• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

bu sene katiplik sınavına hazırlanan arkadaşlarım bu başlık altında toplanalım mı ?

elagozlum20

elagozlum20

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
14 Kasım 2012
219
0
0
Konya
ben çok umutluyum arkadaşlar bu sene katılacagm konyanın ilçelerinde girecegm siz nerde gireceksiniz mülakatlara çalışıyormusunuz ben Q klavye kullanıyorum 3 dak. 130 kelime yazabiliyorum bilgisayar sertifkamı alacagm haftaya allahın izini ile ama hep torpil oluyor dediler tabiki hakkı ile geçen arkadaşlar olmuş ama ben mülakatta elenmekten çok korkuyorum mezun olalı 2 sene oldu bu sene açıktan yazacagm ama katiplik bana bir umut oldu çalışan girecek olan arkadaşlarım siz neler yapıyorsunuz haydi bakalım :) tecrübeli arkadaşlarda bilgi verirlerse çok mutlu olurum
 
elagozlum20 .!.:
ben çok umutluyum arkadaşlar bu sene katılacagm konyanın ilçelerinde girecegm siz nerde gireceksiniz mülakatlara çalışıyormusunuz ben Q klavye kullanıyorum 3 dak. 130 kelime yazabiliyorum bilgisayar sertifkamı alacagm haftaya allahın izini ile ama hep torpil oluyor dediler tabiki hakkı ile geçen arkadaşlar olmuş ama ben mülakatta elenmekten çok korkuyorum mezun olalı 2 sene oldu bu sene açıktan yazacagm ama katiplik bana bir umut oldu çalışan girecek olan arkadaşlarım siz neler yapıyorsunuz haydi bakalım :) tecrübeli arkadaşlarda bilgi verirlerse çok mutlu olurum
Genişletmek için tıkla...

Yıllaaar önce Bursada dereceye girmiştim. Mülakatta sorulan bütün sorulara doğru cevap verdim. Benimle resmen dalga geçtiler; "koskoca Ankarada yazamadınız da dereceye girmeye Bursaya mı geldin (senli benli)" diye. Sonuç elendim :)

Çok fazla torpil döndüğü kesin ama 500 kişi alınıyorsa 500 ü de torpilli değil, 400 kişi torpilliyse bile kalan 100 kişi için denemeye değer.

Allah yardımcınız olsun.
 
eLmayRa_ .!.:
Yıllaaar önce Bursada dereceye girmiştim. Mülakatta sorulan bütün sorulara doğru cevap verdim. Benimle resmen dalga geçtiler; "koskoca Ankarada yazamadınız da dereceye girmeye Bursaya mı geldin (senli benli)" diye. Sonuç elendim :)

Çok fazla torpil döndüğü kesin ama 500 kişi alınıyorsa 500 ü de torpilli değil, 400 kişi torpilliyse bile kalan 100 kişi için denemeye değer.

Allah yardımcınız olsun.
Genişletmek için tıkla...

amin çok tşk ederim ama böyle şeyler duydukca benimde umnudum kırılıyordu peki mülakatlarda çok mu zor soru soruyorlar ben sadece meslek hakında bilgi anayasamız ve ilke inkılapları biliyorum sanırım geçemem degil mi :(
 
elagozlum20 .!.:
amin çok tşk ederim ama böyle şeyler duydukca benimde umnudum kırılıyordu peki mülakatlarda çok mu zor soru soruyorlar ben sadece meslek hakında bilgi anayasamız ve ilke inkılapları biliyorum sanırım geçemem degil mi :(
Genişletmek için tıkla...

Coğrafyadan bir soru, Anayasadan bir soru bir de yanlış hatırlamıyorsam mahkemelerle ilgili bir soru sormuşlardı. Memurlar.nette bununla ilgili cok sayıda döküman bulabilirsin.

Umudun kırılmasın, cıkmadık candan umut kesilmez.
 
Bende daha once sozlude elenenlerdenim. Psikolojik ve bedensel olarak zor bir is oldugu icin sanirim erkek adaylardan daha cok alim yapiyolar. Ben uygulamada 2. Olmama ragmen elediler :) kpss puaninin yuksek olmasi ve adalet myo mezunu olmanda arti avantaj.
 
Mezun olduktan sonra 3 sene boyunca iş baktım. Başvurduğum her yer tecrübe sordu. Beni kimse işe almadıktan sonra nasıl tecrübe edinecektim ki!
Neyse bundan 3 sene önce bir arkadaşım başka bir memurluk için sınav olduğunu bakmamı söyledi.
Bende o gün sitede gezip ilanlara bakarken Adalet Bakanlığı'nın ilanını gördüm.
Daha önce bu sınav ile ilgili hiçbir bilgim yoktu. Birde baktım ki sınav başvurusunun son günü. Hemen aynı gün içinde belgelerimi hazırladım. Gittim başvurmaya.
Tabii daha sonra sınav ile ilgili araştırmalarım başladı. Önce klavye sınavı sonra mülakat.
Bu arada hala iş bakma, iş başvurma işlerine devam ediyorum. İş görüşmelerine gidip geliyorum. Meslek edinmiş gibi. Günde en az 3 yere gittiğimde oldu.
Bir yandan klavye çalışıyorum. 3 dakikada en az 90 kelime yazma şartı var. Süre tutum programı indirdim onunla çalışmaya başladım.
Çıkan metinler zaten belliydi. Daktilo kitabında mevcut 100 metinden biri. Ortalama 110 - 120 arası kelime yazıyordum.
Ancak okuduğum yorumlarda sınav sırasında çok heyecanlanıldığı, normalinden daha az yazdıklarını belirtiyorlardı.
Her ihtimali göz önüne alarak, farklı farklı klavyelerde metinlere çalışmaya başladım.
Neyse sınav günü geldi çattı. Gruplar halinde içeri almaya başladılar.
Artık şans mı şansızlık mı bilemedim. İlk 10 kişilik sınav grubunun içindeydim. Sonra sınav yapılacak odaya aldılar.
Metinleri dağıttılar, sınav uygulamasını anlattılar, klavye denememiz için yazı yazabileceğimizi söylediler.
Orada bulunan sınav görevlilerinden biri bana "yazamayacaksan şimdi çık git" dedi. O ne demek oluyorsa artık. :44:
Moralim bozuldu. Anlamadım görevlinin neden bana böyle bir şey dediğini.
Daha sonra süre başlatıldı. Metini bir çevirdim, daha önce hiç çalışmadığım, hatta okumadığım bir metindi.
Ben yazmaya başladım. Ama nasıl yazıyorum anlamıyorum, bir yandan moralim bozuk, bir yandan parmaklarımı hissetmiyorum.
Bir yandan rahatsız edici şekilde, dikkat dağıtıcı klavyelerden çıkan şak şak şak sesleri, konsantrasyon bozukluğu.
Yazıyorum ama ne yazıyorum bilmiyorum, paragraf atladım mı atlamadım mı bilemedim. (Paragraf atlamak iptal nedeni)
Artık süre bitsin istiyorum. Yapamadım kaldım zaten dedim. Hatta bir ara duraksadım yazamadım.
Süre o kadar uzun geldi ki sanki 3 dakika değil 5 dakikadır yazıyorum gibi.
Bi baktım metin bitti. Ben tekrar başa aldım yeniden yazmaya başladım.
Süre daha bitmemişti, metnin yarısına geldim bıraktım artık. Paragraf atladığımı falan düşündüm birde.
Görevliler sürenin bittiğini, çıktıları almamızı söyledi. O sırada yanlış yazdığım kelimelerin altı çiziliydi onları saydım. Kelime saya bastım.
Bi baktım ki 163 yazmışım. Normalin çok çok üstünde yazmışım.
Görevliler uyarı yaptı, çıkan metni dışarıda bekleyenlere söylemeyin, çünkü onlar sizin rakibiniz, sizden 1 kelime bile fazla yazsalar sizin aleyhinize olur.
Siz buraya ilk gelen grupsunuz, siz nasıl metni bilmeden yazdıysanız, haksızlık olmaması bakımından söylemeyin dediler.
Kapıdan dışarı çıkan ilk ben oldum, herkes benim etrafıma doluştu, hangi metin diye sormaya başladılar.
Birden üstüme gelince ne yapacağımı şaşırdım, çıkan metni bir anda unuttum zaten, hafızam uçtu gitti. Hatırlamıyorum diyebildim sadece.
Zaten böyle bir sınava ilk girişimdi, çoğunun 3., 4., 5. girişiydi, hiç birinde kazanamamışlardı.
Bu gibi işlerde torpil döndüğü için ben zaten ümidim olmadığını düşünüyordum.
Neyse 3 gün sonra falan mülakata katılanların listesi yayınlandı. 3.sırada ismimi gördüm. Sevindim falan.
Mülakata hazırlanmaya başladım. Genel kültür, genel yetenek...
Mülakat gününden bir gün önce iş başvurusu yaptığım bir yerden görüşme için çağırdılar.
Gitsem mi gitmesem mi mülakatı zaten kazanamazsam gene iş bakmaya devam edeceğim ve gene işe alınmayacağımı bildiğim için gittim.
Hiç unutmuyorum Cuma günüydü, ertesi gün mülakat vardı. Görüşme sonunda adam "pazartesi gel başla" dedi, ben şok oldum :52:
O an kafamdan çok hızlı bir şekilde düşünceler geçti. mülakat en fazla 3-4 gün içinde açıklanırdı, kazanamazsam mantığı ile ben adama 1 hafta sonra başlasam olur mu dedim :36:
Adam nedenini sordu. Bende dedim ki "açık konuşmak gerekirse, ben Adalet Bakanlığı'nın sınavına girdim ve mülakata kalmaya hak kazandım, yarın mülakat var, mülakat sonucuna göre karar versem olur mu" dedim.
Adam bana "şu an burada kararını vermelisin, önünde iki seçeneğin var, ya burada mesleğinde ilerleyeceksin, ya da gidip memur olacaksın, karar senin" dedi
Böyle bir 10 dakika falan düşündüm, "hiç değilse eve gidiyim düşüneyim, size öyle bildireyim, ailemin de fikrini alayım olmaz mı" dedim.
Adam "hayır şimdi ver kararını eve gidip düşünme" dedi. Bende durdum ve dedim ki "kusura bakmayın ama ben bu sınav için emek verdim, birşeyler çabaladım, çalıştım, mülakata gireceğim, kazanamasam bile bir şeyler için emek vermek çok güzel, beni dinlediğiniz için teşekkür ederim, vaktinizi aldım, ama kusura bakmayın, iyi günler" dedim.
Adamda bana "hayatında başarılar dilerim" dedi.
Eve geldim, aileme anlattım, "boşver iyi yapmışsın, iyi ki de kabul etmemişsin, moralini bozma, mülakatı kazanacaksın belkide" dediler.
Ertesi gün oldu. Mülakat Adliyeye gittim, gene gruplar halinde içeri almaya başladılar.
Mülakatın tamamiyle prosedür icabı olduğunu anladım. Onlar için önemli olan soruları doğru bilmek değilmiş.
Kendinden emin olmak, diksiyon, kendini ifade edebilme gücü, duruş vs.
Önce kendimi tanıtmamı istediler, nereli olduğumu? ne mezunu olduğumu? bu işi neden istediğimi? hatta bilerek sinirlendirmek ve tepki ölçmek için yaptıkları bir kaç şey.
Daha sonra soru sormaya başladılar. 3-4 soru sordular.
- Atatürk'e gazilik ünvanı nerede verildi? (Sakarya Meydan Muhabesi dedim, atma dediler :)
- Mondros Ateşkes Antlaşması ile ilgili bişi sordular. (Bilmiyorum efendim dedim)
- Doğu sınırımız ne ile ilgili birşey sordular. (Onuda bilmiyorum dedim :))
- Memurun maaşı hangi hallerde geri alınır diye sordu başkan :) (Ödenen hak hiçbir zaman geri alınmaz dedim :)) Olayı bitirdim :) :27:
Azarlar gibi "tamam çık dışarı" dediler. Çıktım bende :21:
Üzerimden böyle çok büyük bir yük kalkmış gibi hissettim, sonra bi baktım heyecandan zangır zangır titriyorum, dişlerim birbirine vuruyor.
Ne klavye sınavı için sırada beklerken, ne mülakat için sırada beklerken ne de mülakat sırasında böyle heyecanlandığımı hatırlamıyorum. :27:
Dışarı çıktım, millet sana ne sordular falan diyor ama heyecandan dilim tutulmuş olacak ki konuşamadım :27:
Bir süre bekledim dışarıda sonra evin yolunu tuttum. Eve geldim, sınava girip çıkan kişilerin yorumlarını okudum.
4-5 gün sonra liste açıklandı. Listeyi açtım bakıyorum ama adımı göremiyorum heyecandan olsa gerek. :9:
Sonra dikkatlice bi baktım ki 10.sırada ismim var :52:
MÜLAKATI GEÇMİŞİM... :52:
Emeklerimin boşa gitmediğine ailecek çok sevindik. İşe başlama evraklarımı hazırladım gidip verdik.
Dosyalarımızı Ankara'ya Bakanlığa yolladılar. 2-3 ay sonrada işe başladım. Şu an 3 seneye yakındırda çalışıyorum. :6:
Herkesin bir yerde bir ekmek kapısı mutlaka varmış, benimki de burası oldu.
Uzun süre işsiz kalıp, en son memur olarak işe başlamak çok güzel bir duygu.
Allah herkesin gönlüne göre versin, ben önceden katibin (K)'sini bilmezdim. Benim kaderimde bu şekildeymiş.
Yalnız şunu söylemeden de geçemeyeceğim, her işin zorlukları olduğu gibi bu işinde zorlukları var.
İşe başlayıp 2-3 ay sonra istifa bile edenler çok, hatta bende ilk başladığımda istifa etmeyi düşündüm.
Sonra emeklerim geldi aklıma ve çoğu kişi 6-7 ay senin için çok önemli bu süreyi atlatırsan tamamdır bu iş sakın işi bırakma dediler.
Bugünlere kadar geldik. Zaman nasıl geçmiş anlamadım bile, Adliye'de gün içinde zaman çok çabuk geçiyor birde, bi bakıyorum ki akşam olmuş.
Benimde hikayem bu şekilde.
Eğer sorunuz olursa elimden geldiğince cevaplamaya çalışırım. :21:

 
ah canm benm yeni gördüm cevabını okudum çok garip olmuş nasip kısmet neyse odur tabi senin için çok sevindim çok ne güzel keşke keşke benide olabilsem cannım bunu o kadarç ok istiyorum ki ve parayada ihtiycım var ama diyorum o kadar torpilli kişi varken benim neyime soonra diyorum ki olsun allah büyük soruları bilemessem diyorum eleyecekler beni heyecanlanırsam yazamayacam diyorum.. çok korkuyorum bana bu yolumda yardımcı olmak istermsin :(
 
Dediğim gibi soruları bilip bilmemek onlar için önemli değil, zaten o anda heyecandan bildiğin birşeyide unutuyorsun.
Sormak istediğin sorular varsa elimden geldiğince yardımcı olabilirim.
 
canım merhaba
bende zabıt katipliği sınavlarına girmek istiyorum başvurular ne zaman başlıyor ,çalışmaya kaç ay sonra başlanıyor bunlar ile ilgili yardımcı olabilir misin?
 
bende girdim geçen yıl konya da ama hep torpil olduğu bir gerçek Allah yardımcın olsun emeklerini boşa çıkarmasın
 
bende çalışıyorum ancak yeni başladım klavye çalısmaya sanırım çok gec kaldım herkes 10 gunde ögrenırsın demişti ama çalısmaya baslayınca gördumkı cok yanılmıslar:((( 1 haftadır çalısıyorum harflerin yerini tam olarak daha dün ögrendim bugun de metın yazmaya basladım ama 35-45 arası yazıyorum henüz:(((((((((( çok mutsuzum bıraksammı acaba:( Qklavyede ise 65-70 arası yazıyorum ama 2 parmakla.......karar veremedim f den mi devam etsem yoksa q mu.....
 
cornella .!.:
bende çalışıyorum ancak yeni başladım klavye çalısmaya sanırım çok gec kaldım herkes 10 gunde ögrenırsın demişti ama çalısmaya baslayınca gördumkı cok yanılmıslar:((( 1 haftadır çalısıyorum harflerin yerini tam olarak daha dün ögrendim bugun de metın yazmaya basladım ama 35-45 arası yazıyorum henüz:(((((((((( çok mutsuzum bıraksammı acaba:( Qklavyede ise 65-70 arası yazıyorum ama 2 parmakla.......karar veremedim f den mi devam etsem yoksa q mu.....
Genişletmek için tıkla...

Eğer ilerletebileceğine inanıyorsan devam et ama 90 kelimeye çıkabilir misin ona göre hareket et
Ben q ile gireceğim fazla da kasmaya gerek yok aslında
70i sınava kadar rahat 90 yaparsın ama diğerinde akıl verip vebal almak istemem tatlım
Sen kendini bilirsin
 
sevgi_melegi .!.:

Eğer ilerletebileceğine inanıyorsan devam et ama 90 kelimeye çıkabilir misin ona göre hareket et
Ben q ile gireceğim fazla da kasmaya gerek yok aslında
70i sınava kadar rahat 90 yaparsın ama diğerinde akıl verip vebal almak istemem tatlım
Sen kendini bilirsin
Genişletmek için tıkla...

bilemiyorum ki canım ya bildiğim metinde 98 yazdım q da. ama ilk kez gördüğüm metin olursa 80 küsürde kalıyorum...anlayacağın iki uçlu b...deynek misali benimkisi......
 
cornella .!.:
bilemiyorum ki canım ya bildiğim metinde 98 yazdım q da. ama ilk kez gördüğüm metin olursa 80 küsürde kalıyorum...anlayacağın iki uçlu b...deynek misali benimkisi......
Genişletmek için tıkla...

ben ilk katiplet. net yazdıgımda 80 küsür ile başlamıştım. şuanda 120 falan yazıyorum
hergünde çalışmadım.. çok önemsemededim öyle diyim.. yani bnce sıkı çalışırsan yapabilirsin
benm kardeşim 60 70 yazıyordu ona F git dedim. ama sen daha iyisin sanki
 
melancol .!.:
Mezun olduktan sonra 3 sene boyunca iş baktım. Başvurduğum her yer tecrübe sordu. Beni kimse işe almadıktan sonra nasıl tecrübe edinecektim ki!
Neyse bundan 3 sene önce bir arkadaşım başka bir memurluk için sınav olduğunu bakmamı söyledi.
Bende o gün sitede gezip ilanlara bakarken Adalet Bakanlığı'nın ilanını gördüm.
Daha önce bu sınav ile ilgili hiçbir bilgim yoktu. Birde baktım ki sınav başvurusunun son günü. Hemen aynı gün içinde belgelerimi hazırladım. Gittim başvurmaya.
Tabii daha sonra sınav ile ilgili araştırmalarım başladı. Önce klavye sınavı sonra mülakat.
Bu arada hala iş bakma, iş başvurma işlerine devam ediyorum. İş görüşmelerine gidip geliyorum. Meslek edinmiş gibi. Günde en az 3 yere gittiğimde oldu.
Bir yandan klavye çalışıyorum. 3 dakikada en az 90 kelime yazma şartı var. Süre tutum programı indirdim onunla çalışmaya başladım.
Çıkan metinler zaten belliydi. Daktilo kitabında mevcut 100 metinden biri. Ortalama 110 - 120 arası kelime yazıyordum.
Ancak okuduğum yorumlarda sınav sırasında çok heyecanlanıldığı, normalinden daha az yazdıklarını belirtiyorlardı.
Her ihtimali göz önüne alarak, farklı farklı klavyelerde metinlere çalışmaya başladım.
Neyse sınav günü geldi çattı. Gruplar halinde içeri almaya başladılar.
Artık şans mı şansızlık mı bilemedim. İlk 10 kişilik sınav grubunun içindeydim. Sonra sınav yapılacak odaya aldılar.
Metinleri dağıttılar, sınav uygulamasını anlattılar, klavye denememiz için yazı yazabileceğimizi söylediler.
Orada bulunan sınav görevlilerinden biri bana "yazamayacaksan şimdi çık git" dedi. O ne demek oluyorsa artık. :44:
Moralim bozuldu. Anlamadım görevlinin neden bana böyle bir şey dediğini.
Daha sonra süre başlatıldı. Metini bir çevirdim, daha önce hiç çalışmadığım, hatta okumadığım bir metindi.
Ben yazmaya başladım. Ama nasıl yazıyorum anlamıyorum, bir yandan moralim bozuk, bir yandan parmaklarımı hissetmiyorum.
Bir yandan rahatsız edici şekilde, dikkat dağıtıcı klavyelerden çıkan şak şak şak sesleri, konsantrasyon bozukluğu.
Yazıyorum ama ne yazıyorum bilmiyorum, paragraf atladım mı atlamadım mı bilemedim. (Paragraf atlamak iptal nedeni)
Artık süre bitsin istiyorum. Yapamadım kaldım zaten dedim. Hatta bir ara duraksadım yazamadım.
Süre o kadar uzun geldi ki sanki 3 dakika değil 5 dakikadır yazıyorum gibi.
Bi baktım metin bitti. Ben tekrar başa aldım yeniden yazmaya başladım.
Süre daha bitmemişti, metnin yarısına geldim bıraktım artık. Paragraf atladığımı falan düşündüm birde.
Görevliler sürenin bittiğini, çıktıları almamızı söyledi. O sırada yanlış yazdığım kelimelerin altı çiziliydi onları saydım. Kelime saya bastım.
Bi baktım ki 163 yazmışım. Normalin çok çok üstünde yazmışım.
Görevliler uyarı yaptı, çıkan metni dışarıda bekleyenlere söylemeyin, çünkü onlar sizin rakibiniz, sizden 1 kelime bile fazla yazsalar sizin aleyhinize olur.
Siz buraya ilk gelen grupsunuz, siz nasıl metni bilmeden yazdıysanız, haksızlık olmaması bakımından söylemeyin dediler.
Kapıdan dışarı çıkan ilk ben oldum, herkes benim etrafıma doluştu, hangi metin diye sormaya başladılar.
Birden üstüme gelince ne yapacağımı şaşırdım, çıkan metni bir anda unuttum zaten, hafızam uçtu gitti. Hatırlamıyorum diyebildim sadece.
Zaten böyle bir sınava ilk girişimdi, çoğunun 3., 4., 5. girişiydi, hiç birinde kazanamamışlardı.
Bu gibi işlerde torpil döndüğü için ben zaten ümidim olmadığını düşünüyordum.
Neyse 3 gün sonra falan mülakata katılanların listesi yayınlandı. 3.sırada ismimi gördüm. Sevindim falan.
Mülakata hazırlanmaya başladım. Genel kültür, genel yetenek...
Mülakat gününden bir gün önce iş başvurusu yaptığım bir yerden görüşme için çağırdılar.
Gitsem mi gitmesem mi mülakatı zaten kazanamazsam gene iş bakmaya devam edeceğim ve gene işe alınmayacağımı bildiğim için gittim.
Hiç unutmuyorum Cuma günüydü, ertesi gün mülakat vardı. Görüşme sonunda adam "pazartesi gel başla" dedi, ben şok oldum :52:
O an kafamdan çok hızlı bir şekilde düşünceler geçti. mülakat en fazla 3-4 gün içinde açıklanırdı, kazanamazsam mantığı ile ben adama 1 hafta sonra başlasam olur mu dedim :36:
Adam nedenini sordu. Bende dedim ki "açık konuşmak gerekirse, ben Adalet Bakanlığı'nın sınavına girdim ve mülakata kalmaya hak kazandım, yarın mülakat var, mülakat sonucuna göre karar versem olur mu" dedim.
Adam bana "şu an burada kararını vermelisin, önünde iki seçeneğin var, ya burada mesleğinde ilerleyeceksin, ya da gidip memur olacaksın, karar senin" dedi
Böyle bir 10 dakika falan düşündüm, "hiç değilse eve gidiyim düşüneyim, size öyle bildireyim, ailemin de fikrini alayım olmaz mı" dedim.
Adam "hayır şimdi ver kararını eve gidip düşünme" dedi. Bende durdum ve dedim ki "kusura bakmayın ama ben bu sınav için emek verdim, birşeyler çabaladım, çalıştım, mülakata gireceğim, kazanamasam bile bir şeyler için emek vermek çok güzel, beni dinlediğiniz için teşekkür ederim, vaktinizi aldım, ama kusura bakmayın, iyi günler" dedim.
Adamda bana "hayatında başarılar dilerim" dedi.
Eve geldim, aileme anlattım, "boşver iyi yapmışsın, iyi ki de kabul etmemişsin, moralini bozma, mülakatı kazanacaksın belkide" dediler.
Ertesi gün oldu. Mülakat Adliyeye gittim, gene gruplar halinde içeri almaya başladılar.
Mülakatın tamamiyle prosedür icabı olduğunu anladım. Onlar için önemli olan soruları doğru bilmek değilmiş.
Kendinden emin olmak, diksiyon, kendini ifade edebilme gücü, duruş vs.
Önce kendimi tanıtmamı istediler, nereli olduğumu? ne mezunu olduğumu? bu işi neden istediğimi? hatta bilerek sinirlendirmek ve tepki ölçmek için yaptıkları bir kaç şey.
Daha sonra soru sormaya başladılar. 3-4 soru sordular.
- Atatürk'e gazilik ünvanı nerede verildi? (Sakarya Meydan Muhabesi dedim, atma dediler :)
- Mondros Ateşkes Antlaşması ile ilgili bişi sordular. (Bilmiyorum efendim dedim)
- Doğu sınırımız ne ile ilgili birşey sordular. (Onuda bilmiyorum dedim :))
- Memurun maaşı hangi hallerde geri alınır diye sordu başkan :) (Ödenen hak hiçbir zaman geri alınmaz dedim :)) Olayı bitirdim :) :27:
Azarlar gibi "tamam çık dışarı" dediler. Çıktım bende :21:
Üzerimden böyle çok büyük bir yük kalkmış gibi hissettim, sonra bi baktım heyecandan zangır zangır titriyorum, dişlerim birbirine vuruyor.
Ne klavye sınavı için sırada beklerken, ne mülakat için sırada beklerken ne de mülakat sırasında böyle heyecanlandığımı hatırlamıyorum. :27:
Dışarı çıktım, millet sana ne sordular falan diyor ama heyecandan dilim tutulmuş olacak ki konuşamadım :27:
Bir süre bekledim dışarıda sonra evin yolunu tuttum. Eve geldim, sınava girip çıkan kişilerin yorumlarını okudum.
4-5 gün sonra liste açıklandı. Listeyi açtım bakıyorum ama adımı göremiyorum heyecandan olsa gerek. :9:
Sonra dikkatlice bi baktım ki 10.sırada ismim var :52:
MÜLAKATI GEÇMİŞİM... :52:
Emeklerimin boşa gitmediğine ailecek çok sevindik. İşe başlama evraklarımı hazırladım gidip verdik.
Dosyalarımızı Ankara'ya Bakanlığa yolladılar. 2-3 ay sonrada işe başladım. Şu an 3 seneye yakındırda çalışıyorum. :6:
Herkesin bir yerde bir ekmek kapısı mutlaka varmış, benimki de burası oldu.
Uzun süre işsiz kalıp, en son memur olarak işe başlamak çok güzel bir duygu.
Allah herkesin gönlüne göre versin, ben önceden katibin (K)'sini bilmezdim. Benim kaderimde bu şekildeymiş.
Yalnız şunu söylemeden de geçemeyeceğim, her işin zorlukları olduğu gibi bu işinde zorlukları var.
İşe başlayıp 2-3 ay sonra istifa bile edenler çok, hatta bende ilk başladığımda istifa etmeyi düşündüm.
Sonra emeklerim geldi aklıma ve çoğu kişi 6-7 ay senin için çok önemli bu süreyi atlatırsan tamamdır bu iş sakın işi bırakma dediler.
Bugünlere kadar geldik. Zaman nasıl geçmiş anlamadım bile, Adliye'de gün içinde zaman çok çabuk geçiyor birde, bi bakıyorum ki akşam olmuş.
Benimde hikayem bu şekilde.
Eğer sorunuz olursa elimden geldiğince cevaplamaya çalışırım. :21:
Genişletmek için tıkla...

soracağım çok soru var nerden başlasam ki bilemedim..umarım burdasınızdır hala kk'ya giriyorsunuzdur.
ilk sorum şu 4 yıllık mı 2 yıllık mı mezunusunuz.yanlış anlamayın.sormamın nedeni bazı yerlerde lisans mezunları ile ilgili yazılan olumsuzluklar.gerçi ben o olumsuzluklara rağmen girmek istiyorum inşallah kısmetse.
 
Cevap yazabilmek için giriş yapmalı veya kayıt olmalısınız.
Back