Emine Gllolu-Tre

derman

Gökkuşağı istiyorsan ;yağmura katlanmalisin.
Kayıtlı Üye
18 Ekim 2007
5.017
1.608
698

Töre

'Kimse kızdan söz etmemişti. Hiç kimse, ‘Vah yazık, kız da gencecikmiş!’ dememişti. O, suçluydu çünkü. Töreleri çiğnemiş, birçok gencin de ölümüne sebep olmuştu. Öyle ya; kadınların kalbi olamazdı, sevme hakları yoktu onların! Kadın.. Günah keçisi.. Kendi soyu tarafından yok edilen tek canlı türü.’ Böyle anlatıyor Emine Güllüoğlu töreye kurban giden kadınları...

Emine Güllüoğlu ortaokul mezunu bir yazar. Şanlıurfa’da yayımlanan Gap Gündemi gazetesinde köşe yazarlığı yapıyor. Bize Sevmek Yasak ve Seni Yüreğimde Götürdüm adlı iki kitabı daha bulunuyor.

Bir kan davasının sonlandırılması için küçük yaşlarda evlendirilen
iki genç kızın dramı. Roman kahramanlarının halen hayatta
olduğu bir trajedi, yani Doğu'nun hazin hikâyesi; Töre...
Töre berdel, kuma ve kan davasına, en çok da bu yüzden kadınların öldürülmesine dikkat çekiyor.

‘ Bacım, töre kanunları varken sana gelinlik haram!
Ağabeyime avrat gerekti, beni berdel ettiler.
Ablam gibi benim de düşlerime girdiler.
Yaktılar, yıktılar… Bizleri viran ettiler.’

‘ Köy meydanı, ana baba günü olmuştu. Evlenirken giyemediği
beyaz gelinliği, işte şimdi giymişti yavrum. Ama kefen olarak.
Göğsüme vura vura ağıtlar yakıyordum. Önceleri acımı susarak
yaşardım; ama artık susmam mümkün değildi. Yıllanmış ateşler
vardı yüreğimde. Bir patlamaydı yaşadığım… Bu kızlar, yıllar önce
ölmüşlerdi zaten! Baran, Zelal, Fatma, Yıldız, Leyla... Törelerin
soldurduğu birer çicekti onlar. ’

Töre, zulmün maskesi! Nice canlar yakmış, nice umutları un ufak
etmiş, nice aşkları kanatmış... O konuştukça insanlık susmuş.
Gökkubbenin çehresi değişmiş bu katı cehalet karşısında. Bu sese
kulak verin! Acının yazgıya dönüştüğü Töre’de, bizlerden şahit
olmamız isteniyor...

Bu romanda, bir beldenin -topyekûn- zulme teslim oluşuna
tanık olacaksınız! İşte gerçek bir yaşam öyküsü... Okuduklarınıza inanamayacak, gözyaşlarınızı tutamayacaksınız
 
GÜNEŞİN ÇOCUĞU



GÜNEŞİN ÇOCUĞU ADLI ESERİDE ÇOK GÜZEL YARIM GÜNDE OKUDUM BEN ÇOK BEYNEDİM


Urfa'da başlayıp İstanbul'a kadar uzanan büyük ama ümitsiz, acılarla dolu bir aşkın hikayesi Güneş'in Çocuğu.

Bir sevda uğruna yapılan akla hayale gelmeyen fedakarlık, tehlikenin uçurumlarına korkusuzca ilerlemek ve en sonunda hak ettiğini elde etmek...

Bu roman, gerçek hayattan alınan bir aşk öyküsünü anlatıyor. Aşkın ve her şeye rağmen ümidini kaybetmemenin önemini, içli satırlar arasında gezindiğinizde çok daha iyi anlayacak, aşkınıza daha sıkıSARILACAKSINIZ
 
Güneşin Çocuğu

GÜNEŞİN ÇOCUĞU
Dağlarda gezersin yüreğin yanık
Çöllerde gezersin bir garip âşık
Sevdiğine bir dal çiçek vermek bile sana çok
Güneşin çocuğu vaaz geç sevmekten.

Buğday başağı gibi boynun bükersin
Sen töre çocuğusun bunu bilesin
Sana sevmek yasak, sen sevemezsin
Güneşin çocuğu vaaz geç sevmekten.

Güneşin sıcağı Urfa’ yı yakar
Sevda çiçekleri gönlünde açar.
Toprak suya, sen sevdiğine hasret
Güneşin çocuğu vaaz geç sevmekten

Aşkı, sevgiyi yaşayamazsın.
Sevgiliye sevdiğin anlatamazsın
Sana sevmeyi çok görmüş tören
Güneşin çocuğu vaaz geç sevmekten

Sesin yanık dağlarda yankılanır.
Yaralı ceylanlar gibi dağlar dolaşır.
Seversen birini eğer aşkın kana bulanır.
Güneşin çocuğu vaaz geç sevmekten

Emine Güllüoğlu
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…