- 6 Ağustos 2007
- 8.073
- 20
Cilt yaşlanmasının hızını sadece genetik mirasınız belirlemez. Cildinizin nasıl yaşlanacağına yalnızca genleriniz karar vermez. Dış etkenler yani çevresel yaşlanmanın etkileri çok daha önemlidir.Cilt yaşlanması diğer organlardan farklıdır. Cilt sadece içten değil, dıştan da yaşlanır. Vücudunuzun en büyük organını, cildinizi diğer organlardan ayıran başlıca fark onun dış etkilere de açık olmasıdır. Kalbiniz, karaciğer veya akciğeriniz dış ortamın ısısından ya da nem değişikliklerinden habersizdir. İç organlar havanın yağmurlu, karlı, rüzgarlı, kuru veya rutubetli olmasından etkilenmezken, cildiniz bütün bu değişimlerin tam ortasında kalır. Hem içten hem dıştan yaşlanır. İç dünyanızın dışında hava kirliliği, fabrika dumanları, endüstriyel buharlar, sigara, egzoz gazları da cildinizi etkiler.
Araştırmalar, yaşlanmaya bağlı cilt sorunlarının %80-90'ının çevresel zararlardan meydana geldiğini gösteriyor. Genetik faktörler ve diğer içsel etkenlerde önemli ama onların gücü %20'yi geçmiyor. Eğer etkin bir "yaşlanma yavaşlatıcı program" uygulamak istiyorsanız çevresel yaşlanmayı öğrenmeli ve önlemeyi iyi bilmek zorundasınız. Çevresel faktörlerin oluşturduğu cilt yaşlanmasını nasıl önleyeceğiz sorusu yanıtlanması gereken en önemli problemdir. Bu sorunun alt başlıklarına güneşten koruyucu önlemleri, sigara içmeyi ve vücudunuzun antioksidan kapasitesini yükseltmeyi eklemeniz gerekiyor.
Güneş ışınlarından korunmak, riskli saatlerde güneşlenmemek, koruyucu giyecekler, aksesuarlar (güneş gözlüğü, şapka, güneş şemsiyeleri...) kullanmak ve gün ışığı olan her saatte, cildin görünen kısımların yüksek koruma faktörlü ürünler ile korumak bu mücadelenin ayrılmaz parçalarıdır. Özellikle en az 10-15 koruma faktörlü cilt ürünleriyle cildinizi yaz-kış korumayı unutmamanız gerekiyor. Özellikle güneşe çok fazla maruz kaldığınız dönemlerde (güneşlenirken, kayarken, açık havada yürürken… cildinize yüksek koruma faktörlü ürünlerle yardımcı olmalısınız. Cilt ürünlerini seçerken "koruma faktörlü olanları" tercih etmeli, cildinizi antioksidan kremlerle desteklemelisiniz.
ÇEVRESEL YAŞLANMAYI NASIL YAVAŞLATABİLİRİZ?
GÜNEŞ: En etkili yaşlandırıcı ve birinci suçludur
Özellikle güneş cildi yaşlandıran "dış zararlılar"ın başında yer alır. Dünyamızın en önemli ısı ve ışık kaynağı olan güneş ışığındaki ultraviyole (UV) ışınları cilt hücrelerinin en önemli düşmanıdır. Etkiledikleri her cilt hücresinin duvarında, organcıklarında ve özellikle DNA'sında çok ciddi zararlar oluşturur. Öyle ki bu zararlar fark edilmediği takdirde solar keratoz adı verilen lezyonlara ve hatta cilt kanserine bile yol açabilir. Kontrolsüz, uzun süreli, yoğun ve korunmasız güneşe maruz kalmak cildin en etkili yaşlandırıcısıdır.
UYARI !
" Çocukluk döneminde ciltte su toplamalara yol açabilecek kadar güneş yanıklarına maruz kalan kişilerde ilerde cilt kanseri riski daha fazladır.
" 16 yaşın altındaki çocukların cildi daha ince ve hassas olduğundan güneşten korunmalarına özellikle önem vermelidir.
" Solaryum ve bronzlaştırıcı kremlerden sakının.
ÖNLEM :
" Güneş ışınlarının dik geldiği saatler olan 11:00-15:00 arasında dışarıda uzun süre kalınmamalı
" Güneş koruyucu bir ürün güneşe çıkmadan yarım saat önce sürülmeli ve her iki saatte bir tekrarlanmalı
" Şapka, koruyucu giysiler ve UV korumalı gözlük kullanılmalı
" Her mevsimde UV ışınlarına karşı önlem alınmalı
" Kış aylarında en az 15 SPF, yaz aylarında cilt tipine göre 30-50 SPF içeren bir ürün kullanılmalı
" Antioksidan içeren meyve ve sebzeler tüketilmeli
" Günde en az 8 bardak su içilmeli
" Antioksidan içeren nemlendiriciler kullanılmalı
" Antioksidan, vitamin ve mineraller içeren besin destekleri kullanmalı
BEBEKLERİN CİLDİ MÜKEMMELDİR
Bebeklerin ciltleri mükemmeldir. Yumuşak, kıvamlı, sıkı, nemli ve pürüzsüzdür. Bebeklerle çocukların "cilt yaşı ortaklığı" on beş, on altı yaşına kadar devam eder. Bunun nedeni çevresel yaşlanmanın cildi henüz etkilememiş olmasıdır. On beş on altı yaşlara doğru gençlerin yolları yavaş yavaş ayrılmaya başlar. Ergenlik sivilceleri ile yapılan mücadelelerin başarısı cilt yaşlanmasını belirleyen etkenlerin başında gelir. Yirmili yaşlara gelindiğinde yol ayrımı iyice belirginleşmiştir. Sigara kullanıp kullanmamak, yoğun ve uzun süreli olarak güneş ışınlarına maruz kalıp kalmamak, güneşten koruyucu ürünlerden yararlanma becerisi, "solaryum zararlısı"na maruz kalıp kalmamak ve az da olsa cilt bakımında dikkatli davranmak yol ayrımının önemli belirleyicileridir.
CİLT YAŞINIZI BİLİYOR MUSUNUZ?
Farklar otuz-otuz beşli yaşlar dönülünce ortaya çıkacaktır. Onuncu mezuniyet yılı balosunda bazı arkadaşların daha genç kaldığı, bazılarının beklenenden daha hızlı yaşlandığı mutlaka konuşulacaktır! Cilt yaşlanması ile ilgili köklü farkların ve dedikoduların başladığı yıllar ellili yaşlar yani yirmi beş-otuzuncu mezuniyet yılı toplantılarıdır. Bu yaşlarda cilt yaşlanması yönünden yollar çoktan ayrılmış, bir kısım arkadaşlar hala genç kalırken diğerleri fazlaca yaşlanmıştır. Bu farkın nereden kaynaklandığını öğrenmek istiyorsanız bu kitabın size yardımcı olabileceği umudunu taşıyoruz.