Bugün biraz canımız yandı.

böğürtlen ,peki kardeşin dışarı çıkmıyor mu? okulu arkadaşları var mı?
sosyalleşmenin ,üzerlerinde çok büyük olumlu etkileri olacağını düşünüyorum.tabi ki analttığın olumsuz durumlar da olacak (keşke olmasa ama)ama olumlu duruşları da olacaktır insanların..
Akademik çözümler içinde çaresiz kalmaktan kastım buydu aslında. Sosyalleşmesi gerek evet, ama dışarıda, onunla oynayacak çocuk bulamıyoruz ne yazık ki. Ya anneleri zarar verir korkusuyla yaklaşmıyor, ya da çocukların kendileri anlattığıma benzer tepkiler veriyor. Okulda birlikte ders yaptıkları arkadaşları mutlaka vardır, ama işlenmesi gereken öyle çok dersleri var ki, çocuklarla fazla zaman geçirmiyor, veya bizimki oradaki çocuklar istemsiz yüksek sesler çıkardıklarından korkup uzak duruyor. Tek dışarı çıkmasına izin vermemiz ise güvenlik açısından mümkün değil. :/
 
Akademik çözümler içinde çaresiz kalmaktan kastım buydu aslında. Sosyalleşmesi gerek evet, ama dışarıda, onunla oynayacak çocuk bulamıyoruz ne yazık ki. Ya anneleri zarar verir korkusuyla yaklaşmıyor, ya da çocukların kendileri anlattığıma benzer tepkiler veriyor. Okulda birlikte ders yaptıkları arkadaşları mutlaka vardır, ama işlenmesi gereken öyle çok dersleri var ki, çocuklarla fazla zaman geçirmiyor, veya bizimki oradaki çocuklar istemsiz yüksek sesler çıkardıklarından korkup uzak duruyor. Tek dışarı çıkmasına izin vermemiz ise güvenlik açısından mümkün değil. :/
anlıyorum durumunuzu..ancak insnalar da görerek alışacaklardır.mesela aynı parka gittiğinizde ilk başta tepki veren anneler,kardeşinizi göre göre alışacaklar diye düşünüyorum..çocuklar için de aynı durum söz konusu..1-2 derken olumsuz olumluya dönüşür diye düşünüyorum.denemeye değmez mi?
tek başına çıkmasını istememekle haklısınız tabi anlıyorum.
kadesa belki bu konuda daha faydalı bilgi verebilir.benim aklıma gelenler bunlar şimdilik sadece..
 
bogurtlenkusu bogurtlenkusu punky konusunda ilk izlediğimde esime şunu demiştim keşke bu kadar toz pembe olsaydı :KK43:

Ancak yine de hiç yoktan iyidir diye düşünüyorum en azından filmin başındaki adım punky ben down send.bir çocuğum cümlesi bile sevindirici, farkındalık için minik bir adım.
 
Benim kızkardeşim de özel bir çocuk ama ailem küçük bir yerde yaşıyor o yüzden herkes birbirini tanıyor ve kızkardeşimin benden bile geniş bir çevresi var orda..
Bu sene sınıfımda otistik bir çocuk var, bütün sınıfa ona nasıl davranmamız gerektiğini, onu incitmemiz gerektiğini anlattım, hatta 23 Nisan gösterilerinde ona en önde yer verdim, diğerlerinden daha iyi oynadıgını söyleyebilirim, ailesi o kadar mutlu oldu ki anne ve baba gözleri dolu dolu yanıma geldi teşekkür etmeye..
Allah herkesin evlatlarını koruusn inşallah
 
2 kızım var ve özellikle böyle çocuklara ilgi gösterip oynuyor lar..garip garip bakmamayi onların da normal çocuklar gibi olduğunu öğrettiğim için sanırım. .vicdanli çocuklar yetiştirmek önemli..öpüyorum kardeşinizi..
 
Farklıyız ama bir arada mutluyuz!
Farklılıklara saygılıyız! Hepimiz özeliz! konu başlıkları altında okulda kaç kez uzun uzun konuşuyoruz sayamıyorum.
Lafa gelince hepsi biliyor, herkes anlıyor.
Uygulamada sıkıntı var.

Bu kadar anlatımdan sonra bile..

Okulda özel eğitime muhtaç bir öğrenci için 'deli' gibi bir sıfatı kullanabilen çocuklar ne kadar çiçek,
sözde başarılı öğrenci, anneleri ne kadar ilgili veli sözde bilseniz.

Gerçekleşen olayı anlatırken, ağızlarından o masum için söylenen o çirkin sıfatı duyan ben, nasıl kendimi
kaybedip kızmaya başlıyorum. Utanmaya davet ediyorum.
O halimi gören kaç 'anne' beni yadırgar?

Ne biçim öğretmen! Nasıl da bağrıyor çocuklarımızın psikolojisini bozacak!
O daha küçük, çocuk ne bilsin hıhhh! gibi yorumları duyar gibiyim..

Böyle böyle oluyor tüm bunlar işte.
Kimin çocukluğunu elinden alıyoruz.
Kimin gülüşünü çalıyoruz kimin umrunda?

Herkes kendi canının derdinde.
Bir tek onun çocuğu var, onunki prenses, bir melek.
Ona bir şey olmasın tek!

Aman o hiç üzülmesin olur mu?

Ahh ahhhhh..
Bir anne tüm dünyayı değiştirir aslında bilseniz sevgili anneler.

Böğürtlenkuşu, konun içimi acıttı, insanlığımdan utandırdı. Suçlu hissettirdi.
Bu konuyu okuyup da akan tüm yaşlar kardeşinin yüzüne gülücük olsun.
Sen ne güzel ablasın öyle..
Öperim güzel yüreklerinizden..
 
Merhaba anneler, ablalar ve yakınlarında bir 'çocuk' olan herkes. Nasılsınız? İyi olmanız temennim.
Biz de iyiyiz, aslında daha çok sıradanız. Sıradan bir gün geçirdik.
Biz bugün biraz üzgündük, kk anneleri. Biz dediğim; ben ve benim her şeyim, zihinsel engelli kız kardeşim. Otizmli, zeka geriliğine sahip, sürekli gülümseyen bir masum bıdık ve ben. Şimdilerde ergenlik dönemlerinde olsa da, konuşamayan, konuşmamayı yaşadığı acılı dönemlerin ardından bir tercih olarak seçmiş, "garip" el hareketleri olan, özellikle etrafta 'çocuk' gördüğünde istemsizce gülümseyen kardeşim ve ben.
Biz bugün "sıradan" bir üzüntü yaşadık. Sitemizin bahçesindeki tüm o kuş, kedi ve daha nice bahar cıvıltısından cesaret alarak bahçeye çıktık. Gözleri de iyi görmediği için hiç uyum sağlayamadığı o cıvıltılı ortamlara girmeyiz normalde, kendini kötü hissetmesin diye. Kendimiz gezeriz, ablasının abuk subuk gözlemlerini dinler. Biraz dolaştık, biraz oturduk, her zamanki onun cevap vermediği solo diyaloglarımızın arasında, bizim apartmandan iki kız çıkıverdi, 10-11 yaşlarında. Aramızda mesafe vardı fakat çok da değildi. Kardeşimin "garip" el hareketlerini göstererek 'napıyo bu normal değil heralde' dedi biri. Ve gülüştüler. Onlar bisikletlerine binip uzaklaştılar, bense oturduğumuz bankın uçup uzaklaşabilmesini diledim. Daha ütopik bir dünyaya belki. Acıların hala gerçek olduğu, ama o acılara önerilen çözümlerin de gerçek olabildiği bi dünyaya.
Kardeşimin gülüşünün sönüşü, benim tüm o akademik çözümler içinde çaresiz kalışım, duyguları hiç de sönük olmayan ve her şeyi anlayabilen bu çocuğa açıklama yapmakta zorlanışım ilk değil. Bizim için bu üzüntü sıradanlaştı artık yıllardır. Sokaklarda, otobüste, sinemada, çarşıda garipçe bakan, fısıldaşan veya 'acaba ısırır mı' endişesiyle uzak durmaya çabalayan insanlara alışığız. Oysa ki o, üzülüp nadiren konuştuğu anlarda 'allahım al canımı da kurtar' diye ağladığı zamanlarda yalnızca kendine zarar veriyor. Ne bilsinler?

Yetişkinler değil belki ama yetişkinlerin yetiştirdiği çocuklar, birkaç duygudan mahrum büyüyorlar. Ben o çocuklara kızabilirdim bugün, azarlayabilir hatta ailelerine şikayet edebilirdim, onları suçlu bulsaydım eğer. Ama suçlu değiller. Ve tabii, benim çaldığım kapıya bakabilmek için tencerenin altını kısıp da bana ilk önce şaşkın bakışlarla bakacak olan bir anneye 'sağduyu' mesajı verebilecek kadar güçlü hissetmedim o an. Belki başka bi zaman.

Anneler, ablalar, teyzeler, biliyorum zaten yapacak çok işiniz var, öğretecek çok şeyiniz var. Zaten büyük bir sorumluluk altındasınız, belki yorgun ve uykusuzsunuz ama, lütfen, tüm o koşturmacanın arasında yetiştirdiğiniz çocuklara öğretilecekler listesine bi küçük madde daha ekleyin.
Onlar gibi olmayanları sevmek.
Eğer onlar severlerse, onlar gibi olmayanlar bi gün onlar gibi olabilirler. Zor bi denklem evet, ama imkansız değil.
Unutmadan evvel, bugün uyumadan önce onlara modifiye edilmiş, farklı bi masal anlatın, bunu lütfen yapın. Tanrı inancınız varsa, onlara kardeşim gibileri de tanrı'nın yarattığını anlatın, veya inancınız yoksa, böyle olmanın onların seçimi olmadığını anlatın.
Ben bugün hem onun, hem benim içimizden geçen birkaç hissi buraya taşıdım fakat, bunun muhtemelen bize bir faydası olmayacak.
Ben de, kardeşim de hayatta olmayız muhtemelen bu basit ricamın sonuçları vuku bulduğunda. Biz yine de yazmak istedik.
Umarım yüreği güzel bir çocuk yetiştirebiliyorumdur,hepimize bir uyarı bir ders olsun.Bütün benliğimle ocaman yüreklerinizin Altın'da ezildim inan
 
Benim kızkardeşim de özel bir çocuk ama ailem küçük bir yerde yaşıyor o yüzden herkes birbirini tanıyor ve kızkardeşimin benden bile geniş bir çevresi var orda..
Bu sene sınıfımda otistik bir çocuk var, bütün sınıfa ona nasıl davranmamız gerektiğini, onu incitmemiz gerektiğini anlattım, hatta 23 Nisan gösterilerinde ona en önde yer verdim, diğerlerinden daha iyi oynadıgını söyleyebilirim, ailesi o kadar mutlu oldu ki anne ve baba gözleri dolu dolu yanıma geldi teşekkür etmeye..
Allah herkesin evlatlarını koruusn inşallah
Allah hepimizi senin gibi gerçek eğitimcilerle karşılaştırsın
 
ağlattın beni böğürtlen :KK43:
içimdeki öyle bir yaraya parmak bastın ki anlatamam
kızım küçücük yavrum herşeyden bihaber meleğim işitme engelli ve ben şimdiden kara kara düşünüyorum..
düşünüyorum çünkü insanlar o kadar acımasız ki..
işitme cihazına bakıp ahlanıp vahlanacaklar yazık duymuyor diye, sanki dünyanın en anormal şeyiymiş gibi, belki duymaması alay konusu olacak, belki dışlanacak, ve çoooooookkkkk canı yanacak biliyorum..
aslında senin benim gibi onların da Allahın yarattığı birer melek, birer birey olduğunu kabullenseler belki çok daha mutlu, vicdanlı, duyarlı nesiller yetişecek ama dediğin gibi çocuklardan önce biz büyükler olarak onların özelliklerini farklılıklarını dışlıyoruz, çocuklar ne yapsın.. hatta bazen büyükler çocuklardan daha bile acımasız oluyorlar yazık ki... :KK43:
Allah yardımcınız olsun, dilerim ki hayalini kurduğun gibi bir dünyaya dönüşürüz. biz görürüz görmeyiz bilemem ama bizden sonrakiler en azından daha vicdanlı bi dünyada yaşasın..
Ağlattınız beni,Allah karşısına hep iyi insanlar çıkarsın hiç üzülmesin hep gülsün inşallah
 
konu eski ama yazmadan edemeyeceğim. benimde görme engelli kızım var ve bizde ara sıra "senin gözüne ne oldu? görmüyor musun?" eleştirileri ve sözlerini duymak zorunda kalıyoruz. sorun ailede bu durumda.
 
konu eski ama yazmadan edemeyeceğim. benimde görme engelli kızım var ve bizde ara sıra "senin gözüne ne oldu? görmüyor musun?" eleştirileri ve sözlerini duymak zorunda kalıyoruz. sorun ailede bu durumda.
katılıyorum, ne yazık ki ailelerin yaklaşımı çoğu zaman doğru olmuyor ki çocuklar ne yapsın :KK43:
size ve kızınıza da Allah kolaylıklar versin, hep iyi insanlarla karşılaştırsın, mutlu bir hayatı olsun
 
konu eski ama yazmadan edemeyeceğim. benimde görme engelli kızım var ve bizde ara sıra "senin gözüne ne oldu? görmüyor musun?" eleştirileri ve sözlerini duymak zorunda kalıyoruz. sorun ailede bu durumda.
Görme engelli olmanın yaşattıklarını anlayabilecek az sayıda insandan biriyim şu forumda.
Kolaylıklar ve şifa dileyebilirim sadece.
 
bence bu yazınız birikmişlikten kaynaklanıyor..
yoksa 10-11 yaşlarındaki çocuklara bu kadar sitem duymanız normal değil..
benimde annem engelli.. yolda giderken bazıları dönüp bakıyor çok da üzülmüyorum.. annem görmesin yeter diriyorum içimden..

yalnız o yaşlardaki çocuklar annemin ayağına aa normal değil dese bu kadar da sitem etmezdim..
ayrıca kardeşiniz normal değil çok özel bir çocuk.. Rabbim uzun sağlıklı güzel bir ömür versin ona.. ne güzel ki sizin gibi onu düşünen sahip çıkan bir ailesi var..
 
Merhaba anneler, ablalar ve yakınlarında bir 'çocuk' olan herkes. Nasılsınız? İyi olmanız temennim.
Biz de iyiyiz, aslında daha çok sıradanız. Sıradan bir gün geçirdik.
Biz bugün biraz üzgündük, kk anneleri. Biz dediğim; ben ve benim her şeyim, zihinsel engelli kız kardeşim. Otizmli, zeka geriliğine sahip, sürekli gülümseyen bir masum bıdık ve ben. Şimdilerde ergenlik dönemlerinde olsa da, konuşamayan, konuşmamayı yaşadığı acılı dönemlerin ardından bir tercih olarak seçmiş, "garip" el hareketleri olan, özellikle etrafta 'çocuk' gördüğünde istemsizce gülümseyen kardeşim ve ben.
Biz bugün "sıradan" bir üzüntü yaşadık. Sitemizin bahçesindeki tüm o kuş, kedi ve daha nice bahar cıvıltısından cesaret alarak bahçeye çıktık. Gözleri de iyi görmediği için hiç uyum sağlayamadığı o cıvıltılı ortamlara girmeyiz normalde, kendini kötü hissetmesin diye. Kendimiz gezeriz, ablasının abuk subuk gözlemlerini dinler. Biraz dolaştık, biraz oturduk, her zamanki onun cevap vermediği solo diyaloglarımızın arasında, bizim apartmandan iki kız çıkıverdi, 10-11 yaşlarında. Aramızda mesafe vardı fakat çok da değildi. Kardeşimin "garip" el hareketlerini göstererek 'napıyo bu normal değil heralde' dedi biri. Ve gülüştüler. Onlar bisikletlerine binip uzaklaştılar, bense oturduğumuz bankın uçup uzaklaşabilmesini diledim. Daha ütopik bir dünyaya belki. Acıların hala gerçek olduğu, ama o acılara önerilen çözümlerin de gerçek olabildiği bi dünyaya.
Kardeşimin gülüşünün sönüşü, benim tüm o akademik çözümler içinde çaresiz kalışım, duyguları hiç de sönük olmayan ve her şeyi anlayabilen bu çocuğa açıklama yapmakta zorlanışım ilk değil. Bizim için bu üzüntü sıradanlaştı artık yıllardır. Sokaklarda, otobüste, sinemada, çarşıda garipçe bakan, fısıldaşan veya 'acaba ısırır mı' endişesiyle uzak durmaya çabalayan insanlara alışığız. Oysa ki o, üzülüp nadiren konuştuğu anlarda 'allahım al canımı da kurtar' diye ağladığı zamanlarda yalnızca kendine zarar veriyor. Ne bilsinler?

Yetişkinler değil belki ama yetişkinlerin yetiştirdiği çocuklar, birkaç duygudan mahrum büyüyorlar. Ben o çocuklara kızabilirdim bugün, azarlayabilir hatta ailelerine şikayet edebilirdim, onları suçlu bulsaydım eğer. Ama suçlu değiller. Ve tabii, benim çaldığım kapıya bakabilmek için tencerenin altını kısıp da bana ilk önce şaşkın bakışlarla bakacak olan bir anneye 'sağduyu' mesajı verebilecek kadar güçlü hissetmedim o an. Belki başka bi zaman.

Anneler, ablalar, teyzeler, biliyorum zaten yapacak çok işiniz var, öğretecek çok şeyiniz var. Zaten büyük bir sorumluluk altındasınız, belki yorgun ve uykusuzsunuz ama, lütfen, tüm o koşturmacanın arasında yetiştirdiğiniz çocuklara öğretilecekler listesine bi küçük madde daha ekleyin.
Onlar gibi olmayanları sevmek.
Eğer onlar severlerse, onlar gibi olmayanlar bi gün onlar gibi olabilirler. Zor bi denklem evet, ama imkansız değil.
Unutmadan evvel, bugün uyumadan önce onlara modifiye edilmiş, farklı bi masal anlatın, bunu lütfen yapın. Tanrı inancınız varsa, onlara kardeşim gibileri de tanrı'nın yarattığını anlatın, veya inancınız yoksa, böyle olmanın onların seçimi olmadığını anlatın.
Ben bugün hem onun, hem benim içimizden geçen birkaç hissi buraya taşıdım fakat, bunun muhtemelen bize bir faydası olmayacak.
Ben de, kardeşim de hayatta olmayız muhtemelen bu basit ricamın sonuçları vuku bulduğunda. Biz yine de yazmak istedik
bir oğlum var 2,5 yaşında bugun bana onu yetiştirirken öğretmem gereken bir sey daha olduğunu öğrettiniz çok teşekkürler kardeşinizi benim içinde öpün gerçekten yarının bize neleri getirip neleri götüreceğini bilmiyoruz
 
Hepimiz bir engelli adayiyiz 1 dakika sonra ne olacagimiz belirsiz
Gönlünüzü kimseler icin kirmayin üzmeyin ani tadinda ya$amaya devam edin. Rabbim her zaman yaninizda olsun.
 
Keşke diyorum keşke millet olarak birazcık duyarlı olabilsek...çocuklarımızı o kadar doğaçlama, ön yargılı ve eksik yetiştiriyoruz ki yazık diyorum..inşallah bir zaman gelir duyarlı bir nesil yetişir...rabbim yardımcınız olsun.. yardımcımız olsun.. :KK43: :KK43:
 
katılıyorum, ne yazık ki ailelerin yaklaşımı çoğu zaman doğru olmuyor ki çocuklar ne yapsın :KK43:
size ve kızınıza da Allah kolaylıklar versin, hep iyi insanlarla karşılaştırsın, mutlu bir hayatı olsun
amin canım allah bütün engellilerin karşısına iyi insanlar çıkarsın inşallah.
 
X