- 16 Temmuz 2007
- 1.849
- 18
- 46
'Soğuk havale'ye dikkat !
Ateş belirtisi olmaması nedeniyle ailelerin fark etmekte güçlük çektiği 'soğuk havale', kalıcı sağlık problemlerine neden olabiliyor.
Çekirge Çocuk Hastanesi'nde görev yapan Dr. Selçuk Yüksel, beyindeki kontrolsüz ve istemsiz elektrik boşalımlarının, vücudun el, kol, yüz gibi belirli bölgelerinde bilinç dışı kasılma ve gevşemelere neden olmasına tıpta 'konvülziyon', halk arasında ise 'havale' denildiğini belirtti.
Yüksel, havalenin, ateşin eşlik etmediği şekline 'soğuk havale' denildiğini anlattı:
"Havale geçiren bir çocuk bilincini kaybeder, vücut üyelerinin tümü yada bir kısmında kasılıp gevşemeler olurken, gözler tek yöne kayar ve ağızdan köpükler gelir.
Ancak bu görüntülerin hepsi aynı anda olmak zorunda değildir. Ayrıca sadece kasılma ya da tam tersi sadece ani gevşeme şeklinde nöbetler de olabilir.
Hatta dalma, gülme, tuhaf sesler çıkarma gibi bulgularla ortaya çıkabilen havale nöbetleri de vardır. Havale sırasında dışkı ya da idrar kaçırılması ve havale sonrası eğer çocuk büyükse olayı hatırlamaması tipik bulgulardır. Bu tip nöbetlerin tekrarlaması ise sara (Epilepsi) olarak adlandırılır."
Yüksel, soğuk havalenin çocuklarda birkaç saniyeden dakikalara varan değişik sürelerde görülebildiğine değinerek, "Havale geçirme genellikle beyinde hasar bırakmamakla birlikte, 30 dakikadan daha uzun süre devam eden havale nöbetleri, beyinde uzun süreli oksijensiz kalmaya bağlı olarak kalıcı hasara neden olabilir" dedi.
Ne yapmalı?
Dr. Selçuk Yüksel, en yaygın yanlış uygulamanın, havale geçiren çocuğun soğuk suyun altına tutulması olduğunu söyledi:
"Bir çocuk bir kez dahi soğuk havale geçirse mutlaka konunun uzmanı bir doktora gösterilmelidir. Nöbet sırasında en önemli nokta, çocuğun nefes yolunun tıkanmasını ve beynin oksijensiz kalmasını önlemektir. Bunun için öncelikle yapılması gereken, çocuğun yan yatırılarak ağzını açık tutmaya çalışmaktır.
Aynı anda havale sırasında dilin geriye kaçarak, nefes borusunu tıkaması önlenmiş olur. Havale geçirirken ortaya çıkan istemsiz kol ve bacak hareketleri, çevredeki cisimlere çarpma ve ciddi hasarlanmaya neden olabileceğinden, etraftaki eşyalar uzaklaştırılmalıdır.
Çocuğun yaşamsal işlevleri izlenirken, kısa sürede acil yardım ekibine haber vermek en doğru davranıştır. Havale sırasında eğitimsiz kişiler tarafından yeniden canlandırma girişiminde bulunulmasının çocuğa daha ağır zararlar verebileceği unutulmamalıdır."
Ateş belirtisi olmaması nedeniyle ailelerin fark etmekte güçlük çektiği 'soğuk havale', kalıcı sağlık problemlerine neden olabiliyor.
Çekirge Çocuk Hastanesi'nde görev yapan Dr. Selçuk Yüksel, beyindeki kontrolsüz ve istemsiz elektrik boşalımlarının, vücudun el, kol, yüz gibi belirli bölgelerinde bilinç dışı kasılma ve gevşemelere neden olmasına tıpta 'konvülziyon', halk arasında ise 'havale' denildiğini belirtti.
Yüksel, havalenin, ateşin eşlik etmediği şekline 'soğuk havale' denildiğini anlattı:
"Havale geçiren bir çocuk bilincini kaybeder, vücut üyelerinin tümü yada bir kısmında kasılıp gevşemeler olurken, gözler tek yöne kayar ve ağızdan köpükler gelir.
Ancak bu görüntülerin hepsi aynı anda olmak zorunda değildir. Ayrıca sadece kasılma ya da tam tersi sadece ani gevşeme şeklinde nöbetler de olabilir.
Hatta dalma, gülme, tuhaf sesler çıkarma gibi bulgularla ortaya çıkabilen havale nöbetleri de vardır. Havale sırasında dışkı ya da idrar kaçırılması ve havale sonrası eğer çocuk büyükse olayı hatırlamaması tipik bulgulardır. Bu tip nöbetlerin tekrarlaması ise sara (Epilepsi) olarak adlandırılır."
Yüksel, soğuk havalenin çocuklarda birkaç saniyeden dakikalara varan değişik sürelerde görülebildiğine değinerek, "Havale geçirme genellikle beyinde hasar bırakmamakla birlikte, 30 dakikadan daha uzun süre devam eden havale nöbetleri, beyinde uzun süreli oksijensiz kalmaya bağlı olarak kalıcı hasara neden olabilir" dedi.
Ne yapmalı?
Dr. Selçuk Yüksel, en yaygın yanlış uygulamanın, havale geçiren çocuğun soğuk suyun altına tutulması olduğunu söyledi:
"Bir çocuk bir kez dahi soğuk havale geçirse mutlaka konunun uzmanı bir doktora gösterilmelidir. Nöbet sırasında en önemli nokta, çocuğun nefes yolunun tıkanmasını ve beynin oksijensiz kalmasını önlemektir. Bunun için öncelikle yapılması gereken, çocuğun yan yatırılarak ağzını açık tutmaya çalışmaktır.
Aynı anda havale sırasında dilin geriye kaçarak, nefes borusunu tıkaması önlenmiş olur. Havale geçirirken ortaya çıkan istemsiz kol ve bacak hareketleri, çevredeki cisimlere çarpma ve ciddi hasarlanmaya neden olabileceğinden, etraftaki eşyalar uzaklaştırılmalıdır.
Çocuğun yaşamsal işlevleri izlenirken, kısa sürede acil yardım ekibine haber vermek en doğru davranıştır. Havale sırasında eğitimsiz kişiler tarafından yeniden canlandırma girişiminde bulunulmasının çocuğa daha ağır zararlar verebileceği unutulmamalıdır."