Hatay///Iskenderun

jovi

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
12 Temmuz 2006
130
0
40
Doğa güzellikleriyle tarihsel zenginliklerin birbiriyle kucaklaştığı İskenderun, Türkiye'nin eşsiz tatil beldelerinden birisidir. Kent; Amanos dağları ile Akdeniz'in mavi suları arasında bir ovada yer alır. Kent; M.Ö. 333 yılında İssos kenti yakınlarında Pers Kralı III. Darius'u mağlup eden Büyük İskender tarafından kurulmuş ve onun zaferinden sonra da Alexandretta olarak adlandırılmıştır.

Antik dönemlerde Myriandus diye bilinen ve Fenikelilere ait bir kentin kalıntıları burada mevcuttu. Kent; sırasıyla Selevkosların, Romalıların, Bizanslıların, Arapların ve nihayet Osmanlıların egemenliğine girmiştir. Kent; bugün Türkiye'nin en önemli sanat, eğitim, kültür, spor, turizm, endüstri ve ticaret merkezlerinden birisidir.

Kentte her yıl 5-9 Temmuz tarihleri arasında İskenderun Belediyesi tarafından Uluslararası Turizm ve Kültür Festivali düzenlenmektedir. Katedral, Ortodoks ve Karasun Manuk Kiliseleri şehirdeki en önemli kiliseler arasında sayılır.


Deniz kıyısı yakınındaki heybetli Atatürk anıtı şehir merkezinde sözü edilmeye değer başka bir sanat eseridir. Hem Suriye, hem de Adana istikametinden İskenderun'a gelen karayolu oldukça iyidir. Kentin ulaşım konusunda hiç bir problemi bulunmamaktadır. Kentte ayrıca bir demiryolu istasyonu da bulunmaktadır. Adana Şakir Paşa İskenderun'a en yakın hava limanıdır. 130 km. uzaklıkta olup bir saatlik karayolu ile erişilebilir. Karaağaç halk plajı İskederun'a en yakın plajdır. Arsuz'a giderken İskenderun'dan 27 km. uzaklıkta yeralan Gülcihan, başka bir sahil köyüdür. Köyde iyi nitelikli oteller, pansiyonlar ve lokantalar bulunmaktadır. Helenistik dönemde Rosus olarak bilinen Arsuz; altın renkli kumsallarıyla, otelleri, pansiyonları, motelleri ve lokantalarıyla bölgenin en popüler tatil beldelerinden birisidir. Bu güzel tatil beldesine gelecek olan yerli ve yabancı turistler unutulmaz bir tatil geçirmek için istedikleri birçok şeyi burada bulabileceklerdir. Arsuz şehir merkezinde 1778 yılında yapılmış olan Maryo Hanna Kilisesi, Gözcüler beldesinden sonra Hacıahmetli köyü yakınındaki Meryem Ana Havuzu, Konacık'taki Helenistik dönemden kalan sütunlu limanın kalıntıları, Bizans döneminden kalan bir şapele ait taban mozayiği ile Roma dönemlerinden kalan lahitler çevrede ziyaret edilebilecek en önemli yerler arasındadır.



Adana güzergahında İskenderun'dan 22 km. uzaklıkta antik Baias kenti diye bilinen bugünkü Payas'a gelen yol; ziyaretçilere Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi, Payas kalesi ve Cin Kulesi gibi yapıtları ziyaret etme fırsatını vermektedir. Hamam, kervansaray, medrese, cami ve bedesten gibi eşsiz yapılar grubunu ihtiva eden Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi Mimar Sinan mimarisinin güzel bir örneğidir. 16. yüzyıla tarihlenmektedir. Külliyenin karşısındaki Payas kalesi çok iyi korunmuş bir kaledir. Esasen Haçlılar tarafından yapılmış ve daha sonra da Osmanlılar tarafından restore edilmiştir.

Külliye ile deniz kıyısı arasında yer alan Cin Kulesi Cenevizliler ya da Haçlılar tarafından yapılmış bir gözetleme kulesidir. Daha ileride İssos harabeleri mevcuttur. Kalıntıların görüldüğü yer; aslında M.Ö. 333 yılında Büyük İskender'in Pers Kralı III. Darius'u mağlup ettiği bir Pers kentiydi. Burada su kemeri, su deposu ve tapınak kalıntıları görülebilir.

Antakya'ya giderken Sarımazı'da anayoldan 12 km. içeride Güzelyayla dağ sayfiyesi yer almaktadır. Köy daha önceleri Soğukoluk olarak biliniyordu. Çam ormanları içerisinde pitoresk bir konumu olan köy tatil yapıcılarına birçok güzellikler sunmaktadır. Köydeki Katolik kilisesi ziyaret edilebilir. 1549 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından inşa edilen bir cami, bir hamam ve bir de kervansaray Belen'de görülecek önemli yerlerdir. Belen geçidini geçtikten sonra sağa doğru yönelen dönemeç ziyaretçileri Bakras Kalesine götürecektir. Kale İskenderun'dan 31 km. uzaklıktadır.
 
Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı! konu insanın memleketi olunca dur durak bilemiyorsunuz!!!
 
İran ve Hindistan' dan gelen malların buradan deniz yolu ile Akdenizin diğer limanlarına taşınmasını sağlamak amacıyla sahilde kurulan küçük bir liman kentidir. Antik kentten günümüze kadar ulaşabilen tarihsel yapıtlar ne yazık ki kalmamıştır. Ancak İskenderun' dan çıkışta göze çarpan duvar kalıntıları ortaçağ dönemlerine ait bir limanın kalıntılarıdır. Esentepe' de yapılan kazılar sonucunda ortaya çıkartılan görkemli eserler bugün Antakya Arkeoloji Müzesinde sergilenmektedir.



İskenderun ve çevresinde görmeden geçemiyeceğiniz yerleri kısaca inceleyelim :



TURİSTİK YERLER

ARSUZ

Akdeniz' in kıyısında, İskenderun' un 32 km güneyinde şirin bir tatil köyüdür. Plajları ile ünlü kıyı şeridinde yemyeşil dağlarla, masmavi deniz arasında, Arsuz çayı kenarında kurulmuştur. Denizi temiz ve kumsalları nefis olan Arsuz' un yaz aylarında nufüsu adeta artmaktadır.Antik dönemlerde Arsuz, Doğu Akdeniz en önemli liman kentlerinden birisiydi ve "Rhous" "Rhosopolis" "Port-Panel" adları ile anılıyordu.Şehir en parlak dönemini Romalılar döneminde yaşamıştır. Yörede yapılan kazılarda o döneme ait heykeller, kolonlar, lahitler, mezar taşları, parfüm şişeleri ile seramik parçaları bulunmuştur.Arsuz' dan yaklaşık olarak 10 km. kadar güneye inildiğinde Konacık Köyü sahilinde antik bir liman kentinin kalıntılarını görmek mümkündür. Helenistik dönemden kalma bu liman kalıntılarını görmek mümkündür. Helenistik dönemden kalma bu liman kalıntıları halk tarafından Sütunlu liman olarak adlandırılmaktadır.Sakin bir ortamda otel ve pansiyonlardan birinde kalarak güzel kumsallardan, güneş ve denizden yararlanarak su sporları yapılabilir.Arsuz şehir merkezinde yer alan Maryo Hanna Kilisesi 1778 yılında yapılmış olup, inanç turizmi açısından son derece önemlidir.Civardaki Meryem ana Havuzu Hristiyanlar tarafından kutsal olarak bilinmektedir. Hacıahmetli köyünü 8 km. geçtikten sonra sola sapan toprak bir yol ile bu kutsal havuza erişilir. Burası aynı zamanda dünyanın en eski kiliselerinden birinin yeri olduğu söylenmektedir. Rivayete göre burası Mermem Ana' nın banyo yaptığı yerdi. Ancak burada günahkar bir kadının banyo yapması üzerine göl kurumuştur.

FRANK LİMANI

Domuz burnunun güneyinde bulunmaktadır. Helenistik döneme ait izleri taşımaktadır.

ŞALAN KALE

İskenderun - Kırıkhan arasında, Amanos dağlarının yaylalık kısmında sarp ve kayalık bir tepe üzerinde kurulmuştur. Kalenin eteğinde Değirmenderesi Köyü, 1-8 km. güneyinde de Alan yaylası bulunmaktadır. Bizans ve Haçlılar tarafından kullanılmıştır. Helenistik dönemden beri olduğu sanılmaktadır. Güneyden kaleye patika bir yol ile ulaşılmaktadır.

SARISEKİ KALESİ

İskenderun - Adana karayolu üzerinde, İskenderun' dan 10 km uzaklıkta deniz kıyısında bir tepe üzerinde kurulmuştur. Helenistik dönemden kalma bir kaledir. Seleukaslar, Romalılar, Bizanslılar, Haçlılar, Selçuklular ve Osmanlılar döneminde kullanılmıştır. Askeri alan içerisinde kaldığından ziyarete açık değildir.

YUNUS SÜTUNU KALINTISI

İskenderun - Payas demiryolu yurması üzerindedir. İskenderun kentinin giriş kapısı kalıntısıdır. Bir rivayete göre Büyük İskender' in cesedi bu kemer üzerine yerleştirilmiştir. diğer bir rivayete göre de; burası Yunus Peygamberin balığın karnından çıktığı yer olarak halk tarafından bilinmektedir.

BAKRAS KALESİ

Ötençay köyü içerisinde Kızıldağın eteklerinde yer alan bu kale Romalılar ve Haçlılar tarafından kullanılmıştır. Haçlılar ve Eyyubiler arasında zaman zaman el değiştiren bu görkemli kale Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı topraklarına katılmıştır. Kaleden köyün bütün panoramik görüntüsünü elde etmek mümkündür.

KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN KERVANSARAYI ve HAMAMI

İskenderun' dan 15 km. uzaklıkta Belen ilçesindedir. Tarihi hamam bugün dahi yerli halk tarafından kullanılmaktadır. Yapıtın bazı bölümleri Osmanlı Mimarisinin özelliklerini taşımaktadır.

SOKULLU MEHMET PAŞA KÜLLİYESİ

İskenderun' dan 22 km uzaklıkta İskenderun - Adana karayolu üzerindeki Payas Bölgesindedir. Kervansaray, hamam, medrese, cami ve bedesten gibi yapıları ihtiva eden bu külliye, 16. yy.da Sokullu Mehmet Paşa' nın emirleri üzerine Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. En önemli yapı gruplarından birisini teşkil eden Kervansaray' ın genişçe bir avlusu vardır. Avlunun etrafında ise yolcuların ve kervanların barınması için kubbeli odalar mevcuttur.

CİN KULESİ

Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi ile deniz kıyısı arasında hakim bir tepe üzerine inşa edilmiştir. Kulenin Cenevizliler ya da Haçlılar tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır. Kare planlı, tamamen kesme taştan yapılan bu eser gözetleme kulesi olarak yapılmıştır.

PAYAS KALESİ

Aslen Haçlılar tarafından yaptırılan ve daha sonra da Osmanlılar tarafından restore edilen bu kale Payas' ın en dikkate değer sanat yapıtlarından birisidir. Sokullu Mehmet Paşa Külliyesinin güneyine düşmektedir. sekiz kulesi mevcut olan bu kalenin etrafı büyük su hendeği ile çevrilmiştir. Bir zamanlar ünlü vatan şairimiz Namık Kemal bu kaledeki zindanlardan birinde hapis yatmıştır.

ISSOS HARABELERİ

Dörtyol ile Erzin arasındadır. Aslında Pers şehri olan Issos, tarihin en büyük savaşlarından birisi olan Issos savaşının geçtiği yerdir. Burada Makedonya Kralı Büyük İskender Pers Hükümdarı III. Darius' u yenilgiye uğratmıştır. Bugün Antik Issos kentinde geçmişin izlerini taşıyan su depoları, su kemerler ile mabed ve şehir kalıntıları görülebilir.

MANCINIK KİLİSESİ

Amanos dağlarında orman içinde önemli bir kilisedir. Dörtyol' un kuzeyine düşmektedir. Yayan gezilebilir.



GEZİ VE MESİRE YERLERİ

SARIMAZI

İskenderun - Belen asfaltı üzerinde olup, çamlık ve deniz manzaralıdır.

GÜZELYAYLA

Sarımazı' dan 8 km.lik asfalt bir yol ile yeşilliğin ve ormanın hakim olduğu virajlı bir güzergahtan çıkılır. Eski adı ile "Soğukoluk" olarakta anılır. İskenderun Körfezine hakim bir konumu, pansiyon tipi evleri, günü birlik yeme içme üniteleri buraya olan ilgiyi arttırmıştır. Kamp kurulup, piknik yapılarak, orman içinde kısa gezintiler yapılabilir.

NERGİZLİK

İskenderun' a 14 Km. asfalt bir yolla bağlanan kısmen altyapı sorunu çözümlenmiş bir mesire yeridir. Basit köy evlerinin otantik yapısı yanında, ikinci konut yayla evlerinin yapıldığı, çam ve meyve bahçeleri ile her türlü sebzenin yetiştirildiği bu yerde güzel bir tatil geçirmek mümkün.

ATİK

İskenderun' a 14 km mesafede İskenderun - Antakya karayolu üzerinden sola doğru ayrılan bir yol ile bu mesire yerine gelinir. Suyu meşhurdur.

GÜLCİHAN

İskenderun - Arsuz asfaltı üzerinde 27 km. uzaklıktadır. Tabii bir plaj ve dinlenme yeridir.
 
UYARI!!!!begendikleriniz icin rep ve tesekkur butonlarini kullanalim bölümümüze resim ve bilgi harici paylasimlar yapmayalim lutfen
 
X