-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Bebek Beslenmesi Hazir Corba..
- Konu Sahibi Leose
- Başlangıç Tarihi
Bebek Beslenmesi, Ek Besin Önerileri, Mamalar, Anne Sütü, 3 yaştan büyük çocukların çok yeme ya da yememe, obezlik, iştahsızlık, okulda beslenme, beslenirken dikkat edilecek konuların yani her türlü yeme problemlerinin paylaşıldığı alan.
bence hazır olan hcbırseye sıcak bakmamak gerekıyo helekı corba gıbı yapımı kolay bırseyın hazırını almak mantıklı degıl.ben kavanzlarda satılan meyve purelerınn alımına bıle karsıyım ve tuhaf gelıyo 2 3 meyve alıp pure yapmak okadar mı zor evde kı.bence hazır satılan gıdaların sadece albenısı var .ben evıme hazr hcbısı almam .bu tur gıdalar ıclerınde katkılar koruyucular olmadan bukadar uzun nsl durabılırkı .ben tavsıye etmem
Tsk cevaplar icin.. Bende hazirdan yana deyilim acikcasi hazir vermemeye gayret gosteriyorum corbalarinida kendim yapiyorum ben sadece acil zamanlarda aklima geldi iki dakka kaynat icine ekmek at yedir misali.. Bebegime deyisik yemekler sunmak istiyorum kafam cok karisiyor.. Gunde bir ogün corba yapiyorum e diger ögünlerde ne vereyim diye dusunuyorum kafam karisiyor..
- 7 Aralık 2009
- 6.924
- 13.305
- 448
- 42
arkadaşlar kesinlikle hazır çorba verilmesinden yana değilim ancak; yiyeceklerin sebzelerin hatta etlerin çook uzun süre saklanabildiği bazı yöntemler var.. hani diyorsunuz ya o kadar uzun nasıl saklıyorlar katkı maddesi olmadan şöyle; konserve yaparak (annem evde yapıyor) ve kurutarak (mesela pastırma, kurutulmuş et ve ya kurutulmuş patlıcan biber). kısacası bir konservenin içinde katkı maddesi olmaması sizi şaşırtmamalı çünkü bu yüz yıllardır kullanılan bir yöntem. yada kurutulmuş sebzeyle hazırlanmış hazır çorbalar. ben kavanoz mamalarına gayet sıcak bakıyorm çünkü üzerinde organik yazan bir mamanın sertifikalı olması gerekiyor ve bu sertifalar da avrupadan alınıyor. şahsen kış ayında gidip bol hormonlu bir meyveyi pazardan almaktansa kavanoz mamasını tercih ediyorum. tabi yaz aylarında taze taze alıp tüketmek en iyisi ama kış aylarında bence değerlendirilmesi gereken bir fırsat..
sımdı tamam hazır corbalar katkılıda ,pazardan aldıgımız sebzeler meyveler cokmu saglıklıkı içimize siniyormu en azından belırlı markalar denetlenıyor hipp mesela ben dısarıya cıktıgım zamanlarda hazır kavonaz mamalarından verıyorum evde oldugum zamanladada kendım yapıyorum
Son düzenleme:
- 28 Nisan 2009
- 1.339
- 29
- 158
bencede en doğrusu evde yapılan çorbalar.bebeklerimize yaptığımız çorbalarda hazır çorbalar kadar pratik oluyor..sebzeleri haşlayıp ezmek yeterli..hem bence daha faydalı..hazır çorbalar kurutulmuş gıdalardan oluşuyor.taze sebzenin yerini hiç bir şey tutmaz.hazır çorbanın zararı olur demiyorum ama evde taze sebzeden yapılmış çorba kadar besin değeri yüksek olamaz bence......
- 18 Ekim 2008
- 1.710
- 70
- 363
çocuğa hazır çorba verilmesi taraftarı değilim, ne kadar doğal denilse de katkı maddesi muhakkak vardır. ancak maalesef doğal hiç bir şey kalmadı desem çok da yanlış olmaz. örneğin pazardan aldığımız sebze ve meyvelerdeki tarım ilaçları, örneğin tavukların civcivken hormonlu yemle 45 günde marketten aldğımız tavuk haline dönüşmesi (daha önce çalıştığım yer çok bilinen bir markanın tavukları yetiştiriliyordu), yumurtanın çiftliklerde hormonlu yem verilen tavuklardan üretilmesi vesaire vesaire vesaire ...
inanın bazen kafayı yiyecek gibi oluyorum sağlıklı hiç bir şey yok mu diye
(
inanın bazen kafayı yiyecek gibi oluyorum sağlıklı hiç bir şey yok mu diye
(
Sakın vermeyin !!!
Size geçen bana gelen bi maili paylaşayım;
Knorr un hazır çorbalarının üzerinde"hiç bir
koruyucu madde içermez" yazıyor diye alıyordum.Özellikle son çıkardıkları
çorbalar çok kolay yapılıyordu ve gerçekten de çok lezzetli oluyordu.Bu
maili okuduktan sonra hemen mutfağa gidip Knorr çorba paketlerinin
içeriğine baktım.Maalesef içeriğinde MSG denilen madde var
""" MSG Nedir ..??? """ Dikatlice Okuyalım ve Paylaşalım...!ar.
Utanmadan Sağlık Bakanlığı'da bunu onaylayıp "Türk Gıda Koteksi'ne uygundur"izni
veriyor.Şimdi anlıyorum ki ince bir çizgiye dikkat etmek gerekiyor.Şöyle ki
"hiçbir katkı maddesi yoktur" la" hiçbir koruyucu madde içermez"dikkat
etmediğimiz ama çok önemle dikkat etmemiz gereken iki ayrı ama önemli
bilgi..Sizlerle paylaşmak istedim...
ÇOK Onemli:
Bu msg denen illeti piyasalarda, daha masum bir ifade tarzı olsun diye ÇIN
TUZU adıyla satıyorlar.
Piyasada bazı dönerciler de bunu kullanıyorlar.
O kadar lezzetli oluyor ki, bir döner yiyecegine 2-3 döner yiyesin geliyor.
Ayrıca ithal olarak gelen BUTUN GIDA MADDELERİNDE BU MSG VAR
(Peyniri,eti,konservesi vs vs.)
MSG NEDİR?...
MSG adında bir yiyecek katkı maddesi var.
MONO SODYUM GLUTAMAT
Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel
Olarak algılanmasını sağlıyor. Tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor.
Hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor. O yüzden gıda
üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.
MSG ZARARLI MI ?
Buna okuduktan sonra siz karar verin.
Bu madde Nörotoksin. Sinir hücrelerine zarar veriyor. Merkezi sinir sistemi tahribatı ve
buna bağlı olarak ALZHEİMER, PARKİNSON, HUNTİNGTON hastalıkları, SAR (Epilepsi)
Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı) Yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite.
Büyüme hormonu baskılanması.
Pankreas hasarı, insülinde artış, ve buna bağlı diyabet.
Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar.
Bu madde hamilelerde plasenta
bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara maruz kalıyor.
Özellikle çocuklarımızın hatta büyüklerin de çok severek yediği CİPS'lerde çok kullanılmakta.
Hazır köfte harçları, Et suyu tabletleri, Hazır çorbalar, Dondurmalar, renkli yoğurtlar ve benzeri bir çok üründe var.
Şimdi diyeceksiniz ki, Madem bunca zararı var, neden kullanıyorlar?.
Küreselleşen dünyada, ticaret de küreselleşti. Küresel ticaret devleri insaf, merhamet
gibi duygularla asla çalışmaz. Onların amacı çok kar etmek, çok daha büyümektir.
Bu mamuller, albenisi olan renklerde ve janjanlı ambalajlarda sunulur.
Televizyon, gazete ve duvar reklamlarında onlara sıkça rastlarsınız.
Sadece maddesel tadıyla değil, görsel yollar ile de beyinlerimize kazınır adeta.
Basit bir hesap yaparsak, ucuz zannedilen bu ürünleri çok pahalıya tükettiğimizi görürüz.
Mesela Cips. Semt pazarlarında 3 kg . patatesi 1 TL ye alabilirsiniz. Oysa ki 50 gram CİPS 1 liradır.
Yani 1 kg . Cipsi, 20 ytl.den tükettiğimizin farkında bile değiliz.
Olumsuz etkileri de cabası. bu mamulleri üretenler !....
Kendi ürettiklerini asla yemezler, içmezler. Onların gıdaları organik ve doğaldır.
Son zamanlarda organik tarım yapan çok güçlü özel şirketler türedi,
burada itina ile yetiştirilen ürünleri semt pazarlarında göreniniz var mı? Ben henüz rastlamadım.
Gelelim genel sağlık boyutuna;
Son 25 yıla dikkatle göz atacak olursak, çocuk yaşta diyaliz cihazına
bağlı yaşamaya mahkum edilenler, çok küçük yaşta şeker hastalığı ile tanışan çocuklar, obez çocuklar, asabi çocuklar, 9-10 yaşında buluğ çağına girenler, çeşitli nedenlerle engelli
doğanlar ve bu sayının ülke nüfusunun % 12'sine çıkması ve benzerleri. Ve sizlerinde aklınıza gelebilen yeni hastalıklar.
Hastalıkları üretenler, ilaçlarını da ihmal etmediler. Bu da madalyonun diğer karlı yüzüdür. Karbondioksitli meşrubatlardan, sakıncalı hazır gıdalara varana kadar bir çok yerde çeşitli uyarılar yazıldı, çizildi. Durumun ciddiyetini anlayabilenimiz var mı? Bu sorunun cevabı, tüketim miktarıdır.
Şimdiki eğitim sistemimiz endüstri, tarım, genel kültür alanında yetersiz kaldığından,
yeni nesiller tehlikenin farkında değildirler. Emperyalist devletler, egemen olmak istedikleri toplumun eğitimli olmasını istemezler. Onlar için önemli olan kendi halkları ve elde edeceği yeni sömürü kaynaklarıdır.
Her yıl eskiyen, yaşam kaynakları azalan, küresel ısınma ile kuraklık tehlikesi yaklaşan bir dünyada, Küresel güç olan emperyalist devletlerin acımasızlığının arttığı bir dünyada, Dengelerin ve haritaların değiştirilmek istendiği bir dünyada yaşadığımızı asla unutmamalıyız.
Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadığımızı da asla unutmamalıyız.
Gelin bu güzelim yurdumuza hep beraber sahip çıkalım.
YARIN ÇOK GEÇ OLMADAN !.....halimvural
biyolog
il halk sağlığı lab.
müdür yardımcısı
SİVAS
Size geçen bana gelen bi maili paylaşayım;
Knorr un hazır çorbalarının üzerinde"hiç bir
koruyucu madde içermez" yazıyor diye alıyordum.Özellikle son çıkardıkları
çorbalar çok kolay yapılıyordu ve gerçekten de çok lezzetli oluyordu.Bu
maili okuduktan sonra hemen mutfağa gidip Knorr çorba paketlerinin
içeriğine baktım.Maalesef içeriğinde MSG denilen madde var
""" MSG Nedir ..??? """ Dikatlice Okuyalım ve Paylaşalım...!ar.
Utanmadan Sağlık Bakanlığı'da bunu onaylayıp "Türk Gıda Koteksi'ne uygundur"izni
veriyor.Şimdi anlıyorum ki ince bir çizgiye dikkat etmek gerekiyor.Şöyle ki
"hiçbir katkı maddesi yoktur" la" hiçbir koruyucu madde içermez"dikkat
etmediğimiz ama çok önemle dikkat etmemiz gereken iki ayrı ama önemli
bilgi..Sizlerle paylaşmak istedim...
ÇOK Onemli:
Bu msg denen illeti piyasalarda, daha masum bir ifade tarzı olsun diye ÇIN
TUZU adıyla satıyorlar.
Piyasada bazı dönerciler de bunu kullanıyorlar.
O kadar lezzetli oluyor ki, bir döner yiyecegine 2-3 döner yiyesin geliyor.
Ayrıca ithal olarak gelen BUTUN GIDA MADDELERİNDE BU MSG VAR
(Peyniri,eti,konservesi vs vs.)
MSG NEDİR?...
MSG adında bir yiyecek katkı maddesi var.
MONO SODYUM GLUTAMAT
Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel
Olarak algılanmasını sağlıyor. Tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor.
Hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor. O yüzden gıda
üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.
MSG ZARARLI MI ?
Buna okuduktan sonra siz karar verin.
Bu madde Nörotoksin. Sinir hücrelerine zarar veriyor. Merkezi sinir sistemi tahribatı ve
buna bağlı olarak ALZHEİMER, PARKİNSON, HUNTİNGTON hastalıkları, SAR (Epilepsi)
Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı) Yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite.
Büyüme hormonu baskılanması.
Pankreas hasarı, insülinde artış, ve buna bağlı diyabet.
Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar.
Bu madde hamilelerde plasenta
bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara maruz kalıyor.
Özellikle çocuklarımızın hatta büyüklerin de çok severek yediği CİPS'lerde çok kullanılmakta.
Hazır köfte harçları, Et suyu tabletleri, Hazır çorbalar, Dondurmalar, renkli yoğurtlar ve benzeri bir çok üründe var.
Şimdi diyeceksiniz ki, Madem bunca zararı var, neden kullanıyorlar?.
Küreselleşen dünyada, ticaret de küreselleşti. Küresel ticaret devleri insaf, merhamet
gibi duygularla asla çalışmaz. Onların amacı çok kar etmek, çok daha büyümektir.
Bu mamuller, albenisi olan renklerde ve janjanlı ambalajlarda sunulur.
Televizyon, gazete ve duvar reklamlarında onlara sıkça rastlarsınız.
Sadece maddesel tadıyla değil, görsel yollar ile de beyinlerimize kazınır adeta.
Basit bir hesap yaparsak, ucuz zannedilen bu ürünleri çok pahalıya tükettiğimizi görürüz.
Mesela Cips. Semt pazarlarında 3 kg . patatesi 1 TL ye alabilirsiniz. Oysa ki 50 gram CİPS 1 liradır.
Yani 1 kg . Cipsi, 20 ytl.den tükettiğimizin farkında bile değiliz.
Olumsuz etkileri de cabası. bu mamulleri üretenler !....
Kendi ürettiklerini asla yemezler, içmezler. Onların gıdaları organik ve doğaldır.
Son zamanlarda organik tarım yapan çok güçlü özel şirketler türedi,
burada itina ile yetiştirilen ürünleri semt pazarlarında göreniniz var mı? Ben henüz rastlamadım.
Gelelim genel sağlık boyutuna;
Son 25 yıla dikkatle göz atacak olursak, çocuk yaşta diyaliz cihazına
bağlı yaşamaya mahkum edilenler, çok küçük yaşta şeker hastalığı ile tanışan çocuklar, obez çocuklar, asabi çocuklar, 9-10 yaşında buluğ çağına girenler, çeşitli nedenlerle engelli
doğanlar ve bu sayının ülke nüfusunun % 12'sine çıkması ve benzerleri. Ve sizlerinde aklınıza gelebilen yeni hastalıklar.
Hastalıkları üretenler, ilaçlarını da ihmal etmediler. Bu da madalyonun diğer karlı yüzüdür. Karbondioksitli meşrubatlardan, sakıncalı hazır gıdalara varana kadar bir çok yerde çeşitli uyarılar yazıldı, çizildi. Durumun ciddiyetini anlayabilenimiz var mı? Bu sorunun cevabı, tüketim miktarıdır.
Şimdiki eğitim sistemimiz endüstri, tarım, genel kültür alanında yetersiz kaldığından,
yeni nesiller tehlikenin farkında değildirler. Emperyalist devletler, egemen olmak istedikleri toplumun eğitimli olmasını istemezler. Onlar için önemli olan kendi halkları ve elde edeceği yeni sömürü kaynaklarıdır.
Her yıl eskiyen, yaşam kaynakları azalan, küresel ısınma ile kuraklık tehlikesi yaklaşan bir dünyada, Küresel güç olan emperyalist devletlerin acımasızlığının arttığı bir dünyada, Dengelerin ve haritaların değiştirilmek istendiği bir dünyada yaşadığımızı asla unutmamalıyız.
Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadığımızı da asla unutmamalıyız.
Gelin bu güzelim yurdumuza hep beraber sahip çıkalım.
YARIN ÇOK GEÇ OLMADAN !.....halimvural
biyolog
il halk sağlığı lab.
müdür yardımcısı
SİVAS
ben hippin kavanozlarini ek gidaya basladigimizdan beri kullaniyorum doktorumun tavsiyesi ile.Sebebi de pazar sebze ve meyvelerine hic guvenmeyisim.Doktorumuz daha basindan uyarmisti,eger kendi uretiminiz yada guvendiginiz saglikli ve organik uretim yapan birinden aldiysan elbette tazesini ver ama bu imkanin yoksa sakin manavdan pazardan alip da verme diye.2 aydir Turkiyede yasiyoruz ve yurt disindan gelirken kavanoz sebze ve meyve getirmistim,kizim istahsiz oldugu icin cogu acilip yarisi yenmeden atildi gerci ama simdi elimde sebze puresi hic kalmadi ve evde kendim yapmaya basladim.Heronun bir kac tane kavanozunu denedim ama onlara da guvenim yok hic,kizim da yemedi pek.Mevsim meyveleri ve sebzeleri bir nebze daha guvenli geliyor ama su mevsimde de pek cesit bulamiyorum ben kizim icin.Ustelik cok da secici yemek konusunda,cok az seyi yedirebiliyorum.Organik vs sebebleri disinda kavanozlarin kolayligi da var,bebeginiz yaptiginiz cogu seyi daha ilk kasikta red ediyorsa sizin eliniz kolunuz baglaniyor.Bu ara her ogun icin 2-3 cesit sebze yapiyorum,bazen karsitirip da deniyorum,sirayla onu ye kizim yemez,bunu ye yemez,digerini yemez.Elimde bir tepsi cesit cesit sebze puresi,corbasi yemegi ile kalakaliyorum.Cocuk ac aglar,benim beynim durmus ne yapsam diye dusunmekten 
Kvanozlar bu durumda da kolaylik sagliyor,yedigi tadi bulana kadar aciyorum kavanozlari deniyorum,daha masrafli oluyor elbette ama yalnizsaniz baska care kalmiyor.
Kvanozlar bu durumda da kolaylik sagliyor,yedigi tadi bulana kadar aciyorum kavanozlari deniyorum,daha masrafli oluyor elbette ama yalnizsaniz baska care kalmiyor.
- 7 Aralık 2009
- 6.924
- 13.305
- 448
- 42
ben hippin kavanozlarini ek gidaya basladigimizdan beri kullaniyorum doktorumun tavsiyesi ile.Sebebi de pazar sebze ve meyvelerine hic guvenmeyisim.Doktorumuz daha basindan uyarmisti,eger kendi uretiminiz yada guvendiginiz saglikli ve organik uretim yapan birinden aldiysan elbette tazesini ver ama bu imkanin yoksa sakin manavdan pazardan alip da verme diye.2 aydir Turkiyede yasiyoruz ve yurt disindan gelirken kavanoz sebze ve meyve getirmistim,kizim istahsiz oldugu icin cogu acilip yarisi yenmeden atildi gerci ama simdi elimde sebze puresi hic kalmadi ve evde kendim yapmaya basladim.Heronun bir kac tane kavanozunu denedim ama onlara da guvenim yok hic,kizim da yemedi pek.Mevsim meyveleri ve sebzeleri bir nebze daha guvenli geliyor ama su mevsimde de pek cesit bulamiyorum ben kizim icin.Ustelik cok da secici yemek konusunda,cok az seyi yedirebiliyorum.Organik vs sebebleri disinda kavanozlarin kolayligi da var,bebeginiz yaptiginiz cogu seyi daha ilk kasikta red ediyorsa sizin eliniz kolunuz baglaniyor.Bu ara her ogun icin 2-3 cesit sebze yapiyorum,bazen karsitirip da deniyorum,sirayla onu ye kizim yemez,bunu ye yemez,digerini yemez.Elimde bir tepsi cesit cesit sebze puresi,corbasi yemegi ile kalakaliyorum.Cocuk ac aglar,benim beynim durmus ne yapsam diye dusunmekten
sana özelden mesaj atmaya çalışıyorum ama sanırım posta kutun dolu..
simdi temizliyorum,uyarin icin tesekkurler
ben hippin kavanozlarini ek gidaya basladigimizdan beri kullaniyorum doktorumun tavsiyesi ile.Sebebi de pazar sebze ve meyvelerine hic guvenmeyisim.Doktorumuz daha basindan uyarmisti,eger kendi uretiminiz yada guvendiginiz saglikli ve organik uretim yapan birinden aldiysan elbette tazesini ver ama bu imkanin yoksa sakin manavdan pazardan alip da verme diye.2 aydir Turkiyede yasiyoruz ve yurt disindan gelirken kavanoz sebze ve meyve getirmistim,kizim istahsiz oldugu icin cogu acilip yarisi yenmeden atildi gerci ama simdi elimde sebze puresi hic kalmadi ve evde kendim yapmaya basladim.Heronun bir kac tane kavanozunu denedim ama onlara da guvenim yok hic,kizim da yemedi pek.Mevsim meyveleri ve sebzeleri bir nebze daha guvenli geliyor ama su mevsimde de pek cesit bulamiyorum ben kizim icin.Ustelik cok da secici yemek konusunda,cok az seyi yedirebiliyorum.Organik vs sebebleri disinda kavanozlarin kolayligi da var,bebeginiz yaptiginiz cogu seyi daha ilk kasikta red ediyorsa sizin eliniz kolunuz baglaniyor.Bu ara her ogun icin 2-3 cesit sebze yapiyorum,bazen karsitirip da deniyorum,sirayla onu ye kizim yemez,bunu ye yemez,digerini yemez.Elimde bir tepsi cesit cesit sebze puresi,corbasi yemegi ile kalakaliyorum.Cocuk ac aglar,benim beynim durmus ne yapsam diye dusunmekten
hipp marka türkıyedede var bızde kullanıyoruz antalyada oturuyorum ben buyuk marketlerde alıyoruz
tesekkur ederim,bende buldum Ozdilekte var bir kac cesidi,her cesidi olmasa bile en azindan sikistikca alabilecegimi bilmek guzel.
- 10 Kasım 2007
- 2.209
- 651
- 723
zamanınız kısıtlı ise hemen birseyler ahzırlamak istiyorsanız size ev tarhanasını öneriirim hazır toz halinde oluor ben et tavuk hindi suyuna yapıyorum içine tel şehriye yada priinc ilave ediyorum bazen sarmısakta eziyorum yada çok sut ileve ediyorum çok lezzetli oluyor. yazın yapılıyor güneşte kurutuluyor. deneyin derim bir yakınızdan alın yada siz yapın.