Hayat Kendini Erteler

realist

Nirvana
Kayıtlı Üye
3 Aralık 2006
3.073
132
688
63
İsmin çağladı bir erguvan zamanı. Bir kış gecesiydi, yüreğimizde sevda yanığı. En çok kandırdığımız kendimizdi o yıllar, en çok sevdiğimiz ise yanmış sütün kaymağı...

Ne çok zaman geçmiş meğer ’öyleydi’, ’yapardık’, ’severdik’ ile biten cümleleri kurmaya çabalayıpta birden kendini anıların seyrine dalarken gördüğünde... Meğer di-li geçmiş zaman ne çok kulak çınlatırmış dilbilgisinde. Ne çok kahve telvesi kalmış ömrün ucunda, kırk yılını doldurmamış. Meğer hayat ne çok ’meğer’li cümleler kurdurturmuş insana.

Tütsülesem günlerin acısını, yüreğime batmaktan vazgeçer mi? Bunca yıl sonra bülbül gülden başka bir yar seçer mi?

Üflesem odamı aydınlatan ateş zerreciklerini, bana kalan yalnızlığım olacak. Ömrün tiyatrosu seyircisiz geçmiyor. Kah ağlatıyor oynayanlarla beraber izleyenlerini, kah güldürüyor. Ama öyle bir sahne ki hayat, şerefle terkedersen seni ayakta alkışlatıyor. Gerisi yattığın yerden kimseye hissettirmeden senin için göz yaşı dökenleri selamlamak ve kapanan perdeler...

Özeti bu hayatın, insanı ön plana çıkartır ama hayat hep kendini erteler.... (alıntı)
 
"Ama öyle bir sahne ki hayat, şerefle terkedersen seni ayakta alkışlatıyor. "
Realist çok güzel di..
 
Güzel bir yazı ama ben,Hayatın kendini ertelediğini düşünmüyorum,hayatı erteleyen ve seyirci kalan biz insanlarız.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…