Size tekrar soruyorum ailesini çok seven, babası hasta olan ve babasına anneciği bakmak zorunda olan, hayatında mutlu, işi gücü yerinde bir kadın olarak neden 4 çocuklu 2 evlilik yapmış bir erkekle evlendiniz ve bu erkek için bütün çevrenizi bırakıp bambaşka bir yere gittiniz (üstelik adamın eski eşi çocukları getiriyor bazen onlara da bakıyorsunuz vs)? Kaç yasındasınız bir de? Üstelik çok kötü bir evlilik tecrübesi yaşamışsınız. Bunu anlamak imkansız. Sırf çocuklara iyilik olsun diye düşündüğünüzü sanmıyorum Türkiye’de de benzer şartlarda milyonlarca erkek var. Sadece aşk olduğunu da düşünmüyorum. Bahsettiğiniz kötü evlilik tecrübesini yaşamış ve sonrasında kendine bir hayat kurup mutlu olmayı başarmış hiçbir kadın aşk uğruna bu denli riske girmeye cesaret etmez. Sizi buna iten neydi?
Ben ilk eşimden 2009 yılında boşandım. Yanı 12 yıl sonra tekrar bu yola girdim. Yurtdışı yurtdışı diyorsunuz, benim şuan zaten oturumum var, amacim yurtdışı olsa burada neden kafamı patlatıp ta yazı yazayım? Ben ilk evliliğinin ve ilk eşinin üzerinde durmadım. Çünkü kocaman çocuklar ve velayetleri annelerinde, anneleri çok koruyucu kollayıcı bir kadın, bana herhangi bir sorumluluk yada başka bir şey bırakmıyor. Haftada bir kaç gün gelip kahvaltı yapmaları, yemek yemeleri hiç derdim degil, ki ben kalabalık bir aileden çıktım. İki çocuklu adamla neden evlendiğime gelince. Eşimde, eşi vefat edince pat diye evlenmemiş, o da düşünmüş, incelemiş, karar vermiş. Ki ilk iki eşi de yabancı, ben türküm. Evet annelerini kaybetmeleri bana çok masum geldi, ki eşiyle boşanmış ve evde iki çocuk olsa o riski asla göze almazdım, evlenmeden önce beraber çok vakit geçirdik aman bu çocuk laf dinler mi, dinlemez mi diye inceleyemiyorsun, yada incelemek benim aklıma gelmedi, çocuk diye düşündüm. Mesela evde ayakkabıyla dolaştıklarını önceden farkettiğim icin, evlenmeden önce evde ayakkabıyla dolaşılmasıni asla istemediğimi bunun sorun olacağını söyledim. Tamam dendi ama malesef değiştirilemiyor. Hani yerler parke olsa silersin geçer, üşenmem de, ama boydan boya kalın halılarla kaplı. Artık elimden geldiğince uyarıp, dert etmemeye çalışıyorum. Söylüyorum, bak okulda wc ye giriyorsunuz, sonra aynı ayakkabıyla evde geziyorsunuz diye. Ama 2 gun sonra aynı. Boyle yapıyorlar diye onları sevmemezlik etmiyorum tabiki ama kendimi yiyorum. Neden evlendin, ne kadar müşkül durumdaydın diyorsunuz, 2 tane öksüz çocuklu adamla evlenmek için, sokakta kalmış, müşkül olmak mi gerekiyordu anlamadım ki. Yanı çevre itibariyle günü birlik iliskilerin çok döndüğü ortamdaydım. Kimseye güvenemiyordum, eşime çok güvendim, namuslu, düzgün bir adam diye.
Çocuklar sizin kadar dert etmedi beni. Sen bizim annemizsiniz deyip her gün sarılıp öperler, peşimden ayrılmazlar. Ben size dert oldum


—Ayrıca ben onun guzel eğitimli, oturmasını kalkmasını bilen, babasının yanında kıçını devirip yatanlar gibi olmamasını istiyorum. Yoksa herşey normalmiş gibi davranıp umursamayabilirim de degil mi?
— Yüzüne bakmaya kiyamayacagim bir güzellikte. Annesinin kopyası. Rahmetli annesi de çok güzelmiş. Derslerinden, gerçekten babası söyleyince abartıyor mu acaba diyordum , 99 bile almıyor hepsi 100. Burada 12 yaşında lise 2 de oluyorlar, lise 2 ye gidiyor. Okulun uygulamasından sürekli öğretmen yorumlarını okuyorum, notlarına bakıyorum. Öğretmenler sürekli yorum yazıyor, davranışları çok iyi, çok yardımsever, çok başarılı diye. Bir kaç ay önce de mail attılar, çok Zeki bir çocuğunuz var, eve gelince onu tebrik edin diye. Ama okul bitince yada tatile girince konuştuğu görüştüğü 1 arkadasi bile yok.