Hamilelikte Dengeli Beslenme

ay_she

Herşey değişti...Herşey..
Kayıtlı Üye
21 Temmuz 2009
13.736
37
Hamilelikte beslenme neden önemlidir?


Hamilelikte vücudunuzda, yeni bir canlının oluşması ve büyümesi ile bazı değişiklikler
izlenecek. Oluşan bu değişikliklerle birlikte, hem kendinizin hem de bebeğinizin
gereksinmelerini karşılayabilmek için bu dönemde beslenmenize daha fazla dikkat
etmelisiniz.

Sağlıklı beslenerek aşağıdaki gereksinimleri karşılamalısınız:

Kendi fizyolojik gereksinmelerinizi (enerji ve besin ögelerini) karşılamak.
Vücudunuzdaki depoları (besin öğeleri yedeğini) dengede tutmak.
Karnınızdaki bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesini sağlamak.
Emzirmeye hazırlık için salgılanacak sütün enerji ve besin öğelerini karşılamak.
Bebeğinizin hamilelik ve emzirme sürecinden sizden aldığı yiyecek maddeleri temel
besinlerdir. Temel besin maddeleri büyük miktarda alınan karbonhidrat, protein ve yağlar
ve küçük miktarlarda alınan vitamin ve mineraller olarak ikiye ayrılır. Aldığınız temel besin
maddeleri ve oksijen kan yoluyla plasentaya ulaşır ve buradan bebeğinize aktarılır.30


Ne yemeli, ne yememeli?31-37


Hamilelik döneminin en önemli konularından de biri de beslenmek. Bu konuda var olan rivayetlerin sayısı ise doğru bilgilerden kat kat fazla. Şimdi size bu rivayet ve söylentileri bir kenara itip, doğru bilgilere ulaşabilmeniz için birkaç ipucu vereceğiz.


Kaçınılması Gereken Besinler

Hiç kendi kendinize sordunuz mu; bazı besinleri neden hamile değilken rahatça tüketebiliyoruz da hamileyken yasak hale geliyorlar? Öncelikle, bağışıklık sisteminizde meydana gelen değişiklikler sizi besin zehirlenmelerine karşı daha duyarlı hale getiriyor. Hamile değilken geçireceğiniz bir mide rahatsızlığı ile hamileyken yaşayacağınız rahatsızlık arasında artık çok fark var. Önceden önemsenmeyecek bir zehirlenme hamileyken çok ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Bu nedenle daha güvende olmak için, besin zehirlenmelerinin ortak sebeplerinden olabildiğince uzak durun.

Yumurta: Çünkü çiğ yumurta "salmonella" denen ve yüksek ateş, kusma, ishal gibi belirtilerle ortaya çıkan bir barsak enfeksiyonuna yol açabilir. O nedenle lokantalarda çiğ yumurta ile hazırlanan salata soslarına, ev yapımı çiğ yumurta katılan içeceklere dikkat edin. Pişmiş yumurtada ise böyle bir tehlike bulunmuyor.

Çiğ köfte: Hamilelik boyunca çiğ et yenmemesi gerekmektedir.

Suşi: Diğer çiğ yiyeceklerde olduğu gibi suşi de parazit yoluyla geçen hastalıklar nedeniyle hamileyken tüketilmemesi gereken besinler içinde bulunuyor.

Pastörize edilmemiş içecekler: Pazar gibi yerlerde satılan pastörize edilmemiş içeceklerden uzak durun. Bakteri ve toksinleri öldüren pastörize işleminden geçirilmemiş içecekler de yüksek risk taşıyor. Bugün marketlerde satılan birçok süt ve içecek pastörize edilmesine rağmen, bazıları edilmemiş oluyor, alışveriş yaparken etiketleri okumayı ihmal etmeyin.

Aşağıdaki yiyecekler de fetüse kadar ulaşıp, ona zarar verebilecek sınıfta olanlar:

Çeşitli türdeki balıklar: Balık taşıdığı omega-3 asitleri sayesinde bebeğin beyin gelişiminde önemli rol oynar, bu nedenle hamilelikte çok önemli bir besindir. Fakat bazı balık türlerinden sakınmalısınız. Bazı balık türleri sahip oldukları metil civa ile bebeğin sinir sistemine zarar verebilirler. Kılıç balığı, köpek balığı ve buna benzer derin sularda uzun süre yaşayan balıklar ne kadar uzun yaşarlarsa, bünyelerinde o kadar civa biriktirirler, bu da o kadar zarar verdikleri anlamına gelir. Diğer güvenli balık çeşitleri de bünyelerinde belirli miktarda civa biriktirdikleri için haftalık balık tüketiminizi sınırlanmanızda fayda var. Son yayınlara göre haftada iki öğün civa açısından güvenli balıklardan tüketebilirsiniz.

Sarı Işıkta Bekleyen Besinler

Bazı besin türleri az miktarda alındığında faydalıdır fakat bu besinlerin aşırı miktarından kaçınmalısınız.

Yüksek miktarda kafein: Konu kafeine geldiğinde yapılan çalışmalar oldukça kafa karıştırıcı nitelikte. Bazı çalışmalar kafeinin fetüste kalp hastalıkları riskini artırdığını söylerken, daha güçlü çalışmalar ise uygun miktarda alınan kafeinin zararlı olmadığını gösteriyor. Kılavuzlar günde 300 mg’a kadar kafeine izin veriyor.

Nitrat Zengini Besinler: Sosisli sandviç gibi besinler nitrat zengini besinlerdir ve bu besinler fazla tüketildiğinde ciddi sorunlar yaşanabilir. Sosisli sandviç demişken, bu tür salam, sosis türevi yiyeceklerin iyi pişirilerek yenmesi gerektiğini de hatırlatmak gerek. Bu konuda da diğer sarı ışıkta bekleyen besinler gibi kesin sonuçlar olmasa da, çok tüketmemekte fayda var. Sonuçta besleyicilik açısından da bu besinlerin çok verimli olduğu söylenemez. Diğer bir besin de, sıkça tüketilen diyet sodalar. Bu sodalar hamilelikte güvenli gibi düşünülse de, zarar verdiğine dair bilimsel bir çalışma olmasa da, bu sodaların içindeki suni tatlandırıcılar –sodalarda sıkça bulunur- plasentaya geçebiliyorlar. Suni tatlandırıcı içecekler genellikle besin değeri açısından fakirdirler. O nedenle diğerlerinde olduğu gibi bu konuda da orta ayar gitmenizi, fazlaya kaçmamanızı tavsiye ederiz.

Yeşil Işıkta Geçen Besinler

Bir de iyi haberimiz var! Hala yasaklanmamış yiyecekler de var.

Yumuşak Peynirler: Bazı peynir türleri fetüse zarar verebilecek bazı bakteriler nedeniyle zararlı bulunsa da, FDA’in son açıkladığı rapora göre pastörize sütten imal edilen peynirler hamilelikte faydalı yiyecekler sınıfında. Yine her türlü yiyecekte olduğu gibi siz etiketlerini okumadan veya marka güvenilirliğinden emin olmadan hiçbir ürünü tüketmeyin.

Soğuk Etler: Hayatın belki de en pratik ve lezzetli besinleridir kurutulmuş etler. Yine bu besinde de tavsiye soğuk yemekten kaçınıp, yemeden önce mutlaka ısıtmanız. Mikro dalga fırın, tost makinası, tava hiç fark etmez, bu etleri ısıtmadan yemeyin.

Taze ürünler: Hamileliğinizde asla vazgeçmemeniz gereken başlıca besinler taze meyve ve sebzeler. Bu besinler lif ve vitamin bakımından çok zengindirler. Fakat siz yine de önlemlerinizi almayı ihmal etmeyin. Öncelikle size temiz olarak verildiği söylense de tüm taze sebze ve meyveleri kendiniz de mutlaka yıkayın. Kabuklarınızı soyacağınız meyveleri bile çok iyi yıkamalısınız.

Son olarak tavsiyemiz, dokuz ay boyunca ne yiyeceğim diye düşünmeden, almanız gereken besinleri karıştırın. Her gün aynı yemekleri yemek için uğraşmayın. Yemeyi kendiniz için bir işkenceye dönüştürmeyin. Ne kadar çeşitli beslenirseniz, belli bir besine karşı oluşacak alerji ve bunun gibi riskleri önemli oranda düşürmüş olursunuz. Siz ne kadar çeşitlilikte beslenirseniz, unutmayın ki bebeğiniz de o çeşitlilikte beslenecek.

kaynak www.annelikokulu.com
 
Temel besin grupları30


Süt ve ürünleri (Süt, yoğurt, peynir, çökelek)

Protein, kalsiyum, B2 ve B12 vitaminleri içerir.
Günde 3 porsiyon tüketilmelidir.
1 porsiyon: 1 su bardağı süt ya da yoğurt veya 2 kibrit kutusu büyüklüğünde peynir

Et grubu (Et, tavuk, balık, yumurta, kurubaklagil)

Protein, B1-B6 ve B12 vitaminleri, niasin, demir, çinko, magnezyum içerir.
Günde 3 porsiyon tüketilmelidir.
1 porsiyon: 2 adet yumurta veya 2 porsiyon etli sebze yemeği veya 2 porsiyon kurubaklagil

Taze sebze ve meyveler

Karoten, C vitamini, folik asit, demir, magnezyum, kalsiyum, posa içerir.
Günde 4-6 porsiyon tüketilmelidir.
1 porsiyonu yeşil yapraklı sebze, 1 porsiyonu turunçgil veya domates olmalıdır

Tahıllar

B1, niasin, demir, protein, magnezyum, folik asit, posa içerir.
Günde 3-8 dilim ekmek veya 2 porsiyon pirinç, bulgur, makarna, börek vb. tüketilmelidir.
 
X