Yalnız arada bir fark var;uçak ya da araba kazasına uğradığınızda sizden sonraki nesiller mutasyon geçirmiş halde dünyaya gelmez,kaza yaptığınız bölgedeki insanlar kanser vb. gibi radyasyonun sebep olduğu hastalıklardan ölmezler...Nükleer santral kazasında bunlar olur.
Söyleyeceklerimi söylemişsiniz zaten, bana altına imza atmak kalıyor.
Araba, uçak kazalarıyla nükleer santrallerde yaşanan kazaları karşılaştırmak:44:
Çernobil faciasını Karadeniz'de yaşayan insanlara sorsunlar, insanlar kanser oluyor, facianın olduğu zaman Karadeniz'de bulunan bir tanıdığımız vücudunda oluşan yaralar yüzünden yıllarca tedavi gördü, tedavi de hastalığı geçirmedi, acıları hafifletmek için yapılan bir tedaviydi.
Karadeniz'de üretilen çayda radyasyon yok deyip kameralar karşısında içtiler, ki ODTÜ gerçekten bilim yuvası mıdır diyenlerin hafızalarını tazeliyeyim.
-----------
Çayda radyasyon
1980'li yılların sonunda gıda sektörünün gündeminde 2 konu vardı. Birincisi Çernobil faciasının Türkler'in vazgeçilmez içeceği çaya ve Karadeniz'e olası etkileri ve yediklerimizin içinde hormon olup olmadığı....
Tarih 26 Nisan 1986... Yer Ukrayna... Çernobil Nükleer Santrali'nde saat 01.23'te ardarda iki büyük patlama meydana geldi ve dünya tarihinin en büyük facialarından biri yaşandı. Radyasyon yüklü bulutlar önce Avrupa'ya, sonra Trakya ve Karadeniz Bölgesi'ne ulaştı. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'na (TAEK) göre, ilk etkiler 30 Nisan 1986'da Trakya ve Karadeniz kıyılarında çevresel doğal radyasyon düzeyindeki yükselmelerle görüldü. Normal koşullarda 8-10 mikro röntgen/saat olan doğal radyasyon düzeyi 4-5 Mayıs'ta 30-50 mikroröntgen/ saat düzeyine çıktı. En yüksek radyasyon düzeyi 150 mikro röntgen/saat olarak Batı Karadeniz'de ölçüldü. Bölgedeki et, süt ve mamülleri, sebze ve meyveler, baharatlar denetim altına alındı, ancak Türkiye en çok çayın içilip içilemeyeceğini tartıştı.
* 58 bin ton çay gömdük Doğu Karadeniz'de yetişen çay ve fındıklar laboratuarlarda incelendi ve bu ürünlerin imhasına karar verildi. Çay ürünlerinde, TAEK insan sağlığına zarar vermeyecek bir radyoaktivite limiti belirledi. Çay paketleme fabrikalarında kurulan sistemlerle çayların aktiviteleri ölçüldü, 12 bin 50 bg/kg'lık limiti aşan çaylar Çay Kurumu'- na ait depolarda TAEK'in gözetimi altına alındı. Bu miktarın 58 bin ton civarında olduğu, daha sonraki tarihte bu çayların çay fabrikalarının bahçelerinde toprağa gömüldüğü belirtildi.
* "Biraz radyasyon iyidir" Orta Doğu Teknit Üniversitesi'li (ODTÜ) bilimadamlarının yaptığı araştırma raporlarında, 'çayları imha edin' ibaresine yer verildi. Rapor, dönemin Sanayi Bakanı Cahit Aral başkanlığında kurulan Radyasyon Güvenliği Komitesi'ne sunuldu, ancak Komite'de yer alan TAEK Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre'nin, "Ölçümler hatalı, çaylar temiz" açıklaması üzerine, Aral canlı yayında radyasyonlu çayları içerek, "Biraz radyasyon iyidir" dedi. "
Alıntı
ÇAYDA RADYASYON
------
SABAH - 27 Nisan 2007, Cuma - Kenan Paşa'ya da radyasyonlu çay
AKTEL - Turkiye
-------
Ki kaynaklı yazılı metinleri özellikle ekledim, kafamdan uydurduğum zannedilmesin diye, tvde ODTÜ'lü profesörler ve çayda radyasyon yok, bakın ben içiyorum diyen bakanın katıldığı programı izlemiştim.