insan sevinci ve korkuyu bir arada nasıl zor yaşarmış meğer...hayatım da hiç unutmayacağım şuan bile düşündükçe ağladığım bir doğum ve sonrasıydı bizimkisi...doğumuma 2gün vardı..sabah 6da kalktığım da içimde bi korku vardı..nedenini bitürlü bilmiyordum üstelik ogün eşimle tanıştığımız gündü...kontrolüm 1gün sonra olmasına rağmen eşimde hastanede çalıştığı için onunla kontroşe gittim.sanki rabbim beni uyarmıştı..kalktım banyomu yaptım çantamı aldım ve görünürde bi sıkıntı olmadığı halde doktora gittim ve
ilk şokkkk..düşen gebelik...nst de azalan kalp atışları.doktor başımda telaşlı bi şekilde hemşirelere talimat veriyor...hemen ameliyathaneyi hazırlayın, düşen gebelik..beni tekerlekli sandalyeye oturttular..yürürüm dediğim olmaz dediler..allahım yürüyemeyecek kadar kötü bir durumdaydım demek..bişeyler yaediğim için hemen ameliyata alamadılar..doğuma kadar ağzımda süreklibir oksijen maskesi karnımda nst..allahım saat 8den 15 ekadar yaşadığım stres...içimde heyecan yoktu içimde kocaman bir korku vardı. sürekli dua ediyordum ve sonunda doğum anı gelmişti...çok şükür oğlumm savaşmıştı bende varım demişti..onu gördüğümde korkularım gitmiş yerine huzur ve mutluluk gelmişti takiiiiiiiiiii
2gün sonra bebeğimi benden alana kadar..allahım hiç bitmeyecekti...sonu gelmeyecekti...bebeğimi yoğun bakıma aldılar kan şekeri yükselmiyo die..neyse dedim allah daha beterinden saklasın...bebeğime kavuşmayı beklerken
üçüncü şokkkkk oğlumda menenjitten şüphelendiler...ve biz hala yoğun bakımdayız..sarılık için yoğun bakıma gelen anneler görüyordum ağlıyorlardı..en fazla 2 gün kalacaklardı oysa üstelik sarılık korkulacak bi durum olmadığı halde..onşar ağlıyorsa ben ne yapayım bebeğime o küçücük vücuduna kocaman iğne girecekti.bos sıvısı alacaklardı..büyüklerden bile o okadar işkenceyle alınan sıvı benim bebeğimden nsl alınacaktı..bos alınacak dendiğinde hıçkırıklarım tüm koridorda yankılandı..eşim birkaç gün sonra doktorşarın sıvıyı almaktan vazgeçtiğini söylediğinde çok mutlu olmuştum ama eşim ben üzülmeyim diye yalan söylemiş ve o gün sıvıyı almışlar ve eşim bugün bile anlattığında ağlar..çünkü daha gözlerini açar açmaz annesinden ayrılan ve yoğun bakımda hiç hali kalmayan yavrum sıvı alınırken tüm gücüyle bağırmış ve canı çok yanmış.allahım o küçücük beden nsl dayandı bu kadar acıya..neyse sonra 10günlük yoğun bakım serüveni..benimle doğum yapanlar bebişleriyle sarmaşdolaşken ben bebeğimi 3saatte bir alıp emzirip geri veriyordum..ona doyamıyordum..o 3saatler geçmek bilmiyordu..bebeğim beni ne kadar çok özlüyordu ki daha kokumu duyar duymaz kucağımda uyuyordu..bana en çokihtiyaç duyduğu anda yanındaben yoktum..eşimin oğlumu 1 2 saniye görmek için verdiği çabalar cabası...neyseki o günler geride kaldı...ama acısı hala içimde..bugün bile bunları yazarken gözyaşlarımı tutamıyorum...oğlum 6aylık ve ben bunları bugün yazma cesareti buldum..doğumumdan bu yana ne zaman dua etsem yoğun bakım daki bebekleride unutmam..sizinde unutmamanzı diileğiyle...
ilk şokkkk..düşen gebelik...nst de azalan kalp atışları.doktor başımda telaşlı bi şekilde hemşirelere talimat veriyor...hemen ameliyathaneyi hazırlayın, düşen gebelik..beni tekerlekli sandalyeye oturttular..yürürüm dediğim olmaz dediler..allahım yürüyemeyecek kadar kötü bir durumdaydım demek..bişeyler yaediğim için hemen ameliyata alamadılar..doğuma kadar ağzımda süreklibir oksijen maskesi karnımda nst..allahım saat 8den 15 ekadar yaşadığım stres...içimde heyecan yoktu içimde kocaman bir korku vardı. sürekli dua ediyordum ve sonunda doğum anı gelmişti...çok şükür oğlumm savaşmıştı bende varım demişti..onu gördüğümde korkularım gitmiş yerine huzur ve mutluluk gelmişti takiiiiiiiiiii
2gün sonra bebeğimi benden alana kadar..allahım hiç bitmeyecekti...sonu gelmeyecekti...bebeğimi yoğun bakıma aldılar kan şekeri yükselmiyo die..neyse dedim allah daha beterinden saklasın...bebeğime kavuşmayı beklerken
üçüncü şokkkkk oğlumda menenjitten şüphelendiler...ve biz hala yoğun bakımdayız..sarılık için yoğun bakıma gelen anneler görüyordum ağlıyorlardı..en fazla 2 gün kalacaklardı oysa üstelik sarılık korkulacak bi durum olmadığı halde..onşar ağlıyorsa ben ne yapayım bebeğime o küçücük vücuduna kocaman iğne girecekti.bos sıvısı alacaklardı..büyüklerden bile o okadar işkenceyle alınan sıvı benim bebeğimden nsl alınacaktı..bos alınacak dendiğinde hıçkırıklarım tüm koridorda yankılandı..eşim birkaç gün sonra doktorşarın sıvıyı almaktan vazgeçtiğini söylediğinde çok mutlu olmuştum ama eşim ben üzülmeyim diye yalan söylemiş ve o gün sıvıyı almışlar ve eşim bugün bile anlattığında ağlar..çünkü daha gözlerini açar açmaz annesinden ayrılan ve yoğun bakımda hiç hali kalmayan yavrum sıvı alınırken tüm gücüyle bağırmış ve canı çok yanmış.allahım o küçücük beden nsl dayandı bu kadar acıya..neyse sonra 10günlük yoğun bakım serüveni..benimle doğum yapanlar bebişleriyle sarmaşdolaşken ben bebeğimi 3saatte bir alıp emzirip geri veriyordum..ona doyamıyordum..o 3saatler geçmek bilmiyordu..bebeğim beni ne kadar çok özlüyordu ki daha kokumu duyar duymaz kucağımda uyuyordu..bana en çokihtiyaç duyduğu anda yanındaben yoktum..eşimin oğlumu 1 2 saniye görmek için verdiği çabalar cabası...neyseki o günler geride kaldı...ama acısı hala içimde..bugün bile bunları yazarken gözyaşlarımı tutamıyorum...oğlum 6aylık ve ben bunları bugün yazma cesareti buldum..doğumumdan bu yana ne zaman dua etsem yoğun bakım daki bebekleride unutmam..sizinde unutmamanzı diileğiyle...