• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Erdoğan'dan 17 Aralık ile alakalı çok sert açıklamalar

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.296
42.837
898
Erdoğan'dan sert açıklamalar
Başbakan Erdoğan, 17 Aralık operasyonunun Türkiye'nin demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçtiğini söyledi.
Erdoğan, “Uluslararası basına ve kamuoyuna yalan yanlış bilgiler aktarıldı. Yolsuzluk kisvesi altında Türkiye’de kaos ortamı için neye ihtiyaç varsa hepsi harekete geçirilmiştir.” dedi.

AK Parti Grup Toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gündeme dair önemli konularda sert açıklamalarda bulundu. Başbakan Erdoğan, 17 Aralık operasyonunun 3 yıldır planlandığını ifade ederek “Yıllarca hazırlanan senaryo yerel seçimlere 3 ay kala harekete geçirildi. Malum medya hemen harekete geçiyor. Şantaj ve ihanet çeteleriyle birlikte çalışıyorlar. Medyada görev dağlımı yapılmış kalemler verilen emirleri kâğıda dökmeye başlamış. Yolsuzluk süsü verilerek bir anda Türkiye'de büyük bir belirsizlik ve kaos ortamı için ne gerekiyorsa harekete geçirilmiş. ” diye konuştu.

12 SAAT SONRA İNFAZ ETTİLER

Erdoğan, 17 Aralık operasyonunda maşa olarak kullanılan örgütün tüm taraftarlarını harekete geçirdiğini söyleyerek “İftira, yalan, sindirme, şantaj her ne varsa devreye alınmıştır.” şeklinde konuştu. Erdoğan, açıklamalarına şöyle devam etti: “Muhalefet partileri daha meselenin ne olduğu anlaşılmadan hükümete saldırmaya başladırlar. Şantaj şebekeleri acayip çalışıyor. Hükümetimiz suçlu ilan ediliyor. 25 çuval gelecek ve bunlar mühürlü, bunlarla ilgili anında adım atılıyor. Sabah operasyon yapılıyor, 12 saat sonra infaz tamamlanıyor. Zanlılara hüküm veriliyor. Çok yoğun bir karalama kampanyası, tam bir algı operasyonu. Her şey hazırlanmış, görev dağılımı yapılmış. Sosyal medyada operasyon başlatılmış, talimatlar verilmiş, kalemler verilen emirleri kâğıda dökmeye başlamış. Uluslararası kamuoyuna yalan yanlış bilgiler aktarılmış.”

SEÇİM SÜRECİNE DARBE VURMAYA ÇALIŞIYORLAR

"Yapılan operasyon AK Parti hükümetine değil, Türkiye’nin milli çıkarlarına ve 76 milyona yönelik bir operasyondur. Yolsuzluk kılıfına gizlenmiş bir saldırı demokrasiye ve seçimlere yöneliktir." diyen Erdoğan, "17 Aralık darbe girişimi çözüm sürecini de hedef almıştır. Aynı örgüt daha önce MİT Müsteşarını tutuklatıp devre dışı bırakılmasını istemiştir. Bu girişimlerinde başarısız olan örgüt 17 Aralık darbe girişimiyle seçim sürecine de darbe vurmaya çalışıyor. Bu aziz millet asla seçim sürecinin sabote edilmesine izin vermeyecektir. 30 Mart bunun göstergesi olacaktır." ifadesini kullandı.


O konuşmadan satır başları
> "17 aralık sabahı belli şahıslar gözaltına alındı bilgilendirilmesi gereken sorumlulur bilgilendirmeden. Yargı ve emniyet içindeki bir grup hukuksuz bir şekilde, son derece manidar bir şekilde başlattılar. Niyet apaçık ortada. İhanet projesinin paydaşları da derhal harekete geçiyor. Malum medya, bu fotoğraf ve görüntüleri yaymaya başladılar. İhanet şebekeleri el ele birlikte çalışıyorlar. 25 çuval gelecek, bu çuvallar açılmadan anında harekete geçilecek. Sabah operasyon yapılıyor, 12 saat sonra zanlılar hakkında hüküm veriliyor. Çok yoğun bir karalama kampanyası, hem içerde hem dışarda çok açık bir linç hareketi hükümeti hedef alıyor. Sabah operasyon yapılıyor 12 saat sanra infaz yapılıyor.
Uluslararası kamuoyuna yalan yanlış bilgiler aktaralıyor.
Burada 17 aralık sabahından itibaren gelişmeleri soğukkanlılıkla takip ettiğimizi söylemeliyiz. Biz tedbirlerimizi çok hızlı bir şekilde aldık. 30 mart seçimlerinde AK parti'nin birinci parti olarak göreceğini anlayanların bu çirkin oyunlara başvvuracağını bu kürsüden kaç kez söyledik. Bu tezgahı kuranlar bir kaç yerde yanlış yaptılar, Milletin gücünü unuttular "17 Aralık'tan bu güne kadar devletin kurumları içinde nasıl bir çap kurulduğu, nasıl bir örgütsel yapılanmaya gidildiği net olarak ortaya çıktı" "Virüs vücuda girmiş, sinsi bir şekilde yerleşmiş, çoğalmış. Bir anda vücudu esir almak üzere harekete geçiyor. Ancak bu bünye kendisini sinsi virüslere teslim edecek kadar zayıf bir bünye değildir" dedi.

EKONOMİMİZİ HEDEF ALDILAR

Faizleri tekrar yukarılara .çekmek istediler.. Küresel ölçekli projelerimizi hedef aldılar. -Mavi Marmara'nın intikamını almak istediler. Tüm kirli oyunları sahne aldılar. -Şimdi bize dış mihrak nerede diye soruyorlar. -Allah aşkına şunu soruyorum. Bu operasyonunuz başarıya ulaşsa acaba bundan kim kazançlı çıkacaktı. -Dikkatinizi çekiyorum. Bu operasyon milli olan ne varsa ona kastetmiştir. Kardeşilk sürecine karşı yapılmıştır.> > Halk Bank'a kastteddiler dolayısılaya milii bankamıza kastetmiştir.

MİT'E KASTETTİLER

"Bu operasyon milli olan ne varsa ona kast etmiştir"

"Bir ülkenin istihbarat teşkilatının hasmı sadece ve sadece harici düşmanlardır, dahili değil" -Bu operasyon Milli İstihbaratmızı hedef almıştır. Savcı çıkıyor, Hatay'da Türkmenlere yardım götüren TIR'ı durduruyor. Adana'dan kalkıp Hatay'a MİT'in kontrolündeki TI'ı durduruyorsa kendi ülkesine değil ülkesinin düşmanlarına maşalık etmiştir. -Neden MİT'İ hedef alıyorlar. 26. maddede herşey ortadadır. Ne yapacağımız bellidir. Ama bunlar mensubu oldukları örgütten emir alıyorlar.

-Benim ifadelerimi manşetlere çekti diye gazete yöneticilerini ifadeye çağırdılar. -Olayın aslı şu. Acırsanız acınacak hale gelirsiniz. HSYK "Önümüzdeki mesele kuvvetler ayrılığına ya da yargı bağımsızlığına ilişkin bir mesele değildir. Mesele yargının bir örgüt tarafından adeta teslim alınarak tarafsızlığını yitirme meselesidir" "1960'tan beri yargı siyaseti sınırlamanın, yön vermenin, yani vesayetin bir vasıtası olarak kurgulanmıştır. Yassıada kararlarını da bir mahkeme vermiştir. Orda da mahkeme var. 12 Eylül'ünde de gençlerin yaşını büyütüp idam eden mahkemeleri vardı. Yakın zamanda 367 kararını veren de bir mahkemeydi. AK Parti'ye kapatma davası açan da bir cumhuriyet başsavcısıydı" Yargının hesap vereceği merci neresi? Yargı bir örgüt adına faliyet gösterir hale gelmişse tarafsızlığını yitirmiştir. Önce konuşacağımız mesele yargının tarafsızlığı meselesidir. Biz Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını temin edeceğiz

Yapacağımız değişiklik anayasaya hiçbir aykırılık teşkil etmiyor. Dün cumhurbaşkanımızla da görüştüm. Ben açık net buradan söylüyorum . "Eğer muhalefet 'anayasa değişikliğini bu konuyla ilgili beraber yapalım' derse biz yasa teklifini dondururuz. Gerekirse Genel Kurul'a indirmeyiz. Fakat burada bugünkü görüşmeler belirleyicidir"

görüşlerini ifade etti. Erdoğan, "Yeni anayasayadaki çalışmada HSYK belli yere gelmişti. Eğer muhalefet anayasa değişkiliğini beraber yapalım derse, biz yasa teklifini dondururuz, gerekirse Genel Kurul'a indirmeyiz. Bugünkü görüşmeler burada belirleyicidir. Anayasa değişikliği, yasa değişiklinin çok çok ötesinde bir olaydır. Parlamento çiinde grupların kendi gücüne göre aynen RTÜK'te olduğu gibi, sayılarına göre HSYK içinde onlar da temsil edilme imkanı bulacaklardır, bulabilirler. Biz bu teklife sıcak akıyoruz. Böyle bir adımı atabiliriz. Hatta Hakimler Kurulu'nu ayrı, Savcılar Kurulu'nu ayrı planlayabiliriz. Bir kaç maddelik anayasa değişkilğin geçirmemiz halinde, yasal düzenleme çalışmasını dondurur ve yolumuza anayasa değişikliği ile devam ederiz" diye konuştu.

CEMAAT

"17 Aralık darbe girişimi, birçok sinsi hedefin yanında, çözüm sürecini de hedeflemiştir. 17 Aralık darbesinin mimarı olan örgüt daha önce de MİT'in çözüm gayretlerini sabote etmiş, MİT Müsteşarını tutuklayıp devre dışı bırakma girişiminde bulunmuştur"

Ayrı bir konuda bu sürecin Türkiye'deki inançlı kesimleri rencide etmesine müsade etmeyiz. Bu girişimlerinde başarısız olan örgüt 17 Aralık operasyonuyla da çözüm sürecine de sekte vurmaya çalışmıştır.

"Aramızdan bazıları ihanet estese de aramızdan bazıları emanate hıyanetlik etse de siz kalbinize umutsuzluğun zehrini yaklaştırmayacaksınız" dedi. milliyet
 
Son düzenleme:
Tesbihte hata olmaz.

Hani 2-3 tonluk güclü bogalari zaptetmek ve istedigin yöne yürütmek icin burnuna halka takarlar ya.

Vakti zamaninda Türkiye nin burnuna 3 tane halka takilmis.

Terör-Enerjide disa bagimlilik- Borc

Türkiye, IMF yi safdisi birakmayi ve o halkasindan kurtulmayi basardi.
Artik IMF ülkemize yetkili gönderip emirler yagdirarak yürüyecegimiz yönü tayin edemiyor.

Enerjide disa bagimlilik, Basbakanin son hamlesi olan, Barzani ile imzalalan anlasmlarla kirildi.

Artik Türkiye hicbir araci olmadan direk Iraktan enerji ihtiyacini karsiliyacak.

Böylece burnundaki ikinci halkayi, enerjide bazi ülkelere bagimliligi ve onlarin istedigi yönde yürüme zorunlulugu halkasinida kirdi.

Son halka yillardir bir cözüm bulanamayan terör halkasiydi.

Cözüm süreci ile neredeyse o halkayida kirmak üzere Türkiye.

Bu durum o halkalarin sahipleri icin kabul edilemez.

Bu operasyon, hem son halkalin kirilmasini engelleme hemde diger hakalarin tekrar takilmasi operasyonudur.

Söyle ki;

Biz hala enerji ihtiyacini dolar bazinda karsilayan bir ükeyiz.

Bu operasyonla halk ve borsa darbe alip, ekonomik olarak zayiflarken, dolarin her 1 kurus artisi demek , Türkiye nin milyarlarca zarara ugramasi demek.

Bu operasyonla ekonomik olarak zayiflatilan ülkenin, borc halkasi tekrar burnuna takilmak istenirken, terör sorunu cözmeside engellenerek, terör halkasinin kirilmasida önlenmis oluyor.

Bu operasyonlarin basariya ulasmasi sonunda, Irak la yapilan anlasmada birsekilde iptal edilerek, Türkiye nin halkalarla yön verilen ülke konumuna tekrar dönmesi saglanacak.
 
Son düzenleme:
Fethullah Gülen'in onursal başkanlığını yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı, tarihinde ilk kez basın toplantısı düzenliyor. Başkan Mustafa Yeşil, önce bir basın açıklaması yapıyor, ardından da gazetecilerin sorularının alacak. İşte o açıklamadan satır başları:

MİT krizi üzerine, paralel devlet üzerine açıklamalar yapmış ve kamuoyuna duruşumuzu kanaatimizi belirlemiştik. Hizmet 50 yıllık süreci içerisinde hesabını her yaptığıyla halka veren bir gönüllüler teşekkülüdür. Attığı her adımı milyonların önünde atan bir harekettir.

Hiçbir zaman haşhaşiler diye tabir edilen karanlık örgüt olarak tarihe geçmiş olan, hedefleri cinayet olan ve bütünüyle toplumda bir virüs olarak tarihe geçmiş olan bu katiller topluluğuyla hizmetin telif edilmesi söz konusu olamaz.

Eğer hizmet 50 yıllık u yolculuğu sırasında, iddia edilen örgüt gibi çete gibi karanlık ve çirkin işlerden bir tekiyle yargılanıp bununla alakalı ispata muhatap olsaydı, bugün bu hareket 160 ülkede gönüllüleriyle Türkiye’nin gönüllü lobisini yapan bir kurum haline gelemezdi.

En ufacık bir güvensizlik, şeffafiyet size yapılagelen desteklerin bütününü keser ve yürüdüğünüz yolda sizin yalnız hale getirir.

Bu ülkede hepimizin sorumlulukları çok fazladır. Medyamızın sorumluluğu fevkalade önemlidir. Zira ağzımızdan çıkan her sözün, kelimenin bu ülkenin bütününe zarar vermesi, binayı yıkmaktan bir farkı yoktur.

Biz yolsuzluk soruşturmasının akabinde başlayan, hukukun askıya alınma meselesi, iki bin beş yüz emniyet mensubunun yerlerinin değiştirilmesi meselesi, yargıya müdahale edilmesi ve yine siyasi dilin fevkale kutuplaştırıcı öteleyici kamplaştırıcı bir üslupla devam etmesi bizim açımızdan endişe verici kaygı verici, bu ülkede fırsat bekleyenlere altın tepsi içinde fırsat sunma manasına gelmektedir.

Ülkemizin en sorumluluğu zirvesinde temsil edenden bütün vatandaşlarına kadar, hepimizin birleştirici, kaynaştırıcı, yeniden el ele gönül gönüle söylemlerle birbirimizi bağrımıza basıcı bir dönemi inşa edemez isek, yarın bir araya gelemeyen, konuşamayan, alabildiğine kontrolsüz, her türlü mihrakların kontrolüne gelen, bu endişeyle dopdolu olduğumuzu da ifade etmek isterim.

Ne olursa olsun hukukun üstünlüğü konusunda ittifak etmek durumundayız. Hukuksuzluğun üstünden yine hukukla gelmek durumundasınız. Hukuku askıya aldığınız bir ülkede mahremiyet ihlalleri söz konusu olur, can güvenliğiniz kaybolur ve toplumsal barışınız fevkalade tehlikeye girer.

Toplumsal barışın sağlanmasında yöneticilerimizin duyarlı olması, kusurları telafi ederken hukuk içinde kalmaları, hukuk çerçevesi içinde kalmak kaydıyla, devlet bünyemizin içerisinde ur diye telakki edilen her ne yapı varsa, bütün delilleriyle hukuk çerçevesinde kalarak üzerine gidilmelidir.

Ancak elde herhangi bir delil, belge olmadan, bir kitleyi itham eden söylem üretmek, milyonlarca gönüldaşı olan bir anlayışı, bir düşünceyi, çeteyle, örgütle itham etmek ve yine yapılan bütün bu faaliyetleri görmezden gelerek, alabildiğine yanlış tarihi tanımları referans vermek fevkalade üzücüdür.

Biz AK Parti ile alakalı önemli demokratik hareketler yaptığımızı inkar edemeyiz. Ergenekon ve balyoz soruşturmalarının, vesayetçi anlayışın yıkılmasında etkili olduğunda herkes müttefiktir. Yargılama sırasında hiçbirşey kusursuz olmuştur denemez. Ancak bu soruşturmaların, Başbakanımızın dediği gibi “polisimiz destan yazmıştır yargıçlarımız tarihe geçmiştir derken, veya aynı şekidle Gezi olaylarında polisimizin yüceltilerek, bugün bu teşkilatların çete denmesini anlamak mümkün değildir.

Kazanımların kaybedilmemesi meselesi AK Parti’nin geçmiş dönemde referans ettiği ve üzerinde ısrarla durduğu gerek demokratikleşme, gerek hukukun üstünlüğü, gerek AB normlarında, aynı hassasiyetle bu savrulmanın önüne geçilmesi gerekir. Ne konuşursak konuşalım, hukuk çerçevesi içinde kalmaya mecburuz.

Bugün ülkemiz 17 Aralık yolsuzluk operasyonuyla beraber, ne konuşursak konuşalım hukuken üzerine gidilmediği sürece kamuoyunda gündem sapması olarak değerlendirilecektir.

Bugün bir iktidarın kendi denetim ve kontrolüne açık olan yargının sahte evrakla, aslı astarı olmayan bilgilerle suçlama yapmasının mümkün olmadığını, kazandıklarımız itibarıyla mümkün olmadığını hepimiz bilmeliyiz. Paralel yapılar, çeteler, örgütler, her ne olumsuz yapı varsa bunların üzerine de mutlaka gidilmesinin gerekliliğini ifade etmek isteriz.

Dün akşamdan bu yana değişik, sosyal medyada yayınlanmış ve medyaya düşmüş olan dinlemelerle alakalı olarak birkaç noktaya değinmek isterim. Uluslararası alanda bu tarz dinlemeler, ya devletin güvenlik güçleri veya netice itibarıyla kimler tarafından yapıldıysa devletin gücüyle tespit edilebilir.

Bank Asya meselesinin gündeme getirildiğini görüyoruz. Bu karışıklığın ve alabildiğine toz dumanın içerisinde, bir banka kasıtlı olarak batırılmak istenmesine karşılık tabi ki sayın Gülen’e itimat ederek, ama telefon ama ziyaretle açan insanların bu noktada fikirlerini almaktan tabii ne olabilir? Hoca efendiyi AK Partiden bir çok insanın ziyaret ettiği gibi, kendisinin kendisine ait telefonu yok. Kendine ulaşıp duygu ve düşüncelerini paylaşan insanlar elbet olmuştur. Dinlediğiniz zaman da bu ülkenin birliği dirliği ve sayın Gülen’in varlığından bu yana çizdiği profille alakalı en ufak endişe edecek bir şey olmamaktadır.

Bunları Gülen’le konuşmak suçmuş, sanki telefon üzerinden yapmak büyük bir örgüt işi gibi lanse etme, anlayış açısından nerelere kadar savrulduğumuzu zannediyorum işaret etmesi bakımından önemlidir.

Bu operasyonun dış ayağı olarak gündeme getirilmişti. Benim oraya iştirak etmem gündeme getirilmişti. Halbuki bu çok açık bir toplantıydı. Bir otelde organize edilmişti. Davet eden AB dönem başkanıydı. Katılanlar bu ülkenin izniyle katılan AB büyükelçileriydi. Davet edilen de bu vakfın, ki bu vakıf BM’nin genel danışmanlık statüsüne sahip bir vakfın başkanıydı. Bu toplantıya Egemen Bağış Fatma Şahin davet edilmişlerdi.

Geçmiş dönemde irticanın merkeze atılarak toplumumuzda meydana getirilen huzursuzluk bugün kaygıyla izlediğimiz üzere camia merkeze oturtularak yapılmak istenmektedir.

Topyekün bu ülke açısından ciddi tahrip edici bir süreç olduğu unutulmaması lazım. Camianın içerisinde örgüt var, paralel yapı var, çete var iddialarının tamamen bir iftira olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Bunu iddia eden insanlar, bu iddialarını kamuoyuyla paylaşmazdan önce, yargıdan bununla ilgili bir delil belge ortaya koymaları gerekmez miydi? Siz dosya dosya yargıdaki meselelerle alakalı, kaygı endişe ederken, yargıyla ilgili kaygılarını ifade ederken, hiç yargıya itham ve iddiaları hangi sebeple seslendiriyorsunuz? Bunlar ciddi manada kaygı oluşturan, geleceğini fevkalade riske eden yaklaşımlardır.

Bu ülkenin en zirvesinde olan insandan, sokağında yürüyen kişisine kadar herkesin mutlak bilinçli ve şuurlu, toplumun birliğine katkı yapacak bir üslupla konuşmasının zaruretinin altını çizmek istiyorum.

Biz bu sorumluluğu yerine getiremezsek, Cumhurbaşkanı’mız Başbakanımız ve TBMM Başkanımız bu dağılmanın önüne geçemezlerse, bu ülkede bazı şeyleri yapmanın ve yerine getirmenin çok geç olacağı endişesini taşıyoruz.

Hürriyet
 
kendi aralarında dogru -yanlış atıp tutuyorlar da
"bu sürecin Türkiye'deki inançlı kesimleri rencide etmesine müsade etmeyiz. " ne şimdi? böyle birşey var da biz mi göremiyoruz?
tribunlere oynamaktan hic vazgeçmeyecekler...
 
kendi aralarında dogru -yanlış atıp tutuyorlar da
"bu sürecin Türkiye'deki inançlı kesimleri rencide etmesine müsade etmeyiz. " ne şimdi? böyle birşey var da biz mi göremiyoruz?
tribunlere oynamaktan hic vazgeçmeyecekler...

ya yazıda zaten hiçbişey yerine oturmuyoda, bu da özellikle dikkatimi çekenlerden, cemaatte akp de dindarız diyor, yazı tamamen cemaat-akp gerilimi üzerine, eeee rencide edilecek "inançlı" kesim nerede, neden ve nasıl...:27::27:
 
Son düzenleme:
SÖZDE MÜSLÜMAN BİR HOCA ,ANCAK NE HİKMETSE HİZMET HAREKETİ DENEN VE ÖNCEDEN ÇOK SEMPATİ DUYDUĞUM ŞEYİN SAFSATA OLDUĞUNU VE BANK ASYA NIN PARALARIYLA YANİ MÜSLÜMANLIĞA TERS OLAN BANKACILIKLA YÜRÜTÜLDÜĞÜNÜ ÖĞRENMİŞ OLDUK. BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU DEMEZ Mİ İNSAN DİĞER TARAFTA YILLARCA VAAZLARINDA Allah diyerek gözünün yaşı dinmeyen bir insan nasıl kandırdılar bizi . uyan ey türkiye içimizdeki çürükleri temizleyelim. lakin ülkenin bütünlüğünü parçalamak adına ellerinden gelenin fazlasını yapıyorlar :72::72::72::72:
 
Allah bu ülkenin bütünlüğüne kast edenleri bu dünyada cezalandırsa da hep beraber izlesek
 
Allah bu ülkenin bütünlüğüne kast edenleri bu dünyada cezalandırsa da hep beraber izlesek

Ben onlara kızamıyorum bile yıllarca halk bu insanları destekledi, ne derlerse alkışladılar hala da devam edenler var.
Halk olarak yanlışa yanlış diyemediğimiz sürece olan bize, olan bu ülkenin bütünlüğüne oluyor işte.
Ülkenin tershanelerine kadar girdiler dersanelere girince olay oldu. Birbirlerini yok ederler inşllahta ülke toptan temizlenir hepsinden.
 
ben onlara kızamıyorum bile yıllarca halk bu insanları destekledi, ne derlerse alkışladılar hala da devam edenler var.
Halk olarak yanlışa yanlış diyemediğimiz sürece olan bize, olan bu ülkenin bütünlüğüne oluyor işte.
ülkenin tershanelerine kadar girdiler dersanelere girince olay oldu. Birbirlerini yok ederler inşllahta ülke toptan temizlenir hepsinden.

inşaallah temizlenir ancak doğruyla eğriyi ayırma zamanı çoktan gelmiştir nitekim devlet zaten şuanda çok büyük ve kapsamlı bir temizliğe başlamış durumda zaten ve bence hanefi avcı yı acilen serbest bırakmaları gerekir adamın kitabı cemaatin işine gelmediği için dönemin cemaatçileri tarafından içeri tıkıldı maalesef .itibarı iade edilerek dışarı çıkmalı ve ortalığı karıştıranlar cezalandırmalı .


Ayrıca onlar kim oluyorlarda devletin gizli bilgilerinin olduğu dat bank ın içine girip tüm bilg. Kasalarını söküp götürütorlar. Hep iyi niyetimizin kurbanı olduk çok taviz verdik kendimize yakın gördük ancak ihanetin böylesi hiç yapılmamıştı
 
inşaallah temizlenir ancak doğruyla eğriyi ayırma zamanı çoktan gelmiştir nitekim devlet zaten şuanda çok büyük ve kapsamlı bir temizliğe başlamış durumda zaten ve bence hanefi avcı yı acilen serbest bırakmaları gerekir adamın kitabı cemaatin işine gelmediği için dönemin cemaatçileri tarafından içeri tıkıldı maalesef .itibarı iade edilerek dışarı çıkmalı ve ortalığı karıştıranlar cezalandırmalı .


Ayrıca onlar kim oluyorlarda devletin gizli bilgilerinin olduğu dat bank ın içine girip tüm bilg. Kasalarını söküp götürütorlar. Hep iyi niyetimizin kurbanı olduk çok taviz verdik kendimize yakın gördük ancak ihanetin böylesi hiç yapılmamıştı


Temizlik yapanlara da güvenmiyorum zira 11 yıldır al takke ver kulah gül gibi geçinip gidiyorlardı. Şimdi el birliğiyle yarattıkları çamurda temizlemeye uğraşsınlar kendilerini.
Kayıtsız şartsız inananlar ihanete mahkum olurlar bu kaçınılmazdır. Bu temizliği yaparsa millet yapar onunda zamanı var daha.
 
temizlik yapanlara da güvenmiyorum zira 11 yıldır al takke ver kulah gül gibi geçinip gidiyorlardı. şimdi el birliğiyle yarattıkları çamurda temizlemeye uğraşsınlar kendilerini.
Kayıtsız şartsız inananlar ihanete mahkum olurlar bu kaçınılmazdır. Bu temizliği yaparsa millet yapar onunda zamanı var daha.

iyilikten maraz doğdu ve öyle bir oynadılar ki kendi cemaatlerindeki hocaya inanlar dahi hala şoktalar . Zaten olimpiyatlara peygamberimiz de geldi oradaydı dediğinden beri insanlar garip bir gözle bakmaya başlamışlardı adama ancak niyetleri çok geçmeden açığa çıktı. Bu hükümetin tek yanlışı onları dost bildi ancak taviz vermekle yanlışlar katlandı heryere herkezi yerleştirdiler bunlar bize yakın diye onun haricinde bi sıkıntı yoktu şmdiye dek
 
iyilikten maraz doğdu ve öyle bir oynadılar ki kendi cemaatlerindeki hocaya inanlar dahi hala şoktalar . Zaten olimpiyatlara peygamberimiz de geldi oradaydı dediğinden beri insanlar garip bir gözle bakmaya başlamışlardı adama ancak niyetleri çok geçmeden açığa çıktı. Bu hükümetin tek yanlışı onları dost bildi ancak taviz vermekle yanlışlar katlandı heryere herkezi yerleştirdiler bunlar bize yakın diye onun haricinde bi sıkıntı yoktu şmdiye dek


Yanlışa taviz veren ile yanlışı yapan arasında bir tek eylem açısından farklılık vardır.
Eğer biri çalıyorsa sen de onu koruyorsan çalan kadar sende hatalısın demektir.
Devlet yönetmek akılla yapılması gereken bir şeydir çünkü o ülkede yaşayan herkesin hakkı vardır bu yönetimde.
evet yakın olana canım ciğerim ülkenin bütün nimetleri önlerine serildi yıllardır, uzak olana terörist.
Baktığında hala onlar mağdur onlar iyi niyetli hep. yok artık ya inanan var mı hala..
 
yanlışa taviz veren ile yanlışı yapan arasında bir tek eylem açısından farklılık vardır.
Eğer biri çalıyorsa sen de onu koruyorsan çalan kadar sende hatalısın demektir.
Devlet yönetmek akılla yapılması gereken bir şeydir çünkü o ülkede yaşayan herkesin hakkı vardır bu yönetimde.
Evet yakın olana canım ciğerim ülkenin bütün nimetleri önlerine serildi yıllardır, uzak olana terörist.
Baktığında hala onlar mağdur onlar iyi niyetli hep. Yok artık ya inanan var mı hala..

onlar yanlış olduğunu bildiklerinden değil kendilerine yakın gördüklerinden taviz verdiler ancak nereden

bilebilirlerdi ki bunların dış güçlerin maşası gibi kullanılacağını . Nitekşm ülkeye en büyük maddi kayıbı da

bunlar vermiştir. Her suçu iktidara yüklemek neden daha 2-3 ay öncesine kadar hürriyet le cumhuriyet le

(gazete) tezat yayın yapan zaman , nasıl oluyorda şimdilerde sürekli birbirlerinden habersiz manşet

atmıyorlar nasılda birbirlerinin önlerindeki taşları kaldırıyorlar yerden. Insan bi oturur düşünür hepsi

amaçlarını maskelemek içinmiş . Ama ne demişler testi kırılınca sızıntı yaptı kabak gibi ortaya çıktılar. Allah diye diye faizle dönen bankalarıyla ceplerini doldurdular
 
onlar yanlış olduğunu bildiklerinden değil kendilerine yakın gördüklerinden taviz verdiler ancak nereden

bilebilirlerdi ki bunların dış güçlerin maşası gibi kullanılacağını . Nitekşm ülkeye en büyük maddi kayıbı da

bunlar vermiştir. Her suçu iktidara yüklemek neden daha 2-3 ay öncesine kadar hürriyet le cumhuriyet le

(gazete) tezat yayın yapan zaman , nasıl oluyorda şimdilerde sürekli birbirlerinden habersiz manşet

atmıyorlar nasılda birbirlerinin önlerindeki taşları kaldırıyorlar yerden. Insan bi oturur düşünür hepsi

amaçlarını maskelemek içinmiş . Ama ne demişler testi kırılınca sızıntı yaptı kabak gibi ortaya çıktılar. Allah diye diye faizle dönen bankalarıyla ceplerini doldurdular



Eğer yönetimsel bir hata varsa ortada bunun tabi ki de tek sorumlusu 11 yıldır o koltuklarda oturan hükümettir.
İyi niyetle kendine yakın gördüğün çevrelere taviz verebilirsin ama onları denetlemediysen bu geçen sürede kusura bakmada senin görevin ne sen ordayken bunlar nasıl oluyor diye sorarlar insana.
Cemaatin amacının iyi niyetli olmadığı zaten çok önceden belliydi bunu bilmek için münencim olmaya da gerek yok ki hükümetin bilmiyor olması, görememiş olması gerçekten hiç inandırıcı değil bana göre.
Neyse bu konu böyle uzar gider :) milletimizin zarar görmemesi adına dualarda birleşsek yeter bence. İyi günler.
 
Hiç bir güç kardeşliğimize zeval getiremeyecek. Kendinize iyi bakın size de iyi günler :72::72::72::72::72:
 
SÖZDE MÜSLÜMAN BİR HOCA ,ANCAK NE HİKMETSE HİZMET HAREKETİ DENEN VE ÖNCEDEN ÇOK SEMPATİ DUYDUĞUM ŞEYİN SAFSATA OLDUĞUNU VE BANK ASYA NIN PARALARIYLA YANİ MÜSLÜMANLIĞA TERS OLAN BANKACILIKLA YÜRÜTÜLDÜĞÜNÜ ÖĞRENMİŞ OLDUK. BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU DEMEZ Mİ İNSAN DİĞER TARAFTA YILLARCA VAAZLARINDA Allah diyerek gözünün yaşı dinmeyen bir insan nasıl kandırdılar bizi . uyan ey türkiye içimizdeki çürükleri temizleyelim. lakin ülkenin bütünlüğünü parçalamak adına ellerinden gelenin fazlasını yapıyorlar :72::72::72::72:

"faiz bir dünya gerçeğidir" diyen hizmet hareketini o dönem bağrına basmış olan başbakan değil midir? bankacılık müslümanlığa tersse, faiz helal midir?

bu arada rant olaylarıyla ilgili başbakanın basına sızan telefon görüşmelerini gördünüz mü? :ssz:

rabbena hep bana,
aynı tas aynı hamam,
tencere-tava, hep aynı hava

cemaati de istemeyiz, daha dün cemaatle koyun koyuna olup da, bugün kanlı bıçaklı olanları da istemeyiz.
 
SÖZDE MÜSLÜMAN BİR HOCA ,ANCAK NE HİKMETSE HİZMET HAREKETİ DENEN VE ÖNCEDEN ÇOK SEMPATİ DUYDUĞUM ŞEYİN SAFSATA OLDUĞUNU VE BANK ASYA NIN PARALARIYLA YANİ MÜSLÜMANLIĞA TERS OLAN BANKACILIKLA YÜRÜTÜLDÜĞÜNÜ ÖĞRENMİŞ OLDUK. BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU DEMEZ Mİ İNSAN DİĞER TARAFTA YILLARCA VAAZLARINDA Allah diyerek gözünün yaşı dinmeyen bir insan nasıl kandırdılar bizi . uyan ey türkiye içimizdeki çürükleri temizleyelim. lakin ülkenin bütünlüğünü parçalamak adına ellerinden gelenin fazlasını yapıyorlar :72::72::72::72:

çoookkk doğru yazmışsınız tebrikler....bilen biliyodu ama kandırılan insanlarda öğrenmiş oldu...insan ancak bu kadar kendini yerin dibine sokabilirdi:31:rabbim onlara fırsat vermesin
ülkemizin düzenini bozmasın...nankörler hep nankör yapacak bişey yok hani bir laf varya cahile laf anlatmak......

başbakanımız bunca suikast karşısında nasıl dimdik kalıyor??? işte bizim ve tüm dünyadaki nankör olmayan insanların dualarıyla
 
ya yazıda zaten hiçbişey yerine oturmuyoda, bu da özellikle dikkatimi çekenlerden, cemaatte akp de dindarız diyor, yazı tamamen cemaat-akp gerilimi üzerine, eeee rencide edilecek "inançlı" kesim nerede, neden ve nasıl...:27::27:

dimi ya, cok fena sırıtıyor o cümle. hem taraflardan biri chp bile olsa yine boyle bir sey diyemez ki.
herhangi bir devlet adamı halkı inanclı olan olmayan olarak bölemez vs diyen bir muhalet mi var sanki.
inancı "yolsuzlugun suyunu çıkarmadıgımıza inananlar" olarak tanımlıyorlar sanırım. MYK kadar dar bir grup dışında başka rencide olabilecek insan yok çünkü :27:
 
çoookkk doğru yazmışsınız tebrikler....bilen biliyodu ama kandırılan insanlarda öğrenmiş oldu...insan ancak bu kadar kendini yerin dibine sokabilirdi:31:rabbim onlara fırsat vermesin
ülkemizin düzenini bozmasın...nankörler hep nankör yapacak bişey yok hani bir laf varya cahile laf anlatmak......

başbakanımız bunca suikast karşısında nasıl dimdik kalıyor??? işte bizim ve tüm dünyadaki nankör olmayan insanların dualarıyla

Dua etmeyen nankörmü oldu başbakanınıza karşı?
Suikast yapıldı demi şimdi,siz öyle görüyorsunuz herhalde,bizde onun adına yolsuzluk diyoruz,kul hakkı yendi diyoruz..
 
Back
X