Eski zaman sevdalisi, doga dostu, gezgin, sporcu, dis hekimi, düs hekimi,sokak kedisi onu anlatmak için gerekli sifatlari bulmakda zorlandim.. yazilarini okurken sanki zaman makinasina binipde kayboldugum insan.. bir çok yazisi internetde can yücel ,nazim hikmet, can dündar'in adi altinda dolasan yaptigi power point sunumlari mail kutularinda en çok paylasilan yazar ..Muayenehanesinin tamda ortasina salincak kurup ,vita yagi kutusunu ip filenin içine koyup dekor yapan ,muayenehaneden çok bir lunaparki yada bir müzeyi andiran bunu kendi elleriyle dekore eden yazar...
her ne kadar günümüz yazarlarindan olsada aslinda mazi'nin yazari.. akici ve sade dili ile sikilmadan ,yorulmadan düsler ülkesinde sonsuz yolculuklara çikaran yazar..
Renkli hayatiyla çocuklugunun etegine yapisip onun pesi sira dünyayi gezen insan..
Yasami:
1974 yilinda Ted Ankara Koleji’nden mezun oldu. 1980 yilinda Hacettepe Üniversitesi Dishekimligi Fakültesi’nden mezun olup ayni fakültenin Ortodonti Ana Bilim Dali’nda asistan oldu. 1981 ve 1985 senelerinde Fransa 'nin Mulhouse ve Rouffach Hastanelerinde çalismalarda bulundu. 1985’de doktorasini tamamlayarak Ortodontist oldu. Meslegini, konusmaci olarak katildigi yurt içi ve uluslararasi kongreler disinda, özgün tasarimci ve uygulayicisi oldugu muayenehanesinde sürdürmektedir.
vikipedia'dan alintidir..
Kitaplari:
Düs Hekimi 1-----------------çinar yayinlari -2000(ikinci baski Çinar Yayinlari 2004)
Düs Hekimi 2-'' Akarsu''----çinar yayinlari- 2002(ikinci baski “Akarsu” - Çinar Yayinlari 2005),
Düs Hekimi 3-----------------çinar yayinlari- 2002
Düs Hekimi 4-----------------çinar yayinlari- 2004
Düs Hekimi 5- “Yalniz Agaç”--çinar yayinlari-2005
Düs Hekimi 6- “O’na Gözyaslari” ------epsilon yayinlari-2007
Sporculuk ve gezginlik:
Ankara Tenis Kulübü'nde takim oyunculugu ve tenis okulu antrenörlügü. Hacettepe Üniversitesi Tenis Takimi kaptan oyunculugu ve antrenörlügü. Avrupa Veteran Tenis Sampiyonasi – Almanya,1999. Türkiye Milli Takim Oyuncusu 21. Dünya Saglik Oyunlari – Fransa, 2000. Tenis bransinda Türkiye’yi temsil edip üçüncü tura kadar çikisi. 12. Avrupa Balon Sampiyonasi - Türkiye Milli Ekibi – Lüksemburg– 2000 14. Avrupa Balon Sampiyonasi - Türkiye Milli Ekibi –Macaristan - 2005
Everest Ana Kampi’na Tirmanis – 2006
Ödülleri:
Çagdas Kent Yasamina Katki Ödülü – Kavakliderem – 2006
----------------------------------------------------------------------------------------------
her ne kadar günümüz yazarlarindan olsada aslinda mazi'nin yazari.. akici ve sade dili ile sikilmadan ,yorulmadan düsler ülkesinde sonsuz yolculuklara çikaran yazar..
Renkli hayatiyla çocuklugunun etegine yapisip onun pesi sira dünyayi gezen insan..
Yasami:
1974 yilinda Ted Ankara Koleji’nden mezun oldu. 1980 yilinda Hacettepe Üniversitesi Dishekimligi Fakültesi’nden mezun olup ayni fakültenin Ortodonti Ana Bilim Dali’nda asistan oldu. 1981 ve 1985 senelerinde Fransa 'nin Mulhouse ve Rouffach Hastanelerinde çalismalarda bulundu. 1985’de doktorasini tamamlayarak Ortodontist oldu. Meslegini, konusmaci olarak katildigi yurt içi ve uluslararasi kongreler disinda, özgün tasarimci ve uygulayicisi oldugu muayenehanesinde sürdürmektedir.
vikipedia'dan alintidir..
Kitaplari:
Düs Hekimi 1-----------------çinar yayinlari -2000(ikinci baski Çinar Yayinlari 2004)
Düs Hekimi 2-'' Akarsu''----çinar yayinlari- 2002(ikinci baski “Akarsu” - Çinar Yayinlari 2005),
Düs Hekimi 3-----------------çinar yayinlari- 2002
Düs Hekimi 4-----------------çinar yayinlari- 2004
Düs Hekimi 5- “Yalniz Agaç”--çinar yayinlari-2005
Düs Hekimi 6- “O’na Gözyaslari” ------epsilon yayinlari-2007
Sporculuk ve gezginlik:
Ankara Tenis Kulübü'nde takim oyunculugu ve tenis okulu antrenörlügü. Hacettepe Üniversitesi Tenis Takimi kaptan oyunculugu ve antrenörlügü. Avrupa Veteran Tenis Sampiyonasi – Almanya,1999. Türkiye Milli Takim Oyuncusu 21. Dünya Saglik Oyunlari – Fransa, 2000. Tenis bransinda Türkiye’yi temsil edip üçüncü tura kadar çikisi. 12. Avrupa Balon Sampiyonasi - Türkiye Milli Ekibi – Lüksemburg– 2000 14. Avrupa Balon Sampiyonasi - Türkiye Milli Ekibi –Macaristan - 2005
Everest Ana Kampi’na Tirmanis – 2006
Ödülleri:
Çagdas Kent Yasamina Katki Ödülü – Kavakliderem – 2006
----------------------------------------------------------------------------------------------
MAHALLE
Bir varmis, bir yokmus. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, çok güzel bir ülkede, mahalleler varmis.
Bu mahallelerin çocuklari birbirlerini çok severlermis. Disaridan gelen parolali bir isliga uçarak asagi iner, beraber olacaklari anlari iple çekerlermis. Kavga da etseler kin tutmaz, her gün yeniden dünyalar kurarlarmis. Herkeste sevgi, paylasma ve arkadaslarini kollama duygusu yavas yavas gelisirmis.
O zamanlar, çocuklar evden okula servis ile degil, bulusarak giderlermis.
Onlarin yolunu gözlemezmis; evdeki bilgisayar, sehrin en iyi dershanesi, hazirlik kurslari.
Bilmezlermis; hamburgeri, MTV'yi, internet'i, cep telefonunu,Tetris'i.
Bilirlermis duvarlarin üzerinde sohbeti, anket defterleri doldurup, sevgileri kesfetmeyi
Horoz sekercisini, elleri les gibi macuncunun, tornavida ile koydugu rengarenk macunu
Eve gitmeyi unutmayi, hava kararinca dayak yemeyi, sonra da bir islikla tekrar asagiya, kukali saklambaça kaçmayi
O hakkinda türlü seyler söylenen evdeki garip adamdan korkmayi
Küsmeyi, ayni kiza asilmayi, torbalarla misket toplamayi, gicir köstek ayirmayi, degis tokusu, kaybedince kapisi (o muhtesem "kapis"i)
Teksas'i, Tommiks'i, Konyakçi'nin dislerini
Paramparça Red Kid'leri
Iç içe konan naylon toplari, tastan kale direklerini
Üç korner bir penaltiyi
Üzerine apartman yapilan top sahalarini, sonra o apartmana tasinan yeni dostlari ve onlari kapma yarisini
Tasinanlarin kirmizi kamyonlarini
Ilk ergenligi, boylarin ölçülmesini
Hey dergisini
Otobüsteki biletçinin lastik sarili kalemini
Yogurtçuyu, kalayciyi, hallaci
Evlerin arkasindaki odun kömür depolarini
Yakan topun yakisini
Adam alirken, adim hesabini, iki çocugu en iyi arkadasla takasi
Mantarli gazoz kapaklarini, yaldiz kazimayi
Yandaki mahalle ile alinan kavgayi, her kavganin çikarttigi kahramani – ödlegi
Kan kardesligini
Ip atlama, lastige basma, topaç virtüözlügünü
Çelik çomagi, kirilan camlari - toplanan paralari
Açik hava sinemalarini, frigo buzu
Silik seksek çizgilerini...
Sonra zamanla, bu güzel ülkede durumlar degismeye baslamis. Yaslar ilerledikçe, bu birliktelik, kollama, koruma duygulari, bu mahallelerin çocuklarinin baslarina çok isler açmis.
Daha sonra issizlik, enflasyon, köseyi dönme, adamini bulma, mali götürme falan derken, herkes yüzünde soluk bir bakis, içinde hayatin yenilgisi, çaresizlikleri, tatminsizlikleri ile basbasa kalmis.
Çocuklari mi? Çocuklari simdi koca koca apartmalarin arasinda, nefes alinmaz bir havada, evlerinde, sanal bir dünyada, emniyet içerisinde yalniz yasiyorlar.
Anneleri-babalari onlari çok seviyor. Beta kapmasin diye kalabalik ortamlara hiç sokmuyor.
Hafta sonlari hep beraber "Karum" ya da "Akmerkez"deler.
Okul servisi çocuklari neredeyse yataklarindan aliyor.
Çocuklar, trafik kaygisiyla, kösedeki markete dahi gönderilmiyor.
Babalar sirketlerin bilançolarini, çocuklar da dershane reytinglerini izliyorlar.
Hepsi birer test uzmani, sayisal-sözel yuvarlanip gidiyorlar.
Seksek oynamayi degil ama taban puanlari çok iyi biliyorlar.
Hayata açilan pencereleri "Windows", onlar ekrana-ekran onlara bakiyor ve koca bir hayat disarida akip gidiyor.
Ve sehrin disinda agaçlar, tirmanacak, salincak kuracak, kalp kaziyacak mahalle çocuklarini bekliyor.
Paylasmayan,yalniz, bencil, kafesler içerisinde, gürbüz, güvenlikteki çocuklari.
Hiç sopa yememis, agaçtan düsmemis, topu yandaki bahçeye kaçmamis,
dizlerinde bir metrekare kabuklar olmamis çocuklari...
(düs hekimi-1 kitabindan)
düs hekimi -Yalçin Ergir
Bir varmis, bir yokmus. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, çok güzel bir ülkede, mahalleler varmis.
Bu mahallelerin çocuklari birbirlerini çok severlermis. Disaridan gelen parolali bir isliga uçarak asagi iner, beraber olacaklari anlari iple çekerlermis. Kavga da etseler kin tutmaz, her gün yeniden dünyalar kurarlarmis. Herkeste sevgi, paylasma ve arkadaslarini kollama duygusu yavas yavas gelisirmis.
O zamanlar, çocuklar evden okula servis ile degil, bulusarak giderlermis.
Onlarin yolunu gözlemezmis; evdeki bilgisayar, sehrin en iyi dershanesi, hazirlik kurslari.
Bilmezlermis; hamburgeri, MTV'yi, internet'i, cep telefonunu,Tetris'i.
Bilirlermis duvarlarin üzerinde sohbeti, anket defterleri doldurup, sevgileri kesfetmeyi
Horoz sekercisini, elleri les gibi macuncunun, tornavida ile koydugu rengarenk macunu
Eve gitmeyi unutmayi, hava kararinca dayak yemeyi, sonra da bir islikla tekrar asagiya, kukali saklambaça kaçmayi
O hakkinda türlü seyler söylenen evdeki garip adamdan korkmayi
Küsmeyi, ayni kiza asilmayi, torbalarla misket toplamayi, gicir köstek ayirmayi, degis tokusu, kaybedince kapisi (o muhtesem "kapis"i)
Teksas'i, Tommiks'i, Konyakçi'nin dislerini
Paramparça Red Kid'leri
Iç içe konan naylon toplari, tastan kale direklerini
Üç korner bir penaltiyi
Üzerine apartman yapilan top sahalarini, sonra o apartmana tasinan yeni dostlari ve onlari kapma yarisini
Tasinanlarin kirmizi kamyonlarini
Ilk ergenligi, boylarin ölçülmesini
Hey dergisini
Otobüsteki biletçinin lastik sarili kalemini
Yogurtçuyu, kalayciyi, hallaci
Evlerin arkasindaki odun kömür depolarini
Yakan topun yakisini
Adam alirken, adim hesabini, iki çocugu en iyi arkadasla takasi
Mantarli gazoz kapaklarini, yaldiz kazimayi
Yandaki mahalle ile alinan kavgayi, her kavganin çikarttigi kahramani – ödlegi
Kan kardesligini
Ip atlama, lastige basma, topaç virtüözlügünü
Çelik çomagi, kirilan camlari - toplanan paralari
Açik hava sinemalarini, frigo buzu
Silik seksek çizgilerini...
Sonra zamanla, bu güzel ülkede durumlar degismeye baslamis. Yaslar ilerledikçe, bu birliktelik, kollama, koruma duygulari, bu mahallelerin çocuklarinin baslarina çok isler açmis.
Daha sonra issizlik, enflasyon, köseyi dönme, adamini bulma, mali götürme falan derken, herkes yüzünde soluk bir bakis, içinde hayatin yenilgisi, çaresizlikleri, tatminsizlikleri ile basbasa kalmis.
Çocuklari mi? Çocuklari simdi koca koca apartmalarin arasinda, nefes alinmaz bir havada, evlerinde, sanal bir dünyada, emniyet içerisinde yalniz yasiyorlar.
Anneleri-babalari onlari çok seviyor. Beta kapmasin diye kalabalik ortamlara hiç sokmuyor.
Hafta sonlari hep beraber "Karum" ya da "Akmerkez"deler.
Okul servisi çocuklari neredeyse yataklarindan aliyor.
Çocuklar, trafik kaygisiyla, kösedeki markete dahi gönderilmiyor.
Babalar sirketlerin bilançolarini, çocuklar da dershane reytinglerini izliyorlar.
Hepsi birer test uzmani, sayisal-sözel yuvarlanip gidiyorlar.
Seksek oynamayi degil ama taban puanlari çok iyi biliyorlar.
Hayata açilan pencereleri "Windows", onlar ekrana-ekran onlara bakiyor ve koca bir hayat disarida akip gidiyor.
Ve sehrin disinda agaçlar, tirmanacak, salincak kuracak, kalp kaziyacak mahalle çocuklarini bekliyor.
Paylasmayan,yalniz, bencil, kafesler içerisinde, gürbüz, güvenlikteki çocuklari.
Hiç sopa yememis, agaçtan düsmemis, topu yandaki bahçeye kaçmamis,
dizlerinde bir metrekare kabuklar olmamis çocuklari...
(düs hekimi-1 kitabindan)
düs hekimi -Yalçin Ergir