- 21 Eylül 2006
- 1.453
- 28
Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
Çocuklar bir evin aynasıdır ve evdeki ahlâkî yapıyı yansıtırlar değerli dinleyenler… Bu açıdan bakıldığında popüler manada "hayırlı evlat" yetiştirmek diye tarif edebileceğimiz eğitim faaliyetinin en önemli unsuru annedir. İyi yetişmiş annelerin iyi ilişki kurdukları çocukları istikbalimizin teminatıdır…
Buradan anlaşılan o ki çocuğun ilk mürcbbisi yani terbiye edeni veya öğretmeni olması münasebetiyle anne, dinini ve irfanını (kültürünü) iyi bilecek ki çocuğunun ruhuna hitabcdebilsin.
Anne-çocuk ilişkisinde ikinci safha, çocukla konuşma şeklidir.anne-babalar, özellikle anneler, çocukları ile tek kelimelik ve emir cümleleri ile konuşmamaya çok dikkat etmelidirler…
Onlarla mantıklı, mukayeseli ve seviyelerine göre oldukça fazla kelimelerden kurulmuş cümlelerle konuşmalıdırlar
Böyle olunca çocuğun kelime dağarcığı gelişecek ve buna paralel olarak da zihnî gelişimi mümkün olabilen nihaî noktasına gelebilecektir…
Bir kimsenin kelime hazinesi ne kadar zengin ise, mantığı, muhakemesi ve mukayesesi de o oranda iyidir. Zihnî (Cognitive) gelişmesi mükemmeldir. Çünkü bizler kelimelerle düşünür, düşüncemizi anlatır ve söylenenleri anlarız…
Çocukları küçük görüp küçümseyerek “O daha ne anlar” mantığı ile hareket etmek çocuğun zekası, şahsiyeti ve kendine güven duygusu ile sosyal yönünün gelişimi için eğitim adına yapılabilecek en büyük hatadır değerli dinleyenler…
Çocuk-anne ilişkisinde güzel örnek olma açısından yani özdeşleşme yönüyle çok önemli bir özellik vardır.
Annenin çocukla iletişim ve ilişki kurarken tutum ve davranışlarında istikrar ve ahlakîlik fevkalâde önem arzetmektedir.
Anne"hayır" diye reddettiği bir isteği, çocuk ağlar diye yapacak olursa ilk taviz verilmiş olur. Bunu hisseden çocuk her istediğini ağlayarak yaptırmaya alışacak ve yapılmadığı zaman huzursuzluk çıkmaya devam edecektir. Bu çocukta huy oluşturma noktasına kadar gelebilir.
Bundan dolayı çocuğun makul istekleri yerine getirilmeli, her isteği peşinen reddedilmemelidir…
Çocuk eğitiminde en önemli unsur ise annedir..
Yaptıkları yanlış, hata veya bir suç karşısında çocuğa karşı tutumu "sevdiğinden uzaklaştırmak, sevmediğine yakınlaştırmak" anlamında “ ceza” olmalıdır.
Mesela elektirik düğmesi ile oynamaması ihtar edilmesine rağmen faaliyetine devam eden çocuğa o günkü oyun parkına götürmeme veya en sevdiği oyuncakla oynamama cezası verilebilir ve cezanın sebepleri ayrıca izah edilmelidir.
Çocuklara bir şeyi yaptırırken onlara vaadlerimizi yerine getirmeli ve onları asla kandırmamalıyız.
Çocukta ilk gelişen duygular sevgi, şefkat ve bağlılık duygularıdır. Dolayısıyla çocuğun bu duygularının gelişmesine önem verilmelidir…
Yaratıcımızı, dinimizi, vatanımızı, milletini -kötü ve korkutucu değil, sevdirici, güzel duygularla anlatmalı ve bağlılıklarını sevgi, şefkat merhamet duygular üzerine bina etmeliyiz…
Çocuklar asla cehennemle, azabla muhatab edilmemeli tam tersine cennetle, müjde ile sevgi ile teşvik edilmelidir…
Özetle belirtmek gerekirse çocuklar bir evin aynasıdır ve evdeki ahlâkî yapıyı yansıtırlar.
Bu açıdan bakıldığında popüler manada "'hayırlı evlat" yetiştirmek diye tarif edebileceğimiz eğitim faaliyetinin en önemli unsuru annedir.
İyi yetişmiş annelerin iyi ilişki kurdukları çocukları istikbalimizin teminatıdır değerli dinleyenler…
Ayakları altında cennet olabilecek muhtevaya ermiş annelere her zamankinden daha çok günümüzde muhtacız…
Çocuklar bir evin aynasıdır ve evdeki ahlâkî yapıyı yansıtırlar değerli dinleyenler… Bu açıdan bakıldığında popüler manada "hayırlı evlat" yetiştirmek diye tarif edebileceğimiz eğitim faaliyetinin en önemli unsuru annedir. İyi yetişmiş annelerin iyi ilişki kurdukları çocukları istikbalimizin teminatıdır…
Buradan anlaşılan o ki çocuğun ilk mürcbbisi yani terbiye edeni veya öğretmeni olması münasebetiyle anne, dinini ve irfanını (kültürünü) iyi bilecek ki çocuğunun ruhuna hitabcdebilsin.
Anne-çocuk ilişkisinde ikinci safha, çocukla konuşma şeklidir.anne-babalar, özellikle anneler, çocukları ile tek kelimelik ve emir cümleleri ile konuşmamaya çok dikkat etmelidirler…
Onlarla mantıklı, mukayeseli ve seviyelerine göre oldukça fazla kelimelerden kurulmuş cümlelerle konuşmalıdırlar
Böyle olunca çocuğun kelime dağarcığı gelişecek ve buna paralel olarak da zihnî gelişimi mümkün olabilen nihaî noktasına gelebilecektir…
Bir kimsenin kelime hazinesi ne kadar zengin ise, mantığı, muhakemesi ve mukayesesi de o oranda iyidir. Zihnî (Cognitive) gelişmesi mükemmeldir. Çünkü bizler kelimelerle düşünür, düşüncemizi anlatır ve söylenenleri anlarız…
Çocukları küçük görüp küçümseyerek “O daha ne anlar” mantığı ile hareket etmek çocuğun zekası, şahsiyeti ve kendine güven duygusu ile sosyal yönünün gelişimi için eğitim adına yapılabilecek en büyük hatadır değerli dinleyenler…
Çocuk-anne ilişkisinde güzel örnek olma açısından yani özdeşleşme yönüyle çok önemli bir özellik vardır.
Annenin çocukla iletişim ve ilişki kurarken tutum ve davranışlarında istikrar ve ahlakîlik fevkalâde önem arzetmektedir.
Anne"hayır" diye reddettiği bir isteği, çocuk ağlar diye yapacak olursa ilk taviz verilmiş olur. Bunu hisseden çocuk her istediğini ağlayarak yaptırmaya alışacak ve yapılmadığı zaman huzursuzluk çıkmaya devam edecektir. Bu çocukta huy oluşturma noktasına kadar gelebilir.
Bundan dolayı çocuğun makul istekleri yerine getirilmeli, her isteği peşinen reddedilmemelidir…
Çocuk eğitiminde en önemli unsur ise annedir..
Yaptıkları yanlış, hata veya bir suç karşısında çocuğa karşı tutumu "sevdiğinden uzaklaştırmak, sevmediğine yakınlaştırmak" anlamında “ ceza” olmalıdır.
Mesela elektirik düğmesi ile oynamaması ihtar edilmesine rağmen faaliyetine devam eden çocuğa o günkü oyun parkına götürmeme veya en sevdiği oyuncakla oynamama cezası verilebilir ve cezanın sebepleri ayrıca izah edilmelidir.
Çocuklara bir şeyi yaptırırken onlara vaadlerimizi yerine getirmeli ve onları asla kandırmamalıyız.
Çocukta ilk gelişen duygular sevgi, şefkat ve bağlılık duygularıdır. Dolayısıyla çocuğun bu duygularının gelişmesine önem verilmelidir…
Yaratıcımızı, dinimizi, vatanımızı, milletini -kötü ve korkutucu değil, sevdirici, güzel duygularla anlatmalı ve bağlılıklarını sevgi, şefkat merhamet duygular üzerine bina etmeliyiz…
Çocuklar asla cehennemle, azabla muhatab edilmemeli tam tersine cennetle, müjde ile sevgi ile teşvik edilmelidir…
Özetle belirtmek gerekirse çocuklar bir evin aynasıdır ve evdeki ahlâkî yapıyı yansıtırlar.
Bu açıdan bakıldığında popüler manada "'hayırlı evlat" yetiştirmek diye tarif edebileceğimiz eğitim faaliyetinin en önemli unsuru annedir.
İyi yetişmiş annelerin iyi ilişki kurdukları çocukları istikbalimizin teminatıdır değerli dinleyenler…
Ayakları altında cennet olabilecek muhtevaya ermiş annelere her zamankinden daha çok günümüzde muhtacız…