- 12 Temmuz 2006
- 35.010
- 30.365
- 60
Büyüme hormonu tüm salgı bezlerinin orkestra şefi olan hipofiz bezinden salgılanan adından da açıkça anlaşıldığı gibi bebek ve çocukların büyümesini sağlayan bir hormondur. Büyüme hormonu kimyasal olarak 191 adet aminoasit dediğimiz yapıtaşının yanyana gelmesi ile oluşan polipeptid yapısında bir hormondur. Amerikan Board Sertifikalı Doktorlar Derneği Başkanı Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Can polipeptidin ne demek olduğunun sadece bilim adamları tarafından değil halk tarafından da bilinmesi gerektiğini çünkü büyüme hormonu hakkında yapılan araştırmaların kamuoyuna açıklanması ile bu hormonunun efsaneleştirildiğini belirtti. İnsan Büyüme Hormonunun laboratuar ortamında genetik olarak bakterilerden sentezlenmesi kısa boylu çocukların tedavisinde bir çığır açmış ve büyüme hormonu çocuk (pediatrik) hormon hastalıkları uzmanları tarafından bazı cücelik türlerinin tedavisinde başarı ile kullanılmıştır. Daha sonra bu çocuklar boy gelişimlerini tamamladıklarında yani 18-20 yaşlarına ulaştıklarında büyüme hormonu kesilmiştir. Ancak aradan 15-20 yıl geçtiğinde yani bu çocuklar 40 yaşında yetişkin çağa ulaştıklarında bir çoğunun göekli kasları zayıf şişman kişiler oldukları görülmüştür. Çocukluk çağında büyümeleri için büyüme hormonu verilen ancak yetişkin çağda bu tedavi uygulanmayanların sosyal hayata uyum sağlayamadıkları, evlilik ve iş hayatını düzgün bir şekilde yürütemedikleri, bir kısmının intahar ederek bir kısmının ise kalp krizi ile daha 50 yaşına varamadan hayata veda ettikleri uzmanlar tarafından gözlenmiştir. O noktadan sonra bu tip erişkinlerde büyüme hormonu tedavisi uygulanmaya başlanmış; büyüme hormonunun bu tür hastaları zayıflattığı, kaslarını kuvvetlendirdiği, kalp hastalıklarını önlediği tesbit edilmiştir. Bundan 30 yıl önce büyüme hormonu sığırların hipofiz bezinden elde edilip kısa boylu çocukların tedavisinde kullanılmıştı. Ancak 1970’lerde Avrupa ve Amerika’da uygulanan bu tedavi bazı hastalara deli dana hastalığının bulaşması nedeniyle terkedildi. Molekuler genetik yöntemle laboratuarda elde edilen büyüme hormonu tedavisi hiçbir şekilde bulaşıcı hastalık riski taşımadığı için biz endokrinoloji yani hormon uzmanları tarafından gerçek bir efsane olarak karşılandı. Büyüme hormonu tedavisinin konu hakkında yeteri bilgi derinliği olmayan kişiler ve hatta konunun uzmanı olmayanlar tarafından vücut geliştirenlere ve atletlere kas gücünü arttırmak veya yaşlı kişilere antiaging maksadı ile verilmesi hormon hastalıkları uzmanları tarafından onaylanmamaktadır. Büyüme hormonu büyümeyi vücutta protein sentezini arttırarak sağlar. Aminoasit denilen yapıtaşlarının hücreler tarafından özümsenmesini; ardından yanyana getirilip protein şeklini almasını uyarır. Proteinler kemiklerin boyca büyümesini, kasların gelişmesini, iç organların hacim olarak artmasını sağlar. Büyüme hormonu cildin yumuşak ve kırışıksız olmasına, tırnak sağlığına katkıda bulunur. Bunları gerçekleştirirken göbekteki ve diğer tüm bölgelerdeki yağları eritir ve onları vücudun enerjisini sağlamak için yakar. Kandaki şeker düzeyinin aşırı düşmesini önler.
Yetişkinlerde ne sağlıyor?
İnsanın fiziksel ve psikolojik sağlığının devamı için hipofiz bezinden büyüme hormonu salgısı gerekir. Büyüme hormonu ekikliği olan erişkinlerde metabolizmadan, uykuya, psikolojik rahatsızlıklardan kan şekeri düşüklüğüne bir çok belirti ortaya çıkmaktadır. Büyüme hormonu aynı zamanda anti-insülin yani insülinin zıttı bir hormondur, insülinin fazla çalıştığı yani kan şekeri düştüğü durumda diğer hormonlarla beraber büyüme hormonu devreye girip kan şekerini yükseltir. Yetişkinde büyüme hormonu eksikse kan şekeri daha fazla düşer ki bu da titreme, terleme, çarpıntı ve baygınlık şikayetlerine neden olur. Büyüme hormonu hipofizden salgılanır. Hipofiz bezi aynı zamanda tiroid bezi, böbrek üstü bezi ve cinsel organların çaılşmasını düzenler. Büyüme hormonu eksikse iç salgı sisteminin ahengi bozulur, başta cinsel isteksizlik olmak üzere, sexuel yetersizlikler, adet düzensizliği ve diğer hormon sistemlerinde dengesizlikler görülür.
Yetişkinlerde büyüme hormonu hücrelerin kendini yenilemesi, ölen hücrelerin yerine genç hücrelerin yaşatılması, iç organların eskiyen bölgelerinin onarılması için önemlidir. Büyüme hormonu bu etkilerini karaciğerde bulunan insulin benzeri büyüme faktörü adı verilen IGF-1 (İngilizcesi: insulin like growth factor-1) maddesinin sentezlenmesini uyararak gerçekleştirir.
Özetle büyüme hormonu yetişkinlerde ömrünü tamamlayan hücrelerin yenilenmesinde, kas ve kemiklerin kuvvetinde, kalp kasının günün 24 saati, yılın 365 günü devamlı kasılması için gereken dayanıklılığı sağlamada, kişinin metabolizmasının hızlı bir şekilde çalışmasında, fiziksel ve psikolojik sağlığın mükemmel sürdürülmesinde rol oynar.
(Yetişkinlerde ) Eksikliğinde hangi sorunlar ortaya çıkıyor?
Yetişkinlerde büyüme hormonu ekikliği ancak hipofiz bezinde büyüme hormonu üreten hücrelerin görevini durdurması ile ortaya çıkar. Bu beyin ameliyatları, beyne uygulanan radyasyon, hipofiz bezinde tümor, hipofiz bezi veya beynin alt kısmında mikrobik veya mikrobik olmayan iltahap, kafa travması veya vücutta hipofiz bezine karşı antikor üretilmesi ile olur. Diğer bir sebep ise genç kadınlarda doğum sonrası ağır kan kaybı neticesinde hipofiz bezinin olumsuz etkilenip tümden çalışmayı durdurmasıdır. Büyüme hormonu eksikliğinde fiziksel, metabolik ve psikolojik belirtiler açığa çıkar. Büyüme hormonu tedavisi ile bu belirtiler düzelir. Yetişkinlerde büyüme hormonu eksikliği belirtileri şunlardır:
Enerji düşüklüğü, halsizlik
Yorgunluk
Kaslarda güçsüzlük
Uyku problemleri
Şişmanlık
Göbekte yağ toplanması (Abdominal obezite)
Osteoporoz (kemik erimesi)
Kas kitlesinde azalma
Yağ kitlesinde artma
Sosyal ilişkilerde zayıflama
Evlilik veya iş hayatı ile ilgili sorunları çözmede zorluk
İçe kapanma
Endişe ve umutsuzluk
Depresyon
Kan şekerinde düşüklük ve bunun belirtisi olan titreme, terleme ve çarpıntı
Kalp kasının kasılmasında kuvvetsizlik
Tansiyon yükselmesi
Kolesterol düzeyinde artış
Kan yağlarında trigliserit ve kötü kolesterol (LDL) düzeylerinde artış.
Damar sertliğinde artma
Kalp krizi ve felç riskinde artma
Bu durumda nasıl bir tedaviye başvuruluyor?
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Can tedaviye geçmeden once doğru teşhisin konulması gerektiği konusunun altını önemle çizdi. Belirtileri olan ve hipofiz bezinde sorun olduğunu bildiğimiz hastalarda büyüme hormonunu uyararak ölçüyoruz. Bu yazıyı okuyup gidip hemen laboratuarda kan verip büyüme hormonu düzeyinizi ölçtürtmeyiniz. Çünkü alacağınız sonuç hiçbir anlam ifade etmez. Büyüme hormonu düzeyi yaş ilerledikçe düşer ve büyüme hormonu salgısı gece daha fazladır. Büyüme hormonu hipofiz bezinden 20-50 dakikalık süreler halinde bir salgılanıp bir durur. Laboratuarda günün herhangi bir zamanında aldırdığınız kandaki büyüme hormonu düzeyi bu salgılama süresinin neresine denk düştüğü bilinmediği için anlamsızdır. Bu yüzden büyüme hormonunun ölçümü bir endokrinoloji yani hormon hastalıkları uzmanı nezareti altında hormon ölçümü konusunda deneyimli bir laboratuarda yapılmalıdır. Endokrinoloji uzmanı tarafından hastaya kontrollü bir şekilde insulin verilerek kan şekeri 45 mg/dl’ye düşürülür, bu durumda kan alınır işte bu uyarılmış kanda büyüme hormonu düzeyi 5 ng/ml üzerinde olmalıdır. Altında ise hastada büyüme hormonu eksikliği vardır. Eğer kişide kalp rahaztsızlığı gibi bir problem varsa kan şekerini düşürmek sakıncalıdır, o zaman arginin veya GHRH denilen madde ile büyüme hormonunun ne kadar uyarıldığına bakılıp teşhis konulur.
Tedavi için büyüme hormonu her gün iğne şeklinde uygulanarak verilir. Büyüme hormonu aynı şeker hastalarının kullandığı insulin kalemleri gibi rahat taşınan, estetik, doz ayarı kolay olan kalemler şeklinde hastaların kullanımına sunulmuştur. Hem ABD hem Türkiye’de Sağlık Bakanlığından onaylıdır. SSK ve Emekli Sandığı tarafından Sağlık Kurulu raporu ile hastalara verilmektedir. Büyüme hormonu tedavisinin aylık maliyeti milyarları fazlası ile geçmektedir. Tedaviye düşük dozda başlayıp hasta tam düzelene kadar dozu arttırmak gerekir.
Doç. Dr. Selçuk Can bazı eczanelerde büyüme hormonu adıyla satılan tabletler bulunduğunu bunların tamamen etkisiz olduğunu söyledi. Büyüme hormonu protein yapısına benzediği için ağızdan tablet yoluyla alındığında mide tarafından sindirilir. Örneğin 5 gram büyüme hormonunu injeksiyon yerine tablet olarak ağızdan alırsanız 5 gram kıyma yemiş gibi olursunuz; her ikisi de mide asidi ve pankreas enzimleri ile parçalanıp sindirilir. Büyüme hormonu tabletleri food supplement (yiyecek katkı maddesi-vitamin) olarak satılmaktadır, Tarım Bakanlığı tarafından onaylanmıştır. Hiçbir faydası yoktur, hiç bir zararı da yoktur. Bunları almakla sadece paranızı boşa harcamış olursunuz.
Anti - Aging uygulamasında ne zaman başvurulmalı ? Hangi amaçla başvuruluyor? Neye dikkat edilmeli? Gelişigüzel kullanılırsa, nelere yol açabilir?
Anti- Aging uygulamalarına 40 lı yaşların sonu 50’li yaşların başından itibaren başlanmalıdır. Bunlar vücudun en çok yıprandığı ve sağlık sorunlarının ilk sinyallerini verdiği yaşlardır. Kişiler yoğun bir iş hayatından sonra yılların verdiği tahribatı silmek, aksayan vucüt fonksiyonlarını teşhis ve tedavi ettirmek, emekli olmayı redderek eski gençlik günlerindeki gibi tam tempo çalışmayı sürdürmek için antiaging’e başvuruyor. Antiaging’e bir diğer başvuru nedeni de ölüm ve yaşlanma korkusu. Bunu ne kadar geç yaşarsam o kadar iyi olur düşüncesi.
Anti-Aging İngilizce’den tam çeviri anlamı ile yaşlanmaya zıt olmak, yani gençleşmek anlamına geliyor. Bu ütopik ve ulaşılması bilimsel olarak imkansız bir kavram olsa da günümüzde ileri yaştaki kimseleri sağlıklı olarak ve olabildiğince uzun yaşatmanın yolları açığa çıktı. Anti-Aging olarak uygulananlar aslında sağlıklı yaşam metodları ve bunlar hayatın her yaşında yapılması gereken sağlık davranışlarıdır. Ancak yaşlanma korkusu bunu insanlara daha geç yıllarda yaptırtıyor. Anti-Aging uygulamalarında sebze ve meyva ağırlıklı, antioksidanlardan zengin, vitamin açısından faydalı beslenme ilk göze çarpan yol. Bu uygulama gerçekten vucüttaki fazla yağların atılmasını ve damar içlerinin temizlenmesini sağlıyor. Diğer Anti-Aging uygulamasında doğa sporları, meditasyon, yoga ve benzeri aktiviteler yer almaktadır. Bunlar fiziksel ve psikolojik sağlık için faydası tartışılmaz noktalar. Anti-Aging amacı ile vitamin ve hormon takviyesi ise modern tıp tarafından tam kabul görmemiş bir uygulamadır. Ancak üzerinde tartışma olmayan yani tarafımdan tamamen etkisiz ve sakıncalı görülen nokta ise Anti-Aging amacı ile büyüme hormonu uygulamasıdır. Büyüme hormonu yağları eritip kasları geliştirse ve hücreleri yenilese dahi bu etkiler hipofiz bezinde yeteri kadar kendiliğinden büyüme hormonu üretemeyen kişilerde müşahade edilmiştir. Bunun içinde büyüme hormonu bir endokrinoloji uzmanı gözetiminde kan şekerini belli bir noktaya düşürülüp ölçülmelidir. Tedavinin faydası o zaman risklerden daha fazladır. Büyüme hormonu sağlıklı hücreleri yenilediği gibi kanser hücrelerini de büyütüp çoğaltır. Gelişigüzel bir kullanım durumunda kişide teşhis edilmemiş 2 mm boyunda ufak bir kanser varsa bu doğal halde 10 yılda 2 cm’e büyüyüp metastaz yaparak karaciğer ve kemiklere sıçrayacaksa büyüme hormonu verildiğinde bu sıçramayı on ayda yapar ve bilinçsiz kullanımda kişinin hayatına mal olabilir. Büyüme hormonu tedavisinde doz fazla olursa kişide eklem ağrıları, el, ayak, burun ve çenede büyüme olabilir. Diğer yan etkileri ise tiroid tembelliği yapması ve kalp hastalarında vücutta su tutmasına neden olup ödem ve kalp yetmezliğine sebep olmasıdır. Bu yüzden büyüme hormonu tedavisi gerekli testler yapıldıktan sonra bir endokrinoloji uzmanı tarafından yürütülmelidir.
Kaynak:endokrinoloji.com
Yetişkinlerde ne sağlıyor?
İnsanın fiziksel ve psikolojik sağlığının devamı için hipofiz bezinden büyüme hormonu salgısı gerekir. Büyüme hormonu ekikliği olan erişkinlerde metabolizmadan, uykuya, psikolojik rahatsızlıklardan kan şekeri düşüklüğüne bir çok belirti ortaya çıkmaktadır. Büyüme hormonu aynı zamanda anti-insülin yani insülinin zıttı bir hormondur, insülinin fazla çalıştığı yani kan şekeri düştüğü durumda diğer hormonlarla beraber büyüme hormonu devreye girip kan şekerini yükseltir. Yetişkinde büyüme hormonu eksikse kan şekeri daha fazla düşer ki bu da titreme, terleme, çarpıntı ve baygınlık şikayetlerine neden olur. Büyüme hormonu hipofizden salgılanır. Hipofiz bezi aynı zamanda tiroid bezi, böbrek üstü bezi ve cinsel organların çaılşmasını düzenler. Büyüme hormonu eksikse iç salgı sisteminin ahengi bozulur, başta cinsel isteksizlik olmak üzere, sexuel yetersizlikler, adet düzensizliği ve diğer hormon sistemlerinde dengesizlikler görülür.
Yetişkinlerde büyüme hormonu hücrelerin kendini yenilemesi, ölen hücrelerin yerine genç hücrelerin yaşatılması, iç organların eskiyen bölgelerinin onarılması için önemlidir. Büyüme hormonu bu etkilerini karaciğerde bulunan insulin benzeri büyüme faktörü adı verilen IGF-1 (İngilizcesi: insulin like growth factor-1) maddesinin sentezlenmesini uyararak gerçekleştirir.
Özetle büyüme hormonu yetişkinlerde ömrünü tamamlayan hücrelerin yenilenmesinde, kas ve kemiklerin kuvvetinde, kalp kasının günün 24 saati, yılın 365 günü devamlı kasılması için gereken dayanıklılığı sağlamada, kişinin metabolizmasının hızlı bir şekilde çalışmasında, fiziksel ve psikolojik sağlığın mükemmel sürdürülmesinde rol oynar.
(Yetişkinlerde ) Eksikliğinde hangi sorunlar ortaya çıkıyor?
Yetişkinlerde büyüme hormonu ekikliği ancak hipofiz bezinde büyüme hormonu üreten hücrelerin görevini durdurması ile ortaya çıkar. Bu beyin ameliyatları, beyne uygulanan radyasyon, hipofiz bezinde tümor, hipofiz bezi veya beynin alt kısmında mikrobik veya mikrobik olmayan iltahap, kafa travması veya vücutta hipofiz bezine karşı antikor üretilmesi ile olur. Diğer bir sebep ise genç kadınlarda doğum sonrası ağır kan kaybı neticesinde hipofiz bezinin olumsuz etkilenip tümden çalışmayı durdurmasıdır. Büyüme hormonu eksikliğinde fiziksel, metabolik ve psikolojik belirtiler açığa çıkar. Büyüme hormonu tedavisi ile bu belirtiler düzelir. Yetişkinlerde büyüme hormonu eksikliği belirtileri şunlardır:
Enerji düşüklüğü, halsizlik
Yorgunluk
Kaslarda güçsüzlük
Uyku problemleri
Şişmanlık
Göbekte yağ toplanması (Abdominal obezite)
Osteoporoz (kemik erimesi)
Kas kitlesinde azalma
Yağ kitlesinde artma
Sosyal ilişkilerde zayıflama
Evlilik veya iş hayatı ile ilgili sorunları çözmede zorluk
İçe kapanma
Endişe ve umutsuzluk
Depresyon
Kan şekerinde düşüklük ve bunun belirtisi olan titreme, terleme ve çarpıntı
Kalp kasının kasılmasında kuvvetsizlik
Tansiyon yükselmesi
Kolesterol düzeyinde artış
Kan yağlarında trigliserit ve kötü kolesterol (LDL) düzeylerinde artış.
Damar sertliğinde artma
Kalp krizi ve felç riskinde artma
Bu durumda nasıl bir tedaviye başvuruluyor?
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Can tedaviye geçmeden once doğru teşhisin konulması gerektiği konusunun altını önemle çizdi. Belirtileri olan ve hipofiz bezinde sorun olduğunu bildiğimiz hastalarda büyüme hormonunu uyararak ölçüyoruz. Bu yazıyı okuyup gidip hemen laboratuarda kan verip büyüme hormonu düzeyinizi ölçtürtmeyiniz. Çünkü alacağınız sonuç hiçbir anlam ifade etmez. Büyüme hormonu düzeyi yaş ilerledikçe düşer ve büyüme hormonu salgısı gece daha fazladır. Büyüme hormonu hipofiz bezinden 20-50 dakikalık süreler halinde bir salgılanıp bir durur. Laboratuarda günün herhangi bir zamanında aldırdığınız kandaki büyüme hormonu düzeyi bu salgılama süresinin neresine denk düştüğü bilinmediği için anlamsızdır. Bu yüzden büyüme hormonunun ölçümü bir endokrinoloji yani hormon hastalıkları uzmanı nezareti altında hormon ölçümü konusunda deneyimli bir laboratuarda yapılmalıdır. Endokrinoloji uzmanı tarafından hastaya kontrollü bir şekilde insulin verilerek kan şekeri 45 mg/dl’ye düşürülür, bu durumda kan alınır işte bu uyarılmış kanda büyüme hormonu düzeyi 5 ng/ml üzerinde olmalıdır. Altında ise hastada büyüme hormonu eksikliği vardır. Eğer kişide kalp rahaztsızlığı gibi bir problem varsa kan şekerini düşürmek sakıncalıdır, o zaman arginin veya GHRH denilen madde ile büyüme hormonunun ne kadar uyarıldığına bakılıp teşhis konulur.
Tedavi için büyüme hormonu her gün iğne şeklinde uygulanarak verilir. Büyüme hormonu aynı şeker hastalarının kullandığı insulin kalemleri gibi rahat taşınan, estetik, doz ayarı kolay olan kalemler şeklinde hastaların kullanımına sunulmuştur. Hem ABD hem Türkiye’de Sağlık Bakanlığından onaylıdır. SSK ve Emekli Sandığı tarafından Sağlık Kurulu raporu ile hastalara verilmektedir. Büyüme hormonu tedavisinin aylık maliyeti milyarları fazlası ile geçmektedir. Tedaviye düşük dozda başlayıp hasta tam düzelene kadar dozu arttırmak gerekir.
Doç. Dr. Selçuk Can bazı eczanelerde büyüme hormonu adıyla satılan tabletler bulunduğunu bunların tamamen etkisiz olduğunu söyledi. Büyüme hormonu protein yapısına benzediği için ağızdan tablet yoluyla alındığında mide tarafından sindirilir. Örneğin 5 gram büyüme hormonunu injeksiyon yerine tablet olarak ağızdan alırsanız 5 gram kıyma yemiş gibi olursunuz; her ikisi de mide asidi ve pankreas enzimleri ile parçalanıp sindirilir. Büyüme hormonu tabletleri food supplement (yiyecek katkı maddesi-vitamin) olarak satılmaktadır, Tarım Bakanlığı tarafından onaylanmıştır. Hiçbir faydası yoktur, hiç bir zararı da yoktur. Bunları almakla sadece paranızı boşa harcamış olursunuz.
Anti - Aging uygulamasında ne zaman başvurulmalı ? Hangi amaçla başvuruluyor? Neye dikkat edilmeli? Gelişigüzel kullanılırsa, nelere yol açabilir?
Anti- Aging uygulamalarına 40 lı yaşların sonu 50’li yaşların başından itibaren başlanmalıdır. Bunlar vücudun en çok yıprandığı ve sağlık sorunlarının ilk sinyallerini verdiği yaşlardır. Kişiler yoğun bir iş hayatından sonra yılların verdiği tahribatı silmek, aksayan vucüt fonksiyonlarını teşhis ve tedavi ettirmek, emekli olmayı redderek eski gençlik günlerindeki gibi tam tempo çalışmayı sürdürmek için antiaging’e başvuruyor. Antiaging’e bir diğer başvuru nedeni de ölüm ve yaşlanma korkusu. Bunu ne kadar geç yaşarsam o kadar iyi olur düşüncesi.
Anti-Aging İngilizce’den tam çeviri anlamı ile yaşlanmaya zıt olmak, yani gençleşmek anlamına geliyor. Bu ütopik ve ulaşılması bilimsel olarak imkansız bir kavram olsa da günümüzde ileri yaştaki kimseleri sağlıklı olarak ve olabildiğince uzun yaşatmanın yolları açığa çıktı. Anti-Aging olarak uygulananlar aslında sağlıklı yaşam metodları ve bunlar hayatın her yaşında yapılması gereken sağlık davranışlarıdır. Ancak yaşlanma korkusu bunu insanlara daha geç yıllarda yaptırtıyor. Anti-Aging uygulamalarında sebze ve meyva ağırlıklı, antioksidanlardan zengin, vitamin açısından faydalı beslenme ilk göze çarpan yol. Bu uygulama gerçekten vucüttaki fazla yağların atılmasını ve damar içlerinin temizlenmesini sağlıyor. Diğer Anti-Aging uygulamasında doğa sporları, meditasyon, yoga ve benzeri aktiviteler yer almaktadır. Bunlar fiziksel ve psikolojik sağlık için faydası tartışılmaz noktalar. Anti-Aging amacı ile vitamin ve hormon takviyesi ise modern tıp tarafından tam kabul görmemiş bir uygulamadır. Ancak üzerinde tartışma olmayan yani tarafımdan tamamen etkisiz ve sakıncalı görülen nokta ise Anti-Aging amacı ile büyüme hormonu uygulamasıdır. Büyüme hormonu yağları eritip kasları geliştirse ve hücreleri yenilese dahi bu etkiler hipofiz bezinde yeteri kadar kendiliğinden büyüme hormonu üretemeyen kişilerde müşahade edilmiştir. Bunun içinde büyüme hormonu bir endokrinoloji uzmanı gözetiminde kan şekerini belli bir noktaya düşürülüp ölçülmelidir. Tedavinin faydası o zaman risklerden daha fazladır. Büyüme hormonu sağlıklı hücreleri yenilediği gibi kanser hücrelerini de büyütüp çoğaltır. Gelişigüzel bir kullanım durumunda kişide teşhis edilmemiş 2 mm boyunda ufak bir kanser varsa bu doğal halde 10 yılda 2 cm’e büyüyüp metastaz yaparak karaciğer ve kemiklere sıçrayacaksa büyüme hormonu verildiğinde bu sıçramayı on ayda yapar ve bilinçsiz kullanımda kişinin hayatına mal olabilir. Büyüme hormonu tedavisinde doz fazla olursa kişide eklem ağrıları, el, ayak, burun ve çenede büyüme olabilir. Diğer yan etkileri ise tiroid tembelliği yapması ve kalp hastalarında vücutta su tutmasına neden olup ödem ve kalp yetmezliğine sebep olmasıdır. Bu yüzden büyüme hormonu tedavisi gerekli testler yapıldıktan sonra bir endokrinoloji uzmanı tarafından yürütülmelidir.
Kaynak:endokrinoloji.com