- Konu Sahibi ProfDrBulentTiras
Hamilelikte düşüklerin çoğu ilk 12 haftadan önce gerçekleşmektedir. Hamileliğin ikinci trimesteri, yani ikinci üç ayıyla birlikte düşük riski yüzde 1 ila yüzde 5 oranlarına kadar azalmaktadır. Hamilelikte düşüğe ve düşük riskine dair merak ettiğiniz diğer şeyleri bu yazıda okuyabilirsiniz.
Düşük, bebeğin 20. haftadan önce kaybedilmesidir. Hamile olduğunu bilen kadınlarda düşük oranları yüzde 10 ila yüzde 20’yken hamile olduğunu bilmeyen kadınlar hesaba katıldığında bu oranın daha yüksek olduğu düşünülmektedir.
Gebeliğin 12 ila 14. haftası arasında gerçekleşen düşükler, erken düşük olarak isimlendirilmektedir. 14 ila 20. hafta arasındaki düşükler ise geç düşüklerdir.
Düşüklerin çoğu fetüsün gerektiği şekilde gelişmemesi nedeniyle meydana gelmektedir. Düşüğün belirtileri arasında vajinal kanama, karında ağrı ya da sancı ve vajinadan doku ya da sıvı gelmesi gibi belirtiler yer aldığı için buna benzer belirtiler yaşamanız halinde doktorunuzla iletişime geçmeniz önemlidir.
Düşüğe neden olan diğer faktörler arasında şunlar bulunmaktadır:
Düşük, hamileliğin ilk altı ila yedinci haftasında gebelik kesesinin boş olması ya da içerisinde embriyo ya da fetüs bulunan gebelik kesesinde fetal kalp atışının olmaması olarak tanımlanmaktadır. Hamilelik, boş gebelik kesesi ya da fetal kalp atışının olmaması nedeniyle gerektiği gibi ilerlemezse düşük meydana gelebilir. Hamileliğin ilk altı haftasında düşük görülme sıklığı yüzde 31 kadar yüksek bir orandır.
Hamileliğin altıncı haftasından sonra düşük yapma riski yüzde 10 kadar azalma gösterir. Altıncı haftadan sonra fetal kalp atışının başlamasıyla birlikte hamileliğin başarısız olma ihtimali azalır.
İkinci trimersterin erken dönemlerinde görülen geç düşükler, hamileliğin 13. haftası ila 20. haftası arasında meydana gelir. Bu dönemde düşük görülme sıklığı yüzde 1’den az olmaktadır.
Hamileliğin 20. haftasından itibaren bebeğin kaybedilmesi ise ölü doğum olarak isimlendirilmektedir. Ölü doğumda bebek 20 haftalıktan daha büyüktür ve yaklaşık olarak 350 gram ağırlığındadır.
Bazı kadınlarda düşük riski daha fazla olabilmektedir. Düşükte risk faktörleri arasında şunlar bulunmaktadır:
Otoimmün bozukluklar: Bunlar, vücuttaki antikorların yanlışlıkla sağlıklı dokulara saldırmasıyla meydana gelir. Otoimmün bozukluklar arasında antifosfolipid sendromu (APS) ve lupus gibi sağlık sorunları bulunmaktadır. APS’niz varsa vücudunuzda kan pıhtıları meydana gelebilir ve düşük gerçekleşebilir. Bu yüzden düşüğü engellemek adına doktorunuzun önerilerine uymanız gerekir. Lupusta ise şişkinlik, ağrı ve organ hasarı gibi sorunlar yaşanabilir. Bu yüzden doktorunuz hamileliğiniz sırasında gerekli ilaçlarla hastalığınızın kontrol altına alınmasına yardımcı olacaktır.
Obezite: Obezite, Vücut Kitle Endeksinin 30 ve üzerinde olmasıdır. Obezite durumunda düşük riski artabilmektedir.
Hormonal sorunlar: Hormonlar, vücut tarafından üretilen kimyasallardır. Polikistik over sendromu (PKOS) gibi hormonal sorunlar, düşük riskini arttırabileceği için hamilelikte düşüğün engellenmesi adına doktor gözetimi altında hormon kullanılması gerekebilir.
Diyabet: Diyabet, kanda çok fazla şeker olmasıdır. Hamilelik öncesi diyabetinizin olması, düşük riskinin artmasına neden olabilmektedir.
Tiroit sorunları: Hipotiroidi ve hipertiroidi gibi sağlık sorunları nedeniyle düşük riski artabilmektedir.
Bazı gebelik testleri: Amniyosentez ve koryon villus biyopsisi gibi testler, düşük riskini az da olsa arttırabilmektedir. Bununla birlikte bu testler bazı genetik sorunları tespit etmek için önerilebilmektedir.
Hamilelikte Düşük Riski Ne Zaman Biter?
Hamilelikte düşük riski 12. haftaya gelinmesiyle birlikte yüzde 5’e kadar düşebilmektedir. Riskin tamamen bitmemesinin nedeni, hamilelik sırasında komplikasyonların meydana gelebilmesinden kaynaklanmaktadır.
Hamilelikte düşük riski, hamilelik haftasının yanı sıra bebeğin ilk trimester ultrasonunda kalp atışının duyulmasıyla birlikte de önemli ölçüde azalmaktadır. Bu dönemde bebeğin büyüklüğü ve ağırlığı da düşük riskinin azalmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Düşüklerin çoğu fetüsteki genetik anomalilerden dolayı meydana geldiği için düşüğü engellemek genelde mümkün olmamaktadır.
Bununla birlikte düşüklerin hepsi genetik anomaliler nedeniyle meydana gelmemektedir. Daha önce düşük yaşadıysanız, doktorunuz düşüğün neden gerçekleştiği konusunda sizi bilgilendirecektir. Bununla birlikte düşüğün neden gerçekleştiğine dair belli bir neden bulunamadıysa ya da hamileliğinizde düşük yaşama riskinizi azaltmak istiyorsanız, aşağıdaki öneriler sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmenize yardımcı olacaktır:
Sahip olduğunuz rahatsızlıklar varsa bunlar için hamile kalmadan önce önlemler almanız da düşük riskinizi azaltmanıza yardımcı olacaktır. Bu nedenle sağlıklı bir hamilelik geçirme ihtimalinizi arttırmak için detaylı bir sağlık muayenesinden geçmeyi ve hamilelik sırasında doktorunuzu düzenli olarak ziyaret etmeyi unutmayın.
Düşük Nedir?
Düşük, bebeğin 20. haftadan önce kaybedilmesidir. Hamile olduğunu bilen kadınlarda düşük oranları yüzde 10 ila yüzde 20’yken hamile olduğunu bilmeyen kadınlar hesaba katıldığında bu oranın daha yüksek olduğu düşünülmektedir.
Gebeliğin 12 ila 14. haftası arasında gerçekleşen düşükler, erken düşük olarak isimlendirilmektedir. 14 ila 20. hafta arasındaki düşükler ise geç düşüklerdir.
Düşüklerin çoğu fetüsün gerektiği şekilde gelişmemesi nedeniyle meydana gelmektedir. Düşüğün belirtileri arasında vajinal kanama, karında ağrı ya da sancı ve vajinadan doku ya da sıvı gelmesi gibi belirtiler yer aldığı için buna benzer belirtiler yaşamanız halinde doktorunuzla iletişime geçmeniz önemlidir.
Düşük Neden Olur?
Düşükler genel olarak anne karnındaki fetüste meydana gelen kromozom anomalileri sonucu meydana gelmektedir. Annenin yaşının 35’in üzerinde olması halinde kromozom anomalileri daha sık görülebilmektedir. Kadının 35 yaşın üzerinde ve eşinin 45 yaşın üzerinde olması da düşük riskini arttırabilen faktörlerdir.Düşüğe neden olan diğer faktörler arasında şunlar bulunmaktadır:
- Sigara kullanmak
- Alkol tüketmek
- Uyuşturucu madde kullanmak
- Çok fazla kafein tüketmek
- Aşırı kilolu olmak
- Anne ya da babada üreme sorunları olması
- Kısırlık sorunları olması ya da hamile kalmanın uzun sürmüş olması
- Rahimde ya da rahim ağzında anormallikler olması
- Bazı sağlık sorunları
- Bazı enfeksiyonlar
- Annenin yaşı
- Rahim anomalileri
- Hormonal bozukluklar
- Uçuk ve frengi gibi enfeksiyonlar
- Rahim ağzı yetmezliği
- Döllenmiş yumurtanın düzgün şekilde tutunamaması
- Boş gebelik
- Fetal gelişim bozukluğu
- Molar gebelik
- Rahimde perde olması
- Asherman sendromu
Hamilelikte Düşük Riskinin En Fazla Olduğu Haftalar
Düşük, hamileliğin ilk altı ila yedinci haftasında gebelik kesesinin boş olması ya da içerisinde embriyo ya da fetüs bulunan gebelik kesesinde fetal kalp atışının olmaması olarak tanımlanmaktadır. Hamilelik, boş gebelik kesesi ya da fetal kalp atışının olmaması nedeniyle gerektiği gibi ilerlemezse düşük meydana gelebilir. Hamileliğin ilk altı haftasında düşük görülme sıklığı yüzde 31 kadar yüksek bir orandır.
Hamileliğin altıncı haftasından sonra düşük yapma riski yüzde 10 kadar azalma gösterir. Altıncı haftadan sonra fetal kalp atışının başlamasıyla birlikte hamileliğin başarısız olma ihtimali azalır.
İkinci trimersterin erken dönemlerinde görülen geç düşükler, hamileliğin 13. haftası ila 20. haftası arasında meydana gelir. Bu dönemde düşük görülme sıklığı yüzde 1’den az olmaktadır.
Hamileliğin 20. haftasından itibaren bebeğin kaybedilmesi ise ölü doğum olarak isimlendirilmektedir. Ölü doğumda bebek 20 haftalıktan daha büyüktür ve yaklaşık olarak 350 gram ağırlığındadır.
Düşük Riski Kimlerde Olur?
Bazı kadınlarda düşük riski daha fazla olabilmektedir. Düşükte risk faktörleri arasında şunlar bulunmaktadır:
- Daha önce iki ya da daha fazla düşük yapmış olmak
- 35 yaş ve üzerinde olmak
- Sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanmak
- Zararlı kimyasallara maruz kalmak
Otoimmün bozukluklar: Bunlar, vücuttaki antikorların yanlışlıkla sağlıklı dokulara saldırmasıyla meydana gelir. Otoimmün bozukluklar arasında antifosfolipid sendromu (APS) ve lupus gibi sağlık sorunları bulunmaktadır. APS’niz varsa vücudunuzda kan pıhtıları meydana gelebilir ve düşük gerçekleşebilir. Bu yüzden düşüğü engellemek adına doktorunuzun önerilerine uymanız gerekir. Lupusta ise şişkinlik, ağrı ve organ hasarı gibi sorunlar yaşanabilir. Bu yüzden doktorunuz hamileliğiniz sırasında gerekli ilaçlarla hastalığınızın kontrol altına alınmasına yardımcı olacaktır.
Obezite: Obezite, Vücut Kitle Endeksinin 30 ve üzerinde olmasıdır. Obezite durumunda düşük riski artabilmektedir.
Hormonal sorunlar: Hormonlar, vücut tarafından üretilen kimyasallardır. Polikistik over sendromu (PKOS) gibi hormonal sorunlar, düşük riskini arttırabileceği için hamilelikte düşüğün engellenmesi adına doktor gözetimi altında hormon kullanılması gerekebilir.
Diyabet: Diyabet, kanda çok fazla şeker olmasıdır. Hamilelik öncesi diyabetinizin olması, düşük riskinin artmasına neden olabilmektedir.
Tiroit sorunları: Hipotiroidi ve hipertiroidi gibi sağlık sorunları nedeniyle düşük riski artabilmektedir.
Bazı gebelik testleri: Amniyosentez ve koryon villus biyopsisi gibi testler, düşük riskini az da olsa arttırabilmektedir. Bununla birlikte bu testler bazı genetik sorunları tespit etmek için önerilebilmektedir.
Hamilelikte Düşük Riski Ne Zaman Biter?
Hamilelikte düşük riski 12. haftaya gelinmesiyle birlikte yüzde 5’e kadar düşebilmektedir. Riskin tamamen bitmemesinin nedeni, hamilelik sırasında komplikasyonların meydana gelebilmesinden kaynaklanmaktadır.
Hamilelikte düşük riski, hamilelik haftasının yanı sıra bebeğin ilk trimester ultrasonunda kalp atışının duyulmasıyla birlikte de önemli ölçüde azalmaktadır. Bu dönemde bebeğin büyüklüğü ve ağırlığı da düşük riskinin azalmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Hamilelikte Düşük Riski Nasıl Önlenir?
Düşüklerin çoğu fetüsteki genetik anomalilerden dolayı meydana geldiği için düşüğü engellemek genelde mümkün olmamaktadır.
Bununla birlikte düşüklerin hepsi genetik anomaliler nedeniyle meydana gelmemektedir. Daha önce düşük yaşadıysanız, doktorunuz düşüğün neden gerçekleştiği konusunda sizi bilgilendirecektir. Bununla birlikte düşüğün neden gerçekleştiğine dair belli bir neden bulunamadıysa ya da hamileliğinizde düşük yaşama riskinizi azaltmak istiyorsanız, aşağıdaki öneriler sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmenize yardımcı olacaktır:
- Her gün 400 mcg folik asit alın.
- Düzenli olarak egzersiz yapın.
- Sağlıklı ve dengeli beslenin.
- Stresinizi kontrol altına alın.
- Kilonuzu sağlıklı aralıkta tutmaya çalışın.
- Sigara içmeyin ve pasif içiciliğe maruz kalmayın.
- Alkol tüketmeyin ve kafeini ölçülü olarak tüketin.
- Uyuşturucu maddelerden uzak durun.
- Aşağıdaki önlemler de düşük riskinizi azaltmanıza yardımcı olacaktır:
- Radyasyon ve zararlı kimyasallara maruz kalmayın.
- Hamileyken karnınıza dikkat edin ve ağır taşımak ya da riskli sporlar yapmak gibi şeylerden uzak durun.
- Herhangi bir ilaç kullanmadan önce doktorunuza danışın.
- Röntgen ışını ve bulaşıcı hastalıklar gibi çevresel tehlikelerden uzak durun.
Sahip olduğunuz rahatsızlıklar varsa bunlar için hamile kalmadan önce önlemler almanız da düşük riskinizi azaltmanıza yardımcı olacaktır. Bu nedenle sağlıklı bir hamilelik geçirme ihtimalinizi arttırmak için detaylı bir sağlık muayenesinden geçmeyi ve hamilelik sırasında doktorunuzu düzenli olarak ziyaret etmeyi unutmayın.