:çok üzgünüm:
Sevgili babacığım ve Valideciğim!
Arıburnu’nda ilk girdiğim müthiş muharebede sağ yanımdan müthiş bir İngiliz kurşunu geçti.Hamdolsun kurtuldum.Fakat bundan sonra gireceğim muharebelerden kurtulacağıma ümidim olmadığından bir hatıra olmak üzere , şu satırları yazıyorum.
Hamd-ü senalar olsun cenab-ı Hakk’a ki,beni bu rütbeye kadar ulaştırdı.Yine mukadderat-i İlahiye olarak beni asker yaptı.Sizde ebeveynim olmak dolayısıyla ,beni vatan ve millete hizmet etmek için nasıl yetiştirmek lazımsa öyle yetiştirdiniz…Sizlere çok teşekkür ederim.
Şimdiye kadar milletin bana verdiği parayı bugün hak etmek zamanıdır.Vatanıma olan mukaddes vazifemi yerine getirmeye çalışıyorum.Şehitlik rütbesine kavuşursam , Cenab-ı Hakk’ın en sevimli kulu olduğuma kanaat edeceğim.Asker olduğum için , bu her zaman bana pek yakındır.Sevgili babacığım ve valideciğim,göz bebeğim olan zevcem Münevver ve oğlum Nezihciğim önce Cenab-ı Hakk’ın sonra sizin himayenize bırakıyorum…Bana hakkınızı helal ediniz.Ruhumu şad ediniz.Refikama yardımcı olunuz.
Hepiniz her gün beş vakit kılınız…Ruhuma fatiha okuyarak beni sevindiriniz…
Elveda,elveda, cümlenizi Cenab-ı Hakk’a tevdi ve emanet ediyorum.Ebediyen Allah’a ısmarladık.Sevgili babacığım ve valideciğim.”
Oğlunuz
Mehmet Tevfik
19 Mayıs 1331 (1915)