(Uzun bir iç döküş)
Evet tam olarak eski öfkeleri yapılan haksızlıklar içimde öyle çok birikiyor ki. Affedemiyorum.. Sadece o insanları hayatımın dışında bırakmaya çalışıyorum. Evlenene kadar kendi annem özellikle beni çok yordu, özellikle ablamla kıyaslama onun istekleri veya onun hayatının düzene girmesi hep daha öncelikli idi. Çocukluğumdan beri böyle olduğu için hep kıskandım. Bu durum ablamı ötelememe sebep olmadı ancak kendimi yedim bitirdim. Tek sebebi bu olmasa bile kaygılarım arttı. İlaç tedavisi de gördüm vs..
Geçenlerde evlendiğimde beri ilk kez kalabalık bir misafir davet ettim. Annem de önceki gün geldi yardım etti (bi börek vardı ondan ısrarla yapmak istedi çünkü) misafir günü tekrar geldi. Bazı sözleri çok ağırıma gitti. Şöyle ki aa evinde niye bu yok, evini iyi yerleştirememişsin gibilerinden..
Çok becerikli bir insan değilim ev yerleştirme ve temizlik konusunda. Yemek, pasta, börek yapabilirim ama herkes her konuda yetenekli olamaz sonuçta.
Evi yerleştirirken eltim ve görümcele bir günde yaptım annemler yarım gün ancak durdu düğünden sonra eşimle birlikte ne kadar yapabildiysek o şekilde yaptık. Evinde bu yok mu dediği şeyler ise mesela wok tava. Kendisi indirimde iken ablama da kendine de ikişer tane almıştı çok kullanırlar çünkü. Bana da alır mısın dediğimde evlenince kendin git bul al olmuştu. Ablamla çok yakın zamanda evlendik. Benim düğünüm olacağı sırada o hemen ayrılmak zorunda kaldı. O sözü onladar içime battı ki mesela gidip almadım bile. İhtiyaç hissetmiyorum istersem kendim alırım zaten dedim. Eminim ki hatırlamıyordur bile ne kadar kırdığını. Bu sadece küçücük bir örnek. Evimdeki tabak çanağın en az iki katını annem kendi paralarıyla ablama aldılar. Bana gelince yok. Kendim almayınca da suç gibi davranıyorlar sonrasında da. Çok şükür muhtaç olmadım. Kendi çeyizimi de kendi ev eşyamı da çok şükür evlenmeden aldım koydum. Kendi yaptığım kimsenin doğru düzgün elini uzatmadığı bir süreçte iken sonradan eleştirenlerin yüzünden içimden içimden uzaklaşıyorum.
Gelin alma olsun dediğim için sürekli başıma kalktı mesela, lanetli bir günmüş gibi. Kına gecemi de eğlenceli yapmıştım ona da bir sürü laf ettiler. Aslında sakin bir insan değilim ama artık yıllarca yaşadığım öfke patlamalarının bir ie yaramayacağını bilerek sakin kalmayı tercih ediyorum.
Şu an ders çalıştığım için işi bıraktım. Atanmayı bekliyorum.
Öte taraftan çok uzun süre nişanlı kaldım. Tam düğün olacağı zamana kayınailem evin tadilatına kalkıştı 3 düğün parası kadar borçlandılar. Kendilerine kolaylık olacak bir mağaza tercih ettim, makul fiyatlı mobilyalar da tercih ettim. Gelin görün ki mobilyaların parasını da biz ödüyoruz. Bilseydik didik didik arardım daha uzun taksitli bir yere bakardım. Fiyatını önemseme beğendiği al dediklerinde bile onlarda can diyerek uygun şeyler tercih ettim yine o gittiğimiz mağazaya göre. Oturma odasına iki kanepe aldım. Salına oturma odasında olabilecek spor bir model tercih ettim. Diğer salonlara göre en uygunu idi. Kendim spor seviyorum sorun o değil ama herşeye rağmen başka uygun fiyatlı mağaza tercih edebilirdim. Madem kendimiz ödeyeceğiz niye onlara kolaylık olacak diye tek mağazadan bakıp hallettim. (bir taraftan kendi evlerine de mobilya aldılar borçlu oldukları halde) biz tek maaşız asgari ücretin az üstü eşimin maaşı, benim işsizlik maaşım var bitmek üzere zaten 1000 lira.
Ev kira, doğalgaz, faturalar ortada, borç var bir taraftan. Bizim adımıza 1500 aylık ödemeli ayarlamış lar taksitleri sağolsunlar. Evin temel gıdasını aldık mı bitti. Ne bir kıyafet alabiliyoruz ne gezebiliyoruz. Düğün zamanı kıyafet vs alınır bizim burada sadece bir tunik pantolon aldım gittiğimiz mağazada bulamadığım için. Başka mağazayada gidemem yorgunum dedi. Ertesi günlerde ise görümin düğünde giyeceği kıyafetler için ise hunharca gezdiler. Dese ki kızım kendin beğendiğin bir şey varsa eşinle git al. Bu arada maddi olarak iyiler normalde. Arabaları gayet lüks, markadan aşağı giyinmezler. O süreçte sıkıntılı oldukları için makul tercihlerde bulundum. O da olmadı. Ne bileyim mal mülk alınan şeyler değil aslında derdim.
Düğünde takılan altınları bize verdiler ama o kadar komik ki takılan miktar beş gram altın bir çeyrek bir yarım. Onun iki abisi benim de ablam evlenince sanırım kimse takmadı. Kendi arkadaşlarımızdna evimizdeki eksiklerimiz için destek oldular.
Darda olduğumuz görülüyor. Kimsede destek olalım demiyor. Bir taraftan bizden iyilik güzellik bekliyorlar. Saygıda kusur etmiyorum ama içimde soğumuyor. Bana gelip zordayız denilince biz çok kolay geçiniyoruz diye çırpınmamak için zor tutuyorum.