- 28 Mayıs 2010
- 137
- 16
- Konu Sahibi DURUYAPRAK
- #1
artık ayakları üşütmüyoruz
banyoda fazla kalmıyor ve çok sıcak su ile duş almıyoruz.
kalorifer peteğine yaslanmıyoruz.
yataktan kalkınca sırta mutlaka birşey takıyoruz...
yükseklere askıya bile uzanmıyoruz, bırakalım eşimizin paltosu yerde kalsın
ağır şeyler kaldırmak zaten yasak o benim en acı tecrübem oldu (masayı çektim tam iki hafta sancılandım. Sancı bir yana bişey olurmu korkusu daha kötü idi…
bol meyve tüketiyoruuuuz...
bol su ve süt içiyoruzzz... (sütü özellikle 7. aydan sonra artırıyoruz)
onun dışında canımızın istediğini yiyor istemediğini faydalı da olsa yemiyoruz…
yakında başlayacak bulantıların en güzel dermanı olan krikkrak ve kraker tarzlarını yatağımızın yakınlarında bulunduruyoruz... yanında da su tabii ki...
gece çok fazla wc ye çıkmaya kendimizi alıştırıyoruz asla şikayet etmiyoruz... (ayaklar üşüdükçe wc ye gitme olayı artıyor) ...
iş yerinde otobüste, arabada, tv izlerken sürekli kuruyemiş tarzı özellikle de fındık ceviz ve badem tüketiyoruz (bebişin ve bizim beyin hücrelerimizin yenilenmesi ve oluşumu için çok gerekli)...
kabız olunca kayısı kompostosu - ekşimeye bırakılmış tuzlu ayran veya yoğurt suyu, ishal olduğumuzda da muz ve ayva yiyoruz...
midemiz ekşidiğinde yeşil mercimek, tarçınlı şeker ve havuç yiyoruzzzzz...
kendimizde oluşacak değişimlere hazırlıklı oluyoruz...
korkuya kapılmadan önce sebeplerini araştırıyor öğreniyoruz...
acabalarla gezmektense biran önce kurtulmaya çalışıyoruz...
yaşayan her insandan alacak mutlak bir tecrübe olduğunu asla unutmadan, insanları kırmadan her olaya sakin yaklaşıyoruz. (çünkü onlara verdiğimiz tepkiler esnasında biiz kendimizi yani bebişi yıpratıyoruz)buna izin vermiyoruz:..
bizim dudağımızda oluşacak bir büzülmeye, hüznümüze sebep olan kişi en yakınımız bile olsa takmıyor sadece "oh, bebişim var şükür, kimse umrumda değil" diyoruz.. çünkü bizdeki hüzün anında bebeğe yansıyor...
herşeye duygulanmaya alışıyor ve çok içli ağlamamaya çalışıyoruz...
herkesin bünyesi farklı olduğu için her hamiledeki gelişmeyi, değişmeyi kendimizde aramıyoruz...
hamileliğin ilk dönemlerinde kasıklarda sancı, biraz ileriki dönemde karında sancı olacaktır... karındaki sancıların sadece gaz ve ayak üşütmesi sebeplidir endişelenme... birde o karın ağrısının sebebi: rahim büyürken daha az büyüyen rahim bebek arasındaki bağlar gergin hale gelip sancı veriyor ama o sancılarla genişleyerek büyüyorlar. Yani endişelenecek bir durum değil. . .
bulantılar durduktan kısa süre sonra kasıklarda ayrı bir sancı başlıyor ki bu; 15. haftada başlıyor; bebek yer değiştirirken çevresine baskı uyguluyor bu sancıda o sebepten...
7. haftada çeşitli testler ile sağlığın kontrol ediliyor(önceden çok test yapıldı ise bazen bu testleri yapmayabiliyorlar.) bu hafta bebek ve kalp atışları gözükür dinlenir... kafa daha hızlı gelişme gösterir.
12. haftada 2 li tarama testi var. Bebişin gövde gelişimi bu dönem sonrasında hızlanmaya başlar.
16-18. haftalar içerisinde 3 lü tarama testi yaptırılıyor ...
(2 li ve 3 lü tarama testleri koldan alınan ufak kan tüpleri ile yapılıyor)
veee cinsiyet belirlenebiliyor. aynı zamanda ilk hareketler de (kelebeğin çırpınışı gibi) bu vakitlerde belirir ve hemen sonrasında bir müddet durur. ardından tekmelerle gündeme gelir. veeee gündemi dolduruverir
24-28. haftalar arasında şeker yüklemesi yapılarak hamilelikte oluşması muhtemel şeker yükselmesi olayı kontrolü yapılıyor. (bu ise aç olarak gidiliyor. Kan alınıyor. verilen glikoz şurubu içildikten 1 saat sonra yeniden kan alınıyor. Sonuç 140 dan düşük ise sorun yok diyip eve gönderiliyor)
sonrasında doktor kontrolleri her ay değil de daha sık yapılabiliyor. Bebişin kalp atışlarının uygunluğu ölçümleri filan falan.. 29 hafta sonrasında bebiş erken doğsada sorun olmuyor. (Bu dönemlerde gündemi dolduran çarpıntılar için çözüm: gece sütü+pekmez) Allah hayırlısı ile kucağınıza alıp, anne-baba dediğini, emeklemesini, ilk adımlarını, koşmasını, düşmesini, okula başlamasını, mezuniyetini, düğününü ve torunlarınızı görmeyi nasip etsin…
Not: nacizane.. benim hamile iken ihmal etmediğim besinler…:
ilk üç ay ayva , her iki haftada bir balık, her hafta en az iki muz, hergün bir bardak süt, haftada en az bir bardak meyve suyu, haftada bir kez nescafe, sürekli meyvee
Doğum Çantası
Kendiniz İçin:
Bunlar 2-3 takım gecelik veya pijama (bebeğinizi emzireceğinizden önden düğmeli olanları tercih edilmelidir), sabahlık, çorap, terlik, bol miktarda iç çamaşırı, kişisel temizlik ürünleri (diş fırçası, diş macunu, sabun, havlu, tarak, deodorant, kolonya, vs.), küçük el aynası, bol miktarda hijyenik ped, en az iki adet emzirme sütyeni, meme uçlarını korumak için hazır satılan kompresler, meme ucunuza sürmek için krem, meme ucunuzu temizlemek için kullanacağınız mendiller, kirli çamaşır torbası.
Ses kayıt eden cihazınız varsa, yanınızda götürerek bebeğinizin ilk ağlamalarını kaydedebilirsiniz. Varsa video kamera veya fotoğraf makinenizi de yanınızda götürmeniz, ilk günün o güzelliği ve mutluluğunu ileride tekrar yaşama imkanı sunacaktır… Eğer bebeğiniz için günlük tutmayı planlıyorsanız, yanınızda bir defter ve kalem götürmeyi de ihmal etmeyin. İlk günün heyecanı ve mutluluğunu anında aktarma imkanınız olmuş olur.
Ayrıca bir paket peçete veya rulo havlu da çok işinize yarayabilir.
Hastaneden çıkarken giyeceğiniz kıyafeti doğumdan önce hazırlayıp, yerini eşinize göstermenizde çok büyük fayda var. Tabiki önceden hazırladığınız valizinize de koyabilirsiniz. Yanlız hazırlayacağınız kıyafetin bedeninin, doğum öncesi kıyafetlerinizden en az bir beden daha geniş olmasına dikkat edin veya bol elbiseleri tercih edin. Ya da hamileyken giydiğiniz hamile kıyafetlerinizden bir takım koyabilirsiniz.
Bebeğiniz için:En küçük boy çocuk bezi (1 paket)
Islak mendil (allerji testi yapılmış olan markalar tercih edilmelidir)
Zıbın (3 adet)
Uzun kollu, bacaklı body (tulum) veya pijama (3 adet)
Başlık (2 adet)
Patik (2 çift)
Çorap (3 çift)
Eldiven (2 çift)
Mevsime uygun yelek veya hırka (1-2 adet)
Bebek battaniyesi (1-2 adet)
Yumuşak küçük havlu (4-5 adet)
Bebek mendili (Bol miktarda)
Mama önlüğü (3-4 adet)
Kirli çamaşır torbası (1 adet)
bebe şampuanı
süt sağma cihazı
Hastaneden çıkarken bebeğinizi taşıyabileceğiniz bir portbebe ve bebek bakım çantası da listeye dahil edilmelidir. Hastaneden çıkarken bebeğinize giydirmek istediğiniz özel bir giysi varsa onu da unutmayın…
Emzik ve koruyucu kutusu
Biberon (meme ucu yenidoğan boyu olmalı)
Pişik kremi
Edindiğim bilgilere göre bazı hastahanelerde, bebeğin yatağına konmak üzere çarşaf isteniyormuş. Bunu önceden öğrenmenizde fayda var. Eğer böyle bir talep olursa yanınınızda bir de bebeğiniz için çarşaf takımı götürmeniz gerekir.
Eğer meme ucu probleminiz olur ve bebeğinizi emzirme sorunu ortaya çıkarsa annenin meme ucuna takılan silikon meme uçlarından (meme kalkanı da deniyor) bir veya iki tane yanınızda götürmenizde fayda var. En azından böyle bir durumla karşılaşırsanız vakit kaybetmeden bebeğinizi emzirebilirsiniz. Meme kalkanı aynı zamanda meme ucu çevresinde yaralar oluşan annelerin, bebeklerini emzirirken memeye temasını önlemesi açısından da faydalı oluyor.
Süt yapan doğal besinler: havuç rendesi her öğünde,
rezene çayı (artı gaz giderir),
karpuz,
*karaüzüm çekirdeği ile dövülüp kompostu yaplııp içilecek…
baklava
taze meyve suyu (portakal suyu gaz yaparsa elma suyu)mesela nar suyu 6 saat sonra taşırıyor
etli nohut yemeği
marul
balık
*maydanoz
*boza
*sahlep
tahin helvası
bal ve çörek otu karışımı
taze soğan
mercimek çorbası
*HURMAAA
NOT:Annenin aldığı gaz yapıcı yiyecekler süt yoluyla bebeğe geçer. Bunlar arasında baklagiller, mercimek, portakal, çig yenen bazı sebze ve meyveler yer alır. Meyveleri komposto şeklinde, sebzeleri de pişirerek yemek, gaz oluşumunu azaltacaktır. Bebekler ilk aylarda gaz sancısı çekerler. Bu dönemde ağladıkları için anneler verdikleri sütün yetmeyeceğini düşünerek ek gıdalara başlama hatası yapar. Eğer bebek ayda 500 gram alıyorsa ek gıdaya gerek yoktur. Zaten anneler iki bebeğe yetecek kadar süt üretebilirler.
Emziren anneler için günlük menü örnegi
Kahvaltı:
1 su bardağı süt
1 yumurta
1 kibrit kutusu peynir
1 yemek kaşigi pekmez vey bal veya reçel
1-2 ince dilim ekmek, 1 havuç veya domates
Ara:
1 porsiyon meyva
Öğle: 1 porsiyon etli sebze yemeği
1 porsiyon pilav veya makarna
1 kase yoğurt, komposto
1 ince dilim ekmek
Ara:
1 bardak meyva suyu
1 dilim börek veya kek veya peynir ekmek
Akşam:
1 porsiyon yayla veya tarhana veya domates çorbasi
2-3 köfte kadar et veya balık veya tavuk
1 porsiyon z.yağlı barbunya pilaki
Salata, 1 porsiyon meyva
1 ince dilim ekmek
Yatarken:
1 su bardağı süt
Yemek aralarında ıhlamur--papatya gibi bitki çaylari, az şekerli limonata ve komposto suları içilebilir.
OKUDUĞUM Bİ YERDEN ALINTI KIZLAR AMA İŞİNİZE YARIYACAĞINI DÜŞÜNDÜM..
banyoda fazla kalmıyor ve çok sıcak su ile duş almıyoruz.
kalorifer peteğine yaslanmıyoruz.
yataktan kalkınca sırta mutlaka birşey takıyoruz...
yükseklere askıya bile uzanmıyoruz, bırakalım eşimizin paltosu yerde kalsın
ağır şeyler kaldırmak zaten yasak o benim en acı tecrübem oldu (masayı çektim tam iki hafta sancılandım. Sancı bir yana bişey olurmu korkusu daha kötü idi…
bol meyve tüketiyoruuuuz...
bol su ve süt içiyoruzzz... (sütü özellikle 7. aydan sonra artırıyoruz)
onun dışında canımızın istediğini yiyor istemediğini faydalı da olsa yemiyoruz…
yakında başlayacak bulantıların en güzel dermanı olan krikkrak ve kraker tarzlarını yatağımızın yakınlarında bulunduruyoruz... yanında da su tabii ki...
gece çok fazla wc ye çıkmaya kendimizi alıştırıyoruz asla şikayet etmiyoruz... (ayaklar üşüdükçe wc ye gitme olayı artıyor) ...
iş yerinde otobüste, arabada, tv izlerken sürekli kuruyemiş tarzı özellikle de fındık ceviz ve badem tüketiyoruz (bebişin ve bizim beyin hücrelerimizin yenilenmesi ve oluşumu için çok gerekli)...
kabız olunca kayısı kompostosu - ekşimeye bırakılmış tuzlu ayran veya yoğurt suyu, ishal olduğumuzda da muz ve ayva yiyoruz...
midemiz ekşidiğinde yeşil mercimek, tarçınlı şeker ve havuç yiyoruzzzzz...
kendimizde oluşacak değişimlere hazırlıklı oluyoruz...
korkuya kapılmadan önce sebeplerini araştırıyor öğreniyoruz...
acabalarla gezmektense biran önce kurtulmaya çalışıyoruz...
yaşayan her insandan alacak mutlak bir tecrübe olduğunu asla unutmadan, insanları kırmadan her olaya sakin yaklaşıyoruz. (çünkü onlara verdiğimiz tepkiler esnasında biiz kendimizi yani bebişi yıpratıyoruz)buna izin vermiyoruz:..
bizim dudağımızda oluşacak bir büzülmeye, hüznümüze sebep olan kişi en yakınımız bile olsa takmıyor sadece "oh, bebişim var şükür, kimse umrumda değil" diyoruz.. çünkü bizdeki hüzün anında bebeğe yansıyor...
herşeye duygulanmaya alışıyor ve çok içli ağlamamaya çalışıyoruz...
herkesin bünyesi farklı olduğu için her hamiledeki gelişmeyi, değişmeyi kendimizde aramıyoruz...
hamileliğin ilk dönemlerinde kasıklarda sancı, biraz ileriki dönemde karında sancı olacaktır... karındaki sancıların sadece gaz ve ayak üşütmesi sebeplidir endişelenme... birde o karın ağrısının sebebi: rahim büyürken daha az büyüyen rahim bebek arasındaki bağlar gergin hale gelip sancı veriyor ama o sancılarla genişleyerek büyüyorlar. Yani endişelenecek bir durum değil. . .
bulantılar durduktan kısa süre sonra kasıklarda ayrı bir sancı başlıyor ki bu; 15. haftada başlıyor; bebek yer değiştirirken çevresine baskı uyguluyor bu sancıda o sebepten...
7. haftada çeşitli testler ile sağlığın kontrol ediliyor(önceden çok test yapıldı ise bazen bu testleri yapmayabiliyorlar.) bu hafta bebek ve kalp atışları gözükür dinlenir... kafa daha hızlı gelişme gösterir.
12. haftada 2 li tarama testi var. Bebişin gövde gelişimi bu dönem sonrasında hızlanmaya başlar.
16-18. haftalar içerisinde 3 lü tarama testi yaptırılıyor ...
(2 li ve 3 lü tarama testleri koldan alınan ufak kan tüpleri ile yapılıyor)
veee cinsiyet belirlenebiliyor. aynı zamanda ilk hareketler de (kelebeğin çırpınışı gibi) bu vakitlerde belirir ve hemen sonrasında bir müddet durur. ardından tekmelerle gündeme gelir. veeee gündemi dolduruverir
24-28. haftalar arasında şeker yüklemesi yapılarak hamilelikte oluşması muhtemel şeker yükselmesi olayı kontrolü yapılıyor. (bu ise aç olarak gidiliyor. Kan alınıyor. verilen glikoz şurubu içildikten 1 saat sonra yeniden kan alınıyor. Sonuç 140 dan düşük ise sorun yok diyip eve gönderiliyor)
sonrasında doktor kontrolleri her ay değil de daha sık yapılabiliyor. Bebişin kalp atışlarının uygunluğu ölçümleri filan falan.. 29 hafta sonrasında bebiş erken doğsada sorun olmuyor. (Bu dönemlerde gündemi dolduran çarpıntılar için çözüm: gece sütü+pekmez) Allah hayırlısı ile kucağınıza alıp, anne-baba dediğini, emeklemesini, ilk adımlarını, koşmasını, düşmesini, okula başlamasını, mezuniyetini, düğününü ve torunlarınızı görmeyi nasip etsin…
Not: nacizane.. benim hamile iken ihmal etmediğim besinler…:
ilk üç ay ayva , her iki haftada bir balık, her hafta en az iki muz, hergün bir bardak süt, haftada en az bir bardak meyve suyu, haftada bir kez nescafe, sürekli meyvee
Doğum Çantası
Kendiniz İçin:
Bunlar 2-3 takım gecelik veya pijama (bebeğinizi emzireceğinizden önden düğmeli olanları tercih edilmelidir), sabahlık, çorap, terlik, bol miktarda iç çamaşırı, kişisel temizlik ürünleri (diş fırçası, diş macunu, sabun, havlu, tarak, deodorant, kolonya, vs.), küçük el aynası, bol miktarda hijyenik ped, en az iki adet emzirme sütyeni, meme uçlarını korumak için hazır satılan kompresler, meme ucunuza sürmek için krem, meme ucunuzu temizlemek için kullanacağınız mendiller, kirli çamaşır torbası.
Ses kayıt eden cihazınız varsa, yanınızda götürerek bebeğinizin ilk ağlamalarını kaydedebilirsiniz. Varsa video kamera veya fotoğraf makinenizi de yanınızda götürmeniz, ilk günün o güzelliği ve mutluluğunu ileride tekrar yaşama imkanı sunacaktır… Eğer bebeğiniz için günlük tutmayı planlıyorsanız, yanınızda bir defter ve kalem götürmeyi de ihmal etmeyin. İlk günün heyecanı ve mutluluğunu anında aktarma imkanınız olmuş olur.
Ayrıca bir paket peçete veya rulo havlu da çok işinize yarayabilir.
Hastaneden çıkarken giyeceğiniz kıyafeti doğumdan önce hazırlayıp, yerini eşinize göstermenizde çok büyük fayda var. Tabiki önceden hazırladığınız valizinize de koyabilirsiniz. Yanlız hazırlayacağınız kıyafetin bedeninin, doğum öncesi kıyafetlerinizden en az bir beden daha geniş olmasına dikkat edin veya bol elbiseleri tercih edin. Ya da hamileyken giydiğiniz hamile kıyafetlerinizden bir takım koyabilirsiniz.
Bebeğiniz için:En küçük boy çocuk bezi (1 paket)
Islak mendil (allerji testi yapılmış olan markalar tercih edilmelidir)
Zıbın (3 adet)
Uzun kollu, bacaklı body (tulum) veya pijama (3 adet)
Başlık (2 adet)
Patik (2 çift)
Çorap (3 çift)
Eldiven (2 çift)
Mevsime uygun yelek veya hırka (1-2 adet)
Bebek battaniyesi (1-2 adet)
Yumuşak küçük havlu (4-5 adet)
Bebek mendili (Bol miktarda)
Mama önlüğü (3-4 adet)
Kirli çamaşır torbası (1 adet)
bebe şampuanı
süt sağma cihazı
Hastaneden çıkarken bebeğinizi taşıyabileceğiniz bir portbebe ve bebek bakım çantası da listeye dahil edilmelidir. Hastaneden çıkarken bebeğinize giydirmek istediğiniz özel bir giysi varsa onu da unutmayın…
Emzik ve koruyucu kutusu
Biberon (meme ucu yenidoğan boyu olmalı)
Pişik kremi
Edindiğim bilgilere göre bazı hastahanelerde, bebeğin yatağına konmak üzere çarşaf isteniyormuş. Bunu önceden öğrenmenizde fayda var. Eğer böyle bir talep olursa yanınınızda bir de bebeğiniz için çarşaf takımı götürmeniz gerekir.
Eğer meme ucu probleminiz olur ve bebeğinizi emzirme sorunu ortaya çıkarsa annenin meme ucuna takılan silikon meme uçlarından (meme kalkanı da deniyor) bir veya iki tane yanınızda götürmenizde fayda var. En azından böyle bir durumla karşılaşırsanız vakit kaybetmeden bebeğinizi emzirebilirsiniz. Meme kalkanı aynı zamanda meme ucu çevresinde yaralar oluşan annelerin, bebeklerini emzirirken memeye temasını önlemesi açısından da faydalı oluyor.
Süt yapan doğal besinler: havuç rendesi her öğünde,
rezene çayı (artı gaz giderir),
karpuz,
*karaüzüm çekirdeği ile dövülüp kompostu yaplııp içilecek…
baklava
taze meyve suyu (portakal suyu gaz yaparsa elma suyu)mesela nar suyu 6 saat sonra taşırıyor
etli nohut yemeği
marul
balık
*maydanoz
*boza
*sahlep
tahin helvası
bal ve çörek otu karışımı
taze soğan
mercimek çorbası
*HURMAAA
NOT:Annenin aldığı gaz yapıcı yiyecekler süt yoluyla bebeğe geçer. Bunlar arasında baklagiller, mercimek, portakal, çig yenen bazı sebze ve meyveler yer alır. Meyveleri komposto şeklinde, sebzeleri de pişirerek yemek, gaz oluşumunu azaltacaktır. Bebekler ilk aylarda gaz sancısı çekerler. Bu dönemde ağladıkları için anneler verdikleri sütün yetmeyeceğini düşünerek ek gıdalara başlama hatası yapar. Eğer bebek ayda 500 gram alıyorsa ek gıdaya gerek yoktur. Zaten anneler iki bebeğe yetecek kadar süt üretebilirler.
Emziren anneler için günlük menü örnegi
Kahvaltı:
1 su bardağı süt
1 yumurta
1 kibrit kutusu peynir
1 yemek kaşigi pekmez vey bal veya reçel
1-2 ince dilim ekmek, 1 havuç veya domates
Ara:
1 porsiyon meyva
Öğle: 1 porsiyon etli sebze yemeği
1 porsiyon pilav veya makarna
1 kase yoğurt, komposto
1 ince dilim ekmek
Ara:
1 bardak meyva suyu
1 dilim börek veya kek veya peynir ekmek
Akşam:
1 porsiyon yayla veya tarhana veya domates çorbasi
2-3 köfte kadar et veya balık veya tavuk
1 porsiyon z.yağlı barbunya pilaki
Salata, 1 porsiyon meyva
1 ince dilim ekmek
Yatarken:
1 su bardağı süt
Yemek aralarında ıhlamur--papatya gibi bitki çaylari, az şekerli limonata ve komposto suları içilebilir.
OKUDUĞUM Bİ YERDEN ALINTI KIZLAR AMA İŞİNİZE YARIYACAĞINI DÜŞÜNDÜM..