Türkiye’deki anarşinin otopsisidir. Romanda, yalnız boşa giden gençliklerin hikâyesini değil, içine düşürüldüğümüz kaosun çarpıcı grafiğini de bulacaksınız. Yıllardan beri Türkiye’de bütün görevleri, ödevleri ve sorumlulukları, dolayısı ile de toplum hayatımızı paslandıran kalleş demagojileri sergilemektedir.
KİTABIN ÖZETİ :İlk başlarda kitabın sonundan başlıyor aslında kitap.Son sahne olarak sayılabilecek İhtiyar ve Delikanlı arasındaki tartışmayı göz önüne seriyor.Güliz’den sonra Sıdıka’yı da kaybetmek onu çileden çıkarmıştır.Delikanlı etrafında gösterdiği mertlik ve delikanlılık sayesinde gizli servise alınmıştır.İhtiyarın onu seçmesindeki sebep gençlik yıllarına çok benzemesi ve kendi yaptığı hataların onda bulunmamasıdır.Çünkü kendisinden sonra teşkilatın başına onu geçirmeyi planlamaktadır.Delikanlı bunu bilir ama daha sonraları teşkilata giren Güliz’le tanışır.Mesleğine göre ona aşık olmaması lazımdır ama duygularına yenilir.İtiyardan gizlerler ama günün birinde öğrenir.Daha sonra ayrılırlar.Delikanlı sonraları Sıdıka’ya aşık olur.Buna dayanamayan Güliz onu öldürür.Kitabın finalinde İhtiyar ve Delikanlının konuşmaları vardır.İhtiyar Delikanlıya baştan güli’ze aşık olmaması gerektiğini söyler.Ve en sonunda Delikanlı ‘merhumeyi nasıl bilirdinz?’ sorusunu güçlükle cevaplar.
KİTABIN ANA FİKRİ :
Kitap bazı yaşanılan görev ve gerçeklerin nasıl kendi şahsi çıkarlarımız doğrultusunda kötüye kullanıldığının göstergesidir.