Hayatımın Dilemması


Sevgili arwen,
risk konusunda size katılıyorum, ben zaten çocuk hekimiyim ve ne kadar zor, yıpratıcı ama olağan üstü bir süreç olduğunu yaşayanlardan sonra ben biliyorum. Ama bunlarla yüzleşebilecek ve başarabilecek olgunlukta görüyorum kendimi. Ama eşim de istemeden onu zorlayarak veya kandırarak olan bebekten ben de korkarım. Kadınlık grurum ve insanlık onurum buna izin vermez. Kendimi geçsem bile Çocuğum üzerinden belki olunca sever diye kumar oynayamam.

Duanıza katılıyorum. İnşallah bu mübarek gün hayırlısıyla kabul olur. Müstakbel annelerin duaları kabul olurmuş. Dualarınıza talibim. Olmazsa olaylar ne şekilde gelişecek inanın bilmiyorum.Yorum ve dua için teşekkürler.
 

Maşallah, Allah güzel yuvanızı daim etsin inşallah.
 

Çok teşekkürler Zet_tin,
o kadar tatlısın ki, gerçekten mahcup oldum. O senin güzel bakış açın, güzel bakan güzel görür.
 

Ben de dün geceden beri sonumuz ayrılık olacak gibi hissetmeye başladım ve bu çok can yakıcı. Tabi ki garanti yok ama eşim ihtimale bile yanaşmıyor. Çocuk istemeyen birini doktora götürmem ise imkansız
 
"Bu bozuk duzene sisteme cocuk getirmek istemi...." derken agzinin ortasina vursaniz yeridir derim. Evlenmeden once bu uber hassas uber narin dusuncelerini soylemeliydi cunku.

Ayrica bu nasil bir bahane. Dunya hicbir zaman gulluk gulistanlik bir yer olmadi. Herkes yine efendi efendi uredi. Conconlugun anlami yok.
 
İlk bebek konusu tabiki benzersizdir çünkü ne olacağını nelerin değişeceğini sizi nelerin beklediğini bilmiyorsunuz. Bu, istediğiniz kadar bebeklerle veya çocuklarla beraber olun yaşamadan gerçekten bilinemeyen bir düzen. Yada tamamen düzensizlik. Yıllar geçiyor tam bir düzene girmek için. Benim 22 aylık bir kızım var. Hayatım tamamen değişti diye bir cümle kursam aslında dışardan basit gelecek ama o 22 ayı ben içime işleye işleye yaşadım. Benim yaşım sizden bikaç yaş küçük üç senelik evliyim eşimi beş senedir tanıyorum. İnsan yirmi beşinden sonra sanırım öyle veya böyle bir düzen tutturuyor hayatında. Ve değiştirmek istemiyor kesinlikle. Bir bebeğin varlığı bu düzenin değişmesini istemeyen biri için korkunç görünür. Evlad bence her insanın istediği kendinden olan bir parça. Bunu istisnasız herkes ister ama dediğim gibi düzenin değişmesinden korkup bu tip bahaneler üretir. Neden böyle diyorum çünkü ben ikinci bebek için böyle düşünüyorum. Eşinizin düşüncesiyle birebir aynıyım. Bir düzenim var zorla tutturduğum. Bir bebeğin gelip bunu alt üst etmesini istemiyorum. Kızım kardeşsiz büyüse beni çokta acıtmayacak. Ama eşimle konuştum. Eşim zamana bırakalım dedi. Bilinçsizce olmaması için. Aslında burda üyeler bir uzmana vs görünün demiş ama açıkçası eşim bana böyle bir teklifle gelse bozulurdum. Eşiniz istemediği sürece eğer hamile kalırsanız yani onu kandırarak bu sefer ya cidden çok bağlanacak tamamen değişecek veya sevgisiz öfkeli olacak bunu bebeğe yansıtacak. Buda bir kumar olur. Bu kadar kesin ve net olması eşinizin ilk bebek için düzen bozulması korkusu ağır basıyor. Bir hastalık vs olsa bunu size söylerdi diye düşünüyorum bunca üzüntünüzü görüyor sonuçta. Siz evlat isteğinizin gelip geçiçi bir istek olmadığını eşinize göstermeye çalışın. Dediğim gibi bende ikinci bebek mevzu bahis olunca eşiniz kadar katı oluyorum.
 

Zaman ayırıp okuduğunuz ve yorum yaptığınız için çok teşekkürler, gerçekten müteşekkirim.

Aslında başta tam ifade edemedim sanırım. Defalarca açık açık konuştum. Buraya geçirdiğim hislerimden daha iyi anlattığımı düşünüyorum. Evlenmeden önce bilsem bu evliliğin büyük ihtimal gerçekleşemeyeceğini eşim çok iyi biliyor ve bunu bana kendisi ifade etti. Her seferinde bana hak veriyor. Kabul ediyor ve vaz geçiyor. Resmen suriye sokaklarına döndüm. İçim ıssız ve bir daha toparlanamayacak bir bombardımandan çıkmış gibi. Kırıcı olmaktan ziyade kendimi başından beri bu kadar net ifade etmişken bunun üstünü yapamam gibime geliyor. Y ayrılacağım yada çocuk isteğime sırt döneceğim. Dün anladım ki eşim bana üçüncü bir seçenek sunmuyor. Cam kırıklarım kalbimin ortasında ve her atışında kanıyor, güler yüzlü bir insanım ama tatlı hastalarıma bakıp yüzüm gülerken gözlerim sulanıyor. Kalbimin her atışını keskin can kırıklarımla fark ediyorum.
 
Biz de çocuk istemeyenlerdeniz. O sorumluluğu kaldıramam ben. Bir de içimde çocuk aşkı yok, sokakta bile kedi köpeği deli gibi severim ama bebeklere dönüp bakmam bile. Keza eşim de benim kafadan ve biz bunu evlenmeden konuştuk. Şimdi bana dönüp istiyorum dese kendimi salak gibi hissederim. Enayi miydim ben derim. Sizin de durum aynı. Ama çözüm ne olur onu da bilemedim. Çünkü ortada bunun dışında başka bir sorun yok. Bir de zamana bu kadar takılmayın ilk bebeğini 40 yaşında kucağına alanlar var. Annem beni 35 yaşında doğurmuş mesela.
 

Kesinlikle isteğinize saygı duyarım bibibella, çünkü başından beri bunu eşiniz biliyor. Aynı konumda olsak ağzımı açmaya bile cesaret edemem. Ve sorunuza gelince evet evlenmeden önce bilsem ayrılırdım ama o zaman çocuk sahibi olmak için büyük bir şansım olurdu. Şimdi pek zannetmiyorum. Hem çok ısrarla istemekten de korkuyorum, çünkü genelde çok çok istediğimiz şeyler imtihanımız oluyor. Ne düşünüp ne yapacağımı şaşırmış durumdayım.
 

Belkide, ama gerekirse ücretsiz izin bile alıp çocuğumu kreş zamanına kadar büyütebilirim. Ve bize yardımcı olabilecek çok sayıda insan var. Ve eşim birçok konuda birçok insan için kendi sorumluluğunda olmamasına rağmen çok fazla fedakarlık eden biri.
 
 

Bana evet deneyelim ama biraz daha zamanım var dese bekleyeceğim, ama kesin olarak reddedince bana da yapacak pek bir şey kalmıyor.
 
Ben de dün geceden beri sonumuz ayrılık olacak gibi hissetmeye başladım ve bu çok can yakıcı. Tabi ki garanti yok ama eşim ihtimale bile yanaşmıyor. Çocuk istemeyen birini doktora götürmem ise imkansız

Burada bir bayan konu acmisti belki denk gelip okumussunuzdur. Doktor bana cocugun olmayacak dese dunyalari vermis olur diyordu... Esinizin ic dunyasini anlamak adina o uyenin yazdiklarini okumanizi tavsiye ederim. En azindan onun penceresini de gormekte fayda var diye dusunuyorum.

http://www.kadinlarkulubu.com/forum...baksin-icimde-hic-annelik-duygusu-yok.909402/

Daha once bir mesaj daha atmistim ama sanirim gozden kacirdiniz. Esiniz size kesin kati ve net sekilde cocuk istemedigini mi soyluyor yoksa supheleri var belki bir gun isterim gibi mi dusunuyor? Cevap ikincisi gibiyse o zaman belki aklindaki soru isaretlerini gidermenin bir yolunu bulabilirsiniz..

İkinci sorum da su, esiniz hicbir korunma yonteminin yuzde yuz korumadigini, ufak ihtimalle de olsa senin her turlu korunmaya ragmen birgun hamile kalabilecegini biliyor. Boyle bir durum olursa cocugu aldirma yoluna mi giderdi yoksa dunyaya gelmesine izin mi verirdi?

Bu iki sorunun cevabina gore ben yolumu cizerdim. Bir umit gorursem sevdigim adamdan cocuk sahibi olabilme ihtimalinin pesinde yasardim ancak o umidi gormeseydim sanirim ayrilirdim... Her iki durumda da hakkinizda en hayirlisi olsun diye dua etmekten baska elimizden birsey gelmiyor...
 
Ucretsiz izin alsaniz bile evdeki düzen rahatlik değişecek ama. Bir de çocuk işi cidden çok büyük sorumluluk. Insan fedakarlik yapar ama şöyle düşünün o fedakarlik yaptiginiz kişilerin yanında yine birileri var. Kardeşiniz olsa bile yine anne babaniz var ama çocuğun bütün sorumlulugu anne baba üstünde. Esinizin sorumluluk duygusu fazla gelismisse bundan kaçıyor olabilir çünkü benim gördüğüm kadarıyla erkekler sorumluluk istemiyorlar pek.
 

Bunu bana başta söylemeliydi ve ben de onun bekar hayatının düzenini sonsuza kadar değiştirmezdim. Bunu fedakarlık olarak görmüyorum çünkü ona sonradan hiçbir şey dayatmıyorum. Başta benimle bunu konuşacaktı. Düğünden 1 saat öncesine bile razıydım
 

niye öyle dedin kız,
benim 2. yolda, ama kafamda hep doğru mu yapıyorum sorusu var.
kirli dünya hakikaten, ve umut vaat eden tek şey evet çocuklar ama sağlam çıkabilirlerse...
 

Özür dilerim, yorumunuzu gözden kaçırmışım. Şimdi cevaplamaya çalışayım.

Öncelikle birazdan işe gideceğim ve fazla zamanım yok, verdiğiniz linki daha sonra okurum.

Eşim kati olarak istemediğini söyledi. Yoksa yapı olarak hemen karalar bağlayan bir tip değilim. Mesleğiminde etkisiyle ne kadar zorluklar aştım bilemezsiniz. Ama bu sıkıntıyı aşabileceğimden şüphe duyuyorum artık.

İkinci sorunuzdaki gibi bir gebelik durumunda asla aldırmaz. Maneviyatı kuvvetli biridir. Ama ben de onu asla istemediği bir duruma mecbur bırakacak biri değilim.

1,5 yıldan beri ne değişti. Dünden beri sanırım ümidim kırıldı. İnancıma ters düşse de Nietzsche nin dediği gibi: Ümit en son kötülüktür ifadesini yaşıyorum herhalde...

Dualarınız için çok teşekkürler. Daha ne olsun. Bana yapabileceğiniz en güzel yardım. Allah çocuğunuzu hayırla ve sağlıkla kucağınıza almayı nasip eder inşallah.
 
ben mi safım bilemicem de,
belki de eşin seni kandırmamıştır,
yani yapabilirim gibi gelmiştir istemese bile, sen istiyorsun diye olabilir gibi gelmiştir.
ama iş başa düşünce yapamamaktadır.

ayrıca elbette bu konular evlenmeden önce konuşulmalı, ama insanlar neyin sözünü ömürlük verebilirler ki,
fikirler ve istekler de her şey gibi değişiyor, hatta daha fazla değişiyor.

benim size önerim çok yok, yerinizde olsam ben de çok kızar ve kırılırdım.
Çözüm olarak aklıma bir çok şey geliyor ama hangisini uygulardım bilemiyorum...

-boşanmak
-kabul edip devam etmek
-evlatlık almak
-sperm bankasından çocuk sahibi olmak
-eşe psikolojik baskı yapmak
-eşe "hadi ordan" demek...
 
O konuda cok haklısın. En baştan söylemeliydi. Çözüm önerisi nasıl olur bilemedim. Bebeklerle ilgili konussan ters teper bence. Niye istemediginin asıl sebebini bulup çözmek lazım ama onu da nasıl yapacaksın? Eşinin tavırlarıni iyice gozlemlesen? Mesela bebek görünce rahatsiz oluyor mu? Hangi hareketlerinden rahatsiz oluyor? Yoksa senin ilgine mi cok alışık bebek istemiyor? Ben şöyle hissettim. Bazı erkekler uğraşmayi sever. Siz çok anlayışlı naif bir hanimsiniz. Oyle anlasiliyor. Azıcık daha sorun çıkaran bir insan olsaniz eşiniz nasıl davranirdi acaba? Genel olarak sorun yasadiginda mücadele mi eder yoksa kaçar mi? Yada sorun çıkmamasi için mi uğraşır. Eğer böyleyse bebegi sorun olarak görüp istemiyorda olabilir
 

Çok tatlısınız :) Açıkçası seçenekleri ikiye düşürebilirim. Boşanmak veya kabul etmek. Diğerleri fazla olabilir gelmedi. Çünkü çocuğu olup olamadığını bilmiyorken ve kendi evladına karşı isteksizlik varken evlatlık almaz. Ben de psikolojik baskı yapabilen biri değilim. İnşallah sizin düşündüğünüz gibidir. Ve evet evlenmeden önce beni kaybetmekten çok korkuyordu. O yüzden kendini zorlamış olabilir. Bilemiyorum. Son seçeneğiniz ise ilk seçeneğe çıkıyor.

Şunu da belirteyim, her iki seçeneğin de sonuçları ve bedeli çok ağır benim için
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…