Dinselleşen toplumda cinsel suçlar neden artıyor? - 2

ema1

Hayat, sen plan yaparken başına gelenlerdlr
Pro Üye
10 Ağustos 2009
26.096
18.285
haber.sol.org.tr/toplum/dinsellesen-toplumda-cinsel-suclar-neden-artiyor-2-144060
Dinselleşen toplumda cinsel suçlar
neden artıyor? - 2
"Dinselleşen ve kamusal alanın
dinsel referanslarla düzenlendiği bir
toplumda cinsel suçlardaki artış
neyle açıklanabilir?" sorusunu
bugün de Psikiyatrist Endam
Köybaşı'na sorduk. Köybaşı, dinlerin
doğasında var olan yoğun bastırma
duygusunun başlı başına patolojiler
üretebileceğini belirterek, "Dini
referanslarla toplumsal yaşantıyı
düzenlemenin sakıncası çok.
Örneğin Diyanet'in fetvasında bile
anlaşamadılar. Bu konuyu sadece
psikolojiyle açıklayamayız, politik
yanı da var. Pedofili bilimsel olarak
bir hastalık ve suçsa, kimse bunu
benim dini özgürlük alanım diye
savunamaz" dedi.
Ahmet Çınar
Perşembe, 28 Ocak 2016 10:00



Dün başladığımız söyleşi dizisinin
ikinci ve son bölümünü bugün
yayınlıyoruz.
DINSELLEŞEN TOPLUMDA CINSEL
SUÇLAR NEDEN ARTIYOR? - 1
Özellikle son dönemlerde
ekranlarımıza yansıyan, gazete
sayfalarında okuduğumuz
haberlerde, kimi din dersi
öğretmenlerinin, Kuran kursu
hocalarının, ilahiyat
akademisyenlerinin ya da yaşamını
dinsel referanslarla kuran, siyasal
İslâmın temsilcileri diyebileceğimiz
kimlikteki kişilerin, bazı cinsel
suçların faili haline geldiğini
gözlemliyoruz. Taciz, tecavüz,
pedofili gibi cinsel suçları işleyen
kişilerin, dinsel atmosferde yetişmiş
ve yaşayan ya da muhafazakâr
kesimden olması, konunun
kamuoyunda daha çok
tartışılmasına yol açıyor.
Yakın geçmişte karşılaştığımız
haberleri hatırlayacak olursak:
Cinsel istismarda bulunan din dersi
öğretmeni, tecavüz eden Kuran
kursu hocası, çocuk pornosuyla
yakalanan İlahiyat profesörü... Ve
daha niceleri… Ve bu duruma
paralel olarak siyasal İslâmcı, dinci
kesimde sürekli cinselliğe yönelik
fetvalar... Diyanet'in pedofiliye
adeta hoşgörülü yaklaşımı... Tüm
bu yaşananlar, ister istemez
insanlara “neler oluyor?” sorusunu
sordurtuyor.
Yaşamını dinsel referanslara göre
düzenleyen, giderek toplumu da
dinselleştirme çabası içinde olan
kesimlerdeki cinsel suç artışı her
açıdan dikkat çekiyor. Belki bu
vakalar eskiden de yaşanıyordu,
şimdi daha görünür hale geldi...
Hayatını dinsel referanslar
üzerinden kuran, dinsel kimliğini
kamuya açık hale getiren, dahası
toplumun dinselleşmesinde payı
olan ya da dinselleşmenin
propagandasını yapan kesimde, bu
tür cinsel suçların artmasının
altında yatan dinamikler nelerdir?
Bunun psikolojik kökenleri neler
olabilir?
Toplumda dinselleşme ve buna
bağlı olarak dinsel baskı arttıkça,
cinsel suçlar da mı artıyor?
Tüm bunları Psikiyatrist Endam
Köybaşı’na sorduk.
Bu konudaki değerlendirmelerini
soL’a anlatan Psikiyatrist Endam
Köybaşı, tespit ve gözlemlerini
bizimle paylaştı.
Endam Köybaşı’nın
değerlendirmeleri şöyle:
Söz konusu olan belli bir oransa, bu
oranla ilgili bir bilimsel bakışsa,
açıkçası ülkemizde veya doğrudan
İslam dininin bu konuda
görüşleriyle ilgili bir çalışma ne
yazık ki yok. Ama bunu gerçeği
yansıtmak anlamında
söylemiyorum. Biraz literatür
taradığımızda, bunun oranı nedir,
var mıdır bunun gerçekliği diye
baktığımızda, çalışmalar genelde
Avustralya’da, Avrupa’da ya da
Amerika’da Hıristiyanlık dini
üzerinden bir takım kiliselerde
yapılan çalışmaları görüyoruz.
Örneklemi dar ve birkaç unsuru
kapsayan çalışmalar olarak
karşımıza çıkıyor.
“BU KONUDA YAPILMIŞ BİLİMSEL
ÇALIŞMA YOK AMA GÖZLEMLER VAR”
Ama şunu söyleyebilirim
doğrudan… Hayatını dinsel
referanslarla kuran insanlarda
cinsel suçların artıp artmadığına
dair ortaya çıkan oranlarla ilgili
şöyle bir şey söyleyebilirim, bu
doğrudan yansıtmayabilir ama
arada bir fark olduğunu göstermesi
açısından önemli olabilir:
Avustralya’da yapılmış bir
çalışmada, Melbourne’de bir
kilisede din adamlarının yaklaşık
yüzde 4’ünün adli olarak cinsel suça
karıştığı biliniyor. Tabi bütün
kiliseler için bunu söyleyebilmek
mümkün değil. Dediğim gibi küçük
bir örneklemde böyle bir sonuç var.
Bunun bütün toplumda karşılığı
nedir diye sorarsan, bununla da
ilgili doğrudan benim ulaşmış
olduğum kanıtlar yok. Ama
toplumda erkeklerin, özellikle cinsel
suç işleme oranının yüzde 1-2
olduğu görülmektedir. Arada
gerçekten bir fark olduğu
söylenebilir. Ama tekrar edeyim,
ülkemizde veya İslâm dininde
bilimsel bir veri olduğunu söylemek
çok mümkün değil. Ama biz bunu
hissedebiliyoruz, bir artış olduğunu
gözlemleyebiliyoruz. Gerek vermiş
olduğu referanslarda, gerekse son
dönemlerde bunun haberlere
yansıyor oluşundan. Yani öncelikle
bu konudaki sınırlılıklarımızı böyle
çizelim.
“YOĞUN BASTIRMA DUYGUSUYLA
BAŞ ETMEYE ÇALIŞMAK BAŞLI BAŞINA
PATOLOJİLER ÜRETEBİLİYOR”
Bunun üzerinden bir yaklaşım
geliştirecek olursak, açıkçası dinsel
referansların, her dinin öğretisinin
farklı olduğunu belki hatırlatmakta
fayda var. Şöyle ki, bazı dinlerde
cinsel p
 
gerçek islam bu değil ! gerçek müslümanın zihniyeti bu değil.
islamı karalamak dini kötülemek için bilerek yapıldığını düşünüyorum.
yada ciddi anlamda imanın zayıflığından kaynaklı.
bir şeyin olmaması gerektiğini bile bile neden yaparsın?
 
Gak guk gak gak !!!

Haberde başlığın dışında ve sok sözüme gözüme kısmından başka herhangi bir yerde ciddi bir istatiksel veriye yer verilmiş mi? Hayır!

"Avustralya’da yapılmış bir
çalışmada, Melbourne’de bir
kilisede din adamlarının yaklaşık
yüzde 4’ünün adli olarak cinsel suça
karıştığı biliniyor"

eeeee.
" Avustralya İstatistik Bürosu'nun (ABS) verilerine göre, ülkede son yıllarda suç oranında büyük artış gözlendi. 1993-2001 yılları arasındaki 8 yıllık zaman dilimini karşılaştıran uzmanlar, en çok soygun ve cinsel taciz olaylarında artış olduğunnu ifade etti.

"http://www.porttakal.com/ahaber-avustralyada-son-yillarda-suc-orani-artti-394214.html


Köpek adamı ısırırsa haber olmaz ama adam köpeği ısırırsa işte bu haberdir.

Kaldı ki insanlar birden bire pedofili, sapık vesair olmazlar.

Psk.Dnş Ayla Ketre, Bireyin sapık/sapkın olmasında ki en büyük neden nedir sorusuna;elbetteki biyolojik açıdan incelenmesi gereken tarafların olması gerekebilir ama biz psikoterpi açısından bakacak olursak doğal olarak bireyin cinsel kimlik gelişimi sırasındaki yetiştirilme tarzından tutundan anne baba tutumuna, o dönemde özdeşim kurduğu kişinin nasıl biri olduğuna, gelişim dönemi esnasında yaşadığı olayların kendisinde bıraktığı izlere kadar pek çok şeye aynı anda bakmaktayız. Ama ne büyük etken nedir diye soracak olursanız. Ya aşırı baskıcı bir aile tutumu ya da aşırı kontrolsüz bir aile tutumu diye tanımlayabiliriz, diye cevap veriyor.

Bu suçların failleri yada faili olarak medyaya servis edilen kişilerin yaş ortalamasına baktığınızda 25-45 yaş aralığını görüyorsunuz.

Ayşe hanımında izah ettiği gibi bu tür hastalık ve sapkınlıkların sonradan ortaya çıkmadığı göz önünde bulundurulursa ve bu insanların gençlik döneminde henüz "dinselleşen bir toplum" olmadığımıza göre konuyu dine dindarlığa getirmenin hiç bir manası yok değil mi?


Son olarak;

Tecavüz Suçunun En Çok İşlendiği 10 Ülke
Dünya Genelindeki Tecavüz Rakamları Oldukça Endişe Verici

Kasım 15, 2015

0
140
Facebook'ta Paylaş

Twitter'da Paylaş


Tecavüz suçu pek çok açıdan incelenmesi gereken bir suçtur. Tecavüz olaylarını sosyolojik veya psikolojik olarak incelemek gerekir. Örneğin hırsızlık suçu kamusal iyileştirmeler ve ekonomik yapılandırmayla azaltılırken tecavüz suçunu bu tarz tamamen maddiyatla alakalı parametrelerle düzeltilemediği ortada. Eğitim, toplumun dünya algısı gibi şekillendirilmesi çok daha zor olan koşullara bağlı bu suçtan uzak durması. Dünya’daki kadınların %36’sı hayatının en az bir döneminde tecavüz ya da psikolojik suçların mağduru oluyorlar. ABD’de devlet okullarında eğitim gören 12 ile 16 yaşları aralığındaki kızların %83’ü cinsel saldırı, taciz gibi durumlardan dolayı mağdur oluyorlar. Listede de göreceğiniz gibi çoğu insan tarafından medeniyetin beşiği gibi görülebilecek pek çok ülkede tecavüz suçunun hayli yaygın olması sizleri şaşırtacaktır.

10. Danimarka ve Finlandiya


Üç kadından biri Avrupa genelinde psikolojik veya cinsel saldırının mağduru oluyor ve kadınların %5’i tecavüze uğruyor. Kamu oyu araştırmalarına göre Danimarka’daki kadınların %52’si psikolojik veya cinsel yönden suistimal ediliyor. Aynı şeylerden mağdur olduğunu söyleyen Finlandiya’daki kadın oranı ise %47.

Kaynak

9. Zimbabwe
Zimbabwe’de her 90 dakikada bir kadın maalesef tecavüze uğruyor. Bu da günde 16 kadının bu suç dolayısıyla hayatının çok zora girdiğini gösteriyor bizlere. Ülke ile alakalı bir diğer yüz kızartıcı rakam ise çocuk tecavüzlerinin sayısının çok yüksek olması. Unicef’e göre çocuk suçlarında oran %42. Suç bildiriminin sınırlı olması da rakamın çok daha korkutucu boyutlarda olabileceğini gösteriyor.

Kaynak

8. Avustralya
Avustralya’da her 6 kadından 1’i cinsel saldırı veya tecavüz kurbanı oluyor. Sadece 2012 yılında yani bundan üç yıl önce yapılan araştırmaya göre 51,200 18 yaş ve üstü kadın cinsel saldırıya uğradı ülkede.

Kaynak

7. Kanada
Polis raporları ülkede cinsel saldırı suçlarının her geçen yıl artış gösterdiğini ortaya koyuyor. Huffingtonpost’a göre ülkede her yıl 460,000 cinsel saldırı suçu işleniyor.

6. Yeni Zelanda
Yeni Zelanda’da tecavüz vakaları yılda %15 artış gösterirken okullarda gerçekleşen suçlar bu oranın tam iki katı. İşlenen suçların sadece %13’ü mahkumiyet ile sonuçlanırken %91’i rapor bile edilmiyor.

5. Hindistan
Ülke maalesef kadına karşı şiddet ve tecavüz olaylarının sıkça yaşandığı bir ülke. Toplu tecavüz olaylarında da ülkede ciddi bir suç durumu var. Yapılan araştırmalar günde 93 kadının tecavüze uğradığı yönünde ama bazı otoritelere göre yaşanan pek çok tecavüz olayı rapor edilmiyor, hatta gün yüzüne bile çıkarılmıyor.

4. İngiltere ve Galler
Birleşik Krallık’ta yaklaşık olarak her yıl 73.000’i kadın, 12.000 erkek olmak üzere 85.000 kişi cinsel taciz, psikolojik saldırı veya tecavüz mağduru oluyor.

3. Amerika
George Mason Üniversitesi verilerine göre Amerika Birleşik Devletleri’nde her 3 kadından 1’i hayatının herhangi bir döneminde cinsel saldırı mağduru oluyor. Kadınların %19.3’ü ve erkeklerin %2’si hayatlarında en az bir kere tecavüze uğruyor. Tecavüz mağdurlarının pek çoğu bu suça genç yaşlarda maruz kalıyor. Ülkedeki en büyük sorunlardan biri de okullardaki ve hapishanelerdeki cinsel saldırılar.

Kaynak

2. İsveç
İsveç Güney Afrika’dan sonra en yüksek tecavüz rakamlarına sahip ikinci ülke. Her 4 kadından biri tecavüze maruz kalıyor. Daha da kötüsü tecavüz rakamlarında her geçen yıl daha da artış söz konusu. 1975 yılında 421 tecavüz suçu rapor edilmişken bu rakam 2014’e gelindiğinde 6.620

1. Güney Afrika
Yaklaşık olarak her yıl 500.000 tecavüz suçu işleniyor ülkede. Bu rakamla Dünya’nın en yüksek tecavüz suçu işlenen ülke. Tıbbi Araştırma Komisyonu’nun raporuna göre de her 9 tecavüz olayından sadece 1’i rapor ediliyor.


http://liberalgundem.com/tecavuz-sucunun-en-cok-islendigi-10-ulke/
 
vay canına.. dehşet..
 

Bu cumleleri son yillarda ne kadar cok sık kullanmaya basladik degil mi? Gercek islam bu degil,bu muslumanlik degil.Islami kotulemek icin hep bunlar...
Bu cumleler bile haberi bir nebze desteklemiyor mu?
 
savunmaya geçmeye hiç gerek yok arkadaşım. bi kaç dini bilmezin dinimize çamur atmak adına uydurduğu abu subuk haberleri görmekten gelmek bile onlar için lütuf.

eklediğim rakamları gördün işte

çünkü savunmaya geçtikçe saldırcak pek çok kişi tanıyorum bu sitede
 
Bu cumleleri son yillarda ne kadar cok sık kullanmaya basladik degil mi? Gercek islam bu degil,bu muslumanlik degil.Islami kotulemek icin hep bunlar...
Bu cumleler bile haberi bir nebze desteklemiyor mu?
haberde denildiği gibi eğitimci profesyonel anlamda insan yetiştiren kişilerden bahsedilmesi beni çok rahatsız etti açıkcası

özellikle din adamları ve eğitimci kısmının sürekli söylenmesi seninde dikkatini çekti mi?
bunlar bir oyun gerçekten bazen kıyametin yaklaştığını seziyorum.
sayelerinde herkes müslüman düşmanı oldu ölen,öldürülen insanlarda çabası..
bizi bitirmek istiyorlar hepsi bu.
 


Ne saldirisi ?Saldiri derdinde degilim .Tartisiyoruz,fikirlerimizi soyluyoruz sadece varsayimlar ya da arastirmalar uzerine.Ne guzel siz de paylasmissiniz okuduk bilgilendik.
 

Egitimci kisim icin demissin de yasanan o olay malesef ki dogru.Malesef diyorum cunku kim ister boyle bir seye magruz kalsin.He dersen ki fazla on plana cikarilip ,din kulturu oldugu vurgulanip haber yapiliyor.Bak o olabilir.Ama malesef bu haberi on plana cikarmak ta olayin gercekligini degistirmiyor.
 
Bu cumleleri son yillarda ne kadar cok sık kullanmaya basladik degil mi? Gercek islam bu degil,bu muslumanlik degil.Islami kotulemek icin hep bunlar...
Bu cumleler bile haberi bir nebze desteklemiyor mu?
islam zayiflamış mı yayılmış mı dikkatli analiz etmek lazım.
ülkeyi inançlı insanların yönetmesi insanların da dine yaklaşmış olması demek mi?

herkes öyle uzaklaştı ki islamdan içi boş kof kaldı.

insanların sapkınlığını islama bağdaştırmak da çok çirkin.

islam vicdan dini.
vicdanını yok eden her şeyi yok ettiği gibi inancını da yok etmiştir.
 
Maalesef...Genelleme yapılmaya çalışılmış ama hiç bir istatiksel veri yok ortada. Bilim sayılarla rakamlara kanıtlar. İki kişinin kahve sohbetini haber diye önümüze koymuşlar. Algıda seçicilik yapıyorlar ki çoğunun gerçek olduğu şüpheli. O ilahiyat profösörünün konuyu reddetiği ile ilgili bir haberi vardı ama bulamadım.
Suçu ispatlanmış, suçlu bulunmuş, ceza almış kaç kişi var onu haber yapsınlar bi zahmet.
Öyle olsa bile kişilerin psikolojik rahatsızlıklarını dine mal etmek ne kadar etik?
Bu şekilde dindar insanları rencide etmek ne kadar etik?
 
sadece islama gönderme yapmıyor haber yalnız. Bütün dinlere bir dönderme var "sözde haberde"...........
 
Ne saldirisi ?Saldiri derdinde degilim .Tartisiyoruz,fikirlerimizi soyluyoruz sadece varsayimlar ya da arastirmalar uzerine.Ne guzel siz de paylasmissiniz okuduk bilgilendik.
Öyle olmadığını biliyorum çünkü seni tanıyorum çok defa tartıştık seninle .........Üzerine alınma lütfen
 

İyi de bu bir bilimsel çalışmadır, istatistiki veriler vardır dememiş ki haberde.
Bir psikiyatristle yapılan ropörtaj ve onun düşünceleri var sadece. Neden ille de rakam ille de veri diye tutturdunuz? Adam kendi demiş zaten bu konuda bir çalışma yok elimizde veri yok diye. Sanki her haber ağzına kadar bilimsel araltırma verileriyle dolu...
 
sadece islama gönderme yapmıyor haber yalnız. Bütün dinlere bir dönderme var "sözde haberde"...........
ÖYLE AMA BİR KAÇ YORUMDAN KENDİ ÜLKEMİZİ ANALİZ ETMEMİZ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNDÜM.
DÜNYA HIZLA İNANÇSIZLIĞA GİDİYOR BU BİR GERÇEK.
BAŞKA DİNE MENSUP ÜLKELERDE DE BİZDE DE BÖYLE MAALESEF.
 
Haber değeri ne o zaman? Bana ne bir psikiyatrın din ile ilgili ne düşündüğünden.
Bunu çok mühim bir olaymış gibi allayıp pulayıp haber yapmanın mantığı ne?
Haa kim bu psikiyatr? Ulusalar arası arena da kaç çalışması ile söz sahibi olmuş ki böyle mühim bir konuda fikir beyan etme cesaretini gösteriyor?
Ya bunu haber diye önümüze koyan gazeteciye ne demeli..........

Milyarlaca insanı ilgilendiren bir konuda " haber" yapmak istiyorsunuz ama yaptığınız haber iki arkadaşın dertelşmesi gibi ve siz bunu, dinselleşen toplumda cinsel suçlar neden artıyor?, sorusuna matah bir cevap verilmiş gibi servis ediyorsunuz?

Haberin niteliği neyse ona ilişkin kanıtı olmalı.
Şurda patlama oldu diyorsa, patlamaya ilişkin fotoğraf koymalı. Adres vermeli. Aksi halde inanır mıyız?

Bu konu da toplumsal bir patlama. Bunu da ancak konu ile ilgili yapılan araştırmalar, toplum bilimcilerin makaleleri, tezleri ispatlar. Elimizde böyle bir veri yok : ))) iyide o zaman ne demeye haber diye millete sunuyon.

Gerçek sanıp inanalar çıkarsa?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…