Ne yapalım oldu bir kere , planlı değildi evet ama daha erken deyip aldırmayı da düşünmedim, ben de çocukla birlikte büyürüm diye düşünüyorum teşekkür ederim yorumunuz için :)1 senelik evlilik ve beş aylık hamilelik, muhtemelen siz hamile kalmadan önce de vardı bu adamın Laz inadı.Bunun için baş bas bağırıyoruz burada, birbirinizi iyice tanımadan çocuk yapmayın diye.Daha siz büyüyememişsiniz ki çocuk büyüteceksiniz.
İkiniz de fevri davranmıssınız, bu yönünü biraz törpülrmeye çalış ve kavgalarda aileleri işin içine sokmayın, çok fazla yüz göz olursunuz.İnşallah bir daha laz damarı tutmaz diyelimNe yapalım oldu bir kere , planlı değildi evet ama daha erken deyip aldırmayı da düşünmedim, ben de çocukla birlikte büyürüm diye düşünüyorum teşekkür ederim yorumunuz için :)
Tutmadı kii 2 gün sonra geldi çiçeğiyle o kadar gelmem etmem deyince korkmuştum. Bu bana da ders oldu işte bir daha asla kimseyi karıştırmam sonra atar gider yapıp kuzu gibi aramasını beklemek de çok zormuş:)İkiniz de fevri davranmıssınız, bu yönünü biraz törpülrmeye çalış ve kavgalarda aileleri işin içine sokmayın, çok fazla yüz göz olursunuz.İnşallah bir daha laz damarı tutmaz diyelim.
Merhabalar, ben 1 senedir evli, 5 aylık da hamileyim. Evde saçma sapan bir sebepten kavga çıktı, ben de sürekli eşimin gergin, sinirli olmasından bıktığım ve dolduğum için çok yükseldim ve hakaret etmeye başladım. "Senin derdin ne? Hastaysan tedavi ol. Durduk yere ortalığı ayağa kaldırıyorsun, ruh hastası mısın? " gibi cümleler sarfetmeye başladım. Sesim çok yükseldiği için geç saat olduğu için sus demek istercesine ağzımı kapatma girişimi olduğu için eli dudağıma çarptı. Tabii ben o anda idrak edemedim ve bana vurduğunu sanarak iyice yükselmeye başladım. "Ben hamileyim sen bana nasıl el kaldırırsın diye ona saldırdım, ve o anlık sinir boşalması ile biranda babamı arayarak beni almaya gelmesini söyledim. O da topla bütün eşyalarını git dedi. Binadan komşumuz ses geldiği için kardeşlerini aramış kardeşleri karşı apartmanda oturuyor, onlar geldiler bana abilerini savunur tarzında konuştular. Gitme, etme, evlilikte olur böyle şeyler, yanlışlıkla vurmuş bilerek yapmamış vs vs vs. Ama ben artık çok dolduğum için kararımda kesin davrandım. Annem babam ile birlikte eve döndüm. 2 gün oldu ne arıyor ne soruyor. Eğer hamile olmasaydım kararım %100 boşanmak olurdu. Ama kahroluyorum o bebeğin suçu ne diye. Çok ağrıma gidiyor yaptığı davranış. Sürekli bağırıp çağırması laf sokması hakaret etmesi, beni aşağılaması.. ben hamileyim el üstünde tutulup benim kaprislerim çekilmesi gerekirken bana bağırılıyor. Eğer benim bir yerde hatam olmuşsa lütfen bana bunu söyleyin , ama doğru yaptığımı düşünüyorsanız da lütfen söyleyin çünkü ben 2 gündür kendimde değilim. Zaman geçmiyor ağlıyor üzülüyorum. Kendime mi üzülüyorum, bebeğe mi onun beni aramamasına mı bilmiyorum. O kadar kötü hissediyorum ki.. çok mu zor ilişki içerisinde kalp kırmamaya çalışmak, bağırmamak, sevdiğinin yüzünü güldürmek için çaba sarfetmek. Eşim sözde beni sevdiğini söylüyor ama davranışlarında ben bunu hiç bir şekilde hissedemiyorum. Evlendikten sonra çok değişti. Ne iltifat eder oldu , ne beni kaybetmekten korkar oldu, ne bir çiçek bir hediye aldı. Evliliğin ilk aylarıdır alışma sürecidir derken sürpriz bir şekilde bebek olduğunu öğrendik. Madem böyle bir ilişkiniz vardı neden çocuk yaptınız diyecek olanlar çok haklı. Onu da şöyle açıklayayım benim kadın doğum doktorum bana bende polikistik over sendromu olduğunu, hormonlarımın bozuk olduğunu, çocuğumun olmasının çok kolay olmayacağını tedavi görmem gerekeceğini söylemişti. Ben de onun sözlerine güvenerek korunmadım. Fakat öğrendiğimde de çok mutlu oldum. 1 yıldır git gide kötüye giden kavgalar, benim yorgunluğum, tahammülsüzlüğüm, artık sabrımın kalmaması ve eşimle defalarca konuşsam da bir karşılık alamayışımdan dolayı yitirdiğim inancım, kendime olan güvenimi kaybetmem, kendimi çok yalnız hissetmem ve sevgisizlikten dolayı yavaş yavaş solmamdan ötürü bugün bu haldeyiz. Benim artık gücüm kalmadı
Eğer işim 3 saat yolda 8 saatte ayakta durmamı gerektirecek bazen mesailerle gece geç saatlere kadar beklememi gerektirecek ağır bir iş olmasaydı(garsonluk) işten çıkmayı asla düşünmezdim, ama kan şekerim düştüğü için 2 kere baygınlık geçirdim, ve çook yoruluyordum bu yüzden bıraktım. Evliliğin de tam 1. Senesi dolmak üzereydi zaten dolmadan tazminatımı da alırım diye düşündüm. Çocuk doğduktan sonra eğer ailelerimiz bakımı konusunda yardımcı olursa hemen tekrar işe başlamayı düşünüyorum. Zaten 1 aydır evde oturuyorum ve yaklaşık 8 senedir aralıksız çalışan bir insan olduğum için ben de biranda boşluğa düşme hissi de oldu. Eşim de işsiz kaldı ikimiz birbirimize bakar olduk şimdi ne yapacağız der gibi bunlar hep olumsuz duygular yarattı.Eşiniz gelmiş barışmışsınız iyi güzel ama bu size ders oldu mu? Mutlaka ama mutlaka paranız olmalı. Bebek ele geldikten sonra çalışıp para kazanmalısınız, maddi olarak güçlü olmalısınız. Ayrıca ben de 2 hamilelik geçirdim hatta ikincide vajinal varis vardı. Yatar vaziyetten ayağa kalkmam 10 dk sürüyordu çünkü kan aşağı hücum edince çok ağrım oluyordu birden kalkamıyordum. Üstelik 2 yaşında bir çocuğum daha vardı. O halimde bile eşime kapris naz yapmadım, eşim de benden iş güç beklemedi Hatta işe geç gitti erken geldi bir şeye faydam olsun diye. Yemek getirdi, eve sipariş verdi çocuğu yedirdi yıkadı. Bunlar hep karşılıklı. Ben naz kapris yapıp, bana hassas davranacaksın diye adama hayatı zindan etmediğim için o da elinden gelen yardımı yaptı bana. Saygı fedakarlık karşılıklı olmalı hep bana hep bana olmaz.
Ben bilerek kapris yapmıyorum, çekmek zorunda diye de düşünmüyorum, herkes yanlış anlamış yazdığımı. Anlatmak istediğim tam tersi bana daha anlayışlı olunması gereken dönemde ben kocamın nazını çekiyorum diyorum. Çünkü kavga sebeplerimiz ciddi sebeple değil saçma sapan olaylara çok büyük tepkiler verdiği için ben de sakinlik istiyorum ve hamilelikten dolayı böyle küçük şeylerden kavga etmeyi çok anlamsız bulup ben de yükseliyorum. Ben kadın doğum doktorumun bana söylediğini söylüyorum onun dediğine güvendim.Klasik kistliyim hamile kalmam vakası daha. Vahiy iniyor galiba olmucak diye hepsi de hamile kalıyorolayları aşırı büyütme var sanırım sende gerçi hamile kafası çok farklı hormonlardan böylesin belki de bilemem. Evlilik erkeği ister istemez farklılaştırabiliyor kimisi de ilgili kalmaya devam ediyor.
Uyumlu bir çift olmadığınızı düşünüyorum. Bilerek kapris yapıyorsan çekmek zorunda değil.
Madem kendin çıktın evinden sakın eşini arama.İkinizde kafanızı dinleyin zaten eşin seviyorsa gelir ya da arar bir yol bulur.Eger arar ağlar sızlarsan inan bana nasılsa ne yapsam gitmez giderse döner der ve o zaman hiç bir değerin kalmaz.Arar ya da gelirse sakin,ılımlı ol ve kırıldığın herşeyi anlatMerhabalar, ben 1 senedir evli, 5 aylık da hamileyim. Evde saçma sapan bir sebepten kavga çıktı, ben de sürekli eşimin gergin, sinirli olmasından bıktığım ve dolduğum için çok yükseldim ve hakaret etmeye başladım. "Senin derdin ne? Hastaysan tedavi ol. Durduk yere ortalığı ayağa kaldırıyorsun, ruh hastası mısın? " gibi cümleler sarfetmeye başladım. Sesim çok yükseldiği için geç saat olduğu için sus demek istercesine ağzımı kapatma girişimi olduğu için eli dudağıma çarptı. Tabii ben o anda idrak edemedim ve bana vurduğunu sanarak iyice yükselmeye başladım. "Ben hamileyim sen bana nasıl el kaldırırsın diye ona saldırdım, ve o anlık sinir boşalması ile biranda babamı arayarak beni almaya gelmesini söyledim. O da topla bütün eşyalarını git dedi. Binadan komşumuz ses geldiği için kardeşlerini aramış kardeşleri karşı apartmanda oturuyor, onlar geldiler bana abilerini savunur tarzında konuştular. Gitme, etme, evlilikte olur böyle şeyler, yanlışlıkla vurmuş bilerek yapmamış vs vs vs. Ama ben artık çok dolduğum için kararımda kesin davrandım. Annem babam ile birlikte eve döndüm. 2 gün oldu ne arıyor ne soruyor. Eğer hamile olmasaydım kararım %100 boşanmak olurdu. Ama kahroluyorum o bebeğin suçu ne diye. Çok ağrıma gidiyor yaptığı davranış. Sürekli bağırıp çağırması laf sokması hakaret etmesi, beni aşağılaması.. ben hamileyim el üstünde tutulup benim kaprislerim çekilmesi gerekirken bana bağırılıyor. Eğer benim bir yerde hatam olmuşsa lütfen bana bunu söyleyin , ama doğru yaptığımı düşünüyorsanız da lütfen söyleyin çünkü ben 2 gündür kendimde değilim. Zaman geçmiyor ağlıyor üzülüyorum. Kendime mi üzülüyorum, bebeğe mi onun beni aramamasına mı bilmiyorum. O kadar kötü hissediyorum ki.. çok mu zor ilişki içerisinde kalp kırmamaya çalışmak, bağırmamak, sevdiğinin yüzünü güldürmek için çaba sarfetmek. Eşim sözde beni sevdiğini söylüyor ama davranışlarında ben bunu hiç bir şekilde hissedemiyorum. Evlendikten sonra çok değişti. Ne iltifat eder oldu , ne beni kaybetmekten korkar oldu, ne bir çiçek bir hediye aldı. Evliliğin ilk aylarıdır alışma sürecidir derken sürpriz bir şekilde bebek olduğunu öğrendik. Madem böyle bir ilişkiniz vardı neden çocuk yaptınız diyecek olanlar çok haklı. Onu da şöyle açıklayayım benim kadın doğum doktorum bana bende polikistik over sendromu olduğunu, hormonlarımın bozuk olduğunu, çocuğumun olmasının çok kolay olmayacağını tedavi görmem gerekeceğini söylemişti. Ben de onun sözlerine güvenerek korunmadım. Fakat öğrendiğimde de çok mutlu oldum. 1 yıldır git gide kötüye giden kavgalar, benim yorgunluğum, tahammülsüzlüğüm, artık sabrımın kalmaması ve eşimle defalarca konuşsam da bir karşılık alamayışımdan dolayı yitirdiğim inancım, kendime olan güvenimi kaybetmem, kendimi çok yalnız hissetmem ve sevgisizlikten dolayı yavaş yavaş solmamdan ötürü bugün bu haldeyiz. Benim artık gücüm kalmadı.
Hamile insanın kaprisleri çekilip el üstünde tutulur kuralı nerede yazıyor bilmiyorum Eşi olduğunuz için size kıymet vermesi gerekir mi evet sonuna kadar.Bundan sonra anı kararlar almayın.Birqz daha bekleyin sakince aileler orta yolu bulur .Bir şikayetiniz varsa kendi aranızda da cozemiyorsaniz aile buyuklerini toplayıp anlatinMerhabalar, ben 1 senedir evli, 5 aylık da hamileyim. Evde saçma sapan bir sebepten kavga çıktı, ben de sürekli eşimin gergin, sinirli olmasından bıktığım ve dolduğum için çok yükseldim ve hakaret etmeye başladım. "Senin derdin ne? Hastaysan tedavi ol. Durduk yere ortalığı ayağa kaldırıyorsun, ruh hastası mısın? " gibi cümleler sarfetmeye başladım. Sesim çok yükseldiği için geç saat olduğu için sus demek istercesine ağzımı kapatma girişimi olduğu için eli dudağıma çarptı. Tabii ben o anda idrak edemedim ve bana vurduğunu sanarak iyice yükselmeye başladım. "Ben hamileyim sen bana nasıl el kaldırırsın diye ona saldırdım, ve o anlık sinir boşalması ile biranda babamı arayarak beni almaya gelmesini söyledim. O da topla bütün eşyalarını git dedi. Binadan komşumuz ses geldiği için kardeşlerini aramış kardeşleri karşı apartmanda oturuyor, onlar geldiler bana abilerini savunur tarzında konuştular. Gitme, etme, evlilikte olur böyle şeyler, yanlışlıkla vurmuş bilerek yapmamış vs vs vs. Ama ben artık çok dolduğum için kararımda kesin davrandım. Annem babam ile birlikte eve döndüm. 2 gün oldu ne arıyor ne soruyor. Eğer hamile olmasaydım kararım %100 boşanmak olurdu. Ama kahroluyorum o bebeğin suçu ne diye. Çok ağrıma gidiyor yaptığı davranış. Sürekli bağırıp çağırması laf sokması hakaret etmesi, beni aşağılaması.. ben hamileyim el üstünde tutulup benim kaprislerim çekilmesi gerekirken bana bağırılıyor. Eğer benim bir yerde hatam olmuşsa lütfen bana bunu söyleyin , ama doğru yaptığımı düşünüyorsanız da lütfen söyleyin çünkü ben 2 gündür kendimde değilim. Zaman geçmiyor ağlıyor üzülüyorum. Kendime mi üzülüyorum, bebeğe mi onun beni aramamasına mı bilmiyorum. O kadar kötü hissediyorum ki.. çok mu zor ilişki içerisinde kalp kırmamaya çalışmak, bağırmamak, sevdiğinin yüzünü güldürmek için çaba sarfetmek. Eşim sözde beni sevdiğini söylüyor ama davranışlarında ben bunu hiç bir şekilde hissedemiyorum. Evlendikten sonra çok değişti. Ne iltifat eder oldu , ne beni kaybetmekten korkar oldu, ne bir çiçek bir hediye aldı. Evliliğin ilk aylarıdır alışma sürecidir derken sürpriz bir şekilde bebek olduğunu öğrendik. Madem böyle bir ilişkiniz vardı neden çocuk yaptınız diyecek olanlar çok haklı. Onu da şöyle açıklayayım benim kadın doğum doktorum bana bende polikistik over sendromu olduğunu, hormonlarımın bozuk olduğunu, çocuğumun olmasının çok kolay olmayacağını tedavi görmem gerekeceğini söylemişti. Ben de onun sözlerine güvenerek korunmadım. Fakat öğrendiğimde de çok mutlu oldum. 1 yıldır git gide kötüye giden kavgalar, benim yorgunluğum, tahammülsüzlüğüm, artık sabrımın kalmaması ve eşimle defalarca konuşsam da bir karşılık alamayışımdan dolayı yitirdiğim inancım, kendime olan güvenimi kaybetmem, kendimi çok yalnız hissetmem ve sevgisizlikten dolayı yavaş yavaş solmamdan ötürü bugün bu haldeyiz. Benim artık gücüm kalmadı.
bak güzel kardeşim hamilelik bi hastalık değildir illaki herkes hamile olunca kapris yapacak olur olmadık olaylar olsada hep anlayışla karşılanacak diye bi durum yok bunu karşı tarafı ezmek yada sindirmek için kullanmak ters biraz kaprisli geldin bana ,beklentilerini biraz törpüle yok çiçek şu bu insanlar geçim derdinde zor zamanlar yani durmadan ilgi alaka beklemekte doğru değil hiç olmayacak değil ama eşin ne iş yapıyor bilmem belki oda evin geçimi iş yükü derken senden daha fazla stresli anlayış karşılıklı olur sen ben hamileyim diye her kaprisin katlanılacak sanıyorsan yanılıyorsunMerhabalar, ben 1 senedir evli, 5 aylık da hamileyim. Evde saçma sapan bir sebepten kavga çıktı, ben de sürekli eşimin gergin, sinirli olmasından bıktığım ve dolduğum için çok yükseldim ve hakaret etmeye başladım. "Senin derdin ne? Hastaysan tedavi ol. Durduk yere ortalığı ayağa kaldırıyorsun, ruh hastası mısın? " gibi cümleler sarfetmeye başladım. Sesim çok yükseldiği için geç saat olduğu için sus demek istercesine ağzımı kapatma girişimi olduğu için eli dudağıma çarptı. Tabii ben o anda idrak edemedim ve bana vurduğunu sanarak iyice yükselmeye başladım. "Ben hamileyim sen bana nasıl el kaldırırsın diye ona saldırdım, ve o anlık sinir boşalması ile biranda babamı arayarak beni almaya gelmesini söyledim. O da topla bütün eşyalarını git dedi. Binadan komşumuz ses geldiği için kardeşlerini aramış kardeşleri karşı apartmanda oturuyor, onlar geldiler bana abilerini savunur tarzında konuştular. Gitme, etme, evlilikte olur böyle şeyler, yanlışlıkla vurmuş bilerek yapmamış vs vs vs. Ama ben artık çok dolduğum için kararımda kesin davrandım. Annem babam ile birlikte eve döndüm. 2 gün oldu ne arıyor ne soruyor. Eğer hamile olmasaydım kararım %100 boşanmak olurdu. Ama kahroluyorum o bebeğin suçu ne diye. Çok ağrıma gidiyor yaptığı davranış. Sürekli bağırıp çağırması laf sokması hakaret etmesi, beni aşağılaması.. ben hamileyim el üstünde tutulup benim kaprislerim çekilmesi gerekirken bana bağırılıyor. Eğer benim bir yerde hatam olmuşsa lütfen bana bunu söyleyin , ama doğru yaptığımı düşünüyorsanız da lütfen söyleyin çünkü ben 2 gündür kendimde değilim. Zaman geçmiyor ağlıyor üzülüyorum. Kendime mi üzülüyorum, bebeğe mi onun beni aramamasına mı bilmiyorum. O kadar kötü hissediyorum ki.. çok mu zor ilişki içerisinde kalp kırmamaya çalışmak, bağırmamak, sevdiğinin yüzünü güldürmek için çaba sarfetmek. Eşim sözde beni sevdiğini söylüyor ama davranışlarında ben bunu hiç bir şekilde hissedemiyorum. Evlendikten sonra çok değişti. Ne iltifat eder oldu , ne beni kaybetmekten korkar oldu, ne bir çiçek bir hediye aldı. Evliliğin ilk aylarıdır alışma sürecidir derken sürpriz bir şekilde bebek olduğunu öğrendik. Madem böyle bir ilişkiniz vardı neden çocuk yaptınız diyecek olanlar çok haklı. Onu da şöyle açıklayayım benim kadın doğum doktorum bana bende polikistik over sendromu olduğunu, hormonlarımın bozuk olduğunu, çocuğumun olmasının çok kolay olmayacağını tedavi görmem gerekeceğini söylemişti. Ben de onun sözlerine güvenerek korunmadım. Fakat öğrendiğimde de çok mutlu oldum. 1 yıldır git gide kötüye giden kavgalar, benim yorgunluğum, tahammülsüzlüğüm, artık sabrımın kalmaması ve eşimle defalarca konuşsam da bir karşılık alamayışımdan dolayı yitirdiğim inancım, kendime olan güvenimi kaybetmem, kendimi çok yalnız hissetmem ve sevgisizlikten dolayı yavaş yavaş solmamdan ötürü bugün bu haldeyiz. Benim artık gücüm kalmadı.
Ben bilerek kapris yapmıyorum, çekmek zorunda diye de düşünmüyorum, herkes yanlış anlamış yazdığımı. Anlatmak istediğim tam tersi bana daha anlayışlı olunması gereken dönemde ben kocamın nazını çekiyorum diyorum. Çünkü kavga sebeplerimiz ciddi sebeple değil saçma sapan olaylara çok büyük tepkiler verdiği için ben de sakinlik istiyorum ve hamilelikten dolayı böyle küçük şeylerden kavga etmeyi çok anlamsız bulup ben de yükseliyorum. Ben kadın doğum doktorumun bana söylediğini söylüyorum onun dediğine güvendim.
O arasın mutlakaMerhabalar, ben 1 senedir evli, 5 aylık da hamileyim. Evde saçma sapan bir sebepten kavga çıktı, ben de sürekli eşimin gergin, sinirli olmasından bıktığım ve dolduğum için çok yükseldim ve hakaret etmeye başladım. "Senin derdin ne? Hastaysan tedavi ol. Durduk yere ortalığı ayağa kaldırıyorsun, ruh hastası mısın? " gibi cümleler sarfetmeye başladım. Sesim çok yükseldiği için geç saat olduğu için sus demek istercesine ağzımı kapatma girişimi olduğu için eli dudağıma çarptı. Tabii ben o anda idrak edemedim ve bana vurduğunu sanarak iyice yükselmeye başladım. "Ben hamileyim sen bana nasıl el kaldırırsın diye ona saldırdım, ve o anlık sinir boşalması ile biranda babamı arayarak beni almaya gelmesini söyledim. O da topla bütün eşyalarını git dedi. Binadan komşumuz ses geldiği için kardeşlerini aramış kardeşleri karşı apartmanda oturuyor, onlar geldiler bana abilerini savunur tarzında konuştular. Gitme, etme, evlilikte olur böyle şeyler, yanlışlıkla vurmuş bilerek yapmamış vs vs vs. Ama ben artık çok dolduğum için kararımda kesin davrandım. Annem babam ile birlikte eve döndüm. 2 gün oldu ne arıyor ne soruyor. Eğer hamile olmasaydım kararım %100 boşanmak olurdu. Ama kahroluyorum o bebeğin suçu ne diye. Çok ağrıma gidiyor yaptığı davranış. Sürekli bağırıp çağırması laf sokması hakaret etmesi, beni aşağılaması.. ben hamileyim el üstünde tutulup benim kaprislerim çekilmesi gerekirken bana bağırılıyor. Eğer benim bir yerde hatam olmuşsa lütfen bana bunu söyleyin , ama doğru yaptığımı düşünüyorsanız da lütfen söyleyin çünkü ben 2 gündür kendimde değilim. Zaman geçmiyor ağlıyor üzülüyorum. Kendime mi üzülüyorum, bebeğe mi onun beni aramamasına mı bilmiyorum. O kadar kötü hissediyorum ki.. çok mu zor ilişki içerisinde kalp kırmamaya çalışmak, bağırmamak, sevdiğinin yüzünü güldürmek için çaba sarfetmek. Eşim sözde beni sevdiğini söylüyor ama davranışlarında ben bunu hiç bir şekilde hissedemiyorum. Evlendikten sonra çok değişti. Ne iltifat eder oldu , ne beni kaybetmekten korkar oldu, ne bir çiçek bir hediye aldı. Evliliğin ilk aylarıdır alışma sürecidir derken sürpriz bir şekilde bebek olduğunu öğrendik. Madem böyle bir ilişkiniz vardı neden çocuk yaptınız diyecek olanlar çok haklı. Onu da şöyle açıklayayım benim kadın doğum doktorum bana bende polikistik over sendromu olduğunu, hormonlarımın bozuk olduğunu, çocuğumun olmasının çok kolay olmayacağını tedavi görmem gerekeceğini söylemişti. Ben de onun sözlerine güvenerek korunmadım. Fakat öğrendiğimde de çok mutlu oldum. 1 yıldır git gide kötüye giden kavgalar, benim yorgunluğum, tahammülsüzlüğüm, artık sabrımın kalmaması ve eşimle defalarca konuşsam da bir karşılık alamayışımdan dolayı yitirdiğim inancım, kendime olan güvenimi kaybetmem, kendimi çok yalnız hissetmem ve sevgisizlikten dolayı yavaş yavaş solmamdan ötürü bugün bu haldeyiz. Benim artık gücüm kalmadı.
Çok sevindim tatlıya bağlamanıza, hakkınızda hayırlısı olsun. Dediğiniz gibi her ilişkide tartışma oluyor, kızdığımızda bir dakika durup sakinleşmeye çalışmak karşı tarafın da gözünden bakmayı bilmek lazım. Belki de bu tartışma sizin hayatınızda güzel bir dönüm noktası olur, mutluluklar dilerimYukarıda yazdığımı görmediniz sanırım. Evet ben de hatalarımın farkındayım, beni yükselten dudağımdan kan geldiğini gördüğümde o anda bana vurduğunu sanmamdı, onun öncesinde kavga çok saçma bir sebepten çıktı ben de hormonların etkisiyle sakin kalamadığım için karşılık verdim, sonra vurdu zannedince iyice çileden çıkıp ailemi aradım. Ama olayın başında kendimi suçlu görmüyorum çünkü kavga benden ötürü başlamadı. Yani bir şeyi benim sorun etmemle başlamadı ki ortada bence sorun edilecek bir şey yoktu. O çiçeğiyle tatlısıyla gelip özür dileyince ben de her konuda özür diledim. Ailemi aradığım için, ortalığı ayağa kaldırdığım için, onu da sanki bana dayak atıyormuş pozisyonuna düşürdüğüm için pişman oldum. Karşılıklı özür dileyip hatalarımızı kabul ettik. Bir müsibet bin nasihattan daha iyidir derler. Bir de burda yazılanları okudukça karşı tarafın gözünden de bakmaya başladım. Bazen insan sürekli kendini haklı görmek istiyor. Aslında tartışma olmayan hiç bir evlilik yok. Sanırım ben bu ara gerginliğe gelemiyorum, gerileceğim gerilmemeliyim diye daha çok stres olup daha çok geriliyorum kısır döngü gibi.
En doğrusu olmuş. Tam da inadı bırakın barışın yazacaktım. Evliliğin ilk zamanları güzel olduğu kadar da zordur. Sabır ister.. O yüzden birbirinizi anlamaya çalışın, birlikte daha fazla vakit geçirin. Bırakın kavgayı bebeğinizle geçireceğiniz günlerin hayalini kurun. Böylelikle bağlarınız da kuvvetlenir.Tutmadı kii 2 gün sonra geldi çiçeğiyle o kadar gelmem etmem deyince korkmuştum. Bu bana da ders oldu işte bir daha asla kimseyi karıştırmam sonra atar gider yapıp kuzu gibi aramasını beklemek de çok zormuş:)