- 22 Mayıs 2007
- 4.482
- 105
- Konu Sahibi DreamLover
- #1
Hormonların cinsel isteğe etkisi çok az
Ülkemizde kadınlar arasında en sık rastlanan sorunlar, cinsel isteksizlik ve seksten yeterince zevk alamama olgusudur. Cinsel istekte azalma; cinsel birleşme, orgazma ulaşma sıklığının azlığı ya da yokluğu, cinselliği başlatma, katılma, yanıt verebilme isteği ve motivasyon yetersizliği olarak tanımlanır. Cinsel istek azlığının ülkemizdeki kadınlar üzerindeki en önemli nedenleri ise, kültürel ve psikolojiktir. Ayrıca cinsellik ile ilgili mitlerin yaygınlığı, kadınlar için cinsel isteksizliği ortaya çıkaran başka bir etkendir.
SEVİŞMEDE AKTİF KADINA, İYİ GÖZLE BAKILMIYOR
Acıbadem Kadıköy Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Cem İncesu, “Toplumumuzda cinselliğin, yalnızca erkeklere özgü olduğu, cinselliği istemeye, ondan zevk almaya ve doyuma ulaşmaya yalnızca onların hakkı olduğu şeklinde yaygın bir inanç vardır. Bu inanca göre, cinsellik kadınlar için bir ‘haz’ ve ‘doyum’ aracı değil, bir ‘görev’ alanıdır. Erkeğin tatmini, ailenin birlik, huzuru ve neslinin devamı için cinsellik gerekmektedir, ancak kadının bundan haz alması güçtür. Ayrıca pek beklenmez.” diyor ve sözlerine devam ediyor: “Toplumumuzda, cinselliği isteyen, arayan, başlatan, bundan haz alan, orgazm olan, sevişmeye aktif olarak katılan kadınlara, iyi gözle bakılmayacağı inancı yaygındır. Dolayısıyla cinsel isteksizlikten ya da cinsel isteğinin yeterli olmadığından yakınan ve bundan dolayı uzman bir doktora başvuran kadınlar çoğunluktadır. Tabii cinselliğin kadın için de bir ‘haz’ ve ‘doyum’ aracı olduğu, buna ‘gereksinim’ duyduğu gerçeğinin göz ardı edilmesi, kadınların doktora başvuru oranını düşürmektedir. Milyonlarca kadın bunu ‘doğal bir durum’ ya da bir ‘kader’ olarak algılamakta ve yaşamaktadır.”
EMZİRME HORMONU CİNSEL İSTEĞİ AZALTIYOR
Hormonlar konusunda bilinmeniz gereken en önemli gerçek, cinsel istek üzerine olan doğrudan etkilerinin sanıldığından çok daha az olduğudur. Hormonlarınızın, cinsel işlev ve cinsiyet olgularınızın sağlıklı olabilmesi için mutlaka bedenimizde yeterli düzeyde olması gerekir, ancak hamilelik döneminiz dışında yaşadığınız cinsel isteksizliğin, hormonlarınızla bir alakası yoktur. Yani cinsel sorunlar yaşıyorsanız, belirli hormonları alarak cinsel isteğinizi arttıramazsınız. Hatta tam tersi bu durum, ciddi bazı sağlık sorunlarınıza neden olabilir. Bunun için çok dikkatli olmanız gerekir.
Hamilelik döneminizde, bedeninizde çok sayıda değişiklik olur. Bu değişikliklerin en önemlisi hormonal olanlarıdır. Hamilelik ve doğumunuzdan sonra ki lohusalık sürecinizde, ciddi ölçüde değişen hormon düzeyinizin, cinsel isteksizlik yaptığı düşünülür, ancak bu durum tam olarak kanıtlanmamıştır. Özellikle doğumunuzdan sonra emzirmeyi sağlayan prolaktin hormonunuzun kanınızdaki artışı, cinsel isteğinizi azaltır. Sonuç olarak, hem hamilelik hem de lohusalık döneminizde, hormonlarınıza bağlı geçici cinsel sorunlarınız olabilir, fakat bu durumun herhangi bir hormonal tedavisi yoktur.
BEDENSEL DEĞİŞİKLİKLER İSTEĞİ ETKİLİYOR
Hamilelik döneminizde yaşadığınız bedensel ve psikolojik değişimler, cinsel yaşamınızı da etkiler. Hamileliğinizin ilk 3–4 ayında oluşan halsizlik, bulantı ve kusmalarınız, ilerleyen evrelerinizde ise, bedeninizde oluşan değişiklikler, kilo almanız ve hareketlerinizin kısıtlanması gibi sonuçlar doğurur. Bunun gibi faktörler, cinsel yaşamınızı olumsuz yönde etkileyerek, sekse isteğini azaltabilir.
Hamilelik döneminizde, özellikle bebeğinizin sağlığıyla ile ilgili kaygılar duymanız ve cinsel birleşmenizin düşüğe yol açabileceği sanmanız, cinselliğe karşı olan motivasyonunuzu olumsuz etkiler. Bazı özel, tıbbi durum ve komplikasyonlar dışında bu düşüncelerinizin gerçeklik payının olmadığını bilmelisiniz.
Daha çok doğumunuzdan sonraki dönemde karşılaşabileceğiniz bir durum olmakla birlikte, kadınlarda sık rastlanan depresyon, panik bozukluk ve diğer sorunlar, hamilelik sürecinizde alevlenebilir. Bu gibi durumlarda ilaç kullanımınızın kısıtlı olması ya da hiç kullanamamanız gibi nedenlerle tedavinizi aksayabilir. Bu hastalıkların tümü, cinsel isteğinizi olumsuz etkileyen psikiyatrik hastalıklardır.
İLİŞKİNİZİ GÖZDEN GEÇİRİN
Hamilelik döneminde yaşadığınız evlilik sorunlarınız, cinsel isteğinizi olumsuz yönde etkileyen önemli nedenlerdendir. Bu yüzden cinsel isteksizlik yaşıyorsanız, mutlaka ilişkinizi gözden geçirmenizi tavsiye ediyoruz. Aslında bunu kendinizin fark etmesi çok zordur. Mutlaka bir profesyonele başvurmalısınız. Unutmamak gerekir ki cinsel istek, hormonlar, cinsel organlar ve kimyasal süreçlerden çok, psikolojik, duygusal ve düşünsel süreçler tarafından belirlenir. Eşinizle ilişkinizdeki sevgi, mutluluk, huzur, heyecan, saygı, güven ve doyum, her durumda sizi olumlu etkiler.
Öneriler:
• Hamilelik döneminizde, seks hayatınızda sorunlar yaşıyorsanız, mutlaka uzman birilerinde yardım almalısınız. Hamilelik süreciniz ve cinsel yaşamınızla ilgili doğru bilgileri öğrenmelisiniz.
• Seks hayatınızda sorunlar yaşıyorsanız, bu durumu eşinizle paylaşarak, konuşmalısınız.
• Unutmamalısınız ki, hamilelik ve lohusalık döneminiz, 1–2 yıllık bir süreci kapsar. Yanlış düşünce ve inançlarınız nedeniyle, bu kadar uzun bir süre cinsellikten kaçmamalısınız.
• Cinsellik alanında uzmanlaşmış merkezler ve sağlık profesyonellerinden danışmanlık almanız ya da en azından kendi baş edemediğiniz cinsel sorunlarınızı, hekiminizle paylaşma konusunda hiçbir sakınca görmemelisiniz.
Ülkemizde kadınlar arasında en sık rastlanan sorunlar, cinsel isteksizlik ve seksten yeterince zevk alamama olgusudur. Cinsel istekte azalma; cinsel birleşme, orgazma ulaşma sıklığının azlığı ya da yokluğu, cinselliği başlatma, katılma, yanıt verebilme isteği ve motivasyon yetersizliği olarak tanımlanır. Cinsel istek azlığının ülkemizdeki kadınlar üzerindeki en önemli nedenleri ise, kültürel ve psikolojiktir. Ayrıca cinsellik ile ilgili mitlerin yaygınlığı, kadınlar için cinsel isteksizliği ortaya çıkaran başka bir etkendir.
SEVİŞMEDE AKTİF KADINA, İYİ GÖZLE BAKILMIYOR
Acıbadem Kadıköy Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Cem İncesu, “Toplumumuzda cinselliğin, yalnızca erkeklere özgü olduğu, cinselliği istemeye, ondan zevk almaya ve doyuma ulaşmaya yalnızca onların hakkı olduğu şeklinde yaygın bir inanç vardır. Bu inanca göre, cinsellik kadınlar için bir ‘haz’ ve ‘doyum’ aracı değil, bir ‘görev’ alanıdır. Erkeğin tatmini, ailenin birlik, huzuru ve neslinin devamı için cinsellik gerekmektedir, ancak kadının bundan haz alması güçtür. Ayrıca pek beklenmez.” diyor ve sözlerine devam ediyor: “Toplumumuzda, cinselliği isteyen, arayan, başlatan, bundan haz alan, orgazm olan, sevişmeye aktif olarak katılan kadınlara, iyi gözle bakılmayacağı inancı yaygındır. Dolayısıyla cinsel isteksizlikten ya da cinsel isteğinin yeterli olmadığından yakınan ve bundan dolayı uzman bir doktora başvuran kadınlar çoğunluktadır. Tabii cinselliğin kadın için de bir ‘haz’ ve ‘doyum’ aracı olduğu, buna ‘gereksinim’ duyduğu gerçeğinin göz ardı edilmesi, kadınların doktora başvuru oranını düşürmektedir. Milyonlarca kadın bunu ‘doğal bir durum’ ya da bir ‘kader’ olarak algılamakta ve yaşamaktadır.”
EMZİRME HORMONU CİNSEL İSTEĞİ AZALTIYOR
Hormonlar konusunda bilinmeniz gereken en önemli gerçek, cinsel istek üzerine olan doğrudan etkilerinin sanıldığından çok daha az olduğudur. Hormonlarınızın, cinsel işlev ve cinsiyet olgularınızın sağlıklı olabilmesi için mutlaka bedenimizde yeterli düzeyde olması gerekir, ancak hamilelik döneminiz dışında yaşadığınız cinsel isteksizliğin, hormonlarınızla bir alakası yoktur. Yani cinsel sorunlar yaşıyorsanız, belirli hormonları alarak cinsel isteğinizi arttıramazsınız. Hatta tam tersi bu durum, ciddi bazı sağlık sorunlarınıza neden olabilir. Bunun için çok dikkatli olmanız gerekir.
Hamilelik döneminizde, bedeninizde çok sayıda değişiklik olur. Bu değişikliklerin en önemlisi hormonal olanlarıdır. Hamilelik ve doğumunuzdan sonra ki lohusalık sürecinizde, ciddi ölçüde değişen hormon düzeyinizin, cinsel isteksizlik yaptığı düşünülür, ancak bu durum tam olarak kanıtlanmamıştır. Özellikle doğumunuzdan sonra emzirmeyi sağlayan prolaktin hormonunuzun kanınızdaki artışı, cinsel isteğinizi azaltır. Sonuç olarak, hem hamilelik hem de lohusalık döneminizde, hormonlarınıza bağlı geçici cinsel sorunlarınız olabilir, fakat bu durumun herhangi bir hormonal tedavisi yoktur.
BEDENSEL DEĞİŞİKLİKLER İSTEĞİ ETKİLİYOR
Hamilelik döneminizde yaşadığınız bedensel ve psikolojik değişimler, cinsel yaşamınızı da etkiler. Hamileliğinizin ilk 3–4 ayında oluşan halsizlik, bulantı ve kusmalarınız, ilerleyen evrelerinizde ise, bedeninizde oluşan değişiklikler, kilo almanız ve hareketlerinizin kısıtlanması gibi sonuçlar doğurur. Bunun gibi faktörler, cinsel yaşamınızı olumsuz yönde etkileyerek, sekse isteğini azaltabilir.
Hamilelik döneminizde, özellikle bebeğinizin sağlığıyla ile ilgili kaygılar duymanız ve cinsel birleşmenizin düşüğe yol açabileceği sanmanız, cinselliğe karşı olan motivasyonunuzu olumsuz etkiler. Bazı özel, tıbbi durum ve komplikasyonlar dışında bu düşüncelerinizin gerçeklik payının olmadığını bilmelisiniz.
Daha çok doğumunuzdan sonraki dönemde karşılaşabileceğiniz bir durum olmakla birlikte, kadınlarda sık rastlanan depresyon, panik bozukluk ve diğer sorunlar, hamilelik sürecinizde alevlenebilir. Bu gibi durumlarda ilaç kullanımınızın kısıtlı olması ya da hiç kullanamamanız gibi nedenlerle tedavinizi aksayabilir. Bu hastalıkların tümü, cinsel isteğinizi olumsuz etkileyen psikiyatrik hastalıklardır.
İLİŞKİNİZİ GÖZDEN GEÇİRİN
Hamilelik döneminde yaşadığınız evlilik sorunlarınız, cinsel isteğinizi olumsuz yönde etkileyen önemli nedenlerdendir. Bu yüzden cinsel isteksizlik yaşıyorsanız, mutlaka ilişkinizi gözden geçirmenizi tavsiye ediyoruz. Aslında bunu kendinizin fark etmesi çok zordur. Mutlaka bir profesyonele başvurmalısınız. Unutmamak gerekir ki cinsel istek, hormonlar, cinsel organlar ve kimyasal süreçlerden çok, psikolojik, duygusal ve düşünsel süreçler tarafından belirlenir. Eşinizle ilişkinizdeki sevgi, mutluluk, huzur, heyecan, saygı, güven ve doyum, her durumda sizi olumlu etkiler.
Öneriler:
• Hamilelik döneminizde, seks hayatınızda sorunlar yaşıyorsanız, mutlaka uzman birilerinde yardım almalısınız. Hamilelik süreciniz ve cinsel yaşamınızla ilgili doğru bilgileri öğrenmelisiniz.
• Seks hayatınızda sorunlar yaşıyorsanız, bu durumu eşinizle paylaşarak, konuşmalısınız.
• Unutmamalısınız ki, hamilelik ve lohusalık döneminiz, 1–2 yıllık bir süreci kapsar. Yanlış düşünce ve inançlarınız nedeniyle, bu kadar uzun bir süre cinsellikten kaçmamalısınız.
• Cinsellik alanında uzmanlaşmış merkezler ve sağlık profesyonellerinden danışmanlık almanız ya da en azından kendi baş edemediğiniz cinsel sorunlarınızı, hekiminizle paylaşma konusunda hiçbir sakınca görmemelisiniz.
