• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Cem Garipoğlu'nun ailesinden flaş karar!

KadinlarKulubu

Portal Editör
İçerik Editörü
21 Ağustos 2011
5.186
596
198
Garipoğlu Ailesi’nin oğullarının intihar olayıyla ilgili şikâyetçi olmayacağı öğrenildi.

Münevver Karabulut’u öldürmekten 24 yıl hapis cezasına çarptırılan ve kaldığı Silivri 5 No’lu cezaevi’nde intihar eden Cem Garipoğlu hakkında ‘Cezaevinden kaçırıldı’, ‘Başkası öldü’ yönünde iddialar ortaya atıldı. Bunun üzerine Karabulut Ailesi’nin avukatı Rezan Epözdemir, Silivri Cumhuriyet Savcılığı’na müracaat ederek, ölen kişinin Cem Garipoğlu olduğunun ispatlanmasını talep etti. Savcılık da jet bir karar ile Adli Tıp Kurumu’nda anne Tülay Makbule Garipoğlu ve baba Mehmet Nida Garipoğlu’ndan DNA örnekleri alınıp Cem Garipoğlu’nun DNA örnekleriyle karşılaştırılmasını istedi.

Tükürük ve kan örneği

Alınan mahkeme kararı doğrultusunda Cem Garipoğlu’nun annesi ve babası dün Sabah 09.40’ta Adli Tıp Kurumu’na geldi. Çift tükürük ve kan örneği verdi. Yaklaşık 25 dakika kurumda kalan anne ve babadan alınan örnekler ile Cem Garipoğlu’ndan alınan örnekler Adli Tıp Kurumu biyoloji İhtisas Dairesi’nde karşılaştırılacak. Çıkan sonuç Karabulut Ailesi’ne bildirilmek üzere Silivri Cumhuriyet Savcılığı’na gönderilecek.

Şikayetçi olamayacaklar

Öte yandan Garipoğlu Ailesi’nin oğullarının intihar olayıyla ilgili şikâyetçi olmayacağı öğrenildi. Aile, görüntüleri izlemek ve temin etmek istemediklerini de bildirdi. Minnesota Sözleşmesi’ne göre kayıt altına alınan ve Bakırköy Cumhuriyet Savcısı İbrahim Öcalan tarafından gerçektirilen otopsi görüntülerinin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na yollanacağı, buradan ‘yetkisizlik’ kararı verilerek soruşturmayı yürütecek olan Silvri Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderileceği öğrenildi. Soruşturma kamu adına yürütülecek ve karar verilecek.

DNA zorunlu tedbir

CEM Garipoğlu’nun intiharının ardından DNA testi yapılmasıyla ilgili olarak emekli Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Abdullah Ayhan Şan, “DNA testi zorunlu tedbir, ceset teşhir edilemezdi” dedi. Şan şöyle konuştu: “Eğer ceset teşhis edilebilecek durumdaysa ailesi çağrılır ve teşhit ettirilir. Daha sonra cesedin fotoğrafları çekilir ve ölümü kayda girer. Ancak bu olay toplumun yakından takip ettiği ve üzerinde spekülasyonlar yapılan bir konu haline geldiği için savcının bu kararını doğru buluyorum.”

Sistem mağduru tatmin için değil

Garipoğlu Ailesi’nin avukatı Aytekin Kaya ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı tartışmalarına tepki gösterdi. Avukat Kaya, “Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığının sorulması çok saçma bir durum. Birisi bir kuyuya taş atıyor. Bütün Türkiye bu durumla meşgul oluyor” dedi. Kaya “Cezaevinde bir ölüm olduğu zaman normal prosedüre göre soruşturma başlatılır. Soruşturma sürüyor. Bizim ceza sistemimiz mağdurun tatmini üzerine kurulu değil. Verilen cezalar birilerini memnun etmek için verilmez. Taleplerin oyuncağı olur sistem o zaman. Bunun sonu var mı” diye konuştu. Avukat, “Karabulut Ailesi’nin görüntüleri isteme talebi hiçbir hukuki dayanağı olmayan, hiçbir örneği olmayan, hem de her iki aileyi de üzen saçma bir talep. Türkiye’de hiçbir kuruma güvenmiyoruz demek bu. Bu toplumsal paranoyanın artık sonu” dedi. (HABERTÜRK)
 
Garipoğlu Ailesi’nin avukatı Aytekin Kaya ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı tartışmalarına tepki gösterdi. Avukat Kaya, “Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığının sorulması çok saçma bir durum. Birisi bir kuyuya taş atıyor. Bütün Türkiye bu durumla meşgul oluyor” dedi. Kaya “Cezaevinde bir ölüm olduğu zaman normal prosedüre göre soruşturma başlatılır. Soruşturma sürüyor. Bizim ceza sistemimiz mağdurun tatmini üzerine kurulu değil. Verilen cezalar birilerini memnun etmek için verilmez. Taleplerin oyuncağı olur sistem o zaman. Bunun sonu var mı” diye konuştu. Avukat, “Karabulut Ailesi’nin görüntüleri isteme talebi hiçbir hukuki dayanağı olmayan, hiçbir örneği olmayan, hem de her iki aileyi de üzen saçma bir talep. Bu toplumsal paranoyanın artık sonu” dedi.
evet kurumlara inanmıyoruz,bizi bu hale getirenler utansın:KK59:
 
Yahu işte zengin olursan adi bir katil olsan bile ölün bile bu kadar haber olur
Nefret ediyorum şu adamla ilgili haber görmekten artık ya
 
Taraf Gazetesi Yazarı Perihan Mağden, geçtiğimiz hafta intihar eden, Münevver Karabulut’un katili, Cem Garipoğlu ile ilgili skandal bir yazıya imza attı. “Cem Garipoğlu’nun Türklük Halleri ve akıl sağlığıyla bu dünyaya yerleşememe sınavı” başlıklı köşe yazısında Mağden, “Cem Garipoğlu’na haksızlık ettik, eğri oturalım doğru konuşalım” dedi. Yazı sosyal medyanın da gündemine otururken, büyük tepki topladı.

Mağden’in yazısı şöyle:
Biz Cem’e haksızlık yapmışız! Avukatının başından beri dediği gibi, ruh sağlığının yerinde olup olmamasını kat’i surette kâle almamışız, demek ki. 17 yaşında bir oğlanın (tamam gencecik, güzelim bir kızı öldürdü) yanında yer almamız gerektiği kadar yer almamışız. İki kurbanın olduğu bir hadiseyle karşı karşıya olduğumuzun–

Perihan Mağden: Garipoğlu’na haksızlık ettik

Eğri oturup doğru konuşalım: Bu cinayet ABD’de işlenseydi, Cem (en fazla) beş yıl üç ay falan akıl hastanesinde yatıp, “tedavisi tamamlandı” kararıyla, şartlı olarak tahliye edilirdi. Çok küçüktü âşık olduğu kızı öldürdüğünde. Ve Münevver’in anneliğinden, kendini öldürmüş Cem’in anneliğine evrilirken söyleyeceğim bir çift söz daha var: Cem Türkiye’ye, Türk İlişkileri’ne, bu cangıldaki oyunlara hazır değildi.

Hazırlıksız yakalandığı bir oyunda/ hayatta, hem Münevver’i, hem kendini yok etti. Cem’in babası, TMSF mallarına el koyup da kendini hapiste bulunca , “Oğlum yurt dışında dil öğrensin, burada okumak yerine”, diye ilginç bir karara varıyor. Yolluyorlar Cem’i. Böylece Rusya’da Rusça, İspanya’da İspanyolca, Çin’de Çince filan öğrenerek 12 yaşından 17 yaşına kadar yurt dışında dolaşan/ yaşayan Cem, döndüğünde bu acayip Türkiye’ye, Türk Tipi İlişkiler’e hazır mıdır sizce?

Yoksa alt üst mü olmuştur? Ne buralıdır, ne buradan değil. Ne anlıyordur, ne de anlamadığının dahi ayırdına varabiliyordur.

Ben, yarım yüzyıldır buradayım; her gün tökezliyorum, her gün cinai hislere kapılıyorum, her gün bu denli çok yalan söyleyen ve tüm bu yalanları zevk alarak, iştahla, neşe içinde söyleyen insanlara karşı kendimi çaresiz ve kuşatılmış hissediyorum.

İntihardan sonra, Münevver Karabulut’un ailesi Cem’in kendini öldürdüğüne inanmıyor, “Parası var, başkasının cesedini gömmüşlerdir onun yerine” şüphesiyle avukatlarını yolluyor. Soruşturma, kanıt talep ediyor. Hakikat şu ki; Münevver’in ailesi intikama doymuyor.


yuh diyorum yuh.acıyasım geldi,zavallı cem,cik hunharca öldürdüğü kızın ailesi intikama doymuyor:KK59:
 
gecen gün rüyamda gördüm ölüm anını aslında bende öldüğüne inanmayanlardanım ama okadar can cekerek ama bi okadarda ölümü isteyerek hayata veda etti ki rüyamda o günden beri bende suçlayamıyorum
 
Back