıyordur...
Bugün biraz iç dökmek istedim, uzun olduysa kusura bakmayın. daha önce konum vardı evlilik hazırlıklarıyla ve nişanlımla ilgili. çok şükür evimizi tuttuk, ailelerimizin de yardımlarıyla eşyalarımızın bir kısmını tamamladık, boya ve temizlik de yapıldı. perde, halı, nikah kıyafeti gibi eksiklikler kaldı sadece. tüm bu koşturmanın arasında geçtiğimiz haftalarda 2 kayıp yaşadım, birisi annemin kuzeni idi çok genç yaşta kanserden kaybettik ve tüm aile mahvolduk, geçen hafta ise meleğim kedim balkondan atladı ve hala bu kayıplardan dolayı kendime gelemedim. hatta kedimi kaybettiğimiz aynı gün arabayı çarptım vs bir sürü şey oldu. bir de tüm bunların arasında mobilya, boya vs.işlerle hep işten izin alarak halletmeye çalıştık. ben işten izin alıp onu alıyorum, sonra işimizi hallediyoruz ne yapılacaksa. ve özel sektörde çalışan arkadaşlar bilirler benimki gibi dışarıdan anlayışlı görünüp de aşırı işkolik bir patronunuz varsa tüm bu izin mevzuu çok sıkıntılı oluyor. akşamları mesaiden sonra 1-2 saat daha kalarak işlerimi tamamlıyorum bu sıralar.neyse...
koşturmacaların arasında ben hem cenazelerimizden, hem iş yerindeki yoğunluktan, hem de neye nasıl yetiştiricez onun hesabını yapmaktan inanılmaz gergin ve üzgündüm. yolda yürürken bile ağlıyorum o derece. son bir aydır nişanlımla bu görüşmelerimizden sonra (örneğin o gün ev için görüştüysek veya işten sonra görüştüysek) akşam olup da ben eve gittiğimde hiç msj atmıyor,aramıyor. ben komik bişeyler gönderdiysem ona yorum yapıyor sadece. napıyorsun dediğimde de ya ibadet ettiğini, ya çalıştığını ya da kitap okuduğunu söylüyor. genelde benim akşamlarım da aynı şekilde geçtiği için ben de üstünde durmadım.
bunun haricinde nişanlımın bazen benim anlam veremediğim durgunlukları ve soğukluğu oluyor. ben o üzgün anlarımda anlayış beklerken bir de ona söyleyeceğim laflardan aman üzülmesin kırılmasın bunları düşünüyorum. sağolsun cenzaye de gittik birlikte, orada da değişik bir tavrı vardı ama üzerinde durmadım. en son kedimi kaybettiğimde annem onu araöış nasıl söyleyeceğim diye, o da demiş ki eve gelsin öyle söyleyin. ama ben teasdüfen annemi arayıp da öğrendim öncesinde sonra iş çıkışı eve birlikte gidelim dedi. evdeyken de zorla yanımda duruyor gibiydi. hatta bi ra elini omzunma atarak kendine çekti, şaşırdım. sonra öğrendim ki eve gel oğlum yalnız bırakma diyen de, belki kendinden çekiniyor diye kaş göz yapıp yakın durmasını sağlayan da annemmiş. o söylemese gelir miydi artık on bile bilmiyorum. o akşam bir mesaj bekledim ya çok mu şey bekledim? nasılsın, nasıl oldun, üzülme diyen, beni teselli edecek bir mesaj? aramasını da geçtim. hiç bişey yazmadı. HİÇ Bİ ŞEYYY. ertesi gün evin işi için yine aldım ofisinden nasılsın falan hiçbişey yok. çok mu işin vardı akşam dedim, yook normaldi dedi. aramanı sormanı bekledim dedim. e eve geldim yanında oldum yeterli olduğunu zannetmiştim dedi. senin için normal bi akşamdan farkı yoktu tabi dedim. ve bir daha hiç konuşmadık o gün. akşam msj atmış biraz konuştuk ilgi istediğimi söyledim gurursuz gibi, kendince doğru olanı yaptığını acısın olanın bir süre yanında olduktan sonra onu kendi haline bırakmanın daha iyi olduğunu düşündüğünü, babasının cenazesinde bile kimseden böyle bişey beklemediğini, kavgacı bir şekilde değil de bunu güzelce söylesem yanımda olacağını vs vs anlattı. fazlasını düşünemediğini, art niyeti olmadığını vs vs. aramızda hallettik konuyu, sabah bize gel eve geçelim boyacıyla temizlikçilere bakalım dedim. tamam dedi, bu arada biz çalıştığımız için annem bir önceki tüm temizlik malzemelerini eve bırakmıştı sabah hep birlikte geçecektik. kaynanam da annemi arayıp siz çocukların başında durun ben uzaktayım gelemiyorum vs deyince annem iyice görev belledi bunu sabah erkenden beni kaldırdı hadi hadi diye. nişanlımı arıyorum açmıyor. annem kahvaltıda nişanlını da ara kablolar falan kalkacak o da gelsin evin başında dursun sen işten izin alıp gidiyorsun yetişemiyorsun, hiç heyecanlı değilsiniz vs vs bir sürü laf saydı. anne sadece senin kadar telaşlı değiliz herşey halloluyor bir aksilik yok vs deyince anlamadığım bi şekilde kavga ettik, sofradan kalktım. nişanlımı aradım geliyorum diye gittim onu aldım. o gene bi soğuk ben zaten gerginim. noldu dedi. annene söyle annemi çocukların başında dursun diye aramasın annem gaza geliyor olan bana oluyor dedim. ne alaka şimdi annem dedi, konuyu bağlayacaktım bekleseydin dedim. sonrasında yine hiç konuşmadık o gün.
uzun oldu kusura bakmayın artık tepemin tasını attıran olaya geliyorum. cuma akşamı napıyosun yazdı, geri sildi. ordan konuşmaya başladık. bana dedi ki seni korkutmak istemiyorum. neyle dedim. fiziki gücümle, yokluğumla dedi. ne demeye çalıyorsun sen tehdit mi ediyorsun beni dedim. burdan bunu mu anladın dedi.ay şaka gibi ay delirdim resmen ne anlaşılır bu laflardan başka? beni var eden şey onun sevgisiymiş ama bu olaylardan dolayı törpüleniyormuş bazı şeyler, ona kötü davranıyormuşum başkalarının yanında cenazede de aynı şeyi yapmışım. ne yaptım nasıl davrandım sana söyle diyorum söylemiyor. en son seni Allaha havale ediyorum dedim şimdi msj atmış perdeciyi götürecez mi diye. ben gerçekten delirmek üzereyim kızlar. kendisi bu zamana kadar bana sesini bile yükseltmiş değil çok saygılı biridir. ama bu davranışlar bu ilgisizlik beni çok yoruyor normalde böyle biri değil, evet bana kıyasla daha duygusal ve daha hassastır ben ona göre daha düşünmeden konuşurum mesela, ama ayrılıkla, belki dövmekle tehdit etmek ne demek ya ne demek kafayı yicem....
Bugün biraz iç dökmek istedim, uzun olduysa kusura bakmayın. daha önce konum vardı evlilik hazırlıklarıyla ve nişanlımla ilgili. çok şükür evimizi tuttuk, ailelerimizin de yardımlarıyla eşyalarımızın bir kısmını tamamladık, boya ve temizlik de yapıldı. perde, halı, nikah kıyafeti gibi eksiklikler kaldı sadece. tüm bu koşturmanın arasında geçtiğimiz haftalarda 2 kayıp yaşadım, birisi annemin kuzeni idi çok genç yaşta kanserden kaybettik ve tüm aile mahvolduk, geçen hafta ise meleğim kedim balkondan atladı ve hala bu kayıplardan dolayı kendime gelemedim. hatta kedimi kaybettiğimiz aynı gün arabayı çarptım vs bir sürü şey oldu. bir de tüm bunların arasında mobilya, boya vs.işlerle hep işten izin alarak halletmeye çalıştık. ben işten izin alıp onu alıyorum, sonra işimizi hallediyoruz ne yapılacaksa. ve özel sektörde çalışan arkadaşlar bilirler benimki gibi dışarıdan anlayışlı görünüp de aşırı işkolik bir patronunuz varsa tüm bu izin mevzuu çok sıkıntılı oluyor. akşamları mesaiden sonra 1-2 saat daha kalarak işlerimi tamamlıyorum bu sıralar.neyse...
koşturmacaların arasında ben hem cenazelerimizden, hem iş yerindeki yoğunluktan, hem de neye nasıl yetiştiricez onun hesabını yapmaktan inanılmaz gergin ve üzgündüm. yolda yürürken bile ağlıyorum o derece. son bir aydır nişanlımla bu görüşmelerimizden sonra (örneğin o gün ev için görüştüysek veya işten sonra görüştüysek) akşam olup da ben eve gittiğimde hiç msj atmıyor,aramıyor. ben komik bişeyler gönderdiysem ona yorum yapıyor sadece. napıyorsun dediğimde de ya ibadet ettiğini, ya çalıştığını ya da kitap okuduğunu söylüyor. genelde benim akşamlarım da aynı şekilde geçtiği için ben de üstünde durmadım.
bunun haricinde nişanlımın bazen benim anlam veremediğim durgunlukları ve soğukluğu oluyor. ben o üzgün anlarımda anlayış beklerken bir de ona söyleyeceğim laflardan aman üzülmesin kırılmasın bunları düşünüyorum. sağolsun cenzaye de gittik birlikte, orada da değişik bir tavrı vardı ama üzerinde durmadım. en son kedimi kaybettiğimde annem onu araöış nasıl söyleyeceğim diye, o da demiş ki eve gelsin öyle söyleyin. ama ben teasdüfen annemi arayıp da öğrendim öncesinde sonra iş çıkışı eve birlikte gidelim dedi. evdeyken de zorla yanımda duruyor gibiydi. hatta bi ra elini omzunma atarak kendine çekti, şaşırdım. sonra öğrendim ki eve gel oğlum yalnız bırakma diyen de, belki kendinden çekiniyor diye kaş göz yapıp yakın durmasını sağlayan da annemmiş. o söylemese gelir miydi artık on bile bilmiyorum. o akşam bir mesaj bekledim ya çok mu şey bekledim? nasılsın, nasıl oldun, üzülme diyen, beni teselli edecek bir mesaj? aramasını da geçtim. hiç bişey yazmadı. HİÇ Bİ ŞEYYY. ertesi gün evin işi için yine aldım ofisinden nasılsın falan hiçbişey yok. çok mu işin vardı akşam dedim, yook normaldi dedi. aramanı sormanı bekledim dedim. e eve geldim yanında oldum yeterli olduğunu zannetmiştim dedi. senin için normal bi akşamdan farkı yoktu tabi dedim. ve bir daha hiç konuşmadık o gün. akşam msj atmış biraz konuştuk ilgi istediğimi söyledim gurursuz gibi, kendince doğru olanı yaptığını acısın olanın bir süre yanında olduktan sonra onu kendi haline bırakmanın daha iyi olduğunu düşündüğünü, babasının cenazesinde bile kimseden böyle bişey beklemediğini, kavgacı bir şekilde değil de bunu güzelce söylesem yanımda olacağını vs vs anlattı. fazlasını düşünemediğini, art niyeti olmadığını vs vs. aramızda hallettik konuyu, sabah bize gel eve geçelim boyacıyla temizlikçilere bakalım dedim. tamam dedi, bu arada biz çalıştığımız için annem bir önceki tüm temizlik malzemelerini eve bırakmıştı sabah hep birlikte geçecektik. kaynanam da annemi arayıp siz çocukların başında durun ben uzaktayım gelemiyorum vs deyince annem iyice görev belledi bunu sabah erkenden beni kaldırdı hadi hadi diye. nişanlımı arıyorum açmıyor. annem kahvaltıda nişanlını da ara kablolar falan kalkacak o da gelsin evin başında dursun sen işten izin alıp gidiyorsun yetişemiyorsun, hiç heyecanlı değilsiniz vs vs bir sürü laf saydı. anne sadece senin kadar telaşlı değiliz herşey halloluyor bir aksilik yok vs deyince anlamadığım bi şekilde kavga ettik, sofradan kalktım. nişanlımı aradım geliyorum diye gittim onu aldım. o gene bi soğuk ben zaten gerginim. noldu dedi. annene söyle annemi çocukların başında dursun diye aramasın annem gaza geliyor olan bana oluyor dedim. ne alaka şimdi annem dedi, konuyu bağlayacaktım bekleseydin dedim. sonrasında yine hiç konuşmadık o gün.
uzun oldu kusura bakmayın artık tepemin tasını attıran olaya geliyorum. cuma akşamı napıyosun yazdı, geri sildi. ordan konuşmaya başladık. bana dedi ki seni korkutmak istemiyorum. neyle dedim. fiziki gücümle, yokluğumla dedi. ne demeye çalıyorsun sen tehdit mi ediyorsun beni dedim. burdan bunu mu anladın dedi.ay şaka gibi ay delirdim resmen ne anlaşılır bu laflardan başka? beni var eden şey onun sevgisiymiş ama bu olaylardan dolayı törpüleniyormuş bazı şeyler, ona kötü davranıyormuşum başkalarının yanında cenazede de aynı şeyi yapmışım. ne yaptım nasıl davrandım sana söyle diyorum söylemiyor. en son seni Allaha havale ediyorum dedim şimdi msj atmış perdeciyi götürecez mi diye. ben gerçekten delirmek üzereyim kızlar. kendisi bu zamana kadar bana sesini bile yükseltmiş değil çok saygılı biridir. ama bu davranışlar bu ilgisizlik beni çok yoruyor normalde böyle biri değil, evet bana kıyasla daha duygusal ve daha hassastır ben ona göre daha düşünmeden konuşurum mesela, ama ayrılıkla, belki dövmekle tehdit etmek ne demek ya ne demek kafayı yicem....